Macron, Fransa'nın Filistin devletini tanıma olasılığına ilişkin "yanlış bilgi" yayılmasını kınadı

ransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Fransa Kültür Bakanı Rachida Dati, Paris Kitap Fuarı'nı ziyaret etti (Reuters)
ransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Fransa Kültür Bakanı Rachida Dati, Paris Kitap Fuarı'nı ziyaret etti (Reuters)
TT
20

Macron, Fransa'nın Filistin devletini tanıma olasılığına ilişkin "yanlış bilgi" yayılmasını kınadı

ransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Fransa Kültür Bakanı Rachida Dati, Paris Kitap Fuarı'nı ziyaret etti (Reuters)
ransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Fransa Kültür Bakanı Rachida Dati, Paris Kitap Fuarı'nı ziyaret etti (Reuters)

Macron, X platformunda “Gazze'ye ilişkin niyetlerimiz hakkında” yayınlanan bazı bilgilerin yanlış olmasından üzüntü duyduğunu belirterek, “kestirme yollara ya da provokasyonlara” başvurulmaması ve “yanlış bilgi ve manipülasyonun yayılmasına katkıda bulunulmaması” çağrısında bulundu.

“Birlik içinde kalmamız” gerektiğini vurguladı.

Macron çarşamba günü yaptığı açıklamada, bir Filistin devletinin tanınmasının haziran ayında New York'taki Birleşmiş Milletler merkezinde Fransa'nın Suudi Arabistan ile birlikte eş başkanlığını yapacağı konferansta gerçekleşebileceğini duyurdu ve bunu Arap ülkelerinin İsrail'i tanıması için atılacak karşılıklı bir adım bağlamına oturttu.

Mısır'dan dönüşünde yaptığı yorumlar, Fransa'da sağ ve aşırı sağcıların protestolarına yol açtı.

Cumhuriyetçi Parti'nin parlamento bloğunun başkanı ve Fransa cumhurbaşkanlığı için potansiyel adaylardan Laurent Wauquiez, "Fransa Hamas'tan tebrik aldığında... utanıyorum" dedi.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığına göre Hamas Lideri Mahmud Merdavi yaptığı açıklamada, Macron'un haziran ayına kadar bir Filistin devletini tanıma planını açıklamasının, Filistin halkının hakları konusunda "uluslararası tutumda olumlu bir değişim" yaratacak "önemli bir adım" olduğunu söyledi. 

Aşırı sağcı Ulusal Birlik Partisi'nin lideri Jordan Bardella ise haziran ayında Filistin devletinin tanınmasının "Hamas'a meşru bir muhatap statüsü kazandırmak anlamına geleceğini" söyledi.

Macron, "Filistinlilerin bir devlete ve barışa sahip olma hakkı ile İsraillilerin barış ve güvenlik içinde yaşama hakkı ve her ikisinin de komşu ülkeler tarafından tanınması hakkını" bir kez daha teyit etti.

“Haziran ayındaki konferans bir dönüm noktası olmalı,” diye vurguladı ve “Bu barış hedefine ulaşmak için ortaklarımızla birlikte elimden geleni yapıyorum (...). Başarılı olmak için hiçbir çabadan kaçınmamalıyız” ifadelerini kullandı.

Macron daha önce de Gazze'de derhal ve kalıcı bir ateşkes sağlanması ve insani yardımların yeniden başlaması çağrısında bulunmuş ve Filistin-İsrail çatışmasına “iki devletli çözüm” temelinde siyasi bir çözüm bulunması gerektiğini vurgulamıştı.

Macron, X platformunda yaptığı açıklamada “Filistinlilerin meşru devlet kurma hakkını destekliyorum ve (iki devletli çözümü) görüşmek üzere haziran ayında yapılması planlanan konferans bir dönüm noktası olmalıdır” ifadelerini kullandı.

Macron, Fransa'nın ortaklarıyla birlikte barışı sağlamak için elinden geleni yaptığını ve ülkesinin bu barışa şiddetle ihtiyaç duyduğunu belirtti.

Macron sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu açıkça Fransa'nın pozisyonudur: Barışa evet, İsrail'in güvenliğine evet, Hamas'ın olmadığı bir Filistin devletine evet.”

Sözlerine şöyle devam etti: “Her ikisi de komşuları tarafından tanınan İsraillilerin barış ve güvenlik içinde yaşama hakkını desteklediğim gibi, Filistinlilerin de bir devlete ve barışa sahip olma meşru hakkını destekliyorum.”



Küresel askeri harcamalarda rekor artış: 2024 yılında 2,7 trilyon dolar

ABD'nin Atlanta kentindeki bir fuarda otomatik silahlar sergileniyor (AFP)
ABD'nin Atlanta kentindeki bir fuarda otomatik silahlar sergileniyor (AFP)
TT
20

Küresel askeri harcamalarda rekor artış: 2024 yılında 2,7 trilyon dolar

ABD'nin Atlanta kentindeki bir fuarda otomatik silahlar sergileniyor (AFP)
ABD'nin Atlanta kentindeki bir fuarda otomatik silahlar sergileniyor (AFP)

Önde gelen bir çatışma araştırma merkezi tarafından hazırlanan rapora göre, küresel askeri harcamalar 2024 yılında 2,72 trilyon dolara ulaşarak 2023 yılına kıyasla yüzde 9,4 artış gösterdi. Bu, ve en azından Soğuk Savaş'ın sona ermesinden beri bir önceki yıla göre en büyük artışı kaydetti.

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI) tarafından açıklanan veriler, artan jeopolitik gerilimlerin dünyanın tüm bölgelerinde askeri harcamalarda artışa yol açtığını, özellikle de Avrupa ve Ortadoğu'da hızlı bir büyüme yaşandığını gösterdi.

Enstitü, "Dünya genelinde 100'den fazla ülke 2024'te askeri harcamalarını artırdığını" belirtti. Şarku’l Avsat’ın rapordan aktardığına göre Enstitü "Hükümetler, çoğu zaman diğer bütçe alanlarının pahasına askeri güvenliğe giderek daha fazla öncelik verdikçe, ekonomik ve sosyal ödünler toplumlar üzerinde önümüzdeki yıllarda önemli etkilere sahip olabilir" değerlendirmesinde bulundu.

Ukrayna'daki savaş ve ABD'nin NATO'ya bağlılığına ilişkin şüpheler Avrupa'da (Rusya dahil) askeri harcamaların yüzde 17 artmasına yol açarak, Avrupa askeri harcamalarını Soğuk Savaş'ın sonunda kaydedilen seviyenin ötesine taşıdı.

Rusya'nın askeri harcamaları 2024 yılında yaklaşık 149 milyar dolara ulaşarak, 2023 yılına göre yüzde 38 artmış ve 2015 yılında kaydedilen seviyenin iki katına çıkmıştır. Bu rakam Rusya'nın GSYH'sinin yüzde 7,1'ini ve toplam hükümet harcamalarının yüzde 19'unu temsil etmektedir. Ukrayna'nın toplam askeri harcamaları yüzde 2,9'luk bir artışla 64,7 milyar dolara ulaşarak, Rusya'nın harcamalarının yüzde 43'üne denk gelmiştir. Bu da GSYH'nin yüzde 34'üne denk gelmektedir. Ukrayna'nın 2024'teki askeri yükü tüm ülkeler arasında en büyüğü oldu.

Stockholm Enstitüsü, “Ukrayna’nın şu anda vergi gelirlerinin tamamını ordusuna tahsis ettiğini” ifade etti ve “Böylesine dar bir mali alanda Ukrayna'nın askeri harcamalarını arttırmaya devam etmesi zor olacaktır” yargısında bulundu.

ABD'nin askeri harcamaları 2024 yılında yüzde 5,7 artarak 997 milyar dolara ulaşmış olup, bu rakam toplam NATO harcamalarının yüzde 66'sını ve küresel askeri harcamaların ise yüzde 37'sini temsil etmektedir.