"Putin'in beyni" Dugin, ABD'de kıymete bindi

Dugin, Rusya liderini "Putin'in beyni" diye nitelendirilecek kadar etkilemediğini düşünüyor (AP)
Dugin, Rusya liderini "Putin'in beyni" diye nitelendirilecek kadar etkilemediğini düşünüyor (AP)
TT

"Putin'in beyni" Dugin, ABD'de kıymete bindi

Dugin, Rusya liderini "Putin'in beyni" diye nitelendirilecek kadar etkilemediğini düşünüyor (AP)
Dugin, Rusya liderini "Putin'in beyni" diye nitelendirilecek kadar etkilemediğini düşünüyor (AP)

Rus siyaset uzmanı, sosyolog ve filozof Aleksandr Dugin, ABD'de ilgi görmeye başladı.

Donald Trump'ın başını çektiği Amerika'yı Yeniden Harika Yap (Make America Great Again/MAGA) hareketine bağlı kişilerin podcast'lerinde gittikçe daha fazla görünüyor. 

Wall Street Journal (WSJ) "Putin'in beyni" diye anıldığını bildirdiği 63 yaşındaki Rus'u okuyucularına tanıttı. 

Rus radikal sağının önde gelenlerinden Dugin'in Moskova'ya Batı tarzı liberal demokrasiye sırtını dönüp Ortodoks Hıristiyan değerlerine dayanan Rusya İmparatorluğu'nu yeniden kurma çağrısını uzun süredir yaptığı ve Vladimir Putin'in de zamanla bu fikre yanaştığı bildirildi. 

Tucker Carlson ve Alex Jones gibi ünlü sunuculara röportaj veren Dugin'in George Soros, duyarcılık (wokeism) ve trans aktivizmi karşıtlığıyla Trump destekçilerinin ilgisini çektiği aktarıldı. 

Rusya'yla ABD'nin ilişkilerini geliştirmeye çalışan Trump döneminde, Dugin'in de kültürel olarak benzer bir yakınlaşmanın peşinde olduğu savunuldu. 

WSJ'ye yazılı açıklama gönderen Dugin, "Trump ve Trumpçılıkla ilgileniyorum. Trumpçılar da muhtemelen benim fikirlerim, teorilerim ve felsefi-ideolojik keşiflerimle ilgileniyor" dedi. 

Yeni kitabı Trump Devrimi'nde, ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı'nı (USAID) kapatma planlarını öven Dugin, bu hamleyi "Küreselciliğin genel merkezine yönelik bir füze saldırısı" diye nitelemişti.

Bunu hatırlatan WSJ, Rusya'nın eski Sovyetler Birliği topraklarını yeniden ele geçirmesi için ABD'nin küresel süpergüç olma iddiasından vazgeçmesinin önemli olduğunu belirtiyor. 

Diğer yandan onu eleştirenler, Dugin'in Kiev yönetimini Nazi diye adlandırarak Ukrayna'da soykırım yapılmasını savunduğunu söylüyor. 

Örneğin Stockholm Doğu Avrupa Çalışmaları Merkezi'nden Andreas Umland şöyle diyor:

O yalnızca bir Rus faşisti. Çok aşırı tarafta, toksik bile denebilir.

Ağustos 2022'de bir festivale katılan Dugin, Rus devlet kanallarında yorum yapan kızı Darya'nın bindiği otomobile son anda binmedi. 

Bu hamle onun hayatını kurtarsa da 30 yaşındaki Darya Dugina, içinde bulunduğu aracın Moskova bölgesindeki Odintsovo yakınlarında infilak etmesi sonucu öldü.

Moskova, Ukrayna'nın bu saldırıyı düzenlediğini bildirirken ülkedeki yayın organları asıl hedefin Aleksandr Dugin olduğunu iddia etti. 

ABD istihbaratı da Washington'ın haberi olmadan Ukrayna'nın böyle bir işe giriştiğini belirtse de Kiev sorumluluğu reddediyor. 

Dugin bu olay sonrasında verdiği röportajlarda kızının siyah beyaz bir fotoğrafını arkasına yerleştiriyor. 

Independent Türkçe, Wall Street Journal, AP



Tutuklu Filistinli aktivist doğuma katılamadı: Columbia öğrencileri eylemde

Columbialı öğrenciler, Filistinli aktivistlerin serbest bırakılması için kampüs girişinde eylem düzenledi (Reuters)
Columbialı öğrenciler, Filistinli aktivistlerin serbest bırakılması için kampüs girişinde eylem düzenledi (Reuters)
TT

Tutuklu Filistinli aktivist doğuma katılamadı: Columbia öğrencileri eylemde

Columbialı öğrenciler, Filistinli aktivistlerin serbest bırakılması için kampüs girişinde eylem düzenledi (Reuters)
Columbialı öğrenciler, Filistinli aktivistlerin serbest bırakılması için kampüs girişinde eylem düzenledi (Reuters)

Columbia Üniversitesi'ndeki Filistin'e destek protestolarının önde gelen isimlerinden tutuklu aktivist Mahmud Halil'in eşinin doğumuna katılmasına izin verilmedi. 

Filistinli protestocunun ABD'li eşi Noor Abdalla, pazartesi akşamı yaptığı paylaşımda çocuğunu tek başına doğurduğunu belirtti: 

Bugün erken saatlerde Mahmud yanımda olmadan oğlumuzu dünyaya getirdim. ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza (ICE) yetkililerinden Mahmud'un doğuma katılmasına izin verilmesini istedik fakat oğlumuzu görmek için geçici olarak serbest bırakılmasını reddettiler. Bu, ICE'nin bana, Mahmud'a ve oğlumuza acı çektirmek için aldığı kasıtlı bir karardı.

Halil'in avukatları, aktivistin tutulduğu Louisiana eyaletinin New Orleans şehrindeki ICE direktörü Melissa Harper'a pazar günü e-posta gönderdi. CNN'in incelediği yazışmalara göre Halil'in, New York şehrindeki eşi Abdalla'nın yanına gidip doğuma katılabilmesi için iki haftalığına serbest bırakılması talep ediliyor. 

E-posta gönderildikten yarım saat sonra Harper'ın gönderdiği yanıtta iki cümleyle talebin reddedildiği bildiriliyor. 

New York'ta 8 Mart'ta ICE görevlileri tarafından yakalanan Halil, ertesi gün Louisiana eyaletindeki bir hapishaneye transfer edilmişti. ABD Başkanı Donald Trump, Halil'in "Hamas destekçisi" olduğunu ve sınır dışı edilmesi gerektiğini ileri sürmüştü. Ancak Washington, suçlamalarla ilgili henüz delil paylaşmadı. 

Louisiana'da 8 Nisan'da gerçekleştirilen duruşmada Halil'in avukatlarından Marc Van Der Hout, davayla ilgili ellerine kanıt niteliğinde "tek bir belge bile ulaşmadığını" söylemişti. Hakim Jamee E. Comans, buna rağmen Halil'in sınır dışı edilebileceğine karar vermiş fakat daha sonra karar başka bir mahkeme tarafından iptal edilmişti. Halil'in avukatları öğrencinin serbest bırakılması için hukuki mücadelenin sürdüğünü söylüyor. 

Columbia'daki protestoları organize ettiği gerekçesiyle Filistin kökenli öğrenci Muhsin Mehdevi de gözaltına alınmıştı. Muhsin ve Halil'in ABD'de yasal oturum izni var.

Columbialı öğrenciler, pazartesi günü düzenledikleri eylemde kendilerini kampüsteki kapıya zincirleyerek Mehdevi ve Halil'in serbest bırakılmasını talep etti. Protestocular, "Adalet istiyoruz" ve "Siyasi suçlular serbest bırakılsın" pankartları açtı. New York Times'ın aktardığına göre eylemlerde gözaltına alınan protestocu sayısı henüz netleşmedi. 

Ayrıca Tufts Üniversitesi'nde doktora yapan Rümeysa Öztürk'ün Filistin'e destek verdiği gerekçesiyle gözaltına alınması da tartışma yaratmıştı. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Öztürk'ün öğrenci vizesinin iptal edildiğini ve kendisinin sınır dışı edileceğini açıklamış, daha sonra federal yargıç Denise Casper, sınır dışı sürecini durdurma kararı vermişti. Öztürk'le ilgili kararın 1 Mayıs'ta açıklanması bekleniyor. 

Columbia Üniversitesi'nde 18 Nisan 2024'te başlayan olaylar, onbinlerce öğrenci ve akademisyenin katılımıyla Princeton, Yale, MIT ve Harvard gibi prestijli eğitim kurumlarının da yer aldığı birçok üniversiteye hızla yayılmıştı. New York Times'ın verilerine göre temmuzda hız kaybeden eylemlerde aralarında öğrenci ve akademisyenlerin yer aldığı toplamda en az 3 bin 100 kişi tutuklanmış veya gözaltına alınmıştı. 

Dönemin ABD Başkanı Joe Biden da eylemlere tepki göstererek "Yahudi düşmanlığı içeren bu protestoları kınıyorum" demişti.

Independent Türkçe, Guardian, CNN, New York Times