Dışişleri: İsrail’in masum sivilleri hedef alması Filistin halkını yok etmeyi hedeflediğinin delilidir

Dışişleri Bakanlığı, "Gazzelileri açlığa mahkum eden İsrail’in, bu defa yardım kuyruğundaki masum sivilleri hedef almasının Filistin halkını bilinçli biçimde ve toplu olarak yok etmeyi hedeflediğinin delili olduğunu" bildirdi.

AA
AA
TT

Dışişleri: İsrail’in masum sivilleri hedef alması Filistin halkını yok etmeyi hedeflediğinin delilidir

AA
AA

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in Gazze'de yardım bekleyen sivillere saldırısına ilişkin, "İsrail, Nabulsi meydanındaki Filistinlileri öldürerek, işlemekte olduğu insanlığa karşı suçlara bir yenisini eklemiştir. Gazzelileri açlığa mahkum eden İsrail’in, bu defa yardım kuyruğundaki masum sivilleri hedef alması, Filistin halkını bilinçli biçimde ve toplu olarak yok etmeyi hedeflediğinin delilidir." ifadelerine yer verildi.

Açıklamada ayrıca şunlar kaydedildi:

"İsrail, Gazze’deki askeri operasyona derhal son vermek zorundadır, ancak İsrail hükümeti bu kararı alabilecek sağduyu ve vicdana sahip değildir. Tüm dünya, Gazze’de yaşanan zulmün bölgenin de ötesinde küresel yansımaları olacak bir felakete dönüşmek üzere olduğunu görmelidir. Bu çerçevede, İsrail hükümeti üzerinde etkisi olan tüm kesimleri, Gazze’de yaşanan vahşeti durdurmaya çağırıyoruz."

Yardım bekleyen Filistinlilerin öldürülmesi

Gazze'deki Filistin Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze kentinin güneyinde Reşid Caddesi'ndeki Nablusi Kavşağı'nda insani yardım bekleyenlere yönelik saldırısında 112 kişinin öldüğünü, 760 kişinin yaralandığını açıklamıştı.

İsrail güvenlik kaynakları, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yardım tırlarının etrafını saran Filistinlilerin tırların geçişini sağlayan İsrail askerlerine "tehdit oluşturacak biçimde yaklaştığını" savunurken, İsrail askerlerinin duruma ateş açarak karşılık verdiğini itiraf etmişti.

Kaynaklar olayın soruşturulduğunu belirtirken, İsrail ordusundan yapılan yazılı açıklamada ise "Gazze sakinlerinin tırların etrafını sardığı ve yardımları yağmalamaya başladığı, bazı Filistinlilerin itiş-kakış ve izdihamda yaralandığı" iddia edilmişti.



Türkiye 'gerektiğinde' Suriye'de ‘tansiyonu düşürmek’ için İsrail ile teknik görüşmeler yapıyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
TT

Türkiye 'gerektiğinde' Suriye'de ‘tansiyonu düşürmek’ için İsrail ile teknik görüşmeler yapıyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan dün yaptığı ve Reuters tarafından aktarılan açıklamasında Türkiye'nin gerektiğinde Suriye'de tansiyonu düşürmek için İsrail ile teknik görüşmeler yaptığını söyledi.

Fidan, Türkiye’nin İsrail de dahil olmak üzere Suriye'deki hiçbir ülkeyle çatışmaya girme niyeti olmadığını vurguladı.

Dışişleri Bakanı, İsrail ile Suriye konusunda gerilimin arttığı bir dönemde CNN Türk’e konula ilgili açıklamalarda bulundu.

Basında yer alan haberlere göre İsrail'in geçtiğimiz hafta Suriye’de bombaladığı hava üsleri, Türkiye'nin Suriye ile yapmayı planladığı ortak savunma anlaşmasının bir parçası olarak asker konuşlandırmayı planladığı yerlerdi.

Dışişleri Bakanı Fidan, açıklamasında şunları söyledi:

“Suriye'de güvenlik iş birliği olacak ve biz Suriye için istikrar ve refah istiyoruz. Ama Suriye'nin tekrar Türkiye'nin milli güvenliğini tehdit edecek bir iç karışıklığa, bir operasyona, bir provokasyona maruz kalmasını da izleyemeyiz. Ona da sadece bakmakla yetinmeyiz.”

İsrail, Beşşar Esed rejimin geçtiğimiz aralık ayında düşmesinin ardından Suriye toprakları içinde kalan bir tampon bölge de dahil olmak üzere Suriye'nin güneybatısındaki bazı bölgelerin kontrolünü ele geçirdi, Suriye ordusuna ait silahları ve askeri üsleri hedef alan bombardımanlar düzenledi.

İsrail, geçtiğimiz hafta Hama ve Humus'taki hava üslerinin yanı sıra Şam'daki askeri altyapıyı da bombaladığını duyurdu.

Dışişleri Bakanı Fidan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Amerika’nın (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu'ya tabiri caizse bir ayar vermesi gerekiyor.”

Türkiye, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırılarını ‘ülkedeki istikrar çabalarını engellemek’ olarak değerlendirirken İsrail, ‘kendi güvenlik çıkarlarını korumak için hareket ettiğini’ öne sürüyor.