Alula ile Zarif arasında Lübnan polemiği

Nizar Alula ve Muhammed Cevad Zarif
Nizar Alula ve Muhammed Cevad Zarif
TT

Alula ile Zarif arasında Lübnan polemiği

Nizar Alula ve Muhammed Cevad Zarif
Nizar Alula ve Muhammed Cevad Zarif

Lübnan’daki birçok lider ile Suudi Arabistan Kraliyet Divanı Müsteşarı Nizar Alula, Beyrut’ta bir araya geldi.
Düzenlenen akşam yemeğine katılanlardan biri olan ABD’nin Beyrut Büyükelçisi Elizabeth Richard, Alula’nın Lübnan’a yaptığı ziyaretin sonuçları hakkında övgüde bulundu.
ABD’li Büyükelçi Elizabeth, Alula’ya hitaben, “Bu ziyaretiniz çok önemli. Lübnan’a yardım etmek için sizinle birlikte çalışmayı dört gözle bekliyoruz” ifadelerini kullandı. Sözlerini sürdüren Elizabeth, “Sizin icra ettiğiniz misyon çok önemli ve bunu takdir ediyoruz. Gelecekte yapacak çok şeyimiz olacak” dedi.
ABD’li büyükelçinin bu ifadeleri, Arapların ve uluslararası toplumun Suudi Arabistan’ın rolüne verdiği önemi yansıtıyor. Batılı elçiler, Suudi Arabistan’ın Beyrut Büyükelçisi Velid El-Buhari ile de görüşmek istiyor. Buhari, önümüzdeki Pazartesi günü BAE’li ve İngiliz mevkidaşı ile bir araya gelerek, Lübnan hükümetinin kurulmasının ardından gündeme gelen belirli dosyaları görüşecek. Beyrut’taki Arap diplomatik kaynaklar, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, bu zirve ile birlikte hükümet konusunda bilfiil adım atılacağını söyledi.
Alula, Lübnan ziyaretinin başında yaptığı dikkat çekici açıklamada, “Lübnan, bölgede öncü bir rol oynama potansiyeline sahip. Lübnan’ın bu potansiyeli, Lübnan vatandaşlarının yararına olacak şekilde kullanması gerek”  demişti.
Alula, Lübnan ziyareti ile birçok mesaj vermek istiyor. Bunların en başında Suudi Arabistan ve Arap dünyasının yaşadığı sıkıntıları aşma noktasında Lübnan’a yardım etmek istediği mesajı geliyor. Suudi Arabistan’ın tüm Lübnanlılara aynı mesafede olduğu, Lübnan’a devlet geçidinden girmeyi tercih ettikleri ve Lübnan için yapılan seyahat uyarısını kaldırma konusunda istekli oldukları, Alula’nın vermek istediği ikinci mesaj. Alula, bunu yaparken Lübnan Temsilciler Meclisi Başkanı Nebih Berri’ye övgüde bulunmayı unutmazken, ona Kral Selman ile Muhammed bin Selman’ın selamını iletti.  Alula’nın vermek istediği üçüncü mesaj da Suudi Arabistan konsolosluğunun onun için özel bir panel düzenlediği Taif Anlaşması. Bu panele Alula ile Lübnan Başbakanı Saad Hariri’de katılmıştı. Alula eski Başbakan Refik el-Hariri’nin ölümün 14.yılı yıldönümü etkinliklerine katılmak için Lübnan’daki ziyaretini bir gün uzatarak, uluslararası mahkemenin kararına saygı duyduğu ve Hariri’ye yapılan siyasi suikastı kabul etmediği mesajını da verdi.
Alula’nın Beyrut’ta yaptığı açıklamalarda verdiği en önemli mesaj ise Lübnan’ın İran’a terk edilmiş bir yer olmadığı, Arap ve Batılı dostları Lübnan’ın iyiliğini isteyenlerin yanında olduğu ve ona zarar vermek isteyenlerin karşısında olacağı.
Alula’nın gerçekleştirdiği Lübnan ziyaretinden bir hafta önce İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif de Lübnan’a gelmişti. Lübnanlı bir lider ikilinin Lübnan ziyareti konusunda Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Silah veren ile iyilik ve reform sunan arasında ne kadar fark var” ifadelerini kullandı.
Muhammed Cevad Zarif, bir hafta önce Beyrut’a ziyaret gerçekleştirirken, İran’ın İsrail ihlallerini engellemek için Lübnan ordusuna silah ve hava savunma sistemi temin etme niyetinde olduğu belirtiliyordu. Lübnan ziyaretinde ilk olarak Tahran’ın müttefikleri ile bir araya gelen Zarif, ikinci olarak Hizbullah ile Hasan Nasrallah’ın genel sekreteri ile bir araya gelmiş ve üçüncü durak olarak da Lübnan liderlerine göstermelik bir ziyaret yapmıştı. Lübnanlı yetkililere direk olarak silah yardımı teklif etmeyen Zarif, ülkesinin Lübnan’a yardım etmeye hazır olduğunu belirtmiş ve ülkeleri hakkında çıkartılan yaptırımlara işaret ederek Lübnan’ı zor durumda bırakmak istemediklerini dile getirmişti.
Öte yandan Kraliyet Divanı Müsteşarı Nizar Alula’nın ziyaretinde ortaya koyduğu tablo daha toparlayıcı idi. Ziyaretine resmi duraklardan başlayan Alula, ilk olarak Cumhurbaşkanı ile Temsilciler Meclisi Başkanı’nı ziyaret etmiş, Lübnan hakkında çıkarılan seyahat uyarısını kaldırmış ve 20’den fazla anlaşma imzalamıştı.



Açlık, Gazze'nin ölümüne katkıda bulunuyor

İsrail'in dün düzenlediği hava saldırısında hedef aldığı Gazze Şehri'ndeki bir konut binasından alevler ve dumanlar yükseliyor (Reuters)
İsrail'in dün düzenlediği hava saldırısında hedef aldığı Gazze Şehri'ndeki bir konut binasından alevler ve dumanlar yükseliyor (Reuters)
TT

Açlık, Gazze'nin ölümüne katkıda bulunuyor

İsrail'in dün düzenlediği hava saldırısında hedef aldığı Gazze Şehri'ndeki bir konut binasından alevler ve dumanlar yükseliyor (Reuters)
İsrail'in dün düzenlediği hava saldırısında hedef aldığı Gazze Şehri'ndeki bir konut binasından alevler ve dumanlar yükseliyor (Reuters)

Gazze Şeridi, İsrail'in savaşının başlangıcından bu yana en şiddetli kıtlıkla karşı karşıya. Bir süre sadece kuzeyde görülen kıtlık, daha sonra güneyde daha az olmak üzere tüm bölgeye yayıldı.

Gazze'deki sağlık yetkilileri, açlığın artması nedeniyle önümüzdeki günlerde “toplu ölümler” yaşanabileceği uyarısında bulundu. Gazze Sağlık Bakanlığı, açlık nedeniyle geçen cumartesi gününden bu yana en az 19 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. Bakanlığa göre, savaşın başlangıcından bu yana 76'sı çocuk, 86 kişi açlık veya yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybetti.

Körfez İşbirliği Konseyi, Gazze'ye uygulanan “haksız, insanlık dışı ve yasadışı ablukayı” kınadı ve uluslararası topluma, insani yardım ve acil yardım malzemelerinin derhal ve koşulsuz olarak ulaştırılması için acil harekete geçmesi çağrısında bulundu.

Aynı zamanda İngiltere, Fransa ve 20'den fazla ülke savaşın derhal sona erdirilmesi çağrısında bulunarak, İsrail hükümetinin izlediği yardım modelinin “tehlikeli olduğunu, istikrarsızlığı beslediğini ve Gazze halkını insanlık onurundan mahrum bıraktığını” vurguladı. Bu ülkelerin dışişleri bakanları ortak açıklamada, “Aşağıda imzası bulunan bizler, birlikte basit ve acil bir mesaj gönderiyoruz: Gazze'deki savaş şimdi sona ermelidir” ifadelerini kullandı.