Amr Musa: Finansör olduğu sürece terör bitmez

Amr Musa: Finansör olduğu sürece terör bitmez
TT

Amr Musa: Finansör olduğu sürece terör bitmez

Amr Musa: Finansör olduğu sürece terör bitmez

Independent Arabia muhabiri Mona Madkour’un dünyadaki mevcut siyasi durum hakkında bir çerçeve oluşması hedefiyle gerçekleştirdiği röportajda, Arap Birliği eski Genel Sekreteri ve Mısır eski Dışişleri Bakanı Amr Musa, Araplar ve uluslararası toplumu yakından ilgilendiren karmaşık meseleler ve Ortadoğu’ya etkileri hakkında bilgi verdi.
'Tehlikeli adımlar'
Arap Birliği eski Genel Sekreteri Amr Musa, İsrail ve ABD’nin Arap Baharı sonrasında Arap dünyasının zayıflığını istismar ederek, İsrail’in hedeflerini gerçekleştirmek için attıkları adımların sonuçları ve tehlikelerine ışık tuttu.
Amr Musa, Golan Tepeleri’nin İsrail tarafından kontrol altına alınması, Filistin meselesinin farklı yöne evrilmesi ve hayata geçirilmeye çalışılan yüzyılın anlaşması kulislerinin, tehlikeli adımlardan bazıları olduğunu belirtti.
İran ve Türkiye tehlikesi
Musa, İran’ın açgözlü planının Arap bölgesinin sorunlarından biri olduğunu belirterek, Türkiye’nin oynadığını rolün en az İran’ın planı kadar tehlikeli olduğunu söyledi.
Katar ve soru işaretleri
Katar’ın 90’lı yıllardan bu yana Körfez’de etkin bir rol oynadığına vurgu yapan tecrübeli siyasetçi Amr Musa, Katar’ın bölgedeki rolü hakkında belirli soru işaretleri bulunduğunu belirtti. Musa, “Katar, hangi stratejik sebeplerden güç alırsa alsın, bölgedeki otoriteyi ele geçiremez” ifadelerini kullandı.
Trump ve Arap NATO’su
ABD Başkanı Donald Trump’ın Arap bölgesindeki politikası hakkında ‘belirsiz’ ifadelerini kullanan Musa, Trump’ın Arap NATO’su çağrısında bulunmasına ilişkin olarak, “Arap NATO’su ne anlama geliyor? Araplar bile bunun hakkında bir şey bilmiyor?!” yorumunda bulundu.
Emir Suud Faysal ile arasındaki sırlar
Amr Musa, Suudi Arabistan eski Dışişleri Bakanı Merhum Emir Suud Faysal ile arasındaki 40 yıllık sırlardan ilk defa bahsederken, Tiran ve Sanafir konusunda aralarından geçen telefon görüşmesine de değindi.
Arap baharı… Sert kış
Arap Baharı olarak isimlendirilen dönem için “bahar değil bilakis sert bir kış” ifadelerini kullanan Musa, bazılarının bahsettiği komplo teorilerini kabul etmediğini söyledi. Musa, “Yaratıcı anarşi fikrinin sahipleri, detaylarını açıkladılar. Bu olaylar patlak vermeden de bunları gizlemiyorlardı” dedi.
Yeni Ortadoğu projesi hala sürüyor
Musa, Arap dünyasının ‘Yeni Ortadoğu’ projesinin uygulanmasına yardımcı olan birçok veri sunduğunu belirtti. Bunlara örnek olarak, Türkiye, İran ve Katar’ın rolü ile İhvan-ı Müslimin (Müslüman Kardeşler) dosyasının gösterilebileceğini belirten Musa, Suudi Arabistan’ın mevcut politikasının ve daha önce farklı olan yöneliminin iyi bir tecrübe olduğunu, bunun da tüm Körfezi etkileyeceğini söyledi.
Amr Musa, dünya siyasetindeki muasır değişimlere rağmen Yeni Ortadoğu projesinin hala sürdüğünü belirtti.
Finansör olduğu sürece terörizm sona ermeyecek
Dünyanın önünde tek saf olmaya çağırdığı terörizmin sona erip ermeyeceği konusundaki bir  soruya cevap veren Amr Musa, arkasında bir finansör olduğu sürece terörün sona ermeyeceğini belirterek şöyle dedi;
“Uluslararası ve bölgesel siyasetin takip ettiği politika, daha çok hayal kırıklığı, öfke ve bunun bir sonucu olarak da şiddet ve terörün artmasına neden oluyor. Böyle bir ortamda radikalizm var olmaya devam edecek ve sona ermeyecek.”
Hatıraların ikinci bölümü
Amr Musa’nın 2001-2011 yılları arasında Arap Birliği Genel Sekreterliği döneminde yaşadığı anılarının anlatıldığı ‘Kotobi’ adlı programın ikinci bölümü önümüzdeki hafta yayınlanmaya başlayacak.



Netanyahu: İsrail'in esirleri kurtarabilmesi için Hamas'ı tamamen yenilgiye uğratması gerekiyor

Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat Mülteci Kampı’na bırakılan havadan yardımların ardından kuma karışmış baklagilleri toplayan Filistinli bir kadın (AFP)
Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat Mülteci Kampı’na bırakılan havadan yardımların ardından kuma karışmış baklagilleri toplayan Filistinli bir kadın (AFP)
TT

Netanyahu: İsrail'in esirleri kurtarabilmesi için Hamas'ı tamamen yenilgiye uğratması gerekiyor

Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat Mülteci Kampı’na bırakılan havadan yardımların ardından kuma karışmış baklagilleri toplayan Filistinli bir kadın (AFP)
Gazze Şeridi'ndeki Nuseyrat Mülteci Kampı’na bırakılan havadan yardımların ardından kuma karışmış baklagilleri toplayan Filistinli bir kadın (AFP)

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bugün yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'nde tutulan esirleri kurtarmak için Hamas'ı tamamen yenilgiye uğratması gerektiğini vurguladı. Bu açıklama, İsrail medyasında ordunun Gazze Şeridi'nin tamamını işgal edebileceğine dair haberlerin yayınlanmasının ardından geldi. Netanyahu, bir askeri eğitim tesisini ziyaretinde şunları söyledi: “Gazze Şeridi'ndeki düşmanı yenilgiye uğratmak, tüm esirlerimizi kurtarmak ve Gazze Şeridi'nin artık İsrail için bir tehdit oluşturmamasını sağlamak için gerekli.”

Netanyahu bugün, Gazze Şeridi'nde devam eden savaş için yeni bir plan sunmak üzere bir güvenlik toplantısı düzenleyecek. Bu plan, Gazze Şeridi'nin tamamen işgal edilmesini içerebilir. Öte yandan İsrail, kuşatma altında harap olmuş Gazze Şeridi’ne ticari malların kısmen girişine izin verdi.

yuıo
İsrail ordusuna ait bir araç, İsrail'in Gazze Şeridi ile olan güney sınırında hareket ediyor. (AFP)

Netanyahu'nun Kudüs'te güvenlik yetkilileriyle bir araya gelerek yeni talimatlar vermesi bekleniyor. Bu toplantı, Gazze Şeridi'nde tutulan esirlerin acılarına dikkat çekmek için New York'ta düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi toplantısıyla eş zamanlı olarak gerçekleştirilecek.

İsrail Kanal 12 televizyonu, Başbakan’ın Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakanı ile bir araya geleceğini bildirdi. Kanal, Netanyahu'nun ofisindeki üst düzey yetkililerin, açıklanacak kararlar arasında Gazze Şeridi'nin tamamen işgal edilmesinin de yer alacağını söylediğini aktardı.

Şarku’l Avsat’ın İsrail Kamu Yayın Kuruluşu KAN’dan aktardığına göre Netanyahu, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nin tamamını kontrol etmesini istiyor.

Haberde, “Başbakanla görüşen bazı hükümet üyeleri, Netanyahu'nun esirlerin tutulduğu bölgeleri de kapsayacak şekilde savaşı genişletmeye karar verdiğini doğruladı” denildi.

Maariv ise “Karar verildi. Gazze Şeridi'ni tamamen işgal etmek üzereyiz” diye yazdı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz bugün, “Gazze Şeridi'nde Hamas'ı yenmek ve esirlerin geri dönmesi için gerekli koşulları sağlamak, savaşın iki ana hedefi. Bunları gerçekleştirmek için ne gerekiyorsa yapmalıyız” ifadelerini kullandı.

sdfrgtyh
Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'ta gıda yardımı almak için kamyonlara binen Filistinliler (Reuters)

Medyada tartışılan plan, Gazze Şeridi'ndeki Hamas hükümetinin öfkeli tepkisine neden oldu. Hükümet, ateşkes görüşmeleri konusundaki tutumunu değiştirmeyeceğini vurguladı.

Hamas Siyasi Büro Üyesi Husam Bedran AFP’ye yaptığı açıklamada, “Top işgalcilerin ve ABD'nin sahasında. Ne yazık ki ABD işgali desteklemeye devam ediyor. Bu da ateşkes ve esir takası anlaşmasına varılmasını fiilen geciktiriyor” dedi.

Baskılar

22 Ekim 2023'te Hamas'ın İsrail'in güney sınırına düzenlediği saldırının ardından başlayan 22 aylık çatışmanın ardından Netanyahu, birçok cephede baskı altında.

İsrail'de, Gazze Şeridi'nde kalan 49 esirin aileleri, onların geri getirilmesi için ateşkes talep ediyor.

Uluslararası alanda ise insani yardım kuruluşları, ‘kitlesel açlık’ tehdidi altındaki Filistinlilere gıda yardımının ulaştırılması için baskı yapıyor. Batılı başkentler ise ABD ve İsrail'in şiddetli muhalefetine rağmen Filistin devletini tanıma planlarını açıkladı.

Netanyahu'nun aşırı sağcı koalisyonundaki müttefikleri, savaşı, Gazze Şeridi'ni işgal etmek ve Batı Şeria üzerindeki kontrolünü sıkılaştırmak için kullanmaya çalışıyor.

7 Ekim’deki Hamas saldırısında çoğu sivil olmak üzere bin 219 kişi öldü. O zamandan beri İsrail, BM tarafından güvenilir olarak kabul edilen Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı'nın verilerine göre çoğu sivil olmak üzere en az 61 bin 20 kişinin hayatını kaybetmesine yol açan bir askeri harekatla karşılık verdi.

Savaşın hedefleri

Netanyahu dün yaptığı açıklamada, İsrail'in savaş hedeflerinin halen ‘düşmanı yenmek, esirleri kurtarmak ve Gazze Şeridi'nin artık İsrail için bir tehdit oluşturmamasını sağlamak’ olduğunu vurguladı.

Bu açıklamaları, aralarında eski istihbarat teşkilatı başkanlarının da bulunduğu 550 eski İsrail güvenlik yetkilisinin, ABD Başkanı Donald Trump'a Netanyahu'ya baskı yapması ve Gazze Şeridi'ndeki savaşı sona erdirmesi çağrısında bulunmasının ardından geldi.

Bu yetkililer Trump'a hitaben yazdıkları açık mektupta şu ifadeleri kullandılar: “Mesleki görüşümüz, Hamas'ın artık İsrail için stratejik bir tehdit oluşturmadığı yönündedir... Tüm askeri hedefleri gerçekleştirdik ve bu savaş artık adil değil... İsrail'in güvenliğini ve kimliğini kaybetmesine yol açıyor.”

Öte yandan esir aileleri yaptıkları açıklamada, “22 aydır kamuoyuna, askeri baskı ve yoğun çatışmaların esirleri geri getireceği söylendi... Gerçek şu ki, savaşın genişlemesi esirlerin hayatını tehlikeye atıyor… Onlar zaten doğrudan ölüm tehlikesiyle karşı karşıya. Netanyahu, İsrail'i ve esirleri yıkıma sürüklüyor” ifadeleri yer aldı.

Temel gıda maddeleri

İsrail Savunma Bakanlığına bağlı Filistin Topraklarındaki Hükümet Aktiviteleri Koordinasyon Birimi (COGAT) bugün, İsrail'in Gazze Şeridi'ne ticari malların girişine kısmen izin vereceğini ve böylece bölgenin BM ve diğer uluslararası kuruluşların sağladığı insani yardıma olan bağımlılığını azaltacağını duyurdu.

COGAT tarafından yapılan açıklamada, “Mekanizmanın oluşturulması kapsamında, savunma kurumu, çeşitli kriterlere uymak ve sıkı güvenlik denetimlerinden geçmek şartıyla sınırlı sayıda yerel tüccarı kabul etti” denildi.

İsrail, mart ayı başından itibaren Gazze Şeridi'ne abluka uyguladıktan sonra mayıs ayında ablukayı kısmen hafifleteceğini duyurdu ve Washington ile koordineli olarak, uluslararası kuruluşların eleştirilerine maruz kalan tartışmalı Gazze İnsani Yardım Vakfı aracılığıyla yardım dağıtım sistemi kurdu. Son dönemde Gazze Şeridi'nde insani kriz ve temel ihtiyaç maddelerinin eksikliği daha da kötüleşti.

Geçen ay yardım konvoyları ve havadan yardım atma operasyonları yeniden başladı. Ancak BM, bölgeye giren gıda miktarının kıtlığı önlemek için yeterli olmadığını düşünüyor.

COGAT'ın açıklamasında, teslim edilecek malların ödemesinin denetimli banka havalesi yoluyla yapılacağı, sevkiyatların ise ‘Hamas'ın müdahalesini önlemek’ için Gazze Şeridi'ne girmeden önce İsrail ordusu tarafından denetleneceği belirtildi.

Yeni mekanizma kapsamında izin verilen malların temel gıda maddeleri, meyve ve sebzeler, bebek maması ve sağlık ürünlerini içereceği belirtildi.

COGAT, dün 300'den fazla yardım kamyonunun Gazze Şeridi'ne girdiğini ve ‘şu anda dağıtılmayı beklediğini’ duyurdu. Ayrıca bölgeye, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır, Ürdün, Almanya, Kanada ve Belçika ile iş birliği içinde 120 yardım paketi bırakıldı.