Hamideti orduyu Hartum'dan çıkarma ve yeni yerleri ‘özgürleştirme’ sözü verdi

HDK Komutanı, güçlerinin Hartum ve El Cezire'de bazı bölgeleri kaybettiğini itiraf etti

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) çarşamba günkü konuşmasında Sudan'ın bir yol ayrımında olduğunu söyledi. (Şarku’l Avsat)
Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) çarşamba günkü konuşmasında Sudan'ın bir yol ayrımında olduğunu söyledi. (Şarku’l Avsat)
TT

Hamideti orduyu Hartum'dan çıkarma ve yeni yerleri ‘özgürleştirme’ sözü verdi

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) çarşamba günkü konuşmasında Sudan'ın bir yol ayrımında olduğunu söyledi. (Şarku’l Avsat)
Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) çarşamba günkü konuşmasında Sudan'ın bir yol ayrımında olduğunu söyledi. (Şarku’l Avsat)

Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu (Hamideti) dün yaptığı açıklamada, kuvvetlerini bir araya gelerek daha güçlü bir şekilde mücadele etmeye ve Sudan ordusu tarafından geçtiğimiz günlerde geri alınan önemli sivil ve askeri alanların kaybını önemsememeye çağırdı.

Hamideti, Sudan ordusunu Hartum'dan ‘kovma’ sözü vererek, kuvvetlerinin başkentte uğradığı başarısızlıkları dolaylı olarak ilk kez kabul etti.

Hamideti televizyonda nadiren yayınlanan konuşmalarından birinde, halkı ordunun başarılarını, el-Cili petrol rafinerisini ele geçirdiklerini ya da Hartum'un güneyindeki El Cezire eyaletinin başkenti Vad Medeni'yi kontrol altına aldıklarını’ dikkate almamaya çağırdı.

HDK geçtiğimiz hafta, ordunun, Hartum'un kuzeyinde bulunan ve ülkenin en büyük petrol rafinerisi olan el-Cili'deki kuşatmayı kırdığı yönündeki açıklamasının ‘kamuoyunu yanıltmaya yönelik söylentilerden başka bir şey olmadığını’ vurguladı. Hamideti dün, ofisinden askeri üniformayla göründüğü videoda söylediği gibi, ordu personelinin Genel Komutanlık karargahından veya Muhabere Birliği kampından uzun süre yararlanmayacağına söz vererek, ‘onları kovmaya’ yemin etti.

Sudan Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan, Hartum'un batısındaki Omdurman'da destekçilerini selamlıyor, 29 Haziran 2019. (AP)Sudan Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan, Hartum'un batısındaki Omdurman'da destekçilerini selamlıyor, 29 Haziran 2019. (AP)

Daklu'nun eski müttefiklerinden Sudan Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan pazar günü Ordu Genel Komutanlığı karargahını teftiş etti. Nisan 2023'te patlak veren savaş boyunca Daklu kamuoyunun karşısına çıkmadı ve konuşmaları sosyal medyada dolaşan ses kayıtlarıyla sınırlı kaldı. Savaşın başında güçleri Hartum'un büyük bir bölümünü kontrol altına alarak güneye doğru ilerledi ve ordunun ocak ayında geri aldığı El Cezire eyaletini ve başkenti Vad Medeni'yi ele geçirdi. Ordu, Hartum'a bir saldırı başlattı ve HDK tarafından ele geçirilen başkentin kuzey kesimine girdi.

Askeri bir kaynağa göre çatışmalar dün, HDK'nin Kuzey Hartum'un doğusundaki son kalelerinden biri olan Kafuri mahallesinde devam etti. Daklu konuşmasında ‘Kuzey Hartum’da dört muharebe’ olduğunu açıkladı ve güçlerine zafer sözü verdi.

Eski ABD Başkanı Joe Biden görev süresi sona ermeden önce Burhan'a yaptırım uygulamıştı. Biden yönetimi Sudan ordusunu okullara, pazarlara, hastanelere saldırmakla ve gıda yoksunluğunu bir savaş silahı olarak kullanmakla suçladı. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre bu yaptırımlar Washington'un, güçleri ‘soykırım yapmakla’ suçlanan Daklu'ya yaptırım uygulamasından yaklaşık bir hafta sonra açıklandı.

Hamideti tehdit ediyor

HDK Komutanı konuşmasında yeni bir gerilim tehdidinde bulunarak şunları söyledi: “Belirli bölgeleri kurtarmak istiyoruz. Bu konuda daha fazla ayrıntı vermek istemiyorum. Saha komutanları sizi konu hakkında bilgilendirecek ve ben bunu medyada açıklamayacağım.” Hamideti, Burhan’a saldırmaya devam etti ve onu mevcut çıkmazdan henüz kurtulmadığı konusunda uyardı. “Burhan'a diyorum ki, tuzaktan, pusudan halen kurtulmuş değilsin” diyen Hamideti, Burhan ile yanındakileri yargılama sözü verdi.

Hamideti konuşmasının devamında, El Cezire'deki el-Kenabi katliamını ve güneylilerin öldürülmesini kınayarak şunları söyledi: “Bu yeni bir şey değil, 50 yıldan fazla bir süredir milyonlarca kişiyi öldürdüler... Güneylilerle savaşıyorlar. Güney Sudanlı kardeşlerimizden, size benzeyen ve sizin de onlara benzediğiniz Sudan halkı adına, sizin acınızı hisseden ve sizin de onların acısını hissettiğiniz Sudan halkı adına özür diliyoruz.”

Sudan İslami Hareketi Genel Sekreteri Ali Karti (Getty Images)Sudan İslami Hareketi Genel Sekreteri Ali Karti (Getty Images)

Konuşmasında İslami Hareket Genel Sekreteri Ali Karti'den de bahseden Hamideti, “Onu takip ediyoruz ve liderleri Ahmed Harun ve Usame Abdullah ile birlikte Omdurman'ın kuzeyindeki Vadi Seyyidna'da nerede yaşadığını biliyoruz” dedi.

Hamideti daha önce de devrik İslamcı örgütün birinci dereceden liderlerinden oluşan aynı grubu mevcut ordu liderleriyle ittifak yapmakla ve Nisan 2023'te ülkede savaş çıkarmayı birlikte planlamakla suçlamıştı. HDK Komutanı birliklerine morallerini yüksek tutmalarını tavsiye ederek, Hartum, Kuzey Hartum ve Omdurman'daki muharebelerde elde ettikleri zaferleri hatırlattı.

Hamideti, sahadaki güçlerine eski rejim kalıntılarının, Ordu Karargahı’nı yeniden ele geçirdikleri yönündeki propagandalarına kulak asmamaları çağrısında bulunarak, “Bundan hoşlanmayacaklar… Sizden alınanları değil, yeni yerleri kurtarmayı düşünmenizi istiyorum” ifadelerini kullandı.



Washington, Demokratik Kongo Cumhuriyeti'ndeki olaylar nedeniyle Ruanda'yı ‘bölgeyi savaşa sürüklemekle’ suçluyor

Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nden askerler Burundi'nin Gatumba köyüne geldi. (Reuters)
Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nden askerler Burundi'nin Gatumba köyüne geldi. (Reuters)
TT

Washington, Demokratik Kongo Cumhuriyeti'ndeki olaylar nedeniyle Ruanda'yı ‘bölgeyi savaşa sürüklemekle’ suçluyor

Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nden askerler Burundi'nin Gatumba köyüne geldi. (Reuters)
Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nden askerler Burundi'nin Gatumba köyüne geldi. (Reuters)

ABD dün, Ruanda’nın Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin doğusundaki çatışmaya müdahil olmasını kınadı. Ruanda’ya yönelik eleştiriler, silahlı 23 Mart Hareketi’nin (M23) bölgede yeni bir saldırı başlatmasının ardından geldi. Söz konusu saldırı, Kinşasa ve Kigali’nin Washington’da birkaç gün önce imzaladığı anlaşmanın akabinde gerçekleşyor.

ABD’nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Mike Waltz, BM Güvenlik Konseyi toplantısında yaptığı açıklamada, “Son haftalarda Başkan Trump’ın himayesinde ilerleme kaydedilmesi gerekirken, Ruanda bölgeyi daha fazla istikrarsızlığa ve savaşa sürüklüyor” dedi.

4 Aralık’ta Washington’da Demokratik Kongo Cumhuriyeti ile Ruanda arasında Başkan Trump’ın himayesinde imzalanan barış anlaşmasının ardından Waltz, şiddetin yeniden başlamasından dolayı ülkesinin son derece endişeli olduğunu vurguladı. Waltz, Ruanda’nın Kongo’nun doğusunda meydana gelen gelişmelerdeki rolünün boyutunu da sert bir şekilde eleştirdi.

ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Mike Waltz, BM Güvenlik Konseyi toplantısı sırasında (Reuters) ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) Daimî Temsilcisi Mike Waltz, BM Güvenlik Konseyi toplantısı sırasında (Reuters)

Waltz, Ruanda’nın M23 hareketine maddi, lojistik ve eğitim desteği sağladığını ve 1 Aralık’tan itibaren yaklaşık 5 ila 7 bin Ruandalı askerle Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde M23’ün yanında savaştığını açıkladı. Waltz, söz konusu sayının saldırının ilerleyişine bağlı olarak artabileceğine de işaret etti.

Waltz ayrıca, “Son aylarda Ruanda, M23’ü desteklemek için Kuzey ve Güney Kivu bölgelerine çok sayıda kara-hava füzesi ve diğer gelişmiş ağır silahlar yerleştirdi” dedi. Waltz, M23 ve Ruanda’nın intihar dronları ve topçu kullanımını artırdığına dair güvenilir bilgiler bulunduğunu ve bu kapsamda Burundi’ye de saldırılar düzenlendiğini vurguladı.

M23 hareketi, ocak ayında Goma ve şubat ayında Bukavu kentlerini ele geçirmişti. Waltz, Ruanda’nın desteğiyle M23’ün, aralık başında ülkenin doğusundaki Güney Kivu eyaletinde, Burundi sınırı boyunca yeni bir saldırı başlattığını belirtti.

M23 çarşamba günü, yüz binlerce nüfusa sahip Uvira kentini ele geçirdi. Bu kontrol, Kongo Demokratik Cumhuriyeti ile Burundi arasındaki kara sınırını da M23’ün denetimine soktu; bu durum, Kinşasa’nın Bujumbura üzerinden sağladığı askeri desteği de kesmiş oldu.

Bu gelişmeler ışığında, BM Genel Sekreteri’nin Barış Operasyonlarından Sorumlu Yardımcısı Jean Pierre Lacroix, yeni saldırının “bölgesel bir patlamanın hayaletini uyandırdığını ve sonuçlarının tahmin edilemez olduğunu” belirterek, çatışmanın daha da genişleme riski konusunda ciddi endişe duyduğunu ifade etti.

Meşru müdafaa hakkı

Lacroix, komşu ülkelerden gelen silahlı güçlerin ve grupların doğrudan veya dolaylı müdahalesi ile sınırları aşan göçmen ve savaşçı hareketlerinin, bölgesel bir patlama riskini büyük ölçüde artırdığını belirtti. Lacroix ayrıca, M23’ün daha fazla alanı kontrol etmesi ve paralel yönetimler kurmasının, Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin kademeli olarak çözülmesine yol açabileceği konusunda endişelerini dile getirdi.

BM Güvenlik Konseyi’nde birçok üye ülke bölgesel gerilimi artırma endişesi dile getirirken, Burundi’nin BM Daimî Temsilcisi Zephyrin Maniratanga, ülkesinin ‘meşru müdafaa hakkını saklı tuttuğunu’ belirtti ve Ruanda’yı topraklarını bombalamakla suçladı.

Maniratanga, “Bu sorumsuz saldırılar devam ederse, iki ülke arasında doğrudan bir çatışmayı önlemek zor hale gelecek” dedi.

Buna karşın Ruanda’nın BM Daimî Temsilcisi Martin Ngoga, ülkesinin Burundi ile savaş niyetinde olmadığını vurguladı ve hem Bujumbura’yı hem Kinşasa’yı ateşkesi ihlal etmekle suçladı.

Demokratik Kongo Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Therese Kayikwamba ise BM Güvenlik Konseyi’nin ‘somut önlemler almamasını’ eleştirdi.

Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin doğusundaki Kuzey Kivu eyaletinin Goma kentinde 23 Mart Hareketi (M23) üyeleri (Reuters)Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin doğusundaki Kuzey Kivu eyaletinin Goma kentinde 23 Mart Hareketi (M23) üyeleri (Reuters)

Kayikwamba şubat ayında BM Güvenlik Konseyi’nin Ruanda güçlerinin geri çekilmesini ve ateşkese uymasını talep eden kararına rağmen ‘yeni bir kentin düştüğünü, paralel bir yönetimin güçlendiğini, binlerce ailenin yerinden edildiğini ve bazı ailelerin ise öldürülme, tecavüz ve yıldırmaya maruz kaldığını’ belirtti. Kayikwamba, Ruanda’ya yaptırımlar uygulanması çağrısını da yineledi.

Fransa'nın BM Daimî Temsilcisi Jerome Bonnafont ise BM Güvenlik Konseyi üyesi ülkelere, Demokratik Kongo Cumhuriyeti’ndeki BM barışı koruma gücünün ‘özellikle ateşkesin denetlenmesi dahil olmak üzere tüm barış çabalarını desteklemesini sağlayacak’ bir karar tasarısı önerdiğini açıkladı.


İngiliz yaptırımları Hemedti'nin kardeşini ve Hızlı Destek Kuvvetleri liderlerini hedef aldı

Hızlı Destek Kuvvetleri Komutan Yardımcısı Abdul Rahim Dagalo (ortada), geçen şubat ayında Nairobi'de "Kurucu İttifak"ın kurulması için yapılan toplantılar sırasında (AP)
Hızlı Destek Kuvvetleri Komutan Yardımcısı Abdul Rahim Dagalo (ortada), geçen şubat ayında Nairobi'de "Kurucu İttifak"ın kurulması için yapılan toplantılar sırasında (AP)
TT

İngiliz yaptırımları Hemedti'nin kardeşini ve Hızlı Destek Kuvvetleri liderlerini hedef aldı

Hızlı Destek Kuvvetleri Komutan Yardımcısı Abdul Rahim Dagalo (ortada), geçen şubat ayında Nairobi'de "Kurucu İttifak"ın kurulması için yapılan toplantılar sırasında (AP)
Hızlı Destek Kuvvetleri Komutan Yardımcısı Abdul Rahim Dagalo (ortada), geçen şubat ayında Nairobi'de "Kurucu İttifak"ın kurulması için yapılan toplantılar sırasında (AP)

Birleşik Krallık dün, Sudan'daki savaş sırasında "zulüm" işledikleri gerekçesiyle, aralarında birliğin ikinci komutanı Mohamed Hamdan Dagalo'nun ("Hemedti" olarak bilinen) kardeşi Abdul Rahim Dagalo'nun da bulunduğu Sudan'daki Hızlı Destek Kuvvetleri'nin (HDK) dört liderine yaptırım uyguladığını duyurdu.

Yapılan açıklamada, İngiliz Dışişleri Bakanı Yvette Cooper'ın şu sözlerine yer verildi: "Uygulanan yaptırımlar, elleri kana bulaşmış olanları doğrudan hedef alıyor." Cooper ayrıca "Kitlesel infazlardan ve açlıktan, tecavüzün sistematik ve kasıtlı olarak bir savaş silahı olarak kullanılmasına kadar uzanan bu iğrenç suçların ezici kanıtları cezasız kalmayacak" ifadelerini kullandı.

Cooper, “İşlenen vahşetler o kadar korkunç ki, dünyanın vicdanında bir yara izi bırakıyor… ve halkı terörize etme, korku ve şiddet yoluyla kontrol kurma yönünde kasıtlı bir stratejinin parçası” dedi.

Avrupa Birliği de kasım ayında Abdul Rahim Dagalo'ya yaptırımlar uyguladı.Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre Yaptırım uygulanan liderler, mal varlıkları dondurulması ve seyahat yasağıyla karşı karşıya kalıyor.


Moskova, Sudan'daki çatışmayı sona erdirmek için arabuluculuk teklifinde bulundu

Sudan'ın Güney Kordofan bölgesindeki Heglig petrol sahası (Arşiv- Reuters)
Sudan'ın Güney Kordofan bölgesindeki Heglig petrol sahası (Arşiv- Reuters)
TT

Moskova, Sudan'daki çatışmayı sona erdirmek için arabuluculuk teklifinde bulundu

Sudan'ın Güney Kordofan bölgesindeki Heglig petrol sahası (Arşiv- Reuters)
Sudan'ın Güney Kordofan bölgesindeki Heglig petrol sahası (Arşiv- Reuters)

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Sudan'daki devam eden çatışmayı sona erdirmek için siyasi bir süreci ilerletmek amacıyla ülkesinin arabuluculuğunu teklif etti. Moskova'daki büyükelçilerle yaptığı görüşmede, Sudan hükümeti kabul ederse Rusya'nın "pratik çözümler arayışını kolaylaştırmaya" hazır olduğunu belirtirken, aynı zamanda "çatışmanın herhangi bir tarafını kınamaya son verilmesi ve siyasi diyaloğu teşvik etme çabalarının gösterilmesi" çağrısında bulundu.

Öte yandan, Güney Sudanlı yetkililer, Hızlı Destek Kuvvetlerinin (HDK) geçen pazartesi günü bölgenin kontrolünü ele geçirmesinin ardından, iki ülke arasındaki sınır bölgesinde bulunan Heglig petrol sahasının güvenliğini sağlamak için Sudan'daki çatışmanın iki tarafıyla bir anlaşmaya vardıklarını duyurdu.

Anlaşmaya, Güney Sudan Cumhurbaşkanı Salva Kiir Mayardit'in Sudan ordu komutanı Abdulfettah el-Burhan ve Hızlı Destek Kuvvetleri komutanı Muhammed Hamdan Dagalo (Hemedti) ile yaptığı görüşmeler sonucunda ulaşıldı.Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre anlaşma, Heglig petrol sahasının birincil güvenlik sorumluluğunu Güney Sudan silahlı kuvvetlerine veriyor ve sahayı kontrol eden HDK çevredeki bölgelere çekilecek.

Heglig, Sudan'ın en büyük petrol sahası, aynı zamanda da Güney Sudan'ın petrol ihracatının işlenmesi için ana tesistir ve Juba hükümetinin tüm gelirlerinin neredeyse tek kaynağıdır.