Hazine ve Maliye Bakanlığı, Bakan Şimşek'in arkadaşına arazi satıldığı iddialarını yalanladı

"Bir fotoğraf karesi ve zorlama bir ifadeyle 'Arkadaşı olduğu için bu araziyi aldı' imasıyla yapılan haber kesinlikle doğru değildir"

Mehmet Şimşek (AA)
Mehmet Şimşek (AA)
TT

Hazine ve Maliye Bakanlığı, Bakan Şimşek'in arkadaşına arazi satıldığı iddialarını yalanladı

Mehmet Şimşek (AA)
Mehmet Şimşek (AA)

Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın sosyal medya hesabından, bir gazetede yer alan "Milyarlık arazi Şimşek'in dostuna" başlıklı habere ilişkin açıklama yapıldı.

Açıklamada, habere konu olan ihalenin gerçekleştiği tarihin 13 Nisan 2023 olduğu belirtilerek, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in söz konusu tarihte Bakanlık görevini icra etmediği gibi Türkiye'de de bulunmadığı bildirildi.

Ayrıca, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in bakanlığa atandığı ilk gün olan 4 Haziran'da Bakanlığın birimleri ile bağlı kurum ve kuruluşların üst düzey bürokratlarına net bir talimat verdiğine işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

Bakan Şimşek, bu talimatıyla 'Mezardan babam çıkıp gelse dahi benim akrabalarım ya da arkadaşım olduğunu ifade eden hiç kimseye kamuda ayrıcalık tanınmayacaktır.' ifadesini açıkça belirtmiştir. Bu yaklaşım, Hazine ve Maliye Bakanı'mız Sayın Mehmet Şimşek'in geçmiş 11 yıllık bakanlığı döneminin net bir duruşudur. Bu çerçevede, bir fotoğraf karesi ve zorlama bir ifadeyle 'arkadaşı olduğu için bu araziyi aldı' imasıyla yapılan bu haber kesinlikle doğru değildir. Bir fotoğraf karesiyle oluşturulmak istenen algı gazetecilik etiğine de aykırıdır. Ayrıca, haberi yapan gazeteci bizi arayıp haberin doğru olup olmadığını sormamıştır. Gazeteciliğin en temel unsuru olan 5N1K kuralına uyulmadan sadece 'çamur at izi kalsın' mantığıyla yapılan bu haber gazetecilik değildir. Bu gazeteci, masa başında kendi hikayesini yazarak bilinçli bir şekilde kamuoyunu yanıltma yoluna gitmiştir. Bu haberi kaynağına sormadan yapan gazeteci hakkında gerekli hukuki süreç başlatılacaktır.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.