Eski NATO Başkomutanı Stavridis: NATO’nun son günlerini yaşıyor olabiliriz

Washington, Moskova'ya yönelik politikasını değiştirirken, Rusya-Ukrayna savaşında çatışmalar devam ediyor (AP)
Washington, Moskova'ya yönelik politikasını değiştirirken, Rusya-Ukrayna savaşında çatışmalar devam ediyor (AP)
TT

Eski NATO Başkomutanı Stavridis: NATO’nun son günlerini yaşıyor olabiliriz

Washington, Moskova'ya yönelik politikasını değiştirirken, Rusya-Ukrayna savaşında çatışmalar devam ediyor (AP)
Washington, Moskova'ya yönelik politikasını değiştirirken, Rusya-Ukrayna savaşında çatışmalar devam ediyor (AP)

ABD’nin, Ukrayna savaşını bitirmeye yönelik hamleleriyle Rusya’yla yakınlaşması, NATO’da derin sarsıntı yarattı. 

Amerikan gazetesi Wall Street Journal (WSJ), ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya’ya yakınlaşma adımlarının, “Batı'nın onlarca yıllık politikasına ters düştüğünü” yazıyor.

NATO, yaklaşık 76 yıl önce ABD ve müttefikleri tarafından Sovyet Rusya’ya karşı kurulmuştu. İttifak ABD'nin, saldırıya uğrayan herhangi bir müttefikini savunmak için nükleer silah cephaneliği de dahil askeri gücünü kullanacağı fikrine dayanıyor. Ancak analizde bu temel prensibin “artık sorgulanmaya başladığına” dikkat çekiliyor. 

Eski NATO Avrupa Müttefik Kuvvetleri Komutanı James Stavridis, ittifakın çok zor bir dönemden geçtiğine işaret ediyor: 

NATO'nun son günlerini yaşıyor olabileceğimizden endişe ediyorum.

Analizde, NATO üyesi Avrupalı ülkelerin kendilerini ya da Ukrayna’yı uzun vadede savunabilecek sofistike askeri sistemlere sahip olmadığı yazılıyor. NATO içindeki iş bölümünde bu rolün uzun süredir ABD tarafından üstlenildiği ifade ediliyor. 

İlk kadın NATO Genel Sekreter Yardımcısı olarak 2016-2019’da görev yapan ABD'li diplomat Rose Gottemoeller şunları söylüyor: 

Avrupalılar endişelenmekte ve kendi askeri sanayileriyle kapasitelerini geliştirmekte akıllıca davranıyor.

Avrupa Birliği Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü’nden Giuseppe Spatafora da ABD’nin müttefiklerinden desteğini çekmesine karşı hazırlıklı olunması gerektiğini belirtiyor. 

Reuters’ın bugünkü haberinde, Washington’ın Moskova’ya yönelik yaptırımları hafifletmeyi planladığı aktarılmıştı. 

Ayrıca Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda (BMGK) 24 Şubat’ta düzenlenen oylamada ABD ve Rusya, Ukrayna’daki savaşa son verilmesini talep eden tasarıya dair ret oyu kullanmıştı. Joe Biden yönetimi altında Washington, BMGK oturumlarında Ukrayna savaşıyla ilgili tasarılarda Rusya’nın karşısında yer almıştı.

Trump ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, 28 Şubat’ta Beyaz Saray’da bir araya gelmiş, toplantıda iki lider arasında hararetli tartışmalar yaşanmıştı. Bu nedenle Washington ve Kiev arasında nadir toprak elementlerine dair maden anlaşması da imzalanamamıştı. Zorlu görüşmenin ardından ABD, dün itibarıyla Ukrayna’ya tüm askeri desteğin durdurulduğunu açıklamıştı. 

Diğer yandan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, nadir toprak elementi alanında ABD’yle ortak çalışmaya hazır olduklarını söylemişti.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, Guardian



700 ABD'li diplomat kalkınma ajansının lağvedilmesi nedeniyle Dışişleri Bakanı'nı protesto etti

USAID yardımı Kiev'de (Arşiv- Reuters)
USAID yardımı Kiev'de (Arşiv- Reuters)
TT

700 ABD'li diplomat kalkınma ajansının lağvedilmesi nedeniyle Dışişleri Bakanı'nı protesto etti

USAID yardımı Kiev'de (Arşiv- Reuters)
USAID yardımı Kiev'de (Arşiv- Reuters)

Yüzlerce Dışişleri Bakanlığı ve USAID diplomatı, Dışişleri Bakanı Marco Rubio'ya bir mektup yazarak ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı'nın (USAID) lağvedilmesini protesto etti. Diplomatlar, ajansın yokluğunun ABD liderliğini ve güvenliğini zayıflattığını, Çin ve Rusya tarafından doldurulacak bir boşluk bıraktığını belirtti.

Bakanlığın, diplomatların politikalarla ilgili endişelerini anonim olarak ifade etmelerine olanak tanıyan dahili “muhalefet kanalı” aracılığıyla gönderilmesi beklenen mektupta diplomatlar, Trump yönetiminin 20 Ocak'ta neredeyse tüm dış yardımları dondurmasının, yurtdışındaki ABD diplomatlarının ve askerlerinin güvenliğini tehdit ettiğini ve ABD yardımlarına bel bağlayan milyonlarca insanın hayatını riske attığını ifade ettiler.

Adının açıklanmaması kaydıyla konuşan ABD'li bir yetkili, 700'den fazla diplomatın mektubu imzaladığını söyledi. Bir kopyası Reuters tarafından görülen mektupta, “Dış yardım ve destek sözleşmelerinin ciddi bir inceleme yapılmaksızın dondurulması ve feshedilmesi kararı, kilit müttefiklerimizle olan ortaklıklarımızı zayıflatmakta, güveni aşındırmakta ve düşmanların nüfuzlarını genişletmeleri için fırsatlar yaratmaktadır” denildi.

Cumhuriyetçi Başkan, “Önce Amerika” gündeminin bir parçası olarak 20 Ocak'ta göreve döndüğünde tüm dış yardımlar için 90 günlük bir moratoryum emri vermişti. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre bu emir USAID'in dünya çapındaki operasyonlarını durdurdu, hayat kurtaran gıda ve tıbbi yardımların sağlanmasını baltaladı ve küresel insani yardım çabalarını kaosa sürükledi.