Ukrayna karşı saldırıda ilk toprak kazancını açıkladı: 3 köy Rus güçlerinden geri alındı

Ukrayna karşı saldırıda ilk toprak kazancını açıkladı: 3 köy Rus güçlerinden geri alındı
TT

Ukrayna karşı saldırıda ilk toprak kazancını açıkladı: 3 köy Rus güçlerinden geri alındı

Ukrayna karşı saldırıda ilk toprak kazancını açıkladı: 3 köy Rus güçlerinden geri alındı

Ukrayna yönetimi, geçen hafta başlatılan karşı taarruz harekatı kapsamında ilk toprak kazanımlarının elde edildiğini duyurdu.

Kiev'den yapılan açıklamada Ukrayna'nın doğusundaki Donetsk bölgesinde üç köyün Rus güçlerinden geri alındığı belirtildi.

Karşı saldırıyla ilgili bir açıklama yapan Ukrayna Savunma Bakan Yardımcısı Hanna Malyar, "Güneyde, iki yöne doğru 300 ila 1500 metre ilerleme kaydedildi. Blahodatne ve Makarivka işgalden kurtarıldı" ifadelerini kullandı.

Cephe hattında yaşanan gelişmeleri aktaran Rus askeri bloggerlar da Ukrayna ilerleyişini doğrulayarak, Rus ordusunun karşı koyma çabalarının sonuçsuz kaldığını bildirdi.

Rus Telegram kanalı WarGonzo gelişmeleri, "Cephe hattının Donetsk bölümünde, topçu desteği de alan Rus ordusu Marinka'da saldırı operasyonları gerçekleştirdi ve kuzeye doğru karşı saldırılar denedi. Başarı elde edilemedi" ifadeleriyle aktardı.

Ukrayna'nın yeniden ele geçirdiği Neskuçne, Blahodatne ve Makarivka köyleri Velyka Novosilka kentinin hemen güneyinde yer alıyor. Ukrayna ordusu karşı taarruz harekatının ilk saldırılarını geçen hafta bu bölgede gerçekleştirmişti.

Ukrayna güçlerinin güney cephesinde en az iki bölgede daha, Kırım'la Rusya'nın kara bağlantısını kesmek için saldırıları düzenlediği biliniyor. Ancak Ukrayna makamları güvenlik gerekçesiyle bu bölgelerdeki operasyonla ilgili bilgi vermeyi reddediyor.

Ukraynalı generaller havanın düzelmesini bekliyor

Ukrayna ordusunun düzenli operasyonlarının yanı sıra Ukraynalı milis güçlerin de Rus ordusunun kullandığı demiryolu hatlarına yönelik sabotaj eylemleri düzenledikleri bildirildi.

Kırım'ın Kirovksy ve Zaporijya'nın Yakymivka bölgelerindeki demiryolu hatlarında pazar günü neredeyse eş zamanlı patlamalar gerçekleşti.

Ukrayna ordusununsa karşı saldırıyı genişletmek ve bölgeye Batı yapımı tankları sevk etmek için hava koşullarının düzelmesini beklediği belirtiliyor.

Rus yetkililerden pazar sabahı yapılan açıklamada, yoğun yağışın Ukrayna'nın güneyinde zemini çamura çevirdiği ifade edilmişti.

ABD merkezli Dış Politika Araştırma Enstitüsü'nden savunma analisti Rob Lee, yoğun yağışa rağmen cephe hattında çatışmaların sürdüğünü ve Rus güçlerinin geri çekildiğini söyledi.

"Putin, Herson'u cezalandırmak istiyor"

Cephe hattında karşılıklı taktik saldırılar devam ederken Ukrayna'nın güneyindeki kentlerden Herson'da ise baraj felaketinin etkileri hissedilmeye devam ediyor.

Kentte yaşanan son gelişmeleri aktaran ABD merkezli Washington Post gazetesi, Herson'un büyük oranda sular altında kaldığını yazdı.

Gazeteye konuşan şehir sakinleri, kentin Rus yönetimine boyun eğmeyi reddettiği için Putin tarafından cezalandırıldığını söyledi.

Kasımda 13 yaşındaki oğlunu Rus saldırısında kaybeden şehir sakini Serhiy Kindra, Rusya'nın Herson'a "Bizim değilse, kimsenin olamaz" düşüncesiyle yaklaştığını belirtti.

Kahovka Barajı'nın yıkılmasının kendisi için sürpriz olmadığını söyleyen Ukraynalı ekonomist Tymofiy Mylovanov ise, "Çok kindarlar ve bir bölgeyi ellerinde tutamıyorlarsa orayı yok etmek istiyorlar. İnsanlar vazgeçene kadar onlara dehşeti yaşatıyorlar" ifadelerini kullandı.

'Bir baraj daha patlatıldı' iddiası

Ukrayna ordusu sözcüsü Valeri Şerşen, Zaporijya bölgesinde bir diğer barajın daha Ruslar tarafından patlatıldığını iddia etti.

Shershen, Novodarivka köyü yakınlarındaki barajın patlaması nedeniyle Mokri Yaly nehrinin iki yakasında da sel meydana geldiğini belirtti.

Ukrayna ordu sözcüsü, Rusya'nın, Ukrayna ordusunun ilerlemesini durdurmak amacıyla özellikle barajları hedef aldığını savundu.

Independent Türkçe, Telegraph, Washington Post



İrlanda Başbakanı Varadkar'ın "sürpriz istifası" merak konusu oldu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

İrlanda Başbakanı Varadkar'ın "sürpriz istifası" merak konusu oldu

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

İrlanda Başbakanı Leo Varadkar'ın görevinden "sürpriz istifa" kararı, bu kararın hemen öncesinde İrlanda kökenli ABD Başkanı Joe Biden'ın yüzüne kameralar önünde Gazze konusunda sitem ettiği konuşması nedeniyle gündemdeki yerini koruyor.

İrlanda'da 2017'den bu yana Fine Gael partisinin genel başkanlığını yürüten 45 yaşındaki Varadkar, dün başkent Dublin'de yaptığı istifa açıklamasında, ülkesine liderlik ettiği süreyi "hayatının en tatmin edici dönemi" olarak tanımladı.

İki kez İrlanda Başbakanı olarak görev yapan Varadkar, konuşması sırasında duygulanarak, görevini bırakma nedenlerinin "hem kişisel hem de siyasi" olduğunu belirtti.

Başbakanlık görevinden istifa eden Varadkar, parlamento üyesi olarak kalmaya devam edecek.

İrlanda ve İngiliz basını, istifa kararının "sürpriz" olduğu ve Varadkar'ı böyle bir karar almaya iten nedenin henüz bilinmediğini belirtti.

- Gazze'de yaşananları İrlanda'nın geçmişine benzettiği konuşması gündeme oturmuştu

Başbakanlık görevini üstlendiğinde 38 yaşında ve ülkesinin "en genç Başbakanı" ünvanına sahip olan Varadkar, istifa kararının hemen öncesinde Aziz Patrick Günü dolayısıyla ABD'ye ziyaret gerçekleştirmişti.

Leo Varadkar'ın, İrlanda asıllı ABD Başkanı Biden'ın Beyaz Saray'da Aziz Patrick Günü için verdiği davette, Gazze'de yaşananları İrlanda'nın geçmişine benzettiği konuşması gündeme oturmuştu.

Varadkar, konuşmasında, Biden'a, İrlandalıların Filistin halkıyla empati kurmasının nedeninin, Gazze halkının kendi yaşadıklarına benzer acılar çekmesi olduğunu hatırlatmıştı.

- "Gazze halkının gözlerinde kendi tarihimizi görüyoruz"

Gazze'deki insanlık dramını, ülkesinin sömürgeleştirildiği dönemde yaşananlara benzeten Varadkar, "Kendi tarihimizi onların gözlerinde görebiliyoruz." ifadesiyle ABD Başkanı'na sitemde bulunmuştu.

Varadkar, "Dünyayı dolaştığımda liderler bana sık sık 'İrlandalıların, Filistin halkına karşı neden bu kadar empati duyduğunu' soruyor. Cevabı basit, onların gözlerinde kendi tarihimizi görüyoruz. Yerlerinden edilmesi, mülklerinin ellerinden alınması, ulusal kimlikliklerinin kabul edilmemesi, zorunlu göç, ayrımcılık ve açlığın hikayesi..." ifadelerini kullanmıştı.

İrlanda'nın, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına Avrupa'da en çok karşı çıkan ülkelerden biri olduğunu vurgulayan Varadkar, İrlandalıların, Gazze'de yaşanan felaketten derin endişe duyduğunu belirtmişti.

Biden'a, bir İrlandalı olarak demokrasinin gerekliliklerini yerine getirmesi ve Gazze'deki dramın son bulmasına öncülük etmesi çağrısında bulunan Varadkar, "Gazze halkı, acil gıdaya, ilaca, barınağa ve özellikle de bombardımanın durmasına ihtiyaç duyuyor." demişti.

- Varadkar, İsrail için "Öfke gözlerini kör etmiş" ifadesini kullanmıştı

İrlanda parlamentosunun alt kanadı Dail'de yapılan bir oturumda da İsrail'in artık ABD dahil dünyadaki hiçbir ülkeyi dinlemediğini kaydeden Varadkar, "Öfke gözlerini kör etmiş durumda ve gittikleri yolda ilerleyerek uzun vadede kendi güvenlikleri açısından durumu çok daha kötü hale getireceklerine inanıyorum." ifadesini kullanmıştı.

Ayrıca, Varadkar, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ile AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'e geçen ay gönderdiği mektupta, AB'den İsrail'le ticari bağların gözden geçirilmesini talep etmişti.

Varadkar, AB'nin, Gazze konusunda açık ve güçlü bir tutum benimsemeyerek ve çifte standart uyguladığı algısı vererek "kredibilitesini kaybettiği" uyarısında da bulunmuştu.

- İrlanda, 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye verdiği destekle ön plana çıkıyor

Varadkar başta olmak üzere İrlanda, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'ye verdiği destekle ön plana çıkıyor.

İrlanda Cumhurbaşkanı Michael Higgins de Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini'nin, "İsrail'in UNRWA'yı yok etme kampanyası yürüttüğü" açıklamalarına atıfta bulunarak, böyle bir kampanyanın başlatılmasını "utanç verici bir rezalet" olarak nitelemişti.

İrlanda Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Savunma Bakanı Micheal Martin de Gazze'deki insani krizi "insan yapımı" olarak nitelemiş ve "tamamen kabul edilmez" olduğunu belirtmişti.

Ayrıca, İrlanda, bazı ülkelerin UNRWA'ya finansal desteği kesme kararının ardından Ajans'a 20 milyon avroluk finansal destek sağlayacağını açıklamıştı.