BM, İsrail’in iki haftada 42 binayı yıktığını belgeledi
Mutez el-Havaca’nın ailesinin Naleyn kasabasındaki yıkılan evi (WAFA)
İsrail ordusu, operasyonların faillerinin ailelerini cezalandırma politikasının bir parçası olarak Batı Şeria, Ramallah yakınlarında bulunan Naleyn kasabasındaki Mutez el-Havaca’nın evini havaya uçurdu. Birleşmiş Milletler (BM), iki hafta içinde İsrail tarafından 42 binanın yıkıldığını belgeledi.
Havaca, geçen Mart ayında Tel Aviv’in merkezinde bir İsrailliyi öldüren ve diğerlerini de yaralayan Dizengoff saldırısının failiydi.
Ordu, 5 kişiye ev sahipliği yapan Havaca’nın evini kuşattı. Babasının ve erkek kardeşinin tutuklanması ve dört katlı bir konutun ikinci katında bulunan evin bombalanmasıyla sonuçlanan büyük çaplı çatışmalar patlak vermeden önce komşu evlerin sakinlerine ve sahiplerine gitmelerini emretti.
Ev yıkma politikası, Filistinlilerin başarısız bir toplu ceza politikası olduğunu söyledikleri “saldırıların faillerini caydırmak amacıyla” izlenen bir İsrail politikası.
İsrail Filistinlilerin evlerini, ruhsatsız inşa edilmeleri, güvenlik alanlarında bulunmaları ve doğrudan bir ceza biçimi olmak üzere çeşitli nedenlerle yıkıyor.
BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) yaptığı açıklamada, “İsrail işgali, inşaat ruhsatı eksikliği bahanesiyle son iki hafta içinde Kudüs’te ve işgal altındaki Batı Şeria’daki C Bölgesi’nde 42 binayı yıktı ve ele geçirdi” dedi.
OCHA 2-15 Mayıs tarihleri arasında işgal ihlallerini izleyen periyodik bir raporda, yıkımların 23’ü çocuk olmak üzere 50 Filistinlinin yerinden edilmesiyle sonuçlandığını ve 600’den fazla kişinin geçim kaynaklarına zarar verdiğini ekledi.
OCHA, bu binaların 9’unun bağışçılar tarafından insani yardım olarak sağlandığını ve Beytullahim’in güneyinde bağışçılar tarafından finanse edilen bir okul da dahil olmak üzere C Bölgesi’nde 26’dan fazla binanın bulunduğunu açıkladı.
Raporda işgal güçlerinin, Silvan’ın Vadi Kaddum bölgesinde yıkılan iki konut binası da dahil olmak üzere Kudüs’te kalan 16 binayı yıktığı ve 22’si çocuk olmak üzere 39 üyeden oluşan 7 ailenin yerinden edilmesiyle sonuçlandığı doğrulandı.
OCHA, işgal güçlerine para cezası ödememek için diğer 7 binanın sahipleri tarafından yıkıldığını ve işgalin Batı Şeria’daki A Bölgesi’nde bir konutu tahrip ettiğini ve Nablus kentinde gerçekleştirilen bir operasyon sırasında 3 binaya daha zarar verdiğini açıkladı.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, cumartesi günü Bakü'deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın terasından etrafı izlerken (AP)
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara, cumartesi günü Bakü'deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın terasından etrafı izlerken (AP)
Şam ve Tel Aviv'den Bakü'de yapılacak Suriye-İsrail görüşmesi hakkında çelişkili haberler çıkarken, Şarku’l Avsat’a konuşan siyasi kaynaklar, iki ülke arasındaki ön görüşmelerin pozisyonlar arasında “büyük bir uçurum” olduğunu ve Şam'ın İsrail’in işgali altındaki Suriye toprakları Golan Tepeleri’nden tamamen çekilmesi talebinden vazgeçmediği sürece İsrail'in derin bir normalleşme konusunda istekli olmadığını ortaya koyduğunu söyledi.
Aynı kaynaklar, İsrail'in Suriye’nin normalleşmenin ‘bir miktar’ olması ve Beşşar Esed rejiminin düşüşünden sonra işgal ettiği bölgelerden çekilmesiyle sınırlı kalması yönündeki tutumunu reddettiğini ve bu bölgelerin büyük bir kısmında kalmak karşılığında daha fazla normalleşme istediğini söyledi. Kaynaklar, İsrail'in Şeyh dağlarının zirvelerinde ve Golan Tepeleri’nin doğusunda işgal ettiği 9 bölgede kalmakta ısrar ettiğini vurguladı.
İsrail, Suriye'deki birçok tarafın Golan Tepeleri’ndeki Yahudi yerleşimlerine saldırı düzenleme niyetinde olduğuna dair bilgilere sahip olduğunu iddia etti. Bu bilginin, İsrail ordusunun geçtiğimiz haftalarda Suriye'nin iç kesimlerinde gerçekleştirdiği tutuklamalarla doğrulandığını ve İran'a bağlı milis güçlerin üyelerinin, Suriye'nin güneyinde faaliyet gösteren cihatçı gruplarla iş birliği içinde yerleşim yerlerine saldırı düzenlemeyi planladıklarını itiraf ettiklerini öne sürdü.
İşgal altındaki Golan Tepeleri'ndeki bir eğitim alanında askeri eğitim sırasında ilk yardım eğitimi alan İsrail askerleri (AFP)
İsrailli bir yetkili, hükümetinin Suriye yönetimine güvenmediğini ve onun vaatlerine güvenemeyeceğini belirterek, İsrail ordusunun sadece İsraillilerin güvenliğini sağlayacak savunma önlemleri almakta kararlı olduğunu, bu nedenle sıkı güvenlik garantileri içeren tam bir barış anlaşmasının imzalanmasının bu güvenliği sağlamanın tek yolu olduğunu düşündüğünü söyledi.
İsrailli kaynaklar, Suriye yönetiminin şu aşamada İsrail ile ‘karşılıklı olarak saldırganlığı durdurma’ garantisi veren bir güvenlik anlaşması yapmakla ilgilendiğini doğruladı. Bu anlaşma, 1974 yılında imzalanan iki ülke arasındaki kuvvetlerin ayrılması anlaşmasına ve İsrail'in bu anlaşmada kabul edilen sınır hattına çekilmesine dayanıyor.
Ancak İsrail, ilişkilerin bir miktar normalleşmesi ile bağlantılı olsa bile geri çekilmeyi reddediyor. İsrail ordusu, Suriye ile birincisi İsrail sınırları içinde (yani İsrail'in Golan Tepeleri’nde işgal ettiği bölge) olup, burada İsrail ordusu büyük bir kuvvet ve ağır tahkimatlarla konuşlanacağı, ikincisi, sınır boyunca 3-5 kilometre genişliğinde bir güvenlik kuşağı oluşturulması ve bu kuşağın içinde silahlı kişilerin bulunmasının yasaklanacağı, üçüncü ise Şam'dan güney ve güneybatıya kadar silahsızlandırılacak üç bölge oluşturulmasını öngören ‘yeni bir güvenlik doktrini’ belirlemişti. Söz konusu güvenlik kuşağında 9 adet müstahkem askeri üs kuran İsrail, bu üsleri kalıcı olmasında ısrar ediyor.
İsrail ordusuna ait Hummer araçları, 8 Temmuz'da işgal altındaki Golan Tepeleri'ndeki bir eğitim alanında askeri tatbikat sırasında (AFP)
İsrail'in Arapça, İbranice, İngilizce ve Fransızca yayın yapan haber sitesi I24 dün, ‘Suriyeli bir kaynağa’ dayandırdığı haberinde Şara'nın ‘cumartesi günü Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de İsrailli yetkililerle en az bir kez yüz yüze görüşme yaptığını’ bildirdi.
I24, Şara’ya yakın olduğu belirtilen kaynağın, görüşmenin iki taraf arasında Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ve Suriye hükümetinin İsrail ile güvenlik toplantılarını koordine eden Ahmed ed-Dalati'nin de katıldığı iki veya üç toplantılık görüşmelerde yer aldığını açıkladığını iddia etti.
İşgal altındaki Golan Tepeleri ile Suriye arasındaki sınır yakınlarında bir İsrail askeri aracı, 4 Mayıs 2025 (Reuters)
İsrail heyetinin Başbakan Binyamin Netanyahu’nun özel temsilcisinin yanı sıra üst düzey güvenlik ve askeri yetkililerden oluştuğunu söyleyen aynı kaynağa göre toplantılar, Suriye ve İsrail arasında olası bir güvenlik anlaşmasını görüşmek ve İran'ın Suriye ve Lübnan’daki varlığı, Hizbullah'ın silahları, Filistinli silahlı gruplar, Lübnan'daki kamplar, Gazze'den gelen Filistinli mültecilerin geleceği ve Şam’da diplomatik nitelikte olmayan bir İsrail koordinasyon ofisi açılması olasılığını ele almak amacıyla gerçekleştirildi.
İsrail televizyonu KAN, cumartesi günü Bakü'de Suriye ve İsrail yetkilileri arasında bir toplantı yapıldığını ve bu toplantıda tarafların Suriye'nin güneyinden İsrail güçlerinin çekilmesi talebini ve iki taraf arasında çok sayıda ‘koordinasyon’ konusunu görüştüğünü bildirdi. KAN ayrıca Suriye Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile İsrailli mevkidaşı Gidon Sa'ar'ın bugün Brüksel'deki Avrupa Birliği (AB) merkezinde bir araya geleceğini, ancak ayrı bir ikili toplantı konusunda kesin bir bilgi olmadığını aktardı.