KAAN'ın ilk uçuşu Yunan medyasında geniş yer aldı

Milli muharip uçak KAAN'ın ilk uçuşu, Yunan medyasında geniş yer tuttu

Yunan basını, KAAN'ın Batılı silah sistemlerine alternatif olarak görüldüğünü vurguladı (AA)
Yunan basını, KAAN'ın Batılı silah sistemlerine alternatif olarak görüldüğünü vurguladı (AA)
TT

KAAN'ın ilk uçuşu Yunan medyasında geniş yer aldı

Yunan basını, KAAN'ın Batılı silah sistemlerine alternatif olarak görüldüğünü vurguladı (AA)
Yunan basını, KAAN'ın Batılı silah sistemlerine alternatif olarak görüldüğünü vurguladı (AA)

Ülkenin en çok okunan gazetelerinden Kathimerini, "KAAN'ın ilk uçuşundan ne öğrendik – Ege'de güç dengelerini değiştiriyor mu" başlıklı haberinde "Türkiye, KAAN'ın uçuşuyla kendi ülkesi içinde 5'inci nesil uçak üretiminde önemli bir adım daha attı." ifadesine yer verdi.

Haberde, KAAN'ın 5'inci nesil uçaklarda F-35'lere alternatif olduğuna işaret edildi.

Gazete, KAAN'ın henüz operasyonel bakımdan kullanılabilir olmamasına rağmen başarılı uçuş denemesinin, programın küçük gecikmelerle de olsa öngörülen zamanlamada ilerlediğini kanıtladığını bildirdi.

"Batı ve ABD silah sistemlerine bağımlılık derecesini azaltacak"

Milli muharip uçak KAAN'ın teknik özelliklerine ayrıntılı değinilen haberde, KAAN'ın 2030'a kadar operasyonel bakımdan hazır olabileceği ve bunun da Türkiye'nin Batı ve ABD tarafından üretilen silah sistemlerine bağımlılık derecesini azaltacağı ifade edildi.

Gazete, isim vermeden Yunanistan Hava Kuvvetlerinin deneyimli yetkililerine dayandırdığı yorumda, KAAN'ın tüm hedeflerine ulaşsa dahi Yunanistan ile Türkiye arasındaki dengeyi en azından operasyonel seviyede çok büyük ölçüde değiştirmeyeceğini ileri sürdü.

Ukrayna, Azerbaycan ve Pakistan gibi ülkelerin de KAAN'la ilgilendiği vurgulanan haberde, "Ancak kimse Türkiye'nin stratejik faydasını tartışamaz. KAAN, hiçbir zaman hizmete girmese bile komşunun savunma sanayisindeki teknolojik yetisinin yükseldiğinin bir kanıtıdır. 24 ayda 4 Türk uçağının ilk uçuşunu gerçekleştirdiğinin düşünülmesi bile yeterlidir. KAAN, İnsansız Hava Aracı Anka-3, Bayraktar TB3 ve Kızılelma." değerlendirmesinde bulunuldu.

"F-35 ve F-22'nin muadili olmaya aday"

Ta Nea gazetesi de ana sayfasında yer verdiği haberde KAAN'ın ABD'ye ait "GE F110" tipi motorla uçtuğunu, belli sayıda KAAN'ın F110 ile uçacağını, diğer KAAN'ların ise her şey yolunda giderse iki yıl içinde hazır olacak yerli motorla uçacağını belirtti.

Haberde, KAAN'ın F-35 ve F-22'nin muadili olmaya hazırlandığı ifade edildi.

"Greek Reporter" isimli haber portalı da "Türkiye'nin 5'inci nesil muharip uçağı KAAN ilk uçuşunu gerçekleştirdi" başlığıyla yayımladığı haberde teknik özelliklere ve Türk yetkililerinin açıklamalarına yer verdi.

Haberde, Türkiye'nin KAAN'ı F-35 savaş uçaklarının alternatifi gördüğü belirtildi.

"CNN Greece" haber sitesinin "Türk muharip uçağı KAAN'ın ilk uçuşu" başlıklı haberinde KAAN'ın, ABD'nin Ankara'yı F-35 programından çıkarmasının ardından Türk hava savunma sanayisinin geliştirdiği düşük görünürlükte "stealth" sistemine sahip bir uçak olduğu ifade edildi.

Haberde, Rusya'nın İstanbul Başkonsolosu'nun 5'inci nesil Türk muharip uçağının üretimi için ülkesinin işbirliğine hazır olduğunu kaydettiğine işaret edildi.

"Türk savunma sanayisinin en büyük projelerinden biri"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "En gururlu günlerden biri" şeklindeki sözlerini başlığına taşıyan "Imerisia" gazetesi de KAAN için "Türk savunma sanayisinin en büyük projelerinden biri" ifadesini kullandı.

KAAN'ın yapay zeka tarafından desteklendiği vurgulanan haberde, uçağın insansız hava araçlarıyla işbirliği yapabilecek, yeni nesil silahlarla savaşabilecek, süpersonik hızla tam isabet edebilecek özelliklere sahip olduğu kaydedildi.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.