ABD'de hükümet bir kez daha "kapanma" riskiyle karşı karşıya

ABD'de federal hükümete finansman sağlayacak yeni bütçenin yasalaşması için zaman daralırken, ABD Kongresi'nde henüz bir anlaşma sağlanamaması hükümetin kapanma riskini artırıyor

(AA)
(AA)
TT

ABD'de hükümet bir kez daha "kapanma" riskiyle karşı karşıya

(AA)
(AA)

Ülkede 1 Ekim'de başlayacak yeni mali yıla çok az bir süre kalırken, Kongre, federal hükümete finansman sağlayacak bütçe tasarısı üzerinde henüz bir uzlaşmaya varamadı.

Son 47 yılda 21 kez hükümetin bütçesizlikten "kepenk kapattığı" ülkede, Kongre'nin federal hükümete finansman sağlayacak yeni bütçe tasarısı üzerinde anlaşmaya varmak ve yeni bir kapanmayı engellemek için 30 Eylül ABD yerel saatiyle gece yarısına kadar vakti bulunuyor.

Aşırı sağcı Cumhuriyetçi kanat "kapanmayı" harcama kesintileri için koz olarak kullanıyor

ABD Kongre'sinin Demokratların kontrolündeki Senato ile Cumhuriyetçilerin yönetimindeki Temsilciler Meclisi arasında bölünmüş olması ve Cumhuriyetçi aşırı sağcı muhafazakarların hükümetin kapanmasını bütçede harcama kesintileri için bir koz olarak kullanmak istemesi işleri zorlaştırıyor.

Cumhuriyetçiler harcama planları konusunda anlaşmazlık yaşarken, parti içindeki aşırı sağcı muhafazakar kesim harcama kesintilerinin yanı sıra Ukrayna'daki savaşa daha fazla fon sağlanmasının durdurulmasını istiyor.

ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy liderliğindeki uzlaşma girişimlerini reddeden bu grup, ılımlı Cumhuriyetçilerin geçici bütçeyi geçirmek için Demokratlarla anlaşmaya varmaları halinde McCarthy'yi devirme tehdidinde bulunuyor.

Herhangi bir bütçenin yasalaşması için Meclis'te onaylanmasının ardından Demokratların kontrolündeki Senato'dan geçmesi ve ardından ABD Başkanı Joe Biden tarafından imzalanması gerekiyor.

Hükümetin "kapanması" operasyonların çoğunun durması anlamına geliyor

Amerikan kanunlarına göre, Kongre, 1 Ekim'de başlayıp 30 Eylül'de sona eren mali yıl için kalıcı bütçeyi onaylayamazsa geçici bütçelerle aranın kapatılması gerekiyor. Geçici bütçenin de onaylanamadığı dönemlerde harcama yetkisini kaybeden federal kurumlar, geçici olarak faaliyetlerini durduruyor. Bu durum, mali yıl başlamadan hükümete fon sağlayacak bir yasanın geçirilmemesi halinde federal hükümetin operasyonlarının çoğunun durması anlamına geliyor.

Söz konusu durum tam anlamıyla bir ekonomik kriz oluşturmasa da ABD'de yaşamın federal hükümetle etkileşimde olduğu birçok bölümünde aksama yaşanması riski taşıyor.

Bu süreçte hayati olmayan kamu çalışanları zorunlu izne çıkarılırken, ABD ordusu, Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), Federal Soruşturma Bürosu (FBI) ve Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) gibi istihbarat kurumları, kamu hastanelerinde çalışan doktor ve hemşireler, havaalanları ve hapishanelerdeki güvenlik görevlileri gibi kamu çalışanları görevlerine devam ediyor.

"Hayati" personel kategorisinde yer alan bu çalışanlar, kapanma dönemlerindeki maaşlarını genellikle Kongre yeni bir bütçe geçirene kadar alamıyor.

En son Trump döneminde hükümet kapanmıştı

Her federal kurum, önceki kapatmalarda yayınlanan, Yönetim ve Bütçe Ofisi (OMB) tarafından koordine edilen yönergeleri izleyerek kendi kapatma planını izliyor. Planlar, ödenekler geri alınana kadar hangi hükümet faaliyetlerinin devam edemeyeceğini belirliyor.

Ülkede federal hükümetin bütçe krizleri nedeniyle zaman zaman "kapanması", dünyada başka örnekleri olmaması nedeniyle diğer ülkelerde yaşayanlara garip gelirken Amerikan halkının, ülke ekonomisine milyarlarca dolar zarar veren bu durumu bütçe konusundaki mevcut yasal düzenlemenin hayata geçtiği 1976'dan bu yana 21 kez belirli aralıklarla yaşadığı kayıtlarda yer alıyor.

Cumhuriyetçiler ve Demokratların anlaşamamasından ötürü meydana gelen kapanmaların ilki ABD'nin 38'inci Başkanı Gerald Ford döneminde gerçekleşmiş ve 11 gün sürmüştü. Federal hükümet, Ford'un görevi 1977’de devrettiği 39'uncu ABD Başkanı Jimmy Carter döneminde de beş kez kapanmıştı.

ABD'de federal hükümetin 8 yıllık başkanlık süresince 8 kez kapandığı 40'ıncı ABD Başkanı Ronald Reagan ise kapanmayı en çok tecrübe eden başkan olmuştu. Ülkenin eski başkanlarından George Bush ve Barack Obama birer kez, Bill Clinton da 2 kez hükümetin kapanmasını tecrübe etmişti.

Eski ABD Başkanı Donald Trump döneminde ise hükümet 3 kez kapanmış ve Aralık 2018'de başlayarak Ocak 2019'da biten son kapanma 35 gün sürerek ABD tarihinin en uzun süreli kapanması olmuştu.



Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
TT

Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)

ABD Ulusal Radyosu "NPR" dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Philadelphia’lı yayıncı Andrea Lawful-Sanders'ın, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından hazırlanan soruları sorduğu röportajın ardından istifasını sunduğunu bildirdi.

Philadelphia kanalı röportajı, Biden'ın eski Başkan Donald Trump ile tartışmasından sonra medyaya ilk çıkışı olarak tanımladı.

Biden, 14 dakikalık röportajda siyah seçmenlerin gücünü vurguladı ve yönetiminin, siyah üniversiteleri desteklemek ve ilk siyah kadın Yüksek Mahkeme yargıcını aday göstermek gibi bazı başarılarını övdü.

NPR, Sanders ve bir başka sunucunun hafta sonu Biden kampanya ekibinin hafta başında kendilerine röportaj için sorular verdiğini itiraf ettiklerini belirtti.

Biden, Earl Ingram'ın programında Afrikalı Amerikalılarla ilgili aynı konular hakkında konuşmuş ve onlar için neler başardığını vurgulamıştı.

CNN'den Victor Blackwell ile yapılan ortak röportaj sırasında Blackwell hem Sanders'a hem de Ingram'a şu soruyu yöneltti: "Soruları Beyaz Saray'dan ya da kampanya ekibinden mi aldınız, yoksa soruları önceden göndermeniz mi istendi?" Bu soruyu sormamın nedeni ikinizi de eleştirmek değil, daha ziyade şunu öğrenmek istiyorum: Beyaz Saray şu anda Başkan'ın canlılığını ve etkinliğini kanıtlamaya çalışıp çalışmadığını bilmek istiyorum, bunu, Başkan'ın kendisine hangi soruların sorulacağını bilmesi için röportajdan önce soruları göndererek mi yapıyor?

Sorular onay için bana gönderildi" diyen Lawful-Sanders, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana sekiz soru geldi ve onayladığım dört tanesi seçildi.

Ingram cevap vermedi, ancak cumartesi günü Associated Press'e ayrı olarak yaptığı açıklamada, Biden'ın yardımcılarının kendisine önceden dört sorudan oluşan bir liste gönderdiklerini söyledi.

Önceden belirlenmiş soru listenin kendisini tereddütte bırakmasına rağmen, "bu ABD Başkanı ile konuşma fırsatı olduğu için" görüşmeye devam ettiğini belirtti.

İtiraflar, Biden'ın yoğun baskı altında olduğu ve Donald Trump'a karşı geçen ayki tartışmada gösterdiği sallantılı performansın ardından hasar kontrolü yapmaya çalıştığı bir dönemde geldi.

Sanders daha sonra Facebook'ta yayınladığı kısa bir video ile cumartesi günü istifasını sunduğunu ve artık kanalda çalışmadığını vurgulayarak, "bu yolculukta rol oynayan" herkese teşekkür etti.

Philadelphia kanalı, iş ilişkilerinin sona erdiğini ayrıca duyurdu ve kanalın yöneticisi Sarah Lomax yaptığı açıklamada, 3 Temmuz röportajının "yönetimin bilgisi, istişaresi veya iş birliği olmaksızın yayıncı tarafından bağımsız olarak ayarlandığını" söyledi."

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgili bir kaynağa göre bu itirafların yol açtığı tartışmaların ardından Biden'ın kampanya ekibi soru önermekten vazgeçme kararı aldı.

Biden'ın görev süresi boyunca, son yedi başkana göre daha az basın toplantısı ve medya röportajına katılması dikkat çekidir.