Türk müteahhitlik sektörünün gözü Kalkınma Yolu Projesi'nde

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren, Kalkınma Yolu Projesi'nde Türkiye ve Irak makamlarının işbirliği yaptığını belirterek, projenin tamamını Türk müteahhitleri olarak yapmaya talip olduklarını söyledi.

Türk müteahhitlik sektörünün gözü Kalkınma Yolu Projesi'nde
TT

Türk müteahhitlik sektörünün gözü Kalkınma Yolu Projesi'nde

Türk müteahhitlik sektörünün gözü Kalkınma Yolu Projesi'nde

Eren, AA muhabirine, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 22 Nisan'da gerçekleştirilmesi planlanan Irak ziyareti öncesinde sektörün bu ülkedeki hedeflerine yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Irak'ın, Suudi Arabistan'la birlikte Türk müteahhitler için önemli hedef ülkelerden olduğuna işaret eden Eren, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Irak'a ziyaretinin bu açıdan önem taşıdığını ve kendilerinin de heyette yer alacağını söyledi.

Eren, Irak'ta önceki yıllarda yaşanan siyasi sorunlar nedeniyle hükümet kurulamadığını ve bu nedenle ülkeye yeni yatırım yapılamadığını dile getirerek, hükümetin kurulmasının ardından Ticaret Bakanı Ömer Bolat öncülüğündeki müteahhitlik heyeti olarak Bağdat'a gittiklerini ve burada ilgili makamlarla görüşmeler gerçekleştirdiklerini anlattı.

Irak'ta yapılmayı bekleyen büyük yatırımlar olduğuna ve bunların başında Kalkınma Yolu Projesi'nin bulunduğuna dikkati çeken Eren, "Bu projeyle, Basra Körfezi'nde yeni yapılan limandan Türkiye sınırında yeni açılacak Ovacık Sınır Kapısı'na kadar 1200 kilometrelik otoyol ve 1200 kilometrelik demir yolu ağı yapılacak." diye konuştu.

Eren, Süveyş Kanalı'nda yaşanan sorundan dolayı uluslararası ticaret yapan gemilerin Afrika kıtasını dolaşarak Avrupa'ya ulaşabildiği söyledi.

Kalkınma Yolu Projesi'nin gerçekleşmesi halinde ticaretin, Basra Körfezi ile Irak ve Türkiye üzerinden demir ve kara yoluyla sağlayacağını belirten Eren, şunları kaydetti:

"Bunun hem Irak'a hem Türkiye'ye ekonomik ve stratejik olarak çok önemli getirisi olacak. Devletimizin bu projede Irak'a tecrübelerini aktarması için Karayolları ve TCDD genel müdürlüklerimiz Iraklı makamlarla işbirliği yapıyor. Ben de geçen yıldan beri Iraklı yetkili makamlara direkt teklif etmiştim. Kalkınma Yolu Projesi'nin tamamını Türk müteahhitleri olarak yapmaya talibiz, projenin tamamını yapabileceğimizi Türkiye'de yaptığımız otoyollar, köprüler ve demir yollarıyla çok kolaylıkla gösterebiliyoruz."

"Konut sektörü için çok büyük pazar açılacak"

Eren, Kalkınma Yolu Projesi'nin diğer getirilerine de dikkati çekerek, "Proje, Irak'ta başka projelere de kapı açacak görünüyor çünkü bu projenin güzergahı boyunca yeni şehirler, yerleşim yerleri yapmak istiyorlar, konut sektörü için çok büyük pazar açılacak. 100'e yakın yeni hastane yapmak istiyorlar, binlerce okula ihtiyaçları olacak. O nedenle ben Irak'ta Türk inşaat sektörüne çok büyük bir kapı açılacağını düşünüyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın yapacağı bu ziyaret ve bizlerle beraber yapacağı toplantıdan çok olumlu sonuçlar alınacağını düşünüyorum." diye konuştu.

Kalkınma Yolu Projesi'nin ortalama 5 milyar dolarlık finansmana ihtiyacı olduğunu belirten Eren, bu konuda Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Suudi Arabistan ve diğer ülkelerin de finansman sağlamak üzere Iraklılarla görüştüğünü söyledi.

Eren, Irak'ın hastane ve okul gibi altyapı ihtiyaçlarına para harcamayı düşündüğünü aktararak, "Irak, geçmişten beri bizim büyük bir pazarımız. Irak'ta şimdiye kadar yaklaşık 35 milyar dolarlık iş yapmış durumdayız. Sanıyorum 1100'ün üstünde proje tamamlamışız ama son yıllarda yatırımlar durunca ara verilmişti. Şimdi bu yatırımların üstüne hiç değilse yaklaşık 700-800 milyar dolara varan yatırımlar olacağını düşünüyorum. Bunun içinde de Türk firmaları olarak mutlaka yer almamız lazım." dedi.

Son dönemde Türk bakanların bu ülkeye yönelik ziyaretlerini anımsatan Eren, "Irak Hükümeti, hem ticari hem müteahhitlik anlamında yüzünü yukarıya yani Türkiye'ye dönme kararında. Kendi Başbakanlarının ağzından ben şahsen duydum. Dolayısıyla ben Irak'ı çok önemsiyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Rusya-Ukrayna Savaşı'ndan dolayı müteahhitlik sektörünün en büyük pazarı olan Rusya'nın daraldığına işaret eden Eren, bu pazarda oluşan açığı Suudi Arabistan ve Irak'ta yapılacak yeni projelerle kapatmayı ümit ettiklerini söyledi.

Eren, meslektaşlarına hedef ülke olarak Irak ve Suudi Arabistan'ı gösterdiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Biz en önemli misyon olarak başka ülkelerin kaynaklarından, bütçelerinden Türk insanına, mühendisine ve işçisine istihdam sağlama sorumluluğunu yerine getirmeye çalışıyoruz. Uluslararası müteahhitlik sektörü olarak Türk inşaat malzemelerine yeni ihracat kapısı açmaya çalışıyoruz. Bu amacımızla ilgili olarak devletimizin, bankalarımızın desteğiyle çözülmesi gereken teminat mektubu, kredi gibi sorunlar var. O konularda alacağımız destekle de mutlaka hedeflerimizi daha ileriye götüreceğiz."



Elektrikli otomobillerdeki şarj derdi tarihe mi karışıyor?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Elektrikli otomobillerdeki şarj derdi tarihe mi karışıyor?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Elektrikli araçların şarj edilmesi gerekiyor ve halka açık şarj cihazlarının sayısı, benzin pompalarıyla karşılaştırıldığında daha az, işlemi tamamlamak için de daha fazla zamana ihtiyaç duyuluyor.

Ancak The Automobile Association'ın yeni verileri, elektrikli araçların şarjının bitmesi ve arızalanma kaygılarının fazla büyütülmüş olabileceğini ortaya koyuyor.

Son istatistikler, 2024'te The Automobile Association'in aldığı yardım çağrılarından yalnızca yüzde 1,85'inin elektrikli araçların biten bataryalarıyla ilgili olduğunu gösteriyor. Bu oran, geçen sene yüzde 2,26'ydı.

Her 5 sürücüden 2'si aracın şarjının biterek arızalanmasından endişelenirken, veriler bu durumun çok az sayıda sürücüyü etkilediğine işaret ediyor.

The Automobile Association, günde yaklaşık 8 bin arızaya müdahale ettiğini aktardı. Batarya bittiği için çağırıldıklarında asıl sorun, genellikle aracın şarj edilememesi oluyor.

Kurum, arızaların çoğunun lastikler veya 12 voltluk batarya sorunları gibi hem benzinli hem de elektrikli araçlarda ortak olan problemlerden kaynaklandığını belirtti.

2015'ten bu yana boş batarya yüzünden yaşanan arızalar azalıyor. O yılda yardım çağrılarının yüzde 8'i, tükenmiş batarya hücreleri yüzünden yapılmıştı.

O zamandan beri, daha fazla şarj cihazı ve daha iyi menzile sahip araçlar, sürücülerin düşük şarj nedeniyle arıza yaşamasını önlemeye yardımcı oluyor.

The Automobile Association, çağrıların yüzde 1'inin benzin ve dizelle çalışan araçların yakıtının bitmesinden kaynaklandığını ve zamanla düşük şarj yüzünden yapılan çağrıların da bu seviyeye ineceğini söyledi.

The Automobile Association'in başkanı Edmund King şöyle dedi:

The Automobile Association'in son sayıları, elektrikli araç arızalarının yüzde 2'sinden azının 'şarjın bitmesi' nedeniyle olduğunu gösteriyor, bu da menzil kaygısının geçmişte kalacağına işaret ediyor. 'Şarjın bitmesi' arızalarının çoğu, şarjın sıfıra inmesinden değil, ya şarjın azalması ya da araçların şarj kapaklarının takılması gibi teknik sorunlardan kaynaklanıyor. Son 8 yılda şarjı biten elektrikli araçların oranı yaklaşık yüzde 80 azaldı, bunun nedeni şarj cihazlarının sayısının ve güvenilirliğinin artması, müşterilere şarj sonrası daha iyi destek verilmesi, yeni elektrikli araçların menzilindeki gelişme ve sürücü eğitimi ve bilgilendirme sürecinin iyileşmesi.

Birleşik Krallık'ta artık neredeyse 1 milyon elektrikli araba şarj cihazı var; bu sayı, sürücülerin ihtiyaçlarına yetişmeyi desteklese de otomobil endüstrisi, hâlâ piyasaya daha fazla ve daha hızlı modeller sürmekte istekli.

Ancak Zapmap'e göre, şarj cihazlarının çoğu evlere yerleştirilmiş halde ve sadece 65 bini halka açık.

Her halükarda bozuk şarj cihazları ve yüksek ücretlerin, elektrikli araç sürücüleri için sıkıntı yarattığı sıkça bildiriliyor.

Özel şarj şirketleri, istediği ücretlendirmeyi yapabiliyor ve ücrete KDV eklemek zorunda kalıyor, bu da kilovat saatlik ücretlerde büyük farklara yol açabiliyor.

Elektrikli araç satın alanların çoğu, filo işleten şirketler ya da sokak dışında park yerleri olan, araçlarını düşük maliyetle, kendileri şarj edebilen ev sahipleri.

Otomobil endüstrisi, araçların kitlesel olarak benimsenmesi için halka açık ucuz şarj imkanlarına ihtiyaç duyulduğu uyarısını yapıyor.

Independent Türkçe