BM'den AB ülkelerine göç krizini yönetmek için "uzun vadeli reform" çağrısı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

BM'den AB ülkelerine göç krizini yönetmek için "uzun vadeli reform" çağrısı

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Sözcüsü Shabia Mantoo, nereden gelirse gelsinler göçmenleri daha iyi koruyan bir Avrupa Birliği (AB) sağlamak için daha uzun vadeli sığınma reformuna ihtiyaç olduğunu belirtti.

Mantoo, Avrupa'daki göç krizi konusunda yaşananlarla ilgili AA muhabirinin sorularını yazılı yanıtladı.

Bu yıl toplamda yaklaşık 61 bin düzensiz göçmenin Akdeniz üzerinden Avrupa'ya ulaştığını kaydeden Mantoo, bunların çoğunluğunu (yaklaşık 47 bin) İtalya'ya gelenlerin oluşturduğu bilgisini paylaştı.

Mantoo, Orta Akdeniz'de bu yıl tehlikeli göç yolculuğuna çıkan kişi sayısında hızlı bir artışın olduğuna işaret ederek, "Yılbaşından 30 Nisan'a kadar 41 bin 815 kişi deniz yoluyla İtalya'ya ulaştı ve bu istatistikte geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 289 artış yaşandı. İtalya'ya deniz yoluyla gelen düzensiz göçmen sayısında art arda üç yıldır artış görüyoruz. Bu şekilde geçişler çok tehlikelidir. Kullanılan birçok gemi denize açılmaya elverişsiz ve çok kolay alabora olur." değerlendirmesinde bulundu.

Akdeniz'de hayat kurtarmanın birinci öncelik olarak kalması gerektiğinin altını çizen Mantoo, denizdeki kurtarma faaliyetlerinin köklerinin uluslararası hukuka dayanan insani bir zorunluluk olduğuna, devletler ile sivil toplum kuruluşlarının da buna uygun hareket etmesinin önemine dikkati çekti.

Mantoo, son yıllarda Avrupa'da en fazla düzensiz göçmenin ulaştığı İtalya'ya destek olunması gerektiğini vurgulayarak, BMMYK'nin uzun süredir Akdeniz'deki çaresiz durumu ele alma ve devletler arasında dayanışma sağlama konusunda acil eylem çağrısında bulunduğunu anlattı.

- AB'ye güvenlik ve dayanışma çağrısı
Mantoo, BMMYK'nin denizde kurtarma ve tüm kıyı devletlerinde güvenli noktalarda karaya çıkmaların sağlanması için yasal ve ahlaki yükümlülüklerin yerine getirilmesi çağrısında bulunduğunu hatırlattı.

Nereden gelirlerse gelsin göçmenleri daha iyi koruyan bir AB sağlamak için daha uzun vadeli sığınma reformuna ihtiyaç bulunduğuna işaret eden Mantoo, "BMMYK, AB ülkelerine denizde kurtarma ve sorumluluk paylaşımı gibi önemli konuları da ele alan AB'nin Göç ve İltica Paktı'nı hızla kabul etmeleri ve uygulamaları için çağrısını yineliyor. AB'ye güvenlik ve dayanışmayı Akdeniz'deki ve diğer tüm göç yollarındaki eylemlerinin merkezine koyması için de çağrıda bulunuyoruz." ifadelerini kullandı.

Mantoo, daha fazla devlet öncülüğünde, iyi koordine edilmiş arama kurtarma çabalarına ihtiyaç olduğunu, düzensiz göçmenler için karaya çıkabilecekleri güvenli ve öngörülebilir noktaların bulunması gerektiğini belirtti.

Düzensiz göçmenler arasından uluslararası korumaya ihtiyaç duyanları tespit etmek için tarama ve iltica prosedürlerinin hızlandırılmasının önemine dikkati çeken Mantoo, bu kişilerin güvenli ve onurlu şekilde geri dönebilmelerinin sağlanması gerektiğinin altını çizdi.

Mantoo, "Denizlerde devam eden can kayıpları, AB'nin Akdeniz'deki ve diğer tüm göç yollarındaki eylemlerinin merkezine güvenlik ve dayanışmayı koyması gerektiğini gösteriyor. BMMYK, mültecileri, sığınmacıları ve devletsiz insanları desteklemek için AB ve üye ülkelere yardıma hazır." bilgisini paylaştı.

- Orta Akdeniz'deki düzensiz göç sorunu

Avrupa'ya yönelik düzensiz göç akınında Orta Akdeniz güzergahı, son yıllarda yoğun hareketlilik gözlenen rotalardan biri olarak öne çıkıyor.

Bu güzergahta denizde yardım çağrısı yapan düzensiz göçmenleri, Avrupalı devlet görevlileri yerine genellikle Avrupa menşeli sivil toplum kuruluşları kurtarıyor. Söz konusu STK'ler, AB üyesi devletlerin "güvenli liman" vermemesinden ötürü zaman zaman kurtardıkları düzensiz göçmenleri tahliye etmekte güçlük çekiyor.

Kendi imkanlarıyla Akdeniz'i geçebilen ya da kurtarılan göçmenlerin Avrupa'da ilk ayak bastıkları yer ise genellikle İtalya'nın Kuzey Afrika'ya en yakın kara parçası Lampedusa Adası oluyor.

Teknelerin alabora olması ya da teknelerdeki aşırı kalabalık nedeniyle susuz ve havasız kalınması yüzünden her yıl çok sayıda düzensiz göçmen, Akdeniz'i geçmeye çalışırken hayatını kaybediyor.



Frontex Finlandiya-Rusya sınırına birlik konuşlandırıyor

Finlandiya’nın Rusya sınırını denetlemek için yaklaşık 50 personel görevlendirildi (AFP)
Finlandiya’nın Rusya sınırını denetlemek için yaklaşık 50 personel görevlendirildi (AFP)
TT

Frontex Finlandiya-Rusya sınırına birlik konuşlandırıyor

Finlandiya’nın Rusya sınırını denetlemek için yaklaşık 50 personel görevlendirildi (AFP)
Finlandiya’nın Rusya sınırını denetlemek için yaklaşık 50 personel görevlendirildi (AFP)

Avrupa Birliği (AB) Sınır ve Sahil Güvenlik Ajansı Frontex, Helsinki yönetiminin Moskova’yı düzensiz göçmenleri kasıtlı olarak sınırlarına göndermekle suçladığı bir zamanda, Finlandiya’nın Rusya ile olan sınırlarını denetlemek üzere yaklaşık 50 kişilik birlik konuşlandırdı.

Frontex Sözcüsü Piotr Świtalski Fransız haber ajansı AFP’ye “Şu anda Finlandiya’da 55 personel görevlendiriyoruz ve bunların çoğunluğu gözetimden sorumlu sınır personelleri” açıklamasında bulundu.

Kasım ayı sonlarında açıklanan desteğin şubat ayı sonuna kadar devam etmesi planlanıyor.

Świtalski, “Elbette, durum değiştikçe uygulamalarımızı değiştirmeye hazırız. Gerekirse daha uzun veya daha kısa bir süre burada olabiliriz” ifadelerini kullandı. Ayrıca “Göç baskısının Kremlin’in kullandığı araçlardan biri olduğunu biliyoruz, dolayısıyla bunun devam edeceğini öngörebiliriz” değerlendirmesinde bulundu.

Finlandiyalı yetkililere göre çoğu Somali, Irak ve Yemen’den olmak üzere yaklaşık bin sığınmacı, ağustos ayının başından bu yana iki ülkeyi ayıran bin 340 kilometre uzunluğundaki sınırdan geçti.

Helsinki, Moskova’yı bu göçmenleri kasıtlı olarak Finlandiya’ya göndermekle suçluyor ve bunu ‘hibrit bir operasyon’ olarak tanımlıyor.

Fin sınır muhafızı Ville Joskitt “Sınıra yakın bölgede hâlâ üçüncü ülkelerden gelen büyük göçmen grupları var. Ancak durumu iki hafta öncesiyle karşılaştırırsak, bir kısmı kendi başlarına veya yetkililer aracılığıyla Rusya’nın diğer bölgelerine taşındı” dedi.

Joskitt, AFP’ye sınırdaki durumun ‘uzun süre’ devam etmesinin beklendiğini söyledi.

Finlandiya, kasım ayı ortasında Rusya ile olan 8 sınır kapısından 4’ünü kapattı ve en son da geçişleri ülkenin en kuzeyindeki tek bir geçişle sınırlandırdı. Bu son sınır kapısı da kasım ayının sonunda kapatıldı.

Finlandiya’nın doğu komşusu ile ilişkileri, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik işgal girişimini başlatmasının ardından gerginleşti. Bu durum, Finlandiya’yı nisan ayında ABD liderliğindeki Kuzey Atlantik Antlaşması Teşkilatı’na (NATO) katılmaya yönlendirdi.