Her 5 Amerikalıdan biri Taylor Swift'in Biden yanlısı bir komplonun içinde olduğunu düşünüyor

Monmouth Üniversitesi'nin yaptığı ankete göre, komplo teorisine inananların çoğu, 2020 seçimlerinin sonucunun hileli olduğunu düşünen Trump destekçileri

(AP)
(AP)
TT

Her 5 Amerikalıdan biri Taylor Swift'in Biden yanlısı bir komplonun içinde olduğunu düşünüyor

(AP)
(AP)

ABD'deki Monmouth Üniversitesi'nin yaptığı yeni ankete göre, neredeyse her 5 Amerikalıdan biri Taylor Swift'in Başkan Biden'ı yeniden seçtirmek için gizli bir hükümet planının arkasında olduğunu iddia eden komplo teorisine inanıyor.

Çarşamba günü yayımlanan sonuçlara göre, katılımcıların yüzde 46'sı komplo teorisini duyduğunu, yüzde 18'i de buna inandığını söyledi.

Teoriye inananların yüzde 71'i kendisini Cumhuriyetçi, yüzde 83'ü de Trump destekçisi diye tanımladı. Yüzde 73'ü de 2020 ABD Başkanlık seçim sonuçlarının hileli olduğuna inanıyor. 

Bu teoride, halkı Trump'tan uzaklaştırmak için ABD Savunma Bakanlığı'nın pop yıldızıyla işbirliği yaparak Biden yanlısı propagandasını yaydığı ve daha geniş bir kitleye ulaşmak için de NFL'i kullanıyor olabileceği öne sürülüyor. 

Bağımsız Monmouth Üniversitesi Anket Enstitüsü Direktörü Patrick Murray, "Sözde Taylor Swift psikolojik operasyon komplosu, Trump destekçilerinin önemli bir kısmı arasında kabul görüyor. Ankete katılmadan önce bu konuyu duymamış olan birçok kişi bile bu fikri inandırıcı buluyor" diyor.

2024 başkanlık seçimine hoş geldiniz.

Swift'in hayranlarını yaklaşan seçimlerde oy kullanmaya teşvik edip etmemesi gerektiği sorusuna gelince, Amerika halkının yüzde 68'i bu fikri onayladı. Bu oran Demokratlar arasındaki yüzde 88'lik güçlü destek ve Cumhuriyetçiler arasındaki yüzde 42'lik daha zayıf destek arasında bölündü.

Genel olarak Taylor Swift hakkında olumlu bir izlenime sahip olup olmadıkları sorulduğunda katılımcıların yüzde 39'u olumlu, sadece yüzde 13'ü de olumsuz bir görüşe sahip olduğunu söyledi. Yüzde 43'ü şarkıcı hakkında hiçbir fikri olmadığını belirtirken, yüzde 5'i onu tanımadığını ifade etti.

Ankete katılan 902 yetişkinin yüzde 22'si kendilerini Swift hayranı olarak tanımlarken, sadece yüzde 6'sı kendini "Swifties" diye nitelendiriyor. 

Swift son aylarda rekor kıran dünya turnesi, bu turnenin konser filminin sinema gösterimi ve kazandığı çok sayıda Grammy'le pop kültürünü domine etti. Son olarak yeni albümünü duyurdu ve Las Vegas'ta partneri Travis Kelce ve Kansas City Chiefs'in üst üste ikinci Super Bowl zaferine tanıklık etti.

The Independent'tan Katie Rosseinsky kısa bir süre önce Swift'in kültürel yaygınlığını araştırmış ve şöyle yazmıştı:

Geçen haftanın Taylor Swift için yoğun geçtiğini söylemek hafif kalır. Japonya Büyükelçiliği, Swift'in potansiyel Super Bowl seyahat programıyla ilgili görüşme yaptı. Ayrıca Joe Biden'ın Beyaz Saray'da ikinci bir dönem geçirmesini sağlamak için tasarlanmış solcu bir psikolojik operasyonun bir parçası olarak damgalandı.

Hararetli spekülasyonlara da konu oldu: Reputation'ın yeni bir versiyonunun yayımlanacağını duyurmak üzere miydi? Ayrıca Yılın Albümü ödülünü 4 kez kazanan tek kişi olarak Grammy tarihine geçti. Ve sonra ödül konuşmasını The Tortured Poets Department adlı başka bir albümün gelişini müjdelemek için kullandı.

Yorucu, değil mi? Ancak geçen hafta yaşananlar Swift için anormal değil. Son 12 ay boyunca, bir şekilde imkansızı başarmış gibi görünüyor: Daha önce tadını çıkardığı süperstarlık seviyesinin çok ötesinde bir şöhret katmanına yükselmek.

Independent Türkçe



ABD'de Florida ve Texas eyaletlerinin sosyal medya yasaları Yüksek Mahkemede tartışılıyor

(AA)
(AA)
TT

ABD'de Florida ve Texas eyaletlerinin sosyal medya yasaları Yüksek Mahkemede tartışılıyor

(AA)
(AA)

Florida eyaleti, 6 Ocak Kongre baskını sonrası Facebook, Twitter ve YouTube'un, dönemin ABD Başkanı Donald Trump'ın hesaplarını kapatmasının ardından 2021'de, teknoloji şirketlerinin devlet görevlisini yasaklayamayacaklarına ilişkin kanun çıkardı.

Texas eyaleti de Florida'dan kısa süre sonra sosyal medya platformlarını sitelerindeki "siyasi içeriği" kaldırmaktan men eden kanunları kabul etti.

Bu şirketleri temsilen "NetChoice" ve "The Computer&Communications Industry Association" dernekleri, ABD Anayasası Birinci Değişikliği bağlamında gazeteler nasıl kendi içeriğine karar veriyorsa şirketlerin de platformlarına dair kararları verme hakları bulunduğunu savunarak, yasaları temyize taşıdı.

Dernekler, Anayasa'nın Birinci Değişikliği'nin şirketlere istedikleri içeriği platformlarından kaldırma hakkı verdiğini çünkü ürünlerini ve içeriklerini korumaları için editoryal seçimler yapabilme haklarını koruduğunu belirtti.

Davanın dün 4 saatten uzun sözlü duruşmalarında tarafları dinleyen Yüksek Mahkeme yargıçları, Florida ve Texas eyaletlerinin 2021'de geçirdikleri yasaların sakıncalı görülebileceğine, diğer yandan tamamının da bloke edilemeyeceğine dair düşüncelerini ifade etti.

Yargıçlar, söz konusu yasaların, şirketlerin ifade özgürlüğüne yönelik ihlallerdeki editoryal takdir yetkisini sarsabileceği endişesini dile getirdi.

Eyaletlerin yasalarını eleştirenler, yasalarla sosyal medya platformlarında Neonazi gibi aşırıcı içeriklerin daha fazla yayılabileceğini, yasaları savunanlar ise tartışmalı tüm meselelerin sosyal medya platformlarında kaldırılabileceğini belirtiyor.

Bazı uzmanlar, Anayasa'nın Birinci Değişikliği'nin basın özgürlüğünün yanı sıra ifade özgürlüğünü korumayı amaçladığını vurgulayarak, sosyal medya şirketlerine bu madde kapsamında sınırsız güç verilmesinin sonuçlarından da endişeli olduklarını kaydediyor.