Fed'in zararı 122,6 milyar dolara ulaştı

ABD Merkez Bankasının (Fed) zararı, kasım sonu itibarıyla 122 milyar doları aştı

(AA)
(AA)
TT

Fed'in zararı 122,6 milyar dolara ulaştı

(AA)
(AA)

Fed'in Eylül 2022'den bu yana zarar etmesi, ABD Hazinesi'ne katkıda bulunamaması, ülkenin kamu borçları üzerindeki faiz yükünün arttığı bir dönemde endişelere neden oluyor.

Fed, sahip olduğu tahvillerden elde ettiği faizler ve bankalara sağladığı hizmetlerden elde ettiği gelirden daha fazla faiz ödüyor.

Fed, Eylül 2022 itibarıyla zarara geçti

Fed'in gelirinin operasyon maliyetini aşmasıyla Banka, fazla kazançlarını ABD Hazinesi'ne aktaramaz hale geliyor.

Fed verilerine göre, Mart 2022'de varlık alım operasyonunu tamamlayarak faiz artırımlarına başlayan Bankanın Eylül 2022 itibarıyla zarara geçtiği görülüyor. Bankanın zararı, faiz artırımlarına paralel olarak artarken, kasım sonu itibarıyla 122,6 milyar dolara ulaştı.

Agresif para politikası duruşu Fed'in finansallarını etkilemesinin yanı sıra faiz giderleri artan ABD Hazinesi üzerinde de baskı oluşturuyor. ABD Hazinesi, 33 trilyon doların üzerindeki kamu borçlarının Ekim 2023 sonu itibarıyla 1 trilyon doları aşan faiz maliyetiyle boğuşuyor.

Para politikası görünümüne ilişkin belirsizlik Fed'in zararını ne zaman telafi edeceğine dair tahminleri zorlaştırıyor

Fed'in St. Louis Şubesi ekonomistleri Miguel Faria e Castro ve Samuel Jordan-Wood tarafından kasım sonunda yayımlanan analizde, Fed'in karşı karşıya olduğu finansal zorluklar ortaya konuldu.

Analizde, Fed'in, son 10 yılın büyük bir bölümünde Hazine'ye her ay 5 ila 10 milyar dolar arasında para aktarırken, Eylül 2022 itibarıyla aktaramadığına işaret edildi.

Para politikası görünümüne ilişkin belirsizlik, zararın nihai boyutunun ne kadar olacağını, ne zaman son bulacağını ve Fed'in zararı ne zaman telafi ederek Hazine'ye aktarmaya başlayacağını tahmin etmeyi zorlaştırırken St. Louis Fed ekonomistleri, Fed'in zararını karşılamak ve ABD Hazinesi'ne tekrar para aktarmaya başlamak için yaklaşık 4 yıla daha ihtiyacı olacağı tahmininde bulundu.

Bu arada, piyasalar, faiz oranlarındaki artışın sonuna gelindiğini fiyatlarken, faiz indirimlerine ne kadar yakın olunduğu konusunda ise belirsizlik devam ediyor.

İstihdam piyasasının hala görülmek istenenden güçlü olması ve istihdam artışlarının en yoğun gözlemlendiği hizmet sektöründe harcamaların canlı olması faizlerin uzun süre yüksek kalacağına işaret ediyor.

New York Fed ise Bankanın 2025'te karlılığa döneceğini ve Hazine'ye yeniden para aktarmaya başlayabileceğini öngörüyor.

Son 10 yılda 1 trilyon dolar kar aktarmıştı

Faaliyetlerini finans sektörüne sağladığı hizmetler ve tahvil getirilerinden finanse eden Fed'in bilançosunun bir tarafı varlıklardan, diğer tarafı ise yükümlülüklerden oluşuyor.

Fed, çok düşük para piyasası faiz oranı ve büyük bir bilançodan elde ettiği gelirin etkisiyle son 10 yılda Hazineye yaklaşık 1 trilyon dolar kar aktarmıştı.

2021'de Hazineye 109 milyar dolar aktaran Fed'in, geçen yıl kar aktarımı 76 milyar dolara gerilemişti.

Salgın önlemleri Fed'in bilançosunu şişirmişti

ABD'de Kovid-19 salgınının Mart 2020'de etkili olmasıyla Fed, salgının ekonomik etkilerini sınırlamak için hızla önlemler almıştı.

Faiz oranlarını sıfıra indiren Banka, sınırsız parasal genişleme başlatmış ve bankacılık sistemine rezerv enjekte ederek büyük miktarlarda ABD Hazine tahvili ve ipoteğe dayalı menkul kıymet (MBS) satın almıştı.

Bu alımların bir sonucu olarak Fed'in salgın öncesinde yaklaşık 4 trilyon dolar olan bilançosunun büyüklüğü, 2 kattan fazla artarak 2022'nin ortalarında yaklaşık 9 trilyon dolara ulaşmıştı.

Fed'in bilançosunun 29 Kasım itibarıyla büyüklüğü ise yaklaşık 7,8 trilyon dolar seviyesinde bulunuyor.



Burger King, Hint restoranına yenildi

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP
TT

Burger King, Hint restoranına yenildi

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

Amerikalı fast food zinciri Burger King, aynı isimli Hint restoranına karşı 13 yıllık hukuk mücadelesini kaybetti.

Hindistan'da bir mahkeme, Burger King'in, Hindistan'ın batısındaki Maharaştra eyaletinin Pune şehrinde marka hakkı ihlali iddiasıyla açtığı davayı düşürdü ve Pune'deki restoranın 1992'de, çok uluslu şirket ülkede iş yapmaya başlamadan çok önce işletilmeye başlandığını vurguladı.

Burger King, 1953'te Insta-Burger King adıyla kurulmuş ve 1959'da Burger King olarak isim değiştirmişti. Hindistan pazarına Kasım 2014'te girerek ilk satış noktasını başkent Delhi'de açmış ve bir sonraki yıl Pune'ye gelmişti.

Şirket, Parsi çift Anahita İrani ve Shapoor İrani'nin Pune'deki restoranlarına Burger King ismini verdiğini öğrendikten sonra onlara 2009'da bir ihtarname gönderdiğini belirtmişti.

İraniler, o dönemde Hindistan'da işletilen bir Burger King restoranı bulunmadığı için şirketin hukuken bir hak talep edemeyeceğini belirterek yanıt vermişti.

Burger King, 2011'de telif haklarının ihlal edildiğini öne sürerek Pune'deki restorana dava açmış ve tazminat da talep etmişti.

İraniler bu ismi 1992'den beri, Amerikalı zinciri Hindistan'a gelmeden 10 yıldan fazla süredir kullandığını savunmuştu. Logoları farklı olduğu için Pune'deki restoranın küresel zincirle karıştırılması mümkün olmadığını eklemişti.

İranilerin itirazında "Sanıklar Burger King kelimeleri arasında Burger King (Burger Kralı) kelimelerini tasvir etmek için bir taç kullanıyor ama görünüşe göre davacılar bunu hiç kullanmamış. Bu sebeple görsel yanıltma noktasında bir sorun bulunmuyor" diye belirtilmişti

Fakat dava uzayınca İraniler, restoranlarının ismini Burger olarak değiştirmişti.

İraniler de dava sebebiyle işlerinin zarar gördüğünü ileri sürerek fast food devine bir karşı dava açmış ve 2 milyon Hindistan rupisi (yaklaşık 805 bin TL) tazminat talep etmişti. Davaları "gerçekten zarara yol açıldığını destekleyen delil bulunmadığı" gerekçesiyle mahkeme tarafından reddedilmişti.

Mahkeme, Burger King'in davası hakkında şirketin ticari marka ihlalini kanıtlamakta "son derece başarısız olduğunu" belirtti. Bu yüzden tazminat hakkı bulunmadığını ve Pune'deki restoranın ismi kullanmakta özgür olduğunu ifade etti.

Davaya bakan bölge yargıcı Sunil Vedpathak "Dolayısıyla, ikna edici delil yokluğu sebebiyle, davacının tazminat veya zararın karşılanması için hak sahibi olmadığına ve ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına hükmediyorum" dedi.
Independent Türkçe