Suudi Arabistan'ın yeni Ankara Büyükelçisi Abualnasr, Cumhurbaşkanı'na güven mektubunu sundu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suudi Arabistan Büyükelçisi Fahad Bin Assaad Bin A. Abualnasr’ı kabul etti.

(AA)
(AA)
TT

Suudi Arabistan'ın yeni Ankara Büyükelçisi Abualnasr, Cumhurbaşkanı'na güven mektubunu sundu

(AA)
(AA)

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki kabulde Suudi Arabistan Büyükelçisi Fahad Bin Assaad Bin A. Abualnasr, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a güven mektubu sundu.

Fahad Bin Assaad Bin A. Abualnasr’ın ailesi ve bazı büyükelçilik mensuplarını Cumhurbaşkanı Erdoğan’a takdiminin ardından hatıra fotoğrafı çektirildi. 

Görüşme, Cumhurbaşkanlığı hesabından da paylaşıldı.

Milli Gün'den sonra güven mektubu

Suudi Arabistan Krallığı’nın 93. Milli Günü önceki gün Ankara’da kutlanmıştı.Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçiliğince düzenlenen resepsiyona, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi olarak atanan Fahad bin Assaad Abu Al-Nasr, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve çok sayıda davetli katılmıştı.

Büyükelçi Al Nasr yaptığı konuşmada iki ülke işbirliğine vurgu yaparak şöyle demişti: 

Buradan Suudi Arabistan Krallığı’nın 2030 Uluslararası Expo Fuarına Evsahipliği yapması için adaylığı hususunda verdiği destekten dolayı Türkiye Cumhuriyeti’ne şükranlarımı sunuyorum. Gençliğinin enerjisi ve arzusunu arkasına alan dünya şehirlerinden biri olmak ve bu uluslararası fuara ev sahipliği yapmak için en iyi seviyeyi yakalamak üzere Suudi Arabistan Krallığı'nın başkenti Riyad şehrinden başlayan bu yolculuğu takdir ediyorum. Ayrıca Suudi Arabistan Krallığı ile Türkiye Cumhuriyeti arasındaki tarihi ilişkileri övgüyle anıyorum. Bu ilişkiler Veliaht Prens, Bakanlar Kurulu Başkanı Mohammed b. Salman’ın (Allah Onu Korusun) 2022 Haziran ayında Ankara’ya  gerçekleştirdiği ziyaretle taçlandırılmış ve iki ülke arasında her alanda işbirliğinin derinleştirilmesiyle sonuçlanmıştır. Ayrıca Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bu yılın temmuz ayında Cidde’ye gerçekleştirdiği ziyaret sırasında doğrudan yatırım, savunma sanayi, enerji, savunma ve haberleşme alanlarında 9 anlaşmanın imzalanmasına tanıklık edilmiştir. İki ülke arasında gerçekleştirilen karşılıklı üst düzey ziyaretler, Suudi Arabistan Krallığı ile Türkiye Cumhuriyeti arasında çeşitli alanlardaki iş birliğinin kapsamının genişletilmesine katkı sağlayan yakın ikili ilişkileri güçlendiren olumlu sonuçlar ortaya koymuştur ve yine Suudi-Türk Koordinasyon Konseyi çerçevesinde ortak proje ve girişimler geliştirerek bunları uygulamanın önemini teyit etmiştir.

Suudi Arabistan Krallığı ile Türkiye Cumhuriyeti’nin bölgede ve dünyadaki ağırlığı, süregelen bölgesel krizlerin çözülmesindeki yapıcı rolleri, G-20 grubunun üyeleri olarak kardeş iki ülkenin büyük ekonomik potansiyellere sahip oldukları herkes tarafından bilinmektedir. Dolayısıyla iki ülkenin işbirliği kesinlikle halklarımızın ve tüm dünyanın çıkarınadır.

Yeni Suudi Büyükelçisi Abualnasr kimdir?

Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi olarak atanan Fahad bin Assaad bin Abdulkareem Abualnasr (Fahad bin Esad bin Abdulkerim Ebu Nasr), 12 Mart 1973 tarihinde dünyaya gelen Büyükelçi evli ve bir çocuk babasıdır. 2000 yılında ABD’deki Washington DC Üniversitesi’nde Siyasi İlimler Fakültesi’nden mezun olan Ebu Nasr 2022 yılında aynı üniversitenin Karşılaştırmalı Siyaset bölümünde Yüksek Lisans eğitimini tamamladı. Büyükelçi ayrıca Arapça ve İngilizce biliyor.

Suudi Arabistan Büyükelçisi Fahad Bin Assaad Bin A. Abualnasr​​​​​​​
Suudi Arabistan Büyükelçisi Fahad Bin Assaad Bin A. Abualnasr

2006-2013 yılları arasında Suudi Arabistan’ın Cidde kentindeki Al-Aghar Group’un Kurucu üyesi ve CEO’su olarak görev aldı. 2013-2014 yılları arasında Suudi Arabistan’ın Cidde kentindeki Qaderoon İş ve Engelliler Ağı’nın Genel Müdürlüğünü üstlendi. 

2014-2015 yılları arasında Avusturya’nın Viyana kentinde Kral Abdullah bin Abdulaziz Uluslararası Dinlerarası ve Kültürlerarası Diyalog Merkezi ‘KAICIID’de Baş Görevli ve Mali ve İdari İşler Direktörü olarak çalışan Ebu Nasr 2015-2019 yılları arasında aynı kurumun Genel Müdürü olarak görev yaptı. 2019-2020 yılları arasında ise Suudi Arabistan Kralı’nın Avrupa'daki Büyükelçileri Komitesi'nin Genel Sekreteri görevine getirildi. 

2020 yılından beri Dışişleri Bakanlığı Kamu Diplomasisi Genel Müdür Yardımcısı, Medya Müdürlüğü, İletişim Merkezi ve Yeni Medya, Kültürel Diplomasi Müdürlüğü, Parlamento Diplomasisi Müdürlüğü, Sivil Toplum Kuruluşları Müdürlüğü, Uluslararası Forumlar ve Konferanslar Müdürlüğü, İslami Kurumlar ve Kuruluşlar Müdürlüğü, Diyalog Müdürlüğü'nden sorumludur.

Ebu Nasr ayrıca 2021 yılında Rusya ve İslam Dünyası Konferansı, 2022 yılında Cidde Güvenlik ve Kalkınma Zirvesi ve Arap-Çin Zirvesi - Çin-Körfez Zirvesi’ne katıldı.

Büyükelçi aynı zamanda Ulusal Eğitim, Kültür ve Bilim Komitesi, Suudi Arabistan Resmi Haber Ajansı SPA’nın Yönetim Kurulu, Suudi Arabistan Kralı’nın Dinler Arası ve Kültürlerarası Diyalog Konusundaki Girişimini Takip Eden Ulusal Komite, Sergi ve Kongre Kurumu Yönetim Kurulu, Dışişleri Bakanlığı Diplomatik Kolordu Konseyi’nde üye olarak bulunuyor. 

Suudi Arabistan’ın Dışişleri Bakanlığı'ndaki G20 başkanlığı sırasında G20 Komitesi Sekreteri olarak görev yaptı. Kitap okumak ve edebi yayınları incelemek Ebu Nasr’ın hobileri arasında bulunuyor.

Mısır Büyükelçisi de güven mektubu sundu

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki kabulde Mısır Büyükelçisi Amr Soliman Abdelmeguid Elhamamy, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a güven mektubu sundu.

Independent Türkçe



Erdoğan, Terörsüz Türkiye sürecine desteğini yineledi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da yaptığı konuşmada, ‘çözüm sürecini’ başarıya ulaştırma kararlılığını vurguladı. (Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da yaptığı konuşmada, ‘çözüm sürecini’ başarıya ulaştırma kararlılığını vurguladı. (Cumhurbaşkanlığı)
TT

Erdoğan, Terörsüz Türkiye sürecine desteğini yineledi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da yaptığı konuşmada, ‘çözüm sürecini’ başarıya ulaştırma kararlılığını vurguladı. (Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da yaptığı konuşmada, ‘çözüm sürecini’ başarıya ulaştırma kararlılığını vurguladı. (Cumhurbaşkanlığı)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kürt tarafının ‘barış ve demokratik toplum süreci’ olarak adlandırdığı ve terör örgütü PKK’nın tasfiyesi ile silahsızlanmasını öngören ‘terörden arındırılmış Türkiye’ hedefini başarıya ulaştırma kararlılığını dile getirdi.

Bu açıklama, PKK yönetiminin, cezaevinde bulunan örgüt lideri Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması ve hükümetin Kürtlerin haklarını genişletecek ciddi yasal adımlar atması yönündeki talepleri karşılanmadığı takdirde sürece dair yeni bir adım atmayacaklarını söylemesinin ardından geldi.

Erdoğan, “Türkiye, terörün ortadan kalktığı; kardeşliğin ve istikrarın her karış toprağa hâkim olduğu bir döneme doğru ilerliyor” dedi.

Farklı tutumlar

Erdoğan, İstanbul’daki Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) düzenlenen 4. İlim Yayma Ödülleri töreninde yaptığı konuşmada, “Terörden arındırılmış Türkiye hedefine yaklaştıkça, sabotaj girişimleri, medya kampanyaları ve siyasi-sosyal mühendislik faaliyetleri artıyor” ifadelerini kullandı.

cdf
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Kasım gecesi İstanbul'da düzenlenen İlim Yayma Ödülleri töreninde konuştu. (Cumhurbaşkanlığı)

Erdoğan, “Terörsüz Türkiye sürecinin başarısı için iktidarımızın da, ittifakımızın da, devletimizin de kararlılığının tam olduğunun bilinmesini isterim” dedi.

Aynı dönemde PKK yönetimi, Abdullah Öcalan serbest bırakılmadığı ve Ankara somut, kapsamlı yasal adımlar atmadığı sürece ‘çözüm süreci’ kapsamında yeni bir adım atmayacağını belirterek tehditlerini artırdı. PKK, geçtiğimiz mayıs ayında, Öcalan’ın 27 Şubat’ta İmralı Cezaevi’nden yaptığı ‘barış ve demokratik toplum’ çağrısına yanıt olarak kendini feshettiğini duyurmuştu.

xcdf
Terör örgütü PKK’nın 11 Temmuz'da Irak'ın kuzeyindeki Kandil Dağı'nda düzenlenen silah yakma töreninden (Reuters)

PKK’lı 30 militanın 11 Temmuz’da Kandil Dağı’nda düzenlenen sembolik bir törenle silah bırakmasının ardından, örgüt 26 Ekim’de tüm mensuplarını Türkiye’den Kuzey Irak’a çektiğini açıkladı. Ardından örgütün Zap bölgesindeki güçleri de olası çatışmaları önlemek amacıyla geri çekildiğini duyurdu. Bu adımların tamamı, örgüt lideri Abdullah Öcalan’ın talimatları doğrultusunda PKK tarafından tek taraflı olarak atılmıştı. Ancak PKK yöneticilerinden Amed Malazgirt cumartesi günü AFP’ye yaptığı açıklamada, Öcalan’ın öncülüğünde atılan bu adımlara rağmen örgütün ‘çözüm süreci’ kapsamında artık yeni bir adım atmayacağını söyledi. Malazgirt, Ankara’nın iki temel şartı karşılamaması halinde sürecin ilerlemeyeceğini vurguladı: ‘Öcalan’a özgürlük’ ve ‘Türkiye’de Kürt halkının anayasal olarak tanınması’.

Bu açıklamalar, KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Bese Hozat’ın, Türkiye’nin Kürt meselesi demokratik temelde çözülmediği ve Öcalan ‘baş müzakereci’ olarak muhatap alınmadığı takdirde ‘ciddi risklerle’ ve bir ‘beka sorunu’ ile karşı karşıya kalacağı yönündeki uyarılarının üzerinden sadece birkaç gün sonra geldi.

Kürt televizyonlarından birine konuşan Bese Hozat, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) geçtiğimiz ağustos ayında kurduğu Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyelerinin 24 Kasım’da İmralı’da Öcalan ile gerçekleştirdiği görüşmeyi ‘olumlu ve iyi bir adım’ olarak nitelendirdi, ancak ‘güçlü bir adım olarak değerlendirilemeyeceğini’ söyledi.

PKK yöneticisi Hozat, aynı röportajda, “Türkiye, Kürt meselesini demokratik bir zeminde çözmezse; Kürtlerin varlığını ve kimliğini tanımazsa, köklü yasal reformlar ve değişiklikler yapmazsa, ülkenin geleceği gerçekten karanlık olur” ifadelerini kullandı.

xcvfg
Terör örgütü PKK’nın silahsızlandırılması için yasal bir çerçeve oluşturmakla görevli Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu 4 Aralık'ta toplanacak. (Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin resmi X hesabı)

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nda yer alan siyasi partiler, sürecin işleyişine ilişkin raporlarını hazırlayarak 4 Aralık’ta yapılması planlanan toplantıda sunmak üzere çalışıyor. Öcalan’ı ziyaret eden heyetin (AK Parti, MHP ve DEM Parti’den üç milletvekili) görüşmeye dair bir bilgilendirme yapması bekleniyor.

Barzani’den destek

Diğer yandan Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) lideri Mesud Barzani, Türkiye’deki çözüm sürecine destek verdiğini açıkladı. Barzani, “Bizden ne istenirse yapmaya hazırız” dedi.

Şırnak’ın Cizre ilçesinde yaptığı konuşmada Barzani, Türkiye’deki çözüm sürecini ‘bölge için köklü bir değişim’ olarak nitelendirdi.

dfgr
Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) lideri Mesud Barzani, 29 Kasım'da Şırnak'ta düzenlenen bir etkinlikte konuştu. (Türk medyası)

Barzani, 2013’te başlayan ve 2015’te sona eren barış sürecine daha önce de destek vermiş bir lider olarak, bu kez sürecin halkın, parlamentonun ve siyasi partilerin devlete verdiği destek sayesinde ‘daha organize bir şekilde’ yürütüldüğünü söyledi.

Kürt lider, Türkiye’de barış kapısının açılmasına katkıları nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, TBMM’ye ve Türk halkına teşekkür ederken, süreç kapsamında attığı olumlu adımlar nedeniyle Öcalan’a da teşekkür etti. Barzani, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) sürece ‘tüm gücüyle destek vereceğini’ vurguladı.


İstanbul'da tatil yaparken hayatını kaybeden ailenin odasında zehirli gaz bulundu

Ölen üç Alman turistin kaldığı Fatih ilçesindeki otelin yakınına İstanbul polisi tarafından güvenlik kordonu oluşturuldu (DPA)
Ölen üç Alman turistin kaldığı Fatih ilçesindeki otelin yakınına İstanbul polisi tarafından güvenlik kordonu oluşturuldu (DPA)
TT

İstanbul'da tatil yaparken hayatını kaybeden ailenin odasında zehirli gaz bulundu

Ölen üç Alman turistin kaldığı Fatih ilçesindeki otelin yakınına İstanbul polisi tarafından güvenlik kordonu oluşturuldu (DPA)
Ölen üç Alman turistin kaldığı Fatih ilçesindeki otelin yakınına İstanbul polisi tarafından güvenlik kordonu oluşturuldu (DPA)

Anadolu Ajansı'nda dün yer alan habere göre, İstanbul'da hayatını kaybeden Hamburg’dan tatil için gelen Türk ailenin otel odasında zehirli gaz fosfin bulundu.

Adli tıp raporuna atıfta bulunan ajans, maddenin odadan alınan sürüntü örneklerinde ve otel havlularında da tespit edildiğini belirtti. Ancak ölüm nedeni henüz bilinmiyor.

Alüminyum fosfit, zararlılarla mücadelede yaygın olarak kullanılır. Suyla veya yeterli miktarda atmosferik nemle temas ettiğinde, zehirli bir gaz olan fosfin üretir. Bu gaz, memelilerde hücrelere zarar verir ve yüksek konsantrasyonlarda kanda oksijen taşınmasını engeller.

İnsanlarda fosfin, kuru öksürük, kusma ve karaciğer ve böbrek fonksiyonlarında bozulma gibi semptomlara neden olabilir ve solunduğunda ölümcül olabilir.

Hamburg’dab gelen Türk ailenin dört üyesi, kasım ayının ortasında İstanbul'da tatildeyken hayatını kaybetti.

Adli tıp ön raporuna göre ailenin odasının altındaki odada bulunan pestisitler ölümlerine neden olmuş olabilir, ancak bu henüz doğrulanmadı.

AA’nın haberine göre, ailenin yemek yediği yerlerde yapılan tetkiklerde herhangi bir anormalliğe rastlanmaması üzerine ölüm nedeninin gıda zehirlenmesi olduğu yönündeki ilk şüpheler de reddedildi.


Türkiye, İsrail'in muhalefetine rağmen Gazze'ye destek vermek istiyor

Türkiye, İsrail'in muhalefetine rağmen Gazze'ye destek vermek istiyor
TT

Türkiye, İsrail'in muhalefetine rağmen Gazze'ye destek vermek istiyor

Türkiye, İsrail'in muhalefetine rağmen Gazze'ye destek vermek istiyor

Konuya yakın Türk yetkililere göre, İsrail'in muhalefetine rağmen Türkiye, Gazze Şeridi'ndeki çoğunluğu Müslüman, ABD destekli bir güce binlerce asker göndermeye hazırlanıyor.

Şarku’l Avsat’ın Bloomberg'ten aktardığı habere göre isimlerinin açıklanmasını istemeyen kaynaklar, ABD, Ankara'nın geçen ay Mısır ve Katar ile birlikte Gazze'de ateşkes sağlanması için arabuluculuk yapmasının ardından, ABD tarafından önerilen çok aşamalı bir planın parçası olan uluslararası istikrar gücüne Türkiye'nin katılımını genel olarak desteklediğini belirtti.

Konuşlanmada muharebe ve istihkam birliklerinin yer alması beklenirken, Türkiye, İsrail'in Gazze Şeridi'ne girmesinin ardından Washington'un İsrail'in askeri güç kullanımını sınırlamasını istiyor.

dcfr
Gazze Şeridi'ndeki Cibaliye'de yıkımın ortasında bir sebze tezgahı (AP)

Türkiye'nin, Trump'ın ateşkesin kalıcı bir barışa dönüşmesini sağlama planının önemli bir bileşeni olan uluslararası istikrar gücüne İsrail'in onayı olmadan nasıl katılabileceği henüz belirsizliğini koruyor.

Türk hükümeti, ABD'nin baskı yapması halinde İsrail'in sonunda geri adım atabileceğine inanıyor, ancak şu ana kadar İsrail hükümetinin geri adım atacağına dair bir işaret yok.