Küba'da 1 Mayıs kutlamaları 4 gün gecikmeyle yapıldı

1959'dan bu yana sosyalist rejimle yönetilen Küba, 11 milyonu aşan bir nüfusa ev sahipliği yapıyor (Reuters)
1959'dan bu yana sosyalist rejimle yönetilen Küba, 11 milyonu aşan bir nüfusa ev sahipliği yapıyor (Reuters)
TT

Küba'da 1 Mayıs kutlamaları 4 gün gecikmeyle yapıldı

1959'dan bu yana sosyalist rejimle yönetilen Küba, 11 milyonu aşan bir nüfusa ev sahipliği yapıyor (Reuters)
1959'dan bu yana sosyalist rejimle yönetilen Küba, 11 milyonu aşan bir nüfusa ev sahipliği yapıyor (Reuters)

Binlerce Kübalı, cuma günü başkent Havana'da 1 Mayıs İşçi Bayramı'nı 4 günlük gecikmeyle kutladı.

Ülkedeki 1 Mayıs kutlamaları, adadaki yakıt krizinin toplu ulaşımı sekteye uğratması ve kötü hava koşulları nedeniyle ertelenmişti.

Kutlamalara katılan binlerce kişinin ülke bayrağının renkleri olan bayaz, kırmızı ve mavi tişörtler giydiği ve Fidel Castro'nun posterlerini taşıdığı görüldü.

Sabah 7'de başlaması planlanan gösteriler için gündoğumundan önce Malecon Bulvarı'nı doldurmaya başlayan Kübalılar, 64. yılını geride bırakan 1959 devrimini kutlayan marşlar söyledi.

Normalde Devrim Meydanı'nda yapılan 1 Mayıs kutlamaları, bu yıl yakıt tasarrufu yapmak adına Malecon Bulvarı'na taşındı. Başkent Havana'nın yanı sıra, ülkenin diğer bölgesel merkezlerinde de benzer kutlamalar yapıldı.

Küba'daki 1 Mayıs kutlamaları geleneseksel olarak Devrim Meydanı'nda yapılıyor ve 2016'da hayatını kaybeden Fidel Castro'nun ateşli konuşmalarına sahne oluyordu.

24 yaşındaki akademisyen Javier Sanchez, "Bu yıl yakıt durumu nedeniyle Devrim Meydanı mümkün olmadı. Ama yine de, bu durum bizi devrimimizi korumaktan alıkoyamadı" dedi.

Küba devlet medyası kutlamalara yaklaşık 100 bin Kübalının katıldığını duyurdu.

Küba'daki yakıt krizi

Havana yönetimi bir süredir Küba'nın onlarca yıldır gördüğü en ağır yakıt krizlerinden biriyle mücadele ediyor. 

Adada günde 500 ile 600 ton arasında akaryakıt tüketildiğini söyleyen Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel, buna karşılık ellerinde günde 400 tonluk akaryakıt stoğu bulunduğunu söylemişti.

Diaz-Canel, küresel enerji tedarikinde yaşanan sıkıntılar nedeniyle, Küba'nın akaryakıt aldığı ülkelerin sözleşmede yer alan tedariki yapamadığını ve yakıt krizinin sebebinin bu olduğunu ifade etmişti.

Ülkedeki benzin istasyonlarında uzun kuyruklar oluşurken, arabalarında uyuyarak günlerce kuyrukta bekleyen kişilerin olduğu belirtiliyor.

Havana yönetiminin önemli siyasi müttefiklerinden biri olan Venezuela, 2000'den bu yana Küba'nın benzin ihtiyacını karşılıyor.

Venezuela devlet petrol şirketi PDVSA'nın verilerine göre, Küba'ya ocakta günde 40 bin varil benzin gönderilirken, bu rakam şubatta 52 bin varile, martta ise 76 bin varile yükseltildi.

Teksas Üniversitesi Enerji Enstitüsü'nde Jorge Pinon, Küba'daki yakıt kriziyle ilgili, "Bu çöküşteki ilk domino parçası Venezuela. Daha kaliteli ham petrolü nakit ödeyen müşterilerine satıyorlar. Bu nedenle Küba'nın daha önce kullandığı iyi kalitedeki ham petrol artık yok. Çünkü Küba petrol için nakit ödeme yapmıyor" diye konuştu.

Ada ülkesi yaz aylarında da uzun süreli elektrik kesintileriyle karşı karşıya kalmış ve bunun üzerine ülkedeki termoelektrik santrallerin bakımına yoğunlaşmıştı.

Independent Türkçe, Reuters, CNN



Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
TT

Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)

ABD Ulusal Radyosu "NPR" dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Philadelphia’lı yayıncı Andrea Lawful-Sanders'ın, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından hazırlanan soruları sorduğu röportajın ardından istifasını sunduğunu bildirdi.

Philadelphia kanalı röportajı, Biden'ın eski Başkan Donald Trump ile tartışmasından sonra medyaya ilk çıkışı olarak tanımladı.

Biden, 14 dakikalık röportajda siyah seçmenlerin gücünü vurguladı ve yönetiminin, siyah üniversiteleri desteklemek ve ilk siyah kadın Yüksek Mahkeme yargıcını aday göstermek gibi bazı başarılarını övdü.

NPR, Sanders ve bir başka sunucunun hafta sonu Biden kampanya ekibinin hafta başında kendilerine röportaj için sorular verdiğini itiraf ettiklerini belirtti.

Biden, Earl Ingram'ın programında Afrikalı Amerikalılarla ilgili aynı konular hakkında konuşmuş ve onlar için neler başardığını vurgulamıştı.

CNN'den Victor Blackwell ile yapılan ortak röportaj sırasında Blackwell hem Sanders'a hem de Ingram'a şu soruyu yöneltti: "Soruları Beyaz Saray'dan ya da kampanya ekibinden mi aldınız, yoksa soruları önceden göndermeniz mi istendi?" Bu soruyu sormamın nedeni ikinizi de eleştirmek değil, daha ziyade şunu öğrenmek istiyorum: Beyaz Saray şu anda Başkan'ın canlılığını ve etkinliğini kanıtlamaya çalışıp çalışmadığını bilmek istiyorum, bunu, Başkan'ın kendisine hangi soruların sorulacağını bilmesi için röportajdan önce soruları göndererek mi yapıyor?

Sorular onay için bana gönderildi" diyen Lawful-Sanders, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana sekiz soru geldi ve onayladığım dört tanesi seçildi.

Ingram cevap vermedi, ancak cumartesi günü Associated Press'e ayrı olarak yaptığı açıklamada, Biden'ın yardımcılarının kendisine önceden dört sorudan oluşan bir liste gönderdiklerini söyledi.

Önceden belirlenmiş soru listenin kendisini tereddütte bırakmasına rağmen, "bu ABD Başkanı ile konuşma fırsatı olduğu için" görüşmeye devam ettiğini belirtti.

İtiraflar, Biden'ın yoğun baskı altında olduğu ve Donald Trump'a karşı geçen ayki tartışmada gösterdiği sallantılı performansın ardından hasar kontrolü yapmaya çalıştığı bir dönemde geldi.

Sanders daha sonra Facebook'ta yayınladığı kısa bir video ile cumartesi günü istifasını sunduğunu ve artık kanalda çalışmadığını vurgulayarak, "bu yolculukta rol oynayan" herkese teşekkür etti.

Philadelphia kanalı, iş ilişkilerinin sona erdiğini ayrıca duyurdu ve kanalın yöneticisi Sarah Lomax yaptığı açıklamada, 3 Temmuz röportajının "yönetimin bilgisi, istişaresi veya iş birliği olmaksızın yayıncı tarafından bağımsız olarak ayarlandığını" söyledi."

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgili bir kaynağa göre bu itirafların yol açtığı tartışmaların ardından Biden'ın kampanya ekibi soru önermekten vazgeçme kararı aldı.

Biden'ın görev süresi boyunca, son yedi başkana göre daha az basın toplantısı ve medya röportajına katılması dikkat çekidir.