Daha fazla enflasyon isteyen Japonya'da beklenen olmadı

Fiyatların artması, tüketicilerin harcamayı kısmasına yol açtı

Japonya'daki tüketici harcamaları, enflasyon da göze alındığında, 4 çeyrektir düşüyor (Reuters)
Japonya'daki tüketici harcamaları, enflasyon da göze alındığında, 4 çeyrektir düşüyor (Reuters)
TT

Daha fazla enflasyon isteyen Japonya'da beklenen olmadı

Japonya'daki tüketici harcamaları, enflasyon da göze alındığında, 4 çeyrektir düşüyor (Reuters)
Japonya'daki tüketici harcamaları, enflasyon da göze alındığında, 4 çeyrektir düşüyor (Reuters)

Neredeyse tüm dünya enflasyonla mücadele ederken bir ülke ona kucak açtı. Son yıllarda Japonya'da da fiyatlar artıyor. 

2020 ve 2021'de eksi enflasyon ölçülen Asya ülkesinde yapılan ekonomik hamleler, büyümeyi hedefliyor. 

İşletmeler artan maliyetleri gerekçe göstererek fiyatları yükseltecek, daha fazla ciro da işçiler için daha yüksek maaş anlamına gelecekti. Cebinde daha fazla parası olan işçiler de tüketimi artırarak ekonomiyi canlandıracaktı. 

Düşük faiz veren Japonya Merkez Bankası bu yolla istikrarlı ve düşük enflasyonu sağlamayı amaçlıyordu. 

Başta beklenen sinyaller geldi. Toyota gibi büyük şirketler artan gelirlerinin de etkisiyle uzun süredir görülmeyen maaş zamları yaptı. İki yıldır yüzde 2'lik enflasyon hedefi de tutturuluyor. 

Ancak çarşamba yapılacak Japonya Merkez Bankası toplantısı öncesinde planın aksayan yönleri de ortaya çıktı. 

Yenin değer kaybıyla birlikte yurtdışından gelen gıda ve yakıt gibi kalemler bir anda pahalılaştı. Tüketiciler de harcamalarını azaltarak bu duruma yanıt verdi. Küçük ve orta boy işletmeler azalan taleple birlikte çalışanlarına zam yapamayacak gibi duruyor. 

İki çocuğa annelik eden 49 yaşındaki Yumiko Umemura çalıştığı veri işleme şirketi kendisine zam yapmadığı için harcamalarını da kısmak zorunda kaldığını anlatıyor. Önceden 300 gram et alırken artık bu miktarı 250 grama düşürmüş.

Alışveriş ettiği kasap da şikayetçi: Yoshimasa Yamamoto yem gibi yurtdışı kaynaklı ihtiyaçları nedeniyle maliyetlerin arttığını, bunun da satışları düşürdüğünü söylüyor:

Millet zaten daha az uğruyor, fiyatları artırsak gelen olmayacak.

Japonya Merkez Bankası'nın eski yönetim kurulu üyelerinden Takahide Kiuchi, düşük faiz yönteminin işe yaramadığını söylüyor:

Eğer Japonya Merkez Bankası faizleri yıllar önce yükseltseydi, yen böylesine değer kaybetmezdi. Tüketici davranışı daha istikrarlı olur ve ekonominin durumu da daha iyi görülürdü.

Bu süreçte Japonya, Almanya'ya geçilerek dünyanın en büyük dördüncü ekonomisi oldu.

Artık gözler, Japonya Merkez Bankası'na çevrilmiş durumda. Mart'ta 17 yılın ardından ilk kez politika faizini artıran bankanın bu hamleyi tekrarlayıp tekrarlamayacağı merakla bekleniyor. 

Diğer yandan yenin değer kaybıyla birlikte ülkedeki turizm coştu. İşletmeler, yabancı turistlerle halka ikili fiyat uygulamayı planlıyor. 

Independent Türkçe, New York Times, Guardian



Mega liman atılımı: Çin'in Peru çıkarması ticareti nasıl şekillendirecek?

Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
TT

Mega liman atılımı: Çin'in Peru çıkarması ticareti nasıl şekillendirecek?

Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)
Çin, Peru'da finanse ettiği mega limanla Güney Amerika'daki nüfuzunu artırmayı hedefliyor (AFP)

Donald Trump'ın başkanlık seçimlerini kazanmasıyla ABD-Çin ilişkilerinin nasıl şekilleneceği belirsizliğini korurken Pekin, Washington'ın "arka bahçesi" Güney Amerika'daki yatırımlarına devam ediyor. Çin'in finansmanıyla Peru'da inşa edilen mega liman da Washington'ın radarında. 

Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ve Peru Devlet Başkanı Dina Boluarte, Chancay Limanı'nın açılışını 14 Kasım'da gerçekleştirdi. 

Birleşik Krallık'ın kamu yayıncısı BBC'nin analizinde, Çin'in Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında inşa edilen mega limanın "Kuzey Amerika'yı devre dışı bırakacak yeni ticaret rotaları oluşturabileceği" ifade ediliyor. 

Şi'nin açılışa katılmasının, Pekin'in bu limana ne kadar değer verdiğinin göstergesi olduğu yorumu da yapılıyor. Boluarte ve Şi, Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) Zirvesi kapsamında bir araya gelmişti. Chancay Limanı'nın açılışı da zirveye damga vurdu. 

Şi, Çin ve Latin Amerika ülkeleri arasındaki ekonomik bağları güçlendirmeyi hedeflediklerini belirtirken, Boluarte de limanın açılışını "Peruluların gurur duyduğu tarihi bir an" diye niteledi.

BBC'nin analizinde, ABD'nin Güney Amerika'daki "komşularına ve onların ihtiyaçlarına kayıtsız kalmasının bedelini ödediği" değerlendirmesi paylaşılıyor. Washington merkezli düşünce kuruluşu Peterson Uluslararası Ekonomi Enstitüsü'nden Monica de Bolle, Pekin'in hamlesine ilişkin şu yorumu yapıyor: 

ABD, Latin Amerika'da uzun süredir etkin değil, Çin de çok hızlı adımlar attı, son 10 yılda bölgedeki durumu gerçekten yeniden şekillendirdi. Amerika'nın arka bahçesinde doğrudan Çin'le ilişki kuruluyor. Bu sorun yaratacak bir durum.

Çin devletine ait Cosco Shipping'in yürüttüğü 3,5 milyar dolarlık proje, Peru'nun Pasifik kıyısındaki balıkçı kasabası Chancay'ı devasa bir lojistik merkezine dönüştürdü. Peru'nun başkenti Lima'nın yaklaşık 70 kilometre kuzeyindeki mega liman, iki ülke arasındaki tek yönlü nakliye süresini 35 günden 23 güne indirdiği gibi, lojistik maliyetlerinde de yüzde 20'den fazla tasarruf sağlayacak. 

Ayrıca Peru'da her yıl 8 binden fazla kişinin doğrudan istihdama katılmasına ek olarak yıllık 4,5 milyar dolar gelir yaratması öngörülüyor. 

"Şanghay'dan Chancay'a" sloganıyla inşa edilen mega liman, 15 güvertesiyle Latin Amerika'nın en büyük derin deniz limanı olacak. Tüm aşamaları tamamlandığında bu mega liman sadece Peru'nun değil Şili, Ekvador, Kolombiya ve Brezilya'nın ürünlerinin de Asya'ya ulaşmasını sağlayacak.

ABD'li yetkililer, bu limanın askeri amaçlarla kullanılabileceğini de öne sürüyor. Britanya gazetesi Financial Times'ın (FT) görüştüğü ABD Güney Komutanlığı'ndan emekli General Laura Richardson, Çin donanmasının buraya gemi konuşlandırarak limanı "çift fonksiyonlu" şekilde kullanabileceğini savunuyor. 

Amerikan gazetesi Wall Street Journal, Çin'in Arjantin'den lityum, Venezuela'dan ham petrol ve Brezilya'dan demir cevheriyle soya satın aldığını hatırlatarak, Pekin'in Güney Amerika'daki projelerinin toplam değerinin 286 milyar doları bulduğuna işaret ediyor. 

ABD'nin Güney Amerika ülkelerini "ikinci plana atması" sebebiyle Pekin yönetiminden birçok diplomat ve bürokratın bölgede yoğun faaliyet gösterdiğine dikkat çekiliyor. WSJ'ye konuşan Washington'ın eski Panama Büyükelçisi John Feeley, ABD'nin bölgeye yönelik politikasını değiştirmesi gerektiğini belirterek şunları söylüyor: 

ABD, Latin Amerika'ya bir fırsat gözüyle değil bir sorun olarak bakıyor.

Independent Türkçe, BBC, Wall Street Journal, Financial Times, RT