İsrail Savunma Bakanı: İran, sivil gemileri 'yüzen terör üslerine' dönüştürüyor

Hürmüz Boğazı açıklarındaki Bender Abbas limanında İran donanması tarafından ele geçirilen bir petrol tankeri (AFP)
Hürmüz Boğazı açıklarındaki Bender Abbas limanında İran donanması tarafından ele geçirilen bir petrol tankeri (AFP)
TT

İsrail Savunma Bakanı: İran, sivil gemileri 'yüzen terör üslerine' dönüştürüyor

Hürmüz Boğazı açıklarındaki Bender Abbas limanında İran donanması tarafından ele geçirilen bir petrol tankeri (AFP)
Hürmüz Boğazı açıklarındaki Bender Abbas limanında İran donanması tarafından ele geçirilen bir petrol tankeri (AFP)

İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, İran'ın, sivil gemileri "yüzen terör üslerine" çevirdiğini belirtti.

Gallant, İsrail Reichsmann Üniversitesi Politika ve Strateji Enstitüsünce (IPS) "Belirsizlik Çağında Vizyon ve Strateji" başlığı altında düzenlenen "Herzliya 2023" konferansında bir konuşma yaptı.

Savunma Bakanı Gallant, "İsrail sivil ticari gemileri askeri gemilere dönüştürüyor. İnsansız hava araçları, füzeler, saldırı sistemleri ve ileri istihbarat dahil her türlü silahı taşımak üzere tasarlanan bu gemiler, onlarca, bazen yüzbinlerce tona ulaşıyor. İran böylelikle, bu gemileri İran sınırlarından uzak bölgelerde terör üssü haline getirmeyi hedefliyor." ifadesini kullandı.

Son dönemde bu gemilerden birinin Aden Körfezi'ne doğru seyir halinde olduğunun kaydedildiğini ve bunun İran'ın Basra Körfezi ve Umman Denizi'nde uyguladığı deniz terörizminin bir parçası olduğunu aktaran Gallant, Tahran yönetiminin, bu eylemlerini Hint Okyanusu, Kızıldeniz ve Akdeniz'i de kapsayacak şekilde genişletmeye çalıştığını kaydetti.

Gallant, bunun, askeri ve sivil nakliye yollarını tehdit eden ve denizlerde kalıcı bir tehdit oluşturan planlı bir "korsanlık" politikası olduğunu savundu.

Söz konusu sorunun uluslararası işbirliği ve terör karşıtı ittifaklar kurulması yoluyla çözülebileceğine işaret eden İsrail Savunma Bakanı, "Bugün Gazze, Lübnan, Suriye ve Batı Şeria'da karşılaştığımız tehditlerin ardında İran var. İran bölgesel ve uluslararası istikrarın önündeki en büyük tehdittir. İran, bölgedeki müttefikleri aracılığıyla İsrail'e karşı bir yıpratma savaşı yürütüyor." değerlendirmesinde bulundu.

İran'ın nükleer programıyla ilgili de konuşan Gallant şunları kaydetti:

İran, nükleer programının en ileri aşamasında ve nükleer silahla tüm dünyayı ciddi bir stratejik tehdide, İsrail'i ve Orta Doğu'daki diğer ülkeleri de potansiyel bir varoluşsal tehdide maruz bırakıyor. Uranyumu %90'a kadar zenginleştirmek İran açısından büyük bir hata olur, çünkü İran rejimi bunun Ortadoğu için ağır bir bedeli ve korkunç sonuçları olacağını biliyor.

Gallant, Suriye'nin Arap Birliğine geri dönüşü ile ilgili de "Suriye, Şii terörizmi için verimli bir zemin olmaya devam ettiği ve İran ve vekillerinin topraklarından faaliyet göstermesine izin verdiği sürece, (bu geri dönüşün) İsrail için bir anlamı olmayacaktır. Durum bu şekilde kaldığı müddetçe Suriye, İsrail güvenlik teşkilatının gücüyle karşı karşıya kalacak. Ancak burada hedef Suriye değil İran'ın faaliyetleridir." ifadesini kullandı.



İsrail Refah'a ‘takviye kuvvet’ göndermeyi planlıyor

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanının yol açtığı yıkım (AFP)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanının yol açtığı yıkım (AFP)
TT

İsrail Refah'a ‘takviye kuvvet’ göndermeyi planlıyor

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanının yol açtığı yıkım (AFP)
İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik bombardımanının yol açtığı yıkım (AFP)

İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant dün (Perşembe) yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nin güneyindeki kalabalık şehre büyük bir saldırı düzenlenmemesi yönündeki uluslararası uyarılara rağmen, ordunun Hamas'ın ortadan kaldırılması amacıyla Refah'a ‘takviye kuvvetler’ göndereceğini ve buradaki ‘askeri faaliyetleri yoğunlaştıracağını’ duyurdu.

Bu gelişme, Güney Afrika'nın Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanı'nda (UAD) verdiği ifade sırasında İsrail'in Refah'a saldırmasının Gazze Şeridi'nin yıkımında ‘son adım’ olacağı yönündeki iddiasıyla aynı zamana denk geldi.

Konuyla ilgili olarak ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) dün, Gazze Şeridi'ne deniz yoluyla yardım girişine hazırlık amacıyla Gazze Şeridi kıyısındaki geçici iskelenin kurulduğunu duyurdu. CENTCOM’dan yapılan açıklamada, tırların önümüzdeki günlerde insani yardım taşımak üzere iskeleye doğru hareket etmeye başlamasının beklendiği belirtilirken, Birleşmiş Milletler'in (BM) iskeleden gelen yardımları teslim alacağı ve dağıtımını koordine edeceği kaydedildi. CENTCOM, iskelenin kurulması sürecinde Gazze Şeridi'ne hiçbir ABD kuvvetinin girmediğini ifade etti.

Diğer taraftan Fetih Hareketi Merkez Komitesi üyesi Azzam el-Ahmed, geçici iskelenin Filistin Yönetimi ile koordinasyon sağlanmadan kurulmasını eleştirdi ve iskelenin Gazzelileri yerlerinden etmek için kullanılmasından duyduğu endişeyi dile getirdi. El-Ahmed Arap Dünyası Haber Ajansı'na (AWP) yaptığı açıklamada, “iskelenin kurulmasının yaralı ve açlık çeken Gazze halkının sorununu çözmeyeceğini ve ABD'nin bu iskelenin inşa edilip edilmemesi konusunda Filistin yönetimiyle koordinasyon kurmama hakkı olmadığını” söyledi.