Meksika sınırında ABD federal kurumlarına kafa tutan Teksas, ekonomik gücüne güveniyor

ABD'nin güney sınırına ilişkin Başkan Joe Biden yönetimi ile Teksas eyaleti arasındaki anlaşmazlık büyürken, hükümete karşı ekonomisine güvenen Teksas'ta iş gücünde düzensiz göçmenlerin oynadığı rol dikkati çekiyor

Teksas, 2,4 trilyon dolarlık ekonomisiyle ABD'nin Gayrisafi Yurt içi Hasılası'na (GSYH) en büyük katkıyı yapan 2'nci eyalet (AA)
Teksas, 2,4 trilyon dolarlık ekonomisiyle ABD'nin Gayrisafi Yurt içi Hasılası'na (GSYH) en büyük katkıyı yapan 2'nci eyalet (AA)
TT

Meksika sınırında ABD federal kurumlarına kafa tutan Teksas, ekonomik gücüne güveniyor

Teksas, 2,4 trilyon dolarlık ekonomisiyle ABD'nin Gayrisafi Yurt içi Hasılası'na (GSYH) en büyük katkıyı yapan 2'nci eyalet (AA)
Teksas, 2,4 trilyon dolarlık ekonomisiyle ABD'nin Gayrisafi Yurt içi Hasılası'na (GSYH) en büyük katkıyı yapan 2'nci eyalet (AA)

Meksika'dan ayrılarak ABD'nin 28'inci eyaleti olarak ülkeye katılan Teksas, tarım, hayvancılık ve petrol endüstrilerindeki faaliyetleriyle ülke ekonomisine büyük katkıda bulunuyor.

ABD Ticaret Bakanlığına bağlı "Ekonomik Analiz Bürosunun" internet sitesinde, ülkenin Gayrisafi Yurt içi Hasılası (GSYH) yaklaşık 27 trilyon dolar olarak kaydedildi.

Ülkenin gayri safi yurt içi hasılasına en büyük katkıyı yapan 2'nci eyalet olan Teksas, yaklaşık 2,4 trilyon dolarlık ekonomiye sahip.

ABD'de en büyük gayrisafi hasılaya sahip ilk eyalet ise yaklaşık 3,5 trilyon dolarla Kaliforniya.

(AA)

ABD Nüfus Sayım Bürosunun Temmuz 2023 verilerine göre, yaklaşık 30 milyon nüfusu sahip Teksas, bu gayri safi hasılayla Rusya, Kanada, İtalya gibi ülkelerin ekonomileriyle yarışıyor.

"American Immigrant Council" adlı sivil toplum kuruluşunun Temmuz 2022'de yayımladığı bir çalışmada, 2019 itibarıyla ülkede Kaliforniya'dan sonra göçmenlerin en çok bulunduğu 2'nci eyaletin de Teksas olduğu ifade ediliyor.

ABD'nin Meksika ile en uzun sınırının bulunduğu Teksas'ta göçmen nüfusunun yaklaşık 4,9 milyon (nüfusun yaklaşık yüzde 17'si) olduğu kaydedilen çalışmada, kayıtlı göçmen nüfusunun eyaletteki iş gücünü "güçlendirdiği" belirtildi. Teksas'taki göçmenler, iş gücünün yaklaşık yüzde 21,9'unu oluşturuyor.

Öte yandan, Teksas basınında düzensiz göçmenlerin, burada kayıtsız olarak düşük ücretlere çalıştırıldığına ilişkin haberleri yer alıyor. Bu göçmenlerin, üretim ve inşaat alanlarında çalıştığı kaydedildi.

(AA)

ABD'nin en büyük ham petrol üreticisi Teksas

Pazar ve tüketici verileri üzerine çalışan Alman şirket Statista'nın internet sitesindeki verilere göre, Teksas, ABD'de açık ara en büyük petrol üreticisi konumunda. 2022'de Teksas eyaleti, 1,8 milyar varil ham petrol üretti.

Teksas Petrol ve Gaz Derneğinin (TXOGA) internet sitesinden yapılan açıklamaya göre, TXOGA Başekonomisti Dean Foreman, eyaletin, Ekim-Kasım 2023 döneminde günde 5,7 milyon varil ham petrol üretimiyle rekor kırdığını belirtti.

Foreman, "Teksas'ın enerji alanındaki rolü, verimlilik kazançları sayesinde mütevazı sondaj faaliyetleri aracılığıyla giderek daha önemli hale geldi." dedi.

Eyaletin petrol ve doğal gaz üretiminde, işlemesinde ve ihracatında "yeni rekorlar kırdığını" kaydeden Foreman, Teksas'ın "ulusal ve küresel enerji"de öneminin arttığına dikkati çekti.

Teksas eyaletindeki zengin petrol rezervi, 1910'un başında Spindletop petrol rafinerisinde bulundu. Burada, günde yaklaşık 100 bin varile tekabül eden miktarda petrol çıktı.

İlerleyen yıllarda, Teksas'ın Corsicana, Ranger, Borger, Odessa, Kilgore gibi bölgelerinde de petrol bulunması, eyaletin petrol endüstrisinin önde gelenleri arasına girmesine yol açtı.

Teksas'ta tarım ve hayvancılık

Teksas ekonomisinde tarım ve hayvancılık da önemli rol oynuyor. ABD Tarım Dairesinin verilerine göre, ülkenin pamuk üretiminin yüzde 40'ını oluşturan Teksas, en büyük pamuk üreticisi olarak kayıtlara geçiyor.

Teksas Tarım Dairesinin yayımladığı verilere göre, eyalette gıda ve dokuma sektörlerinin ekonomik etkisi yaklaşık 100 milyar dolara denk geliyor.

Topraklarının yüzde 86'sı tarımsal üretimde kullanılan Teksas'ta, tarımsal işletmelerin yüzde 98,5'i şahıslara ait.

Teksas'ta çalışan her 7 kişiden 1'i, tarımla uğraşıyor. Öte yandan, besicilik alanında Teksas'taki büyükbaş hayvanlar, ABD'dekilerin yüzde 13'ünü oluşturuyor.

Tarımsal faaliyetlerinde mısır, buğday, fıstık ve pirinç gibi ürünlerin en çok üretildiği eyaletlerden biri olan Teksas, pamuk ve saman üretiminin yanı sıra koyun, keçi ve at gibi hayvanların besiciliğiyle de ülkede öne çıkıyor.

Vali Abbot'a göre Teksas, "Amerika'nın ekonomik motoru", ayrıca vergi yükümlülüğü en az olan eyaletlerden biri

Teksas Valisi Greg Abbott, eyaletin ekonomik ve iş çevresini değerlendirdiği basın toplantısında, Teksas'ın "Amerika'nın ekonomik motoru" olduğunu ifade etti.

Eyalete yatırım yapan iş verenlere ve çalışmak üzere gelen kişilere değinen Abbott, eyalette "düşük maliyetli işletmeler için stratejiler oluşturduklarını" kaydetti.

Abbott, Teksas'ta "en iyi istihdamı" sağladıklarını öne sürdü.

Eyalet valiliğinin internet sitesine göre, ABD'nin vergi yükümlülüğü en az olan eyaletlerinden biri olan Teksas'ta kurumlar gelir vergisi ve kişisel gelir vergisinin olmaması, girişimciler ve çalışanlar için önem teşkil ediyor.

Teksas'ta kurumlar gelir vergisi ve kişisel gelir vergisinin olmaması nedeniyle eyaletten ve ülke dışından birçok girişimci, burada yatırım yapıyor.

Ayrıca Fortune 500 listesinden yaklaşık 55 firmanın eyalette şubesinin bulunmasının, istihdam açısından ekonomiyi olumlu etkilediği kaydediliyor.

Öte yandan, Teksas'ta bazı makine ve ekipman üreten işletmelere satış vergisinden muafiyet tanınması gibi çeşitli fırsatlar da sunuluyor.

(AA)

İç Savaş'ta Teksas

ABD'de 1861-1865 yılları arasında kuzey ve güney eyaletleri arasında yaşanan İç Savaş'ta Teksas'ın yer almasında da eyaletin ekonomisi etkili oldu.

Ülkenin güneyindeki bölgelerinde tarıma dayalı ekonominin hakim olması, çiftliklerdeki iş gücünün Afrika kökenli siyahilerden sağlanması Teksas'ın bu savaşta güneyli eyaletlerin yanında yer almasında rol oynadı.

Ülkede köleliğin kaldırılmasını savunan kuzey eyaletleri ile buna karşı çıkan güney eyaletleri arasındaki İç Savaş'ta Teksas'taki pamuk üretimi, güneyli eyaletlerin kurduğu "Amerikan Konfedere Devletleri" için önemli bir finansal kaynaktı.

Savaş için yaklaşık 100 bin asker sağlayan Teksas'ta topraklarının genişliği, eldeki kaynaklar ve Meksika Körfezi'ne erişim gibi imkanlar nedeniyle konfederasyon için savaş sürecinde ekonomik destek açısından da önemliydi.

İç savaş, 4 yılın sonunda kuzeyin galibiyetiyle sona erdi. Yenilginin ardından dağılan konfederasyondaki eyaletlerde "yeniden yapılanma" dönemiyle devlet ve toplum yapısında düzenlemeler yapıldı.

Savaşın ardından ABD Kongresinin çıkardığı yasayla Aralık 1865'te kölelik ABD'de tamamen yasaklandı.

Meksika sınırında göçmen problemi

Teksas, son dönemlerde ABD'nin güney sınırındaki düzensiz göç probleminin Başkan Joe Biden yönetimi ile eyalet yönetimi arasında gerginliğin tırmanmasına yol açması nedeniyle gündeme geliyor.

Eyalet yönetiminde Cumhuriyetçilerin bulunduğu Teksas, Demokrat hükümetin göç yaklaşımlarından en çok etkilenen bölgelerden biri haline geldi.

Mevcut Teksas Valisi Abbott'ın düzensiz göçmenlerin ülkeye girmesini önlemek için sınıra dikenli tel çekilmesine onay vermesinin ardından ABD Yüksek Mahkemesi, Meksika sınırında Rio Grande Nehri boyunca çekilen dikenli tellerin kaldırılması kararı aldı.

Yüksek Mahkemenin kararını kabul etmeyen Abbott, eyaletindeki ulusal muhafızların böyle bir işlem yapmayacağını, hatta "sınırı korumak" için yeni dikenli teller koyacaklarını deklare etmişti.

Abbott, sınır güvenliği konusunda federal yönetimi suçlayarak, Biden yönetiminin düzensiz göçmenleri önlemek için hiçbir şey yapmadığını savunmuştu.

Teksas'ın bir "işgal" ile karşı karşıya olduğunu belirten Abbott, "Eyalet sınırlarımızı her türlü tehdide karşı korumak anayasal görevimiz ve bunu yerine getireceğiz." açıklamasını yapmış, ülkedeki diğer Cumhuriyetçi eyaletlerin de yardımını talep etmişti.

Abbott'ın destek çağrısına kısa sürede yanıt veren 25 eyaletin Cumhuriyetçi valileri, ortak bir bildiriye imza atarak güney sınırının korunması konusunda Teksas'a her türlü desteği sağlamaya hazır olduklarını belirtmişti.

Bu kapsamda başta Oklahoma eyaleti olmak üzere birçok Cumhuriyetçi eyalet valisi, belli sayıda ulusal muhafız birliğini Teksas eyaletine destek amacıyla göndereceklerini bildirmişti.

Teksas'a bir destek de halen Cumhuriyetçilerin en güçlü başkan aday adayı konumundaki, eski ABD Başkanı Donald Trump da tüm eyaletlere çağrı yaparak ulusal muhafızlarını Teksas'a göndermeleri ve ABD'nin güney sınırını yasa dışı göçmenlerden korumaları gerektiğini belirtmişti.

Söz konusu gerginlikler nedeniyle Teksas'ın ekonomisinin ülke ekonomisine etkileri, merak uyandırıyor.



Gazze Şeridi'nde ateşkesin ardından geçici uluslararası bir yönetimin kurulması

Görsel: Axel Rangel Garcia
Görsel: Axel Rangel Garcia
TT

Gazze Şeridi'nde ateşkesin ardından geçici uluslararası bir yönetimin kurulması

Görsel: Axel Rangel Garcia
Görsel: Axel Rangel Garcia

James Jeffrey

ABD Başkanı Joe Biden'ın 31 Mayıs'ta İsrail'in yeni ateşkes planını onaylaması, Gazze'deki savaşın tüm dinamiğini değiştirdi. O tarihten bu yana yapılan yorumların çoğu, İsrail'in Gazze Şeridi’ne yönelik stratejisinde algılanan değişimden ziyade Hamas Hareketi’nin kısa süre önce açıkladığı yanıta ve önerinin ayrıntılarına yönelikti. Biden tarafından açıklanan ve İsrail'in Gazze Şeridi’nden tamamen çekilmesini ve kalıcı ateşkes yapılmasını öngören teklif, 'ertesi gün' için kapsamlı bir planlama yapılması ihtiyacını daha da belirgin hale getirdi. Ancak ertesi gün ile ilgili ne İsrail'de ne de Washington'da henüz detaylı bir planlama yapılmış değil.

Birkaç aydır, düşünce kuruluşları ve medyadan meslektaşlarla birlikte Gazze'de savaş sonrası uluslararası bir yapının oluşturulmasına ilişkin bir plan üzerinde çalışıyorum. Bu plan, yerel yetkililer belirli düzenlemeler altında yeni bir hükümet ve hem Gazzelilere hem de İsraillilere barış getirecek umut verici bir güvenlik yapısı kurmadan önce, Gazze'nin yeniden ayağa kalkmasına yardımcı olunması gerektiğine dikkati çekmeyi amaçlıyor. Geçtiğimiz mayıs ayında Wilson Centre Forumu'nda tartışılan ve resmi internet sitesinde yer alan plan, İsrailli ve Amerikalı hükümet yetkilileri ve çeşitli Arap taraflarla görüşülerek hazırlandı. Planın göze çarpan unsurlarına geçmeden önce İsrail'in ateşkes önerisinde nelerin yeni olduğuna ve bu planın buna nasıl uyduğuna bir göz atalım.

İsrail, ateşkesle ilgili düşüncesinin detaylarını şimdiye kadar kamuoyuna açıklamadı. Bu yüzden (dört buçuk sayfa olduğu söylenen) teklifin yapısal çerçevesini anlamamız için Başkan Biden'ın açıklamalarını ve İsrail'in farklı ve bazen de çelişkili tepkilerini masaya yatırmalıyız. İsrail'in öncelikle, müzakerelerin başarılı olması halinde, teklifin ikinci aşamasının sonunda İsrail Savunma Kuvvetlerinin Gazze'den tamamen çekilmesini kabul ettiği açıkça görülüyor.

Plan, ilk etapta Gazze'yi yönetecek çok uluslu bir idarenin kurulmasını ve bu idarenin Uluslararası Temas Grubu’na rapor vermesine odaklanıyor.

İkinci olarak, İsrail, Gazze Şeridi için daha sonra gelecek üçüncü aşamada kapsamlı bir yeniden inşa planını kabul etmeye hazır görünüyor. Bu önemli bir gelişme, zira Başkan Biden'ın da kabul ettiği üzere İsrail'de bazıları halen Gazze Şeridi'nin İsrail’in yarı kalıcı işgali altında olmasını bekliyor. Üstelik, herhangi bir büyük yeniden inşa planı, güvenlik kaygıları, birçok kilit öneme sahip sınır kapısını kontrol etmesi ve su, elektrik, iletişim gibi temel hizmetleri sağlaması göz önünde bulundurulduğunda İsrail'in desteğinin alınması gerekiyor. Senatör Lindsey Graham da İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile görüşmesinin hemen ardından 9 Haziran'da Face the Nation adlı televizyon programında, İsrail'in ateşkes önerisi doğrultusunda Gazze'nin yeniden inşasına ve yönetimine ilişkin bir planı olduğunu ifade etmişti. Bu, edindiğim başka bilgilerle de tutarlı.

Geliştirdiğimiz plan, 11 Haziran'da ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan tarafından açıklanan ve Arap devletlerinin ‘Gazze'nin istikrara kavuşturulması ve yeniden inşasında rol oynayacağı geçici bir güvenlik oluşumu ile idari yapı oluşturmasını’ öneren ABD yönetiminin görüşüyle de oldukça uyumlu.

Çok uluslu bir idari yapı

Planımız ilk etapta Gazze'yi yönetecek ve belirli bir ülke veya bölgedeki barış ve güvenlik krizini yönetmek amacıyla uluslararası aktörlerin çabalarını koordine etmek için özel amaçlarla kurulmuş gayri resmi ve daimî olmayan uluslararası bir organ olan Uluslararası Temas Grubu'na (ICG) rapor verecek, çok uluslu bir idari yapı kurulmasını öngörüyor. Bu iki oluşum ABD, İsrail, Mısır, önde gelen diğer Arap ülkeleri ve G7 üyesi ülkeler tarafından ortaklaşa hazırlanan uluslararası bir tüzük çerçevesinde kurulacaktır. Filistin Yönetimi ile istişare için bir mekanizmaya sahip olacak ve mümkünse, 10 Mayıs’taki ateşkes kararını takiben BMGK’da alınacak bir kararla desteklenecektir. İsrail'in önerisinin ikinci aşaması için ateşkes müzakerelerinde başka hukuki temeller de atılabilir.

Bosna deneyiminden çıkarılan bir ders olarak geçici idari yapının resmi yetkiye sahip olması gerekiyor.

Çok uluslu yönetim, üst düzey bir temsilci tarafından yönetilecek ve ICG’ye katılan ülkelerin yanı sıra, diğer ülkelerden gelen bağışlarla finanse edilecek. Finans, güvenlik, ulaşım, bakanlıklarla koordinasyon, kamuoyu yoklaması ve halkla ilişkiler için özel ekipleri olacak ve İsrail, Mısır ve diğer ülkelerden lojistik destek alacak. Kapsamlı yönetim ve güvenlik gözetiminden başlayarak işleyişinde merkezi yetkilere sahip olacak.

ABD ve ICG üyesi ülkeler, Hamas sonrası güvenlikle ilgili sorumlulukları üstlenecek sivil polis ve jandarma güçleri (sivil halk arasında konuşlu hafif silah kolluk kuvveti) eğitilene kadar güvenlik devriyeleri gerçekleştirmek için çok uluslu yönetime bağlı çok uluslu bir polis gücü oluşturacaklar. Aralarında az sayıda da olsa ABD'li sivil ve askeri yetkili de yer alacak. Ateşkesin ikinci aşaması için yapılacak müzakerelerde, özel güvenlik düzenlemeleri üzerinde yeniden çalışılması gerekiyor.

Bu yapı aynı zamanda Gazze'ye insani yardımların ulaştırılması, istikrarın sağlanması, kalkınma, yeniden inşa ve diğer her türlü yardımın erişiminde yer alan uluslararası, hükümet ve hükümet dışı kurum ve kuruluşların faaliyetlerini harekete geçirme, koordine etme ve birleştirme yeteneğine de sahip olacak.

Merkezi kontrol

Güvenlik, yeniden yapılanma ve diğer uluslararası destek türlerinin ateşkese uyulmasıyla bağlantılı olmasını sağlamak için merkezi kontrol gerekiyor. Bosna deneyiminden çıkarılan bir ders olarak geçici idari yapının, halk ya da yerel yetkililer güvenliği engellerse yahut radikalleşmenin önlenmesi ve uzun vadeli istikrar için gerekenlerin yapılmasına engel olursa diye, yeniden yapılanma ve diğer hizmetlerin sağlanması için (Dayton Anlaşmalarında öngörüldüğü üzere) resmi yetkiye sahip olması gerekiyor.

Hiçbir uluslararası polis teşkilatı ABD'nin desteği ya da en azından ABD’nin sahada kısmen varlığı olmadan güvenliği etkin bir şekilde sağlayamaz.

Son olarak plan, bunların her biri ve yukarıda belirtilen diğer çeşitli gündemler için ayrıntılı eylemler içeriyor. Bunlar modüler bir temelde düzenlenmiştir ve Gazze için planlamaya dahil olan hükümetler unsurları seçmekte özgürdür.

Bu planla (ya da Gazze'ye yönelik neredeyse tüm diğer planlarla) ilgili akla birtakım sorunlar gelebilir. Bunların başında, Biden yönetiminin ‘sahada Amerikan askeri bulunmayacağı’ açıklaması açısından başta askeri personel olmak üzere ABD’li personelin Gazze’deki varlığı yer alıyor. Ancak bazen Başkan tarafından yapılan açıklamaların yerine getirilmesi gerekir. ABD'nin halihazırda Gazze kıyısında inşa ettiği yüzer iskelede konuşlanmış askerleri var. Washington'ın yaklaşık 25 ülkede konuşlandırılmış askeri birlikleri bulunuyor. Bu birliklerden bazıları son zamanlarda sahillerde ya da suda saldırıya uğradı. Hiçbir uluslararası polis teşkilatı, ABD'nin desteği ya da en azından ABD’nin sahada kısmen varlığı olmadan güvenliği etkin bir şekilde sağlayamaz.

Yönetim ve Hamas

İkinci konu ise Filistin Yönetimi'nin rolü. Plan, yukarıda belirtilen ICG ve Filistin Yönetimi arasındaki koordinasyonun ötesinde, maaşların ödenmesi, yerel hizmetlerin finanse edilmesi ve seyahat belgelerinin verilmesi de dahil olmak üzere Filistin Yönetimi'nin dahil olacağı alanları ortaya koyuyor. Özellikle çok uluslu yönetimin çekilmesinin ardından Filistin Yönetimi'nin Gazze Şeridi’nin yönetimindeki rolüyle ilgili olarak tüm taraflar arasında daha fazla müzakere yapılması gerekecektir.

Siyasi bir çözüm, Hamas'ın geleceğini ve yükümlülüklerini de içerebilir.

Üçüncü konu, Hamas'ın geleceğidir. Planın kendisi Gazze'de kalan Hamas üyelerinin rolünü tartışmıyor. Ancak ne bu planın ne de Gazze'de yönetim, güvenlik ve yeniden yapılanmaya yönelik başka herhangi bir planın, İsrail karşıtı gündemiyle Hamas'ın etkin bir şekilde kontrolü elinde tutması halinde başarılı olamayacağını söyleyebiliriz. İsrail Başbakanı Netanyahu, Başkan Biden’ın İsrail'in önerisini tartışmasına cevaben, bu öneri altında bile Hamas'ın yenilgiye uğratılması gerektiğini vurguladı. Aynı şekilde Başkan Biden da ‘Gazze'nin Hamas'ın iktidarda olmadığı daha güzel günler göreceğinin’ altını çizdi. Siyasi bir çözüm,- Başkan Biden'ın atıfta bulunduğu ateşkes çerçevesinde - Hamas'ın geleceğini ve yükümlülüklerini de içerebilir. Tüm bunlar İsrail'in teklifinin ikinci aşamasının müzakerelerinde ele alınacaktır.

Bu aşamada yukarıda belirtilen hususlar, Gazze Şeridi’nde savaşın ertesi günü için geçici çözüm kapsamında en ciddi olan konulardır. Gazze’deki savaşın, bölgenin güvenliğine yönelik oluşturduğu olağanüstü tehdit, sadece Gazze ve İsrail vatandaşları için değil tüm bölge halkları için daha iyi bir gelecek arayışındaki tüm tarafların olağanüstü çaba sarf etmesini ve büyük riskler almasını gerektiriyor.

*Bu yazı Şarku’l Avsat tarafından Londra merkezli Al Majalla dergisinden çevrilmiştir.