İstanbul barajlarında su seviyesi bir günde yüzde 5,4 arttı

İstanbul'da dün etkili olan yağmurun ardından barajlardaki doluluk oranı 1 günde yüzde 5,4 artarak yüzde 31,03'e yükseldi

"Yağışların önümüzdeki dönemde aralıklarla artmasını bekliyoruz. Ocak ve şubat aylarında barajlarda doluluk oranı daha da artacaktır" (AA)
"Yağışların önümüzdeki dönemde aralıklarla artmasını bekliyoruz. Ocak ve şubat aylarında barajlarda doluluk oranı daha da artacaktır" (AA)
TT

İstanbul barajlarında su seviyesi bir günde yüzde 5,4 arttı

"Yağışların önümüzdeki dönemde aralıklarla artmasını bekliyoruz. Ocak ve şubat aylarında barajlarda doluluk oranı daha da artacaktır" (AA)
"Yağışların önümüzdeki dönemde aralıklarla artmasını bekliyoruz. Ocak ve şubat aylarında barajlarda doluluk oranı daha da artacaktır" (AA)

İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) verilerine göre, 11 Kasım'da yüzde 16,18 seviyelerine kadar gerileyen barajlardaki doluluk oranı, yağışlı dönemin ardından artmaya başladı.

Özellikle kent genelinde dün etkili olan yağışlar nedeniyle barajlardaki doluluk oranını bir günde yüzde 5,4 artış gösterdi.

Dün yüzde 25,63 olan doluluk seviyesi, bugün itibariyle yüzde 31,03'e çıktı.

Azami 868 milyon 683 bin metreküp su biriktirme hacmine sahip baraj ve göletlerdeki su miktarı ise 269 milyon 51 bin metreküpe yükseldi.

Su miktarı Istrancalar'da yüzde 22,96, Terkos'ta yüzde 16,1, Sazlıdere'de yüzde 12,85, Alibey'de yüzde 38,59, Büyükçekmece'de yüzde 16,07, Ömerli'de yüzde 55,02, Darlık'ta yüzde 45,21, Elmalı'da yüzde 73,79, Pabuçdere'de yüzde 8,86 ve Kazandere'de yüzde 14,09 ölçüldü.

Son 9 yılın doluluk oranları

İSKİ istatistiklerine göre, 30 Kasım tarihli baraj doluluk oranları 2015'te yüzde 64,08, 2016'da yüzde 36,37, 2017'de yüzde 54,62, 2018'de yüzde 55,06, 2019'da yüzde 35,74, 2020'de yüzde 24,76, 2021'de yüzde 41,19, 2022'de yüzde 34,43 iken bugün yüzde 31,03 olarak ölçüldü.

Kuraklığın en çok etkilediği barajların başında gelen Alibey Barajı'nda da yağışlarla birlikte doluluk arttı.

Dün yüzde 30,18 olan oran, 1 günlük yağışla yüzde 8,41 artarak, yüzde 38,59'a yükseldi.

Istrancalar'da dünkü yüzde 31,71'lik doluluk oranı, bugün yüzde 32,96 olarak belirlendi.

Darlık Barajı'nda yüzde 39,81 olan doluluk bugün 45,21 olarak istatistiklere yansıdı.

En fazla artış Elmalı Barajı'nda yaşandı

Barajlarda arasında bir günlük yağışlarla en fazla doluluk artışı Elmalı Barajı'nda meydana geldi. Elmalı'da dünkü oran yüzde 46,98 iken bugün yüzde 26,81 artarak yüzde 73,79'a çıktı.

Ömerli Barajı'nda doluluk oranı, bugün yüzde 55,02'e yükseldi. Dün 47,62 olarak kayıtlara geçen doluluk oranı, yüzde 7,4 artmış oldu.

Büyükçekmece Barajı'nda ise yüzde 9,31 olan dünkü doluluk oranı, 16,07'ye çıktı.

"Su seviyesi barajlarda yüzde 30'un üzerine çıktı"

İstanbul Aydın Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi ve Meteoroloji Mühendisi Güven Özdemir, Balkanlar'dan gelen İzlanda kökenli alçak basınç sistemlerinin Türkiye'ye yağış getirdiğini söyledi.

Alçak basınç sisteminin zaman zaman Akdeniz Çukuru'na da indiğini belirten Özdemir, "Sıcak olması dolayısıyla deniz etkisini de arkasına alarak ülkemizin kuzeybatı, batı ve güneybatı kısımlarında kuvvetli rüzgarla birlikte yağışlara neden olmuştur. Bu yağışlar, iç ve yüksek kesimlerde bol kar bıraktı." diye konuştu.

Özdemir, alçak basınç sisteminin Marmara Bölgesi'ne yağış getirdiğini anlattı.

Barajların bir dönem kuruma noktasına geldiğini anımsatan Özdemir, "Son zamanlardaki yağışlarla birlikte barajlardaki doluluk oranının artmaya başladı. Özellikle dünkü yağışla birlikte tekrar su seviyesi barajlarda yüzde 30'un üzerine çıktı. Toprak suya doymaya başladı. Yağışların önümüzdeki dönemde aralıklarla artmasını bekliyoruz. Ocak ve şubat aylarında barajlarda doluluk oranı daha da artacaktır." ifadelerini kullandı.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.