Erdoğan: Barış, terör örgütünün silah bırakmaya başlamasıyla ivme kazanacak

 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AFP)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AFP)
TT

Erdoğan: Barış, terör örgütünün silah bırakmaya başlamasıyla ivme kazanacak

 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AFP)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (AFP)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün yaptığı açıklamada, barış çabalarının, önümüzdeki hafta başlaması planlanan terör örgütünün silah bırakmasıyla ivme kazanacağını söyledi.

Erdoğan, Azerbaycan'da düzenlenen ekonomi zirvesinden dönerken gazetecilere yaptığı açıklamada, “Terör örgütü silah bırakma kararını uygulamaya başladığında süreç biraz daha hızlanacak” dedi.

Anadolu Ajansı, Erdoğan'ın bugün yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump'ın başkanlık döneminde F-35 uçaklarının kademeli olarak teslim alınmasını beklediğini aktardı.

Erdoğan, geçtiğimiz haziran ayında Trump ile Türkiye'nin uçak alımı konusunda görüştüğünü, teknik görüşmelerin iki ülke arasında başladığını ve ilerleme kaydedilmesini umduğunu söylemişti.

Cumhurbaşkanı, İran ile İsrail arasındaki ateşkesin, Gazze'de ateşkesin önünü açmasını umduğunu da dile getirmişti.

Erdoğan, Trump'tan Gazze'de yardım bekleyenlere ateş açılması konusunda müdahale etmesini istediğini belirtti.

Suriye konusunda kırmızı çizgilerin net olduğunu vurgulayan Erdoğan, Ankara'nın terör örgütlerine veya bunlarla bağlantılı oluşumlara meşruiyet kazandırmaya yönelik hiçbir plana izin vermeyeceğini ifade etti.

PKK, geçen mayıs ayında örgütünün yapısını feshettiğini ve silahlı mücadeleyi sonlandırdığını açıklamıştı. Türkiye, PKK'yı terör örgütü olarak tanımlıyor ve on yıllardır bu örgütle mücadele ediyor.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.