ABD Büyükelçisi Flake: Kongrenin Türkiye'ye F-16 satışını onaylaması önemli bir adım

ABD'nin Ankara Büyükelçisi Jeffry Flake, ABD Kongresinin Türkiye'nin 40 yeni ve 79 modernize edilmiş F-16 uçağı satın almasını onaylama kararının ileriye doğru atılmış önemli bir adım olduğunu söyledi

Jeffry Flake (AA)
Jeffry Flake (AA)
TT

ABD Büyükelçisi Flake: Kongrenin Türkiye'ye F-16 satışını onaylaması önemli bir adım

Jeffry Flake (AA)
Jeffry Flake (AA)

ABD'nin Ankara Büyükelçiliği, X sosyal medya hesabından Flake'in ABD Kongresinin Türkiye'nin F-16 satın almasını onaylamasına ilişkin ifadelerini paylaştı.

Büyükelçi Flake, "Kongrenin bu hafta, Türkiye'nin 40 yeni ve 79 modernize edilmiş F-16 uçağı satın almasını onaylama kararı ileriye doğru atılmış önemli bir adımdır. Türkiye'nin F-16 filosu, NATO'nun gücü açısından hayati önem taşımakta, müttefiklerin gelecekte birlikte çalışabilirliğini teminat altına almaktadır." ifadelerini kullandı.

F-16 satışına ilişkin 15 günlük inceleme süreci tamamlandı

ABD yönetiminin 26 Ocak'ta Türkiye'ye F-16 satışına ilişkin Kongreye gönderdiği resmi bildirimin ardından yasal olarak belirlenen 15 günlük inceleme süreci, satışı durduracak engelleme olmadan tamamlandı.

ABD Dışişleri Bakanlığının 26 Ocak'ta Kongreye gönderdiği resmi bildirimin ardından başlayan 15 günlük inceleme ve itiraz sürecinde sadece Kentucky Senatörü Rand Paul'ün Senatoya sunduğu itiraz gündeme geldi.

Paul'ün sunduğu tasarı Senato Dış İlişkiler Komitesine havale edilirken, burada tasarıya ilişkin herhangi bir işlem yapılmadı.

Böylece ABD yönetiminin resmi bildiriminin ardından Kongredeki 15 günlük süre dün gece ABD saatiyle sona erdi ve ABD Silah İhracat Kontrol Yasası (AECA) uyarınca satışa ilişkin sürecin ilgili kurumlar arasında başlamasının önünde engel kalmadı.

Türkiye, ABD'den 40 yeni F-16 Blok 70 savaş uçağı ve envanterindeki 79 uçak için ise modernizasyon kiti talep etmişti.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.