İki İsrail örgütü: Netanyahu hükümeti Gazze'de “soykırım” yapıyor

İki insan hakları kuruluşu, kendi özel soruşturmalarına dayanarak sert bir rapor hazırladı.

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP
TT

İki İsrail örgütü: Netanyahu hükümeti Gazze'de “soykırım” yapıyor

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP

İsrail'in insan hakları örgütleri B'Tselem ve İsrailli Doktorlar, dün yaptıkları açıklamada, yaptıkları araştırmalara dayanarak İsrail'in Gazze Şeridi'nde “soykırım” işlediğini doğruladılar.

İki insan hakları örgütü yaptıkları ortak bir açıklamada, “İsrail'de Gazze Şeridi'ndeki Filistin toplumunu yok etmek ve soykırımına uğratmak için çalışan bir soykırım sisteminin geliştirilmesini” kınadı.

Her iki kuruluş da sık sık Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail hükümetinin politikalarını eleştiriyor ancak raporlarını duyurdukları ortak konferansta kullandıkları dil en sert olanıydı.

B'Tselem İcra Direktörü Yuli Novak yaptığı açıklamada, “Soykırım gerçekleştiren bir toplumun parçası olduğunuzu fark etmeye hiçbir şey sizi hazırlayamaz. Bu bizim için çok zor bir an” dedi. “Burada yaşayan ve her gün tanıklıkları ve gerçekliği gören İsrailliler ve Filistinliler olarak, gerçeği olabildiğince açık bir şekilde söylemek bizim görevimizdir: İsrail, Filistinlilere karşı soykırım suçunu işlemektedir.”

Gazze'de savaş, 7 Ekim 2023'te Hamas'ın İsrail'in güneyine düzenlediği saldırının ardından patlak verdi. Şarku'l Avsat'ın AFP'den aktardığına verilere göre saldırıda çoğu sivil olmak üzere bin 219 kişi hayatını kaybetti.

İsrail, Hamas'ın yönettiği Sağlık Bakanlığı'nın son verilerine göre, çoğu sivil olmak üzere 59 bin 821 Filistinlinin öldüğü yıkıcı bir savaşla karşılık verdi. Bu rakamlar Birleşmiş Milletler tarafından da güvenilir kabul ediliyor.

İsrail, Gazze'nin geniş alanlarını tahrip ederken, tüm Gazze halkını defalarca yerinden etti. Birleşmiş Milletler kurumları, halkın yetersiz beslenme ve açlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunuyor.

Uluslararası Adalet Divanı, Güney Afrika'nın açtığı davada 2024'ün başlarında verdiği kararda, İsrail'in Gazze'deki operasyonunun Birleşmiş Milletler Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlal etmiş olabileceği sonucuna vardı.

İsrail hükümeti, ABD'nin desteğiyle bu suçlamayı şiddetle reddediyor ve Hamas'ı yenmek ve Gazze'de hala tutulan İsrailli rehineleri geri getirmek için savaştığını söylüyor.

İsrail'in önde gelen insan hakları örgütleri olan B'Tselem ve İnsan Hakları için Doktorlar, savaşın hedeflerinin bunun ötesinde olduğunu belirtiyor.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığı habere göre B'Tselem, üst düzey politikacıların açıklamalarını aktararak, İsrail'in “Gazze'deki Filistin toplumunu yok etmek için koordineli ve açık bir niyetle hareket ettiğini” ortaya koyuyor.

İnsan Hakları İçin Doktorlar Örgütü'nün hazırladığı raporda, "Gazze Şeridi'ndeki sağlık sisteminin kasıtlı ve sistematik bir şekilde ortadan kaldırıldığı" ifade edildi.



Malta, eylül ayında Filistin devletini tanıma kararı aldı

Malta Başbakanı Robert Abela (Arşiv)
Malta Başbakanı Robert Abela (Arşiv)
TT

Malta, eylül ayında Filistin devletini tanıma kararı aldı

Malta Başbakanı Robert Abela (Arşiv)
Malta Başbakanı Robert Abela (Arşiv)

Malta Başbakanı Robert Abela dün yaptığı açıklamada, ülkesinin eylül ayında yapılacak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda Filistin Devleti'ni tanıyacağını duyurdu.

Abela bu açıklamayı, İngiltere Başbakanı Keir Starmer'ın benzer açıklamasından birkaç saat ve Fransa'nın Filistin devletini tanıma planlarını açıklamasından birkaç gün sonra yaptı. Abela Facebook'ta yaptığı paylaşımda, “Tutumumuz, Ortadoğu'da kalıcı barışın sağlanmasına yönelik çabalarımıza bağlılığımızı yansıtıyor” ifadelerini kullandı.

Malta hükümeti, kendi saflarında Filistin devletini tanıma yönünde artan baskı altındaydı ve temmuz ortasında sağ muhalefet de derhal tanıma çağrısında bulundu. Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre Avrupa Birliği üyesi olan bu ada ülkesi, Filistin meselesini uzun süredir destekliyor ve iki devletli çözümü savunuyor.

Abela, mayıs ayında Filistin devletini tanıma planlarını ilk kez duyurmuş ve bunun haziran ayında yapılacak Birleşmiş Milletler konferansında gerçekleşeceğini söylemişti, ancak konferans daha sonra ertelendi. İrlanda, Norveç ve İspanya mayıs ayında Filistin'i bağımsız bir devlet olarak tanıdı.