Trump, Washington DC’ye asker yığıyor: Başkenti geri alıyoruz

Başkent Washington'da Trump karşıtı protesto düzenleyen göstericiler "Tiranlığa diren" yazılı pankart açtı (Reuters)
Başkent Washington'da Trump karşıtı protesto düzenleyen göstericiler "Tiranlığa diren" yazılı pankart açtı (Reuters)
TT

Trump, Washington DC’ye asker yığıyor: Başkenti geri alıyoruz

Başkent Washington'da Trump karşıtı protesto düzenleyen göstericiler "Tiranlığa diren" yazılı pankart açtı (Reuters)
Başkent Washington'da Trump karşıtı protesto düzenleyen göstericiler "Tiranlığa diren" yazılı pankart açtı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump'ın, başkent Washington'da "kamu güvenliği acil durumu" ilan etmesinin yankıları sürüyor. 

Trump dünkü açıklamasında güvenliği sağlamak ve suç oranını düşürmek amacıyla kent polisini federal yönetimin kontrolüne aldıklarını, Ulusal Muhafızları şehre göndereceğini belirtti. 

"Bugün Washington DC'nin kurtuluş günü, başkentimizi geri alıyoruz" diyen ABD Başkanı, başta New York ve Şikago olmak üzere diğer kentlerde de güvenlik tedbirlerinin artırılacağını söyledi. 

Washington DC'deki suç oranlarının dünyadaki birçok başkentten çok yüksek olduğunu savunan Cumhuriyetçi lider, bunun kabul edilemez olduğunu ve harekete geçmeleri gerektiğini belirtti. 

Diğer yandan başkentin Belediye Başkanı Muriel Bowser ise acil durum kararını "endişe verici" diye niteledi. Demokrat belediye başkanı, Washington DC'deki suç oranlarının 2024'te, bir önceki yıla kıyasla yüzde 26 düştüğünü söyledi. 

Bowser, Trump'ın suç oranlarıyla ilgili iddialarının asılsız olduğunu savunurken, Cumhuriyetçi liderse belediye yönetiminin sunduğu verilerin gerçeği yansıtmadığını ileri sürdü. 

CNN'in analizinde Washington DC'ye yönelik bu hamle, Trump'ın ikinci döneminde artan otoriter eğilimleri ve sivil kurumların militarize edilmesi yönündeki adımlarla ilişkilendiriliyor. ABD Başkanı'nın Meksika sınırına binlerce asker gönderdiği, Los Angeles'ta Trump'ın göçmenlik politikalarına karşı düzenlene protestoların bastırılması için şehre Ulusal Muhafız ve ABD donanması askerlerinin konuşlandırıldığı hatırlatılıyor. 

Los Angeles Belediye Başkanı Karen Bass şunları söylüyor: 

Los Angeles bir test vakasıydı, DC'deki durumda böyle. Başkan, 'Şehrinizi istediğimiz zaman ele geçirebiliriz, başkomutanım ve askerleri istediğim gibi kullanabilirim' diyor. Bunun askerlerimizin kötüye kullanımı ve başkanlık yetkilerinin aşımı olduğunu düşünüyorum.

Bunlara ek olarak Jeffrey Epstein davasına ilişkin dosyaların yayımlanmaması MAGA tabanının tepkisini çekmişti. Analizde, Trump'ın hamlesinin dikkatleri bu konudan uzaklaştırma amacı taşıdığı yorumu da yapılıyor. 

Wall Street Journal'ın analizinde de DC'ye Ulusal Muhafız konuşlandırılmasının, Trump'ın ABD topraklarında askeri güç kullanımını genişletme yönündeki en iddialı adımı olduğu yazılıyor. 

Askeri üslerin göçmen gözaltı merkezleri olarak kullanımının yaygınlaştığına da dikkat çekiliyor. New Jersey ve Indiana'da bu amaçla yeni üsler tasarlandığı belirtilirken, Teksas'taki Fort Bliss ve Küba'daki Guantanamo kampı gibi yerlerin halihazırda bu şekilde kullanıldığı anımsatılıyor. 

Independent Türkçe, CNN, Wall Street Journal



Endonezya’nın “resmi tarih” kitabı projesi ters tepti

Endonezya'da şubatta öğrencilerin liderlik ettiği hükümet karşıtı protestolar düzenlenmişti (Reuters)
Endonezya'da şubatta öğrencilerin liderlik ettiği hükümet karşıtı protestolar düzenlenmişti (Reuters)
TT

Endonezya’nın “resmi tarih” kitabı projesi ters tepti

Endonezya'da şubatta öğrencilerin liderlik ettiği hükümet karşıtı protestolar düzenlenmişti (Reuters)
Endonezya'da şubatta öğrencilerin liderlik ettiği hükümet karşıtı protestolar düzenlenmişti (Reuters)

Endonezya yönetimi, kamuoyundan gelen sert tepkiler üzerine tartışmalı “resmi tarih” kitapları projesini erteledi.

Kültür Bakanı Fadli Zon’un mayısta duyurduğu 10 ciltlik kitap setinin 17 Ağustos Bağımsızlık Günü’nde yayımlanması bekleniyordu. Ancak Guardian’ın aktardığına göre kitapların yayımlanma tarihi kasıma ertelendi.

Bakan Zon, kitapların “sömürgeci önyargıları kaldıracağını, güncel araştırmaları içereceğini ve ulusal gururu teşvik edeceğini” savunarak geçmişin “daha pozitif bir tonda” ele alınacağını söylüyor.

Ancak tarihçiler ve aktivistler, “resmi tarih” projesi kapsamında hazırlanacak kitapların geçmişteki insan hakları ihlallerini hafifletme veya görmezden gelme riski taşıdığını belirtiyor.

Endonezya yönetimi, 10 ciltlik kitap setinde yer alan metinlerin örneklerini kamuoyuyla paylaşmadı. Ancak metin taslaklarını gören aktivistler ve tarihçiler, bazı konuların hafifletildiğini ya da çıkarıldığını iddia ediyor.

Bunlar arasında 30 Eylül Hareketi’nin başarısız darbe girişiminin ardından 1965–1966’da çoğu komünist 500 bine yakın kişinin öldürüldüğü katliamların yanı sıra 1998’de Suharto diktasının çöküşüne giden süreçte etnik Çinlilere yönelik toplu tecavüz olayları yer alıyor.

Eski diktatör Suharto'nun damadı olan Endonezya Devlet Başkanı Prabowo Subianto, o dönemde Endonezya Özel Kuvvetleri komutanıydı. İnsan hakları örgütleri, özel kuvvetlerin Suharto karşıtı aktivistleri kaçırıp işkence ettiğini savunuyor. 1998’de ordu içinde başlatılan soruşturmada Prabowo operasyonlardan sorumlu olduğu gerekçesiyle ihraç edilmişti. Ancak eski komutan, üstlerinden aldığı amirle hareket ettiğini söyleyerek suç işlediğini defalarca reddetmişti.

Aktivist Ita Fatia Nadia, resmi tarih projesini “tarihi amnezi” diye niteleyerek, “Bu, hak ihlallerini aklama girişimidir” diyor.

Tarihçi ve muhalif milletvekili Bonnie Triyana da projenin gizlice yürütülmesini eleştirerek “Metodoloji hatalı, siyasi önyargılar var” ifadelerini kullanıyor.

Diğer yandan Prabowo hükümetini eleştiren gençler, Japon anime serisi One Piece’de kullanılan korsan bayrağını açarak tepkilerini gösteriyor.

Washington merkezli Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi’nden Dominique Nicky Fahrizal, "Genç Endonezyalılar siyasi eleştiri için benzersiz bir taktik buldular, gençlik kültürünün derinliklerine işlemiş bir popüler kültür ikonunu kullanıyorlar” diyor.

Dünyaca ünlü One Piece’ten Endonezya’daki protestolara taşınan korsan bayrağı, baskıya karşı direnişi ve özgürlük talebini simgeliyor.  

Independent Türkçe, Guardian, AFP