ABD merkezli Politico, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı "2024 Avrupa'nın en güçlü kişileri" arasında gösterdi

ABD merkezli yayın kuruluşu Politico, "arabulucu" olarak nitelendirdiği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı "2024 Avrupa'nın en güçlü kişileri" arasında gösterdi

Recep Tayyip Erdoğan (AA)
Recep Tayyip Erdoğan (AA)
TT

ABD merkezli Politico, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı "2024 Avrupa'nın en güçlü kişileri" arasında gösterdi

Recep Tayyip Erdoğan (AA)
Recep Tayyip Erdoğan (AA)

Politico, Avrupa'dan 28 ismi, 3 ayrı kategoride "2024 Avrupa'nın en güçlü kişileri" listesine aldı.

"İcracı (Doers)" kategorisinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, "arabulucu" olarak nitelendirildi ve 5. sırada yer aldı.

Politico'nun internet sitesindeki profilde, uzun süredir kendisini "güçlü bir jeopolitik lider" olarak konumlandırmaya çalışan Erdoğan'ın, 2016'da başarısız bir darbe girişimini atlattığı hatırlatıldı. Erdoğan'ın "son dönemde en çok, iki en büyük jeopolitik kriz olan Rusya-Ukrayna Savaşı ve İsrail-Hamas çatışmasından fayda sağladığı" ifadesi kullanıldı.

Ukrayna ve Gazze'deki rolüne dikkat çekildi

Profilde, "Hem Kremlin hem de Ukrayna Devlet Başkanlığı ofisiyle bağlantısı bulunan birkaç kişiden biri olan Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin askerlerini 2022'de Ukrayna'ya gönderdiğinden beri arabuluculuk rolü üstleniyor." ifadesine yer verildi.

Ayrıca profilde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Karadeniz Tahıl Anlaşması'na da öncülük ettiği ve anlaşmanın devamı için çabaladığı vurgulandı.

Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırılarının ardından Erdoğan'ın bir kez daha "arabuluculuk" rolü oynamak istediği belirtilen profilde, Erdoğan'ın "İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın yanı sıra Mısır, Lübnan ve Katar liderleriyle gerilimin azaltılmasını görüştüğü" kaydedildi.

Erdoğan'ın daha sonra kendisini Filistin'in yanında konumlandırdığına işaret edilen profilde, İsrail'i "işgalci" olarak nitelendirdiği ve "Gazze'de yaşanan katliamın asıl suçlusunun Batı olduğunu" söylediği anımsatıldı.

"AB yetkilileri, Erdoğan ile işbirliğini artırmanın yollarını arıyor"

Profilde, Erdoğan'ın aynı zamanda kendisini Avrupa Birliği'nin (AB) yörüngesine tekrar sokmaya çalışarak, İsveç'in NATO'ya üyelik sürecini de Türkiye'nin uzun süredir duraklama dönemine giren AB'ye üyelik sürecinin "dışına çıkmak" için kullandığı belirtildi.

Şu anda Türkiye'de AB'ye üyeliğin konuşulmadığına işaret edilen profilde, "Ancak AB yetkilileri, Erdoğan ile işbirliğini artırmanın yollarını arıyor. Bunu, Türk liderin başka bir jeopolitik zaferi olarak değerlendirin." görüşüne yer verildi.

Aynı kategoride, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni birinci, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ikinci, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron üçüncü, Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Başkanı Andriy Yermak dördüncü sırada yer aldı.

Erdoğan'ı, AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Maros Sefcovic, Fransa'da geçen seneki başkanlık seçimlerinde yarışan aşırı sağcı Marine Le Pen, Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde, İngiltere'de ana muhalefetteki İşçi Partisi lideri Keir Starmer takip etti.



Türkiye'deki Fransız okulları iki ülke arasında krize neden oldu

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin (X)
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin (X)
TT

Türkiye'deki Fransız okulları iki ülke arasında krize neden oldu

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin (X)
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin (X)

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, bugün Haber Türk gazetesinde yayınlanan röportajında, Türkiye'deki Fransız okullarının statüsü konusunda iki ülke arasında yaşanan krizde Fransa'nın "küstahlığını" kınadı.

Tekin, Fransız okullarının statüsü konusunda Ankara ve Paris arasında devam eden müzakereler hakkında "Sorunun çözülmesi için ikili bir anlaşma yapılması gerekiyor, ancak bunu bile istemiyorlar. Kısacası kibirliler. Bu nedenle henüz bir çözüme ulaşamadık" dedi.

"Bu okullar diplomatik misyonlarda çalışanların çocukları için kurulmuştu ancak Türk öğrencileri de kabul etmeye başladılar. Bu yasalara aykırıdır."

Fransa'nın Ankara Büyükelçiliği, cuma günü öğrencilerin velilerine gönderdiği bir mektupta, "2024-2025 eğitim-öğretim yılından itibaren" Türk öğrencilerin, çoğunlukta oldukları İstanbul ve Ankara'daki Fransız okullarına kayıtlarının reddedilebileceği uyarısında bulundu.

Şarku’l Avsat’ın ulaştığı konu hakkında bilgi sahibi bir kaynağa göre anlaşmazlığın temelinde, Fransa'da resmi olarak tanınan Türk okulları açmak isteyen Ankara'nın süregelen "mütekabiliyet" talebi yatıyor.

Bakana göre, müzakerelerin başarısız olması halinde, bu okullar yeni Türk öğrencileri kabul edemeyecek, ancak eski öğrenciler eğitimlerine devam edebilecek.

Yasak uzun vadede, çoğunlukla Türk öğrencilerin devam ettiği bu okullardaki öğrenci sayısının azalmasına neden olacak.

Türk basınında Ankara'nın Fransız okul müfredatına din derslerinin eklenmesini zorunlu kıldığı yönündeki haberleri değerlendiren Tekin, "Bu apaçık bir yalan ve etik dışı bir yanlış bilgilendirmedir" dedi.

Ancak AFP'nin konuyla ilgili bilgi sahibi bir kaynağa dayandırdığı haberine göre Türk hükümeti, Türkiye'deki Fransız okullarının müfredatının "en azından bazı konularda" Türk okullarının müfredatına yakınlaştırılmasını talep etti.