Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu seçim sonuçlarını değerlendirdi: Maalesef, çocukları Erbakan Hoca'mızın bıraktığı emanete doğrudan doğruya ihanet ettiler

"Meclis'te bir grup kurulabilmek için birtakım çabalar gösterilecek. Biraz erken belki şartları, altyapısı nasıl olur konuşmak için ama bu arayışın içinde olmamız gayet tabiidir"

AA
AA
TT

Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu seçim sonuçlarını değerlendirdi: Maalesef, çocukları Erbakan Hoca'mızın bıraktığı emanete doğrudan doğruya ihanet ettiler

AA
AA

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Meclis'te grup kurulabilmek için çaba gösterileceğini, bu arayış içinde olmalarının "gayet tabii" olduğunu söyledi.

Karamollaoğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Önemli bir seçim sürecinin tamamlandığını belirten Karamollaoğlu, bu süreçte her türlü algı ve manipülasyon ile akla, hayale gelmedik yalan ve iftiraların yer aldığını ileri sürdü.

Cumhurbaşkanı adayları Kemal Kılıçdaroğlu'nun tüm bunlara rağmen sakinliğini koruduğunu ve samimiyetle gayret gösterdiğini ifade eden Karamollaoğlu, bu duruşu nedeniyle kendisine teşekkür ederek, "Hemen hemen her iki seçmenden birinin oyunu almayı başarması nedeniyle de kendisini tebrik ediyorum." dedi.

"Hiçbir mazeret başarının yerini tutmaz." diyen Karamollaoğlu, seçimlerin anormal şartlar altında yapıldığı gerçeğinin göz önünde bulundurulması gerektiğini, süreç boyunca ağır bir kamplaştırma ve kutuplaştırma siyaseti yürütüldüğünü savundu.

"Partimiz, toplumun makul çoğunluğunun takdirini kazanmıştır"

Saadet Partisi olarak elde ettikleri seçim sonuçlarını titiz bir şekilde değerlendirdiklerini aktaran Karamollaoğlu, her parti gibi kendilerinin de bu seçim sonuçlarından çıkaracakları dersler bulunduğunu dile getirdi.

Değerlendirmeleri parti teşkilatları ve "milli görüşçü kuruluşlarla" bütün yönleriyle ele alacaklarını kaydeden Karamollaoğlu, kendi paylarına en doğru değerlendirmeleri yaparak milletin en hızlı ve en geniş şekilde kucaklamanın yollarını taramaya devam edeceklerini anlattı.

Karamollaoğlu, "Seçim sonuçları ne olursa olsun, Saadet Partimiz, bu seçimlerdeki duruşuyla toplumun makul çoğunluğunun takdirini kazanmıştır. Yürüttüğü ilkeler siyasetiyle toplumda derin kırılma ve kutuplaşmaları engelleme gayreti içerisinde olmuştur." ifadelerini kullandı.

Dünden bugüne Türkiye'deki siyasi partilerle seçim işbirliği, ittifak ve koalisyonlar yaptıklarına işaret eden Karamollaoğlu, bundan sonra da yapmaktan çekinmeyeceklerini vurguladı.

"Biz suni çıkışlara itibar etmeyiz"

Konuşmaların ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Karamollaoğlu'na 28 Mayıs akşamı Kılıçdaroğlu ile Millet İttifakı liderleri olarak CHP'de yaptıkları görüşme hatırlatıldı.

Karamollaoğlu, bir araya gelmelerinin "tabii bir mesele" olduğunu, görüşmede hiçbir "ciddi meseleye" girilmediğini, "nezaket toplantısı" olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Yeniden Refah Partisinin aldığı oy oranını hatırlatan bir basın mensubunun "Milli görüş oyları sizce nereye gitti? Saadet nasıl bir oy kaybı yaşadı?" sorusunu ise Karamollaoğlu, şöyle yanıtladı:

"Biz suni çıkışlara itibar etmeyiz. Allah rahmet eylesin, Erbakan Hoca'mız Saadet Partisinin Genel Başkanı olarak hayata veda etti. Bu çok önemli bir konu. Onun arkasından, maalesef, çocukları Erbakan Hoca'mızın bıraktığı emanete doğrudan doğruya ihanet ettiler. Kendilerinin birlikte olması için bir gayret gösterdik biz, ama şu anda burada detayına inmeyeceğim, birçok konular gündeme geldiği için babasına ihanet eden AK Parti'ye gitti, onlarla beraber hareket etti. Bunun altında da birtakım konular yatıyordur diye düşünüyorum. Ama elbette biz onların durumunu da değerlendiririz. Milletimiz bugüne kadar seçimlerde birtakım değerlendirmelerde bulundu. Onların attığı adımları da bir siyasi parti olarak değerlendirmeye mecburuz. Ama siyasi parti, gerçekler üzerine inşa edilir. Erbakan Hoca'mızın söylemlerini ezberleyip onu ekranlarda dile getirmek, hocamızın yolunda olmanın işareti de değildir."

"Meclis'te grup kurma arayışı içinde olmamız tabiidir"

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun Meclis'te grup kurulmasına yönelik çağrısına ilişkin soruya ise Karamollaoğlu, geçmişte bu gayreti gösterdiklerini ancak bir ittifak sağlanamadığını hatırlattı.

Karamollaoğlu, "Meclis'te bir grup kurulabilmek için birtakım çabalar gösterilecek. Nasıl bir netice alınır onu zaman içinde göreceğiz. Biraz erken belki şartları, altyapısı nasıl olur konuşmak için ama bu arayışın içinde olmamız gayet tabiidir." ifadelerini kullandı.



Türkiye'deki Fransız okulları iki ülke arasında krize neden oldu

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin (X)
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin (X)
TT

Türkiye'deki Fransız okulları iki ülke arasında krize neden oldu

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin (X)
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin (X)

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, bugün Haber Türk gazetesinde yayınlanan röportajında, Türkiye'deki Fransız okullarının statüsü konusunda iki ülke arasında yaşanan krizde Fransa'nın "küstahlığını" kınadı.

Tekin, Fransız okullarının statüsü konusunda Ankara ve Paris arasında devam eden müzakereler hakkında "Sorunun çözülmesi için ikili bir anlaşma yapılması gerekiyor, ancak bunu bile istemiyorlar. Kısacası kibirliler. Bu nedenle henüz bir çözüme ulaşamadık" dedi.

"Bu okullar diplomatik misyonlarda çalışanların çocukları için kurulmuştu ancak Türk öğrencileri de kabul etmeye başladılar. Bu yasalara aykırıdır."

Fransa'nın Ankara Büyükelçiliği, cuma günü öğrencilerin velilerine gönderdiği bir mektupta, "2024-2025 eğitim-öğretim yılından itibaren" Türk öğrencilerin, çoğunlukta oldukları İstanbul ve Ankara'daki Fransız okullarına kayıtlarının reddedilebileceği uyarısında bulundu.

Şarku’l Avsat’ın ulaştığı konu hakkında bilgi sahibi bir kaynağa göre anlaşmazlığın temelinde, Fransa'da resmi olarak tanınan Türk okulları açmak isteyen Ankara'nın süregelen "mütekabiliyet" talebi yatıyor.

Bakana göre, müzakerelerin başarısız olması halinde, bu okullar yeni Türk öğrencileri kabul edemeyecek, ancak eski öğrenciler eğitimlerine devam edebilecek.

Yasak uzun vadede, çoğunlukla Türk öğrencilerin devam ettiği bu okullardaki öğrenci sayısının azalmasına neden olacak.

Türk basınında Ankara'nın Fransız okul müfredatına din derslerinin eklenmesini zorunlu kıldığı yönündeki haberleri değerlendiren Tekin, "Bu apaçık bir yalan ve etik dışı bir yanlış bilgilendirmedir" dedi.

Ancak AFP'nin konuyla ilgili bilgi sahibi bir kaynağa dayandırdığı haberine göre Türk hükümeti, Türkiye'deki Fransız okullarının müfredatının "en azından bazı konularda" Türk okullarının müfredatına yakınlaştırılmasını talep etti.