İsrailli yetkili: Nükleer programına devam etmesi halinde İran'ı vurmak için Washington'dan izin istemeyeceğiz

Maxar Technologies tarafından sağlanan 1 Temmuz 2025 tarihli bir görüntü, İran'ın orta kesimindeki Kum kentinin yaklaşık 30 kilometre kuzeyinde bulunan Fordo Yakıt Zenginleştirme Kompleksi’ni gösteriyor. (AFP)
Maxar Technologies tarafından sağlanan 1 Temmuz 2025 tarihli bir görüntü, İran'ın orta kesimindeki Kum kentinin yaklaşık 30 kilometre kuzeyinde bulunan Fordo Yakıt Zenginleştirme Kompleksi’ni gösteriyor. (AFP)
TT

İsrailli yetkili: Nükleer programına devam etmesi halinde İran'ı vurmak için Washington'dan izin istemeyeceğiz

Maxar Technologies tarafından sağlanan 1 Temmuz 2025 tarihli bir görüntü, İran'ın orta kesimindeki Kum kentinin yaklaşık 30 kilometre kuzeyinde bulunan Fordo Yakıt Zenginleştirme Kompleksi’ni gösteriyor. (AFP)
Maxar Technologies tarafından sağlanan 1 Temmuz 2025 tarihli bir görüntü, İran'ın orta kesimindeki Kum kentinin yaklaşık 30 kilometre kuzeyinde bulunan Fordo Yakıt Zenginleştirme Kompleksi’ni gösteriyor. (AFP)

Wall Street Journal'ın (WSJ) ABD'li ve İsrailli yetkililerden aktardığına göre İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Washington ziyareti sırasında ABD Başkanı Donald Trump'la yaptığı özel bir görüşmede nükleer programına yeniden başlaması halinde İsrail'in İran'ı vuracağını söyledi.

Yetkililer, Trump'ın Netanyahu'nun nükleer programına devam etmesi halinde İran'ı vurma planına itiraz etmediğini, ancak müzakereleri tercih ettiğini söylediğini ifade ettiler.

Ancak WSJ, ismi açıklanmayan İsrailli bir yetkilinin İsrail'in İran'ı vurmak için ABD'nin açık onayını almak zorunda olmadığını söylediğini aktardı.

Şarku’l Avsat’ın WSJ’den aktardığına göre yetkili, Trump'ın Netanyahu'ya Tahran'la diplomatik yolu sürdürmesi için ne ölçüde baskı yapacağının İran'ın nükleer programını yeniden başlatma konusunda ne kadar ciddi olduğuna bağlı olduğunu belirtti.

İsrailli yetkili ayrıca, “İran, Natanz ve Fordo nükleer tesislerindeki tahribatın boyutları nedeniyle uranyumu geri kazanamayacaktır” dedi.



ABD'nin “Biladuşşam” hakkındaki açıklamaları Lübnan'ı karıştırdı

Adalet Bakanı Adil Nasar, cumartesi günü Meclis Başkanı Nebih Berri ile bir araya geldi (Meclis Başkanlığı)
Adalet Bakanı Adil Nasar, cumartesi günü Meclis Başkanı Nebih Berri ile bir araya geldi (Meclis Başkanlığı)
TT

ABD'nin “Biladuşşam” hakkındaki açıklamaları Lübnan'ı karıştırdı

Adalet Bakanı Adil Nasar, cumartesi günü Meclis Başkanı Nebih Berri ile bir araya geldi (Meclis Başkanlığı)
Adalet Bakanı Adil Nasar, cumartesi günü Meclis Başkanı Nebih Berri ile bir araya geldi (Meclis Başkanlığı)

ABD’nin Suriye ve Lübnan Özel Temsilcisi Thomas Barrack, dün Lübnan'ın Şam'la ilişkileri normalleştirmesi konusunda yaptığı açıklamaların yol açtığı kafa karışıklığını gidermeye çalıştı. Barrack, Lübnan'ın Hizbullah'ın silahları sorununu bir an önce çözmemesi halinde ‘bölgesel güçlerin pençesine düşme tehlikesiyle karşı karşıya kalacağı’ uyarısında bulundu.

Barrack, sosyal medya platformu X üzerinden cuma günü yaptığı açıklamada, bunun ‘Lübnan'a yönelik bir tehdit değil, Suriye'nin attığı büyük adımları övmek’ olduğunu belirtti. Barrack ayrıca, Lübnan ile Suriye arasındaki ilişkileri desteklemeye kararlı olduklarını da sözlerine ekledi.

Barrack'ın son açıklamaları Lübnan siyasi çevrelerinde şok etkisi yarattı. Meclis kaynakları, Barrack'ın ‘Lübnan'ın hassas ve kırılgan durumunun ve Suriye'den farklı olan dengelerinin farkında olduğunu’ belirttiler.

Barrack, Hizbullah'a silahlarını teslim etmesi için cazip bir teklifte bulundu. Teklifte daha önce yaptırım listesinde yer alan Hizbullah’ın siyasi ve askeri kanatlarını ilk kez ayrı ayrı tanınması yer aldı.

Öte yandan Adalet Bakanı Adil Nassar, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada Lübnan hapishanelerinde tutuklu bulunan Suriyeliler meselesinin ‘oradaki yetkililerle görüşülerek ve Lübnanlı askerlerin öldürülmesi veya terör suçlarından hüküm giymemiş Suriyeli mahkumların iadesi için bir anlaşma imzalanarak’ çözüme kavuşturulabileceğini söyledi.