Beyaz eşya satışları ilk çeyrekte yüzde 28 arttıhttps://turkish.aawsat.com/ekonomi%CC%87/4984666-beyaz-e%C5%9Fya-sat%C4%B1%C5%9Flar%C4%B1-ilk-%C3%A7eyrekte-y%C3%BCzde-28-artt%C4%B1
Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TÜRKBESD) Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Sığın, yılın ilk çeyreğinde beyaz eşya sektörünün yurt içi satışlarının 2023'ün aynı dönemine göre yüzde 28 arttığını söyledi.
TÜRKBESD tarafından düzenlenen basın toplantısında, beyaz eşya sektörünün 2024 ilk çeyrek verilerine ilişkin sonuçları değerlendirildi.
Toplantıda konuşan Sığın, Türkiye'nin beyaz eşya sanayisinde Avrupa'nın en büyük, dünyanın ise ikinci en büyük üretim üssü konumunda olduğunu anlattı.
Sektörün 33 milyon adetlik üretim, 23 milyon adetlik de ihracat kapasitesiyle önemli bir aktör olduğuna işaret eden Sığın, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Sektör, 60 bin kişiye doğrudan istihdam sağlarken, AR-GE, dijital dönüşüm ve yeşil dönüşüm yatırımlarıyla dünyayla rekabet ediyor. Binlerce KOBİ ölçeğindeki satış ve servis ağımız, yardımcı sanayimizle de gurur duyduğumuz, örnek teşkil eden güçlü bir işbirliğimiz mevcut. Yarattığımız bu güçlü ekosistem sayesinde Türkiye ekonomisinin büyümesinde önemli bir itici güç olmayı sürdürüyoruz."
Sığın, yılın ilk çeyrek verilerine göre, beyaz eşya sektörünün geçen yılın aynı dönemine göre iç satışlarda yüzde 28 artış kaydederken, ihracatta yüzde 5 düşüş yaşadığını ifade etti.
- "Üretim ve istihdam seviyelerimizi korumaya devam ediyoruz"
Gökhan Sığın, son 2 yılda ihracatın sürekli düşüş kaydettiğini ve bu seyrin kısa dönemde değişmeyeceğini öngördüklerini belirterek, sektörün küresel pazarlardaki daralmaya rağmen iç pazarda istikrarlı bir trend gösterdiğini vurguladı.
İhracattaki düşüşün temel nedeninin küresel pazarlardaki daralma olduğuna değinen Sığın, "Buna karşılık üretim ve istihdam seviyelerimizi iç pazardan aldığımız bu güçle korumaya devam ediyoruz." diye konuştu.
Son dönemde gündeme gelen kredi kartı taksit sayılarının azaltılması, kredi faiz ve komisyon oranlarının yükseltilmesi gibi uygulamaların iç pazar için risk oluşturduğunu dile getiren Sığın, "Ortalama 10-12 yıl kullanılan beyaz eşyaların halihazırda tabi olduğu 9 taksit limitinin daha da azalması tüketici cephesine olumsuz yansıyacaktır. Bu durum iç pazarın daralmasına yol açacaktır. Bu da ihracatta karşılaşılan zorlukları iç piyasanın gücüyle telafi eden beyaz eşya sektörü için üretim ve istihdam yapısının bozulmasını gündeme getiriyor." ifadelerini kullandı.
- "Dahilde İşleme Rejimi'nin teşviki Türkiye'nin ihracatına büyük katkı sağladı"
TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fatih Özkadı da 2020'de başlayan Geri Kazanım Katılım Payı (GEKAP) maliyetlerinin gözden geçirilerek, Çevre Kanunu'nda gerekli revizyonların yapılmasının önem taşıdığını belirtti.
Özkadı, Dahilde İşleme Rejimi'nin teşvikinin Türkiye'nin ihracatına büyük katkı sağladığını anlattı.
Geçen yıl ödenen GEKAP maliyetinin tahminen 1,6 milyar lira olabileceğini ifade eden Özkadı, "Bunun sadece üreticiler üzerinde değil, tüketiciler üzerinde de bir yük olduğunun altını çizmemiz gerekiyor." dedi.
Piyasalar temkinli... Trump, Fed'i kontrol etmek için ‘gölge başkan’ mı kullanacak?https://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5135161-piyasalar-temkinli-trump-fedi-kontrol-etmek-i%C3%A7in-%E2%80%98g%C3%B6lge-ba%C5%9Fkan%E2%80%99-m%C4%B1-kullanacak
Piyasalar temkinli... Trump, Fed'i kontrol etmek için ‘gölge başkan’ mı kullanacak?
New York Borsası'nda bir yatırımcı (Reuters)
Yatırımcılar, ABD Başkanı Donald Trump'ın Fed Başkanı Jerome Powell'ı görevden alma girişiminin, merkez bankasının enflasyonla mücadele ve bağımsız hareket etme kabiliyetine olan piyasa güvenini zayıflatacağı için varlık fiyatlarına büyük bir darbe vurabileceğinden korkuyor.
Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre piyasalardaki bazı uzmanlar, böyle bir hareketin zaten zayıflamış olan dolara daha fazla zarar verebileceğini, hisse senetleri üzerindeki baskıyı artırabileceğini, tahvil getirilerini yükseltebileceğini ve potansiyel olarak finansal piyasalardaki gerilimi tırmandırabileceğini söyledi.
Dünyanın en güçlü merkez bankası olan Fed'in güvenilirliği tarihsel bağımsızlığına dayanıyor. Ancak bankayı faiz oranlarını istediği kadar hızlı düşürmediği için defalarca eleştiren Trump, gerektiğinde faiz oranlarını yükseltmeye daha az istekli ya da hızlı bir şekilde düşürmeye daha meyilli yeni bir başkanın enflasyonun hızını artırabileceği endişelerini dile getirdi.
CV Advisors'ın baş yatırım yetkilisi Elliot Dornbusch şunları söyledi: “Powell görevden alınırsa, piyasa bunu muhtemelen enflasyonist bir sinyal olarak yorumlayacaktır. Bu da uzun vadeli faiz oranlarını yükseltebilir ve doların küresel rezerv para birimi statüsünü zayıflatabilir.”
ABD Başkanı Donald Trump, 2 Kasım 2017 tarihinde Beyaz Saray'da Jerome Powell'ı dinliyor. (Arşiv - Reuters)
Harris Financial Group'un yönetici ortağı Jamie Cox, ‘para politikasının siyasi bir araç olmadığını’ vurgulayarak, ‘Powell'ın görevden alınması halinde piyasaların şiddetli bir tepki göreceği’ uyarısında bulundu.
Bu korkuların yansımaları varlık fiyatlarında şimdiden hissedilmeye başlandı. Dolar pazartesi günü üç yılın en düşük seviyesine geriledi, hisse senetleri düştü, Standard & Poor's 500 endeksi şubat ayındaki zirvesinden yaklaşık yüzde 16 değer kaybetti ve gösterge ABD Hazine getirileri yükseldi.
Uzun vadeli ABD tahvillerinin getirileri pazartesi günü yükseldi. Powell'ın görevden alınması, yatırımcıların uzun vadeli tahvil tutmak için talep ettikleri ödül olan ‘vade primi’ üzerinde daha fazla baskı yaratabilir. Enflasyona yönelik piyasa beklentileri ise nispeten sabit kaldı.
Beyaz Saray Ulusal Ekonomi Konseyi Direktörü Kevin Hassett cuma günü yaptığı açıklamada, Trump ve ekibinin Powell'ı kovma olasılığını değerlendirdiğini söylerken, Trump pazartesi günü faiz oranlarının derhal düşürülmemesi halinde ekonominin yavaşlayabileceği uyarısında bulundu. Beyaz Saray aynı gün daha fazla yorum yapmayı reddetti.
Uzak bir senaryo ama konuşulmaya başlandı
Bazı yatırımcılar, yasal engellere rağmen Powell'ı görevden alma girişimini ciddiye almaya başladıklarını söyledi. ABD Başkanı’nın, başkan tarafından atanan ve Senato tarafından onaylanan Fed Başkanı’nı görevden almaya yasal olarak yetkili olup olmadığı halen belirsizliğini koruyor.
Yüksek Mahkeme şu anda Trump'ın diğer bağımsız kurumların üyelerini görevden alma girişimleriyle ilgili bir davayı değerlendiriyor.
Analistler, özellikle Trump'ın ticaret politikalarının beklenenden daha sert olması ve piyasalarda ciddi dalgalanmalara yol açmasının ardından, daha önce olası olmayan senaryoların daha olası hale geldiğine inanıyor. Tarifelerin açıklandığı 2 Nisan'dan bu yana Standard & Poor's 500 endeksi yüzde 9 düştü.
Natixis'in ABD baş ekonomisti Christopher Hodge, Trump'ın yorumlarının ardından yaptığı açıklamada, “Daha önce Trump'ın Powell'ı kovma ihtimalinin çok düşük olduğunu düşünüyordum, ancak güvenim aşınmaya başladı” dedi.
Stratejistler böyle bir hamlenin varlık fiyatları üzerinde geniş çaplı bir baskı yaratacağına inanıyor. Jackson Square Capital'in yönetici ortağı Andrew Graham, S&P 500'ün 4.835 puanın altına düşebileceğini, bunun da kapanışına göre yaklaşık yüzde 6'lık bir düşüşe eşdeğer olduğunu tahmin ediyor.
New York'taki Nasdaq stüdyosu (EPA)
Chicago'daki Cresset Capital'in baş yatırım yetkilisi Jack Ablin, Trump'ın Fed'e sadık birini atamasının ve artan enflasyona rağmen faiz indirimlerine gitmesinin mevcut dalgalanmayı uzatabileceğini söyledi. “Hem hisse senetleri hem de dolar aşırı değerli, bu da onlara bu bağlamda düşmek için daha fazla alan sağlıyor” diyen Ablin, gösterge ABD hisse senedi endeksinin yüzde 10 ila 15 oranında aşırı değerli olduğunu düşünüyor.
Annex Wealth Management'ın baş ekonomisti Brian Jacobsen, böyle bir hareketin ‘ABD dolarına olan güveni artırmayacağını’ söylerken, World Investment Advisors'ın baş yatırım yetkilisi Nate Garrison, Powell'ın Fed'deki performansının tutarlı ve dengeli olduğunu belirtti. Garrison, “Sadece görevden alınma tehdidi bile piyasalar için çok tedirgin edici” dedi.
Powell'ın yerine kim geçebilir?
Trump'ın Powell'ı kamuoyu önünde eleştirme konusunda uzun bir geçmişi var. 2019'da onu ‘düşman’ olarak nitelendirdi, ancak son seçimi kazandıktan sonra onu değiştirmek gibi bir niyeti olmadığını söyledi.
Powell ise gelecek yıl mayıs ayında görev süresi dolmadan istifa etme niyetinde olmadığını ifade ederek, merkez bankasının faiz oranlarına ilişkin kararlar almadan önce, özellikle de gümrük tarifelerinden kaynaklanan enflasyonist baskılar ışığında, ekonomik verileri izlemeye devam edeceğini vurguladı.
Wall Street Journal'ın geçen hafta bildirdiğine göre Trump, Powell'ın yerine eski bir Fed üyesi olan Kevin Warsh'ı atamayı düşünebilir. Ancak habere göre Warsh, Powell'ın görev süresini tamamlaması gerektiğine inanıyor.
Capital Economics, potansiyel adayın Warsh kadar yetkin olması halinde piyasa tepkisinin bu kadar olumsuz olmayabileceğini, ancak bunun ‘Fed'in bağımsızlığını zayıflatmaya yönelik bir ilk adım’ olabileceğini, özellikle de diğer yönetim kurulu üyelerinin görevden alınması halinde bunun ‘daha şiddetli bir piyasa tepkisine’ yol açacağını savundu.
Bazı piyasa katılımcıları ise Trump'ın en kolay seçeneğinin Powell yerine asıl karar verici olarak görülecek bir ‘gölge Fed başkanı’ yaratmak olacağına inanıyor. Ancak bu senaryo da tepkiyle karşılanabilir.
Tanglewood Total Wealth Management'ta makroekonomik stratejist olan Tom Bruce, “Eğer yeni Fed başkanı para politikasında gevşeme sinyali veriyor gibi görünürse, bu piyasalar için felaket olur” dedi.