Pakistan'dan Hindistan'a açılan ateş sonucu 13 sivil hayatını kaybetti

Keşmir'in Hindistan'a ait kısmındaki ana şehir olan Srinagar yakınlarındaki bir yolda yüksek sesli bir patlamanın duyulmasının ardından Hint askerleri (AFP)
Keşmir'in Hindistan'a ait kısmındaki ana şehir olan Srinagar yakınlarındaki bir yolda yüksek sesli bir patlamanın duyulmasının ardından Hint askerleri (AFP)
TT

Pakistan'dan Hindistan'a açılan ateş sonucu 13 sivil hayatını kaybetti

Keşmir'in Hindistan'a ait kısmındaki ana şehir olan Srinagar yakınlarındaki bir yolda yüksek sesli bir patlamanın duyulmasının ardından Hint askerleri (AFP)
Keşmir'in Hindistan'a ait kısmındaki ana şehir olan Srinagar yakınlarındaki bir yolda yüksek sesli bir patlamanın duyulmasının ardından Hint askerleri (AFP)

Hindistan hükümeti bugün, iki ülke arasındaki fiili sınırı oluşturan Kontrol Hattı (LoC) boyunca Pakistan topçusunun açtığı ateş sonucu 13 sivilin hayatını kaybettiğini duyurdu.

Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığına göre Hindistan Dışişleri Bakanı, ölenlerin tamamının Poonch kasabasında olduğunu ve 59 yaralının çoğunun da burada olduğunu söyledi.

Hindistan ve Pakistan'ın dün karşılıklı ağır topçu ateşi açması sonucu Pakistan tarafında 31, Hindistan tarafında ise 15 kişi hayatını kaybederken, iki ülke arasında son yirmi yılın en ciddi askeri çatışması yaşandı.

Hindistan ve Pakistan arasındaki gerilim, 22 Nisan'da Yeni Delhi'nin İslamabad'ı, Cammu ve Keşmir'in Hindistan kontrolündeki bölümünde turistleri hedef alan ve 26 kişinin ölümüne ve çok sayıda kişinin yaralanmasına neden olan saldırının arkasında olmakla suçlamasının ardından arttı.

İslamabad, henüz kimsenin üstlenmediği saldırıyla herhangi bir ilgisi olduğunu reddetti. Yeni Delhi ve İslamabad arasındaki gerilimin artması, 1947'de ülkenin bölünmesinden bu yana düşman olan iki nükleer güç arasında askeri bir çatışmanın başlayacağına dair korkuları arttırıyor.

Birleşmiş Milletler (BM), Moskova, Washington ve Paris itidal çağrısında bulunurken, Pekin ve Londra krizi yatıştırmak için arabuluculuk teklif etmekte gecikmedi.

Hindistan salı gecesi Pakistan'a ve Keşmir'in İslamabad tarafından yönetilen kısmına saldırdı. Pakistan ise iki nükleer komşu arasında 20 yılı aşkın süredir yaşanan en şiddetli çatışmada beş Rafale savaş uçağını düşürdüğünü açıkladı.

Hindistan'ın saldırılarında Pakistan'ın en yoğun nüfuslu eyaleti Pencap'ın da hedef alınması, iki ülke arasında 50 yıl önce yaşanan son büyük çaplı savaştan bu yana ilk kez gerçekleşmiş oldu ve dünyanın en tehlikeli ve istikrarsız bölgelerinden birinde gerilimin şiddetleneceğine dair korkuları arttırdı.



Tahran, Washington ile müzakerelerinde "denklik" arıyor

Tahran'ın bin 200 kilometre güneyindeki İran'ın ana nükleer reaktörü Buşehr (Reuters - Arşiv)
Tahran'ın bin 200 kilometre güneyindeki İran'ın ana nükleer reaktörü Buşehr (Reuters - Arşiv)
TT

Tahran, Washington ile müzakerelerinde "denklik" arıyor

Tahran'ın bin 200 kilometre güneyindeki İran'ın ana nükleer reaktörü Buşehr (Reuters - Arşiv)
Tahran'ın bin 200 kilometre güneyindeki İran'ın ana nükleer reaktörü Buşehr (Reuters - Arşiv)

İran, ABD ile nükleer programı konusunda yapılacak müzakerelerin kaderini tahmin etmeyi reddetti, ancak diyaloğun "eşitlik ortamında ve dayatmalardan uzak" yürütülmesinin önemini vurguladı.

Bu tavır, İsrail'in Kızıldeniz'de Husilerle ateşkes anlaşmasına rağmen İran'a karşı gerginliği artırdığı ve uluslararası alanda askeri gerginliğin tırmanacağı yönündeki endişelerin yaşandığı bir dönemde alındı.

İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Ekber Ahmediyan, gelecekteki müzakerelerin sonucunun "öngörülemez" ve ABD'nin davranışlarına ve müzakere koşullarına bağlı olduğunu vurguladı.

Devrim Muhafızları'na bağlı Tasnim haber ajansı, Ahmediyan'ın, "Baskı ve tehdit altında doğrudan müzakereler mantıksız ve onursuzdur" dediğini aktardı. Ahmediyan ise "Eşit bir ortamda ve dayatmalardan uzak bir diyalog, akılcı ve onurlu bir yaklaşımdır" ifadesini kullandı.

Ahmediyan, "İran'ın kırmızı çizgileri açık ve net"dedi ancak müzakerelerin seyri ve gelecekteki sonuçlarının "diğer tarafın, özellikle de ABD yönetiminin bu konuyu nasıl ele aldığına bağlı olduğunu" vurguladı.

ABD Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Washington ile Husiler arasında Kızıldeniz'de seyrüsefer serbestisini de içeren ateşkesin açıklanmasının ardından, ülkesinin Tahran ile "İran'ın küresel ekonomiye yeniden entegrasyonunu içeren" bir anlaşmaya varacağını öngördü.

dcfgth
İran Dini Lideri Ali Hamaney ve ABD Başkanı Donald Trump (AFP)

Vance, dün yaptığı basın açıklamasında, "İran sivil amaçlı nükleer enerjiye sahip olabilir, ancak nükleer silah elde edemez" ifadesini kullanarak, iki ülke arasındaki görüşmelerin "şimdiye kadar iyi" gittiğini kaydetti.

New York Times gazetesi, İranlı yetkililerin, ülkelerinin Kızıldeniz saldırılarını durdurmak için Husiler üzerindeki nüfuzunu kullandığını söylediğini aktardı ve bunun, Washington ile Tahran arasında bir anlaşmanın yakın olduğunu gösterdiğini belirtti.

İran ordusu hazır

Son saatlerde İsrail tarafında gerilim arttı. Kızıldeniz ateşkesine yol açan anlaşmadan dışlandığını hisseden İsrail'in doğrudan bir çatışmaya doğru koştuğu görülüyor.

Şarku’l Avsat’ın İran'ın ISNA haber ajansından aktardığına göre İran Hava Kuvvetleri Komutanı, ajansa yaptığı açıklamada, hava kuvvetlerine ait tüm savaş uçaklarının mühimmat, teçhizat ve yerli üretim uzun menzilli füzelerle donatıldığını belirterek sert bir tavır sergiledi.

Tuğgeneral Hamid Vahidi, İran Hava Kuvvetleri'nin en üst düzeyde hazırlıklı ve Silahlı Kuvvetler Başkomutanı'nın emirlerini yerine getirmeye hazır olduğunu belirtti.

Rusya ve Çin daha sonra ortak açıklama yaparak, İran'ın nükleer programı konusunda gerginliğin tırmandırılmaması ve askeri eyleme başvurulmaması çağrısında bulundu.

İran petrolüne yaptırımlar

ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, İran'dan petrol satın aldıkları gerekçesiyle Washington'da özel bir Çin petrol rafinerisi ve Çin'deki liman işletmecilerine yaptırım uyguladı. ABD Hazine Bakanlığı, Hebei Xinhai Kimyasal Rafinerisi ve üç Çinli liman işletmecisi şirkete yaptırım uyguladı. Bu, Trump yönetiminin İran'ın ihracat gelirlerini kesme ve Tahran'a nükleer programını sınırlama anlaşması yapması yönündeki baskısını artırma çabalarını yoğunlaştırdığı bir dönemde hedef aldığı son bağımsız Çin rafinerisi oldu.