Gelecekte popüler hale gelecek ve yok olacak meslekler

Gelecekte popüler hale gelecek ve yok olacak meslekler
TT

Gelecekte popüler hale gelecek ve yok olacak meslekler

Gelecekte popüler hale gelecek ve yok olacak meslekler

Günümüzün gözde bazı meslek dallarının gelecekte robotlar tarafından gerçekleştirilebileceği, popülerliğini yitiren işlerin yerine yepyeni dalların hayatımıza gireceği belirtiliyor.
Teknoloji tehdidi altındaki meslekler
"Robotlar Geliyor: İnsanlara Otomasyon Çağından Faydalanma ve Ayakta Kalma Rehberi" adlı kitabın yazarı John Pugliano'ya göre, doktorluk, mimarlık, avukatlık gibi meslekler hayatımızdan çıkmasa da eski popülerliğini yitirecek. 
Günümüzün en popüler meslekleri arasında yer alan yazılım mühendisliği, genetik mühendisliği ve yapay zeka uzmanlığının gelecekte de tercih edilen dallar olarak kalması bekleniyor. 
Ayrıca, çağın ihtiyaçlarının yepyeni meslek dallarını ortaya çıkaracağına inanılıyor. 
Mimarlık
Basit bina tasarımları, bilgisayar programlarıyla gerçekleştirilebiliyor. Bu sebeple önümüzdeki senelerde donanımlı, yaratıcı işlere imza atabilen, farklı düşünebilen mimarlar iş sahibi olabilecek ya da mevcut işlerini koruyabilecek.
Muhasebecilik
Temel muhasebecilik işleri, günümüzde bilgisayar programlarıyla gerçekleştiriliyor. Bu nedenle karmaşık muhasebecilik işlemlerini yapabilen kişiler, işlerine devam edecek ancak basit programlar bilgisayar yoluyla halledilecek.
Doktorluk
Gelişen teknoloji ve yapay zeka, doktorları da etkileyecek. Uzmanlığını almış isimler, görevlerine devam edecek ancak pratisyen olan kişilerin yaptığı işlerin bir bölümünü yapay zeka yapabilir hale gelecek.
Günümüzde bazı ameliyatların robotik cerrahi yöntemiyle yapıldığı biliniyor.
Çinlilerden 5G ile uzaktan ameliyat
5G teknolojisiyle çalışan dünyanın ilk uzaktan cerrahi ekipmanı, Çin'de kullanılarak test edildi. Bir doktor, bulunduğu şehirden başka bir şehirde, 5G bağlantısı kullanarak bir hayvana cerrahi operasyon yaptı. Gelecekte bu tip operasyonların robotlar tarafından insanlar üzerinde gerçekleştirilmesi ihtimali üzerinde çalışılıyor. 

Geleceğin gözde meslekleri
Web tasarımcılığı, mobil uygulama geliştiriciliği,  giyilebilir teknoloji uzmanlığı, 3D yazıcı mühendisliği, robot mühendisliği ve yaşlı sağlığını ele alan doktorluk alanı en popüler mesleklerden olacak gibi gözüküyor.
Özellikle robotlar hayatımızda daha etkin olacağından robotların bakımı ve onarımıyla ilgilenecek dallar da hayatımıza girecek. Robot mühendisliği de bunlardan biri.
Günlük işler
Pek çok mesleğin aksine, elektrikçilik, muslukçuluk gibi günlük işlerle uğraşan ustalara her zaman ihtiyaç duyulacağı düşünülüyor.



Buzul Çağı'ndan kalma aletler, Avustralya'nın ilk insanları hakkında bilinenleri baştan yazdı

Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)
Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)
TT

Buzul Çağı'ndan kalma aletler, Avustralya'nın ilk insanları hakkında bilinenleri baştan yazdı

Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)
Mavi Dağlar'ın üst kesimlerindeki Darug Bölgesi'nde yer alan Dargan Sığınağı (Dr. Amy Way)

Arkeologlar, Avustralya'nın Mavi Dağlar bölgesindeki bir mağarada Son Buzul Çağı'na ait nadir eserler ortaya çıkararak kıtanın ilk insanlarının, bir zamanlar bu engebeli dağlarda yaşadığına dair kesin kanıtlar buldu.

İlk Milletler topluluğu üyeleriyle birlikte çalışan araştırmacılar, Sidney'nin batısında yaklaşık 1073 metre yükseklikte yer alan buz gibi bir bölge olan Dargan Sığınağı'nın 20 bin yıl önce ilk insanlar tarafından yerleşim yeri olarak kullanıldığını keşfetti.

Hakemli dergi Nature Human Behaviour'da yayımlanan bulgular, Avustralya'da 700 metrenin üzerindeki bir rakımda yerleşim olduğuna dair bugüne kadarki en eski kanıtı sunuyor.

Bulgular, Mavi Dağlar'ın Son Buzul Çağı'nda yerleşime elverişsiz olduğu yönündeki önceki inanışları tersine çevirirken bu tür buzlu arazilerin, erken insan göçüne engel teşkil etmemiş olabileceğine işaret ediyor.

Araştırma, erken dönem Avustralya yerlilerinin bu elverişsiz koşullara uyum sağlamalarını sağlayan yaratıcılıkları hakkında da yeni soruları gündeme getiriyor.

Son Buzul Çağı'ndaki soğuk hava koşulları Mavi Dağlar'ın 600 metre yukarısındaki üst kesimlere kadar uzanmıştı, sıcaklıklar bugünkünden en az 8,2 derece daha düşüktü ve bitki örtüsü modern zamanlara göre çok daha seyrekti.

Bilim insanları Buzul Çağı'nda bu bölgede odun kaynaklarının kıt olabileceğini ve su kaynaklarının kış boyunca donmuş olabileceğini söylüyor.

Sidney Üniversitesi'nden arkeolog Wayne Brennan, "Şimdiye kadar, Avustralya'nın yüksek kesimlerinin Son Buzul Çağı'nda yaşanması çok zor yerler olduğunu düşünüyorduk" diyor.

Dr. Brennan şu ifadeleri kullanıyor: 

Yine de araştırmalarımız bu zorlu koşullara rağmen insanların, ağaç sınırının yaklaşık 400 metre üzerindeki bu yüksek rakımlı arazide yaşadığını ve buradan geçtiğini gösteriyor.

Arkeologlar mağara alanındaki son kazılarda ocak kalıntıları da dahil, Son Buzul Çağı'na ait yaklaşık 700 eser ortaya çıkardı.

Araştırmacılar bunların çoğunun Avustralya'nın ilk insanları tarafından muhtemelen kesme veya kazıma için kullanılan tarih öncesi aletler olduğunu söylüyor.

Çalışmanın bir diğer yazarı Philip Piper "Dargan Mağarası'nın son 20 bin yılını kapsayan bu kadar sağlam bir kronolojiyi oluşturmamızı sağlayan, eserlerin mükemmel bir şekilde korunmasıydı" diyor.

Gün yüzüne çıkarılan kil taşından aletlerin çoğu yerel üretimdi ancak bir tanesi Dargan Sığınağı'ndan yaklaşık 50 km uzaklıktaki Jenolan Mağaraları bölgesinden gelmiş gibi görünüyor. Bu da eski insanların kuzey ve güney arasında yolculuk yaptığına işaret ediyor.

ghtyju

Araştırmacılar, Mavi Dağlar silsilesi, bitki ve hayvan çeşitliliğiyle tanınan bir UNESCO Dünya Mirası alanı olmasına rağmen, yerli halkın kültürel mirasını korumak için hiçbir önlem alınmadığını söylüyor.

Çalışmanın yazarı ve Darug kadını Leanne Watson Redpath, "Halkımız binlerce yıl boyunca Mavi Dağlar'da yürüdü, yaşadı ve gelişti ve mağaranın orada olduğunu biliyorduk" diyor.

Mağara sadece bir şeyler paylaşmak, hikaye anlatmak ve hayatta kalmak için burayı bir buluşma yeri olarak kullanan atalarımızla somut bir bağ değil, aynı zamanda kültürel kimliğimizin bir parçası. Tüm Avustralyalıların yararı için mirasımıza saygı göstermeli ve onu korumalıyız.

Bilim insanları Son Buzul Çağı'nda bu dağlara hangi ilk insanların ulaştığına henüz emin değil.

Birden fazla yerli grubun bu bölgeyle bağlantılı olabileceğinden şüpheleniyorlar.

Dr. Brennan, "Geleneksel bilgimizle bilimsel araştırmaları birleştirerek tarihimizin bu paha biçilmez mahzenlerini gelecek nesiller için koruyabileceğimizi umuyoruz" diyor.

Independent Türkçe