Ekrem İmamoğlu: Rakibimizle aramızdaki fark 25 bin 158

Ekrem İmamoğlu: Rakibimizle aramızdaki fark 25 bin 158
TT

Ekrem İmamoğlu: Rakibimizle aramızdaki fark 25 bin 158

Ekrem İmamoğlu: Rakibimizle aramızdaki fark 25 bin 158

Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, Binali Yıldırım ile aralarındaki oy farkının 25 bin 158 olduğunu belirterek, "Sonuçların yüzde 99.95’i girilmiştir. 4 Milyon 168 bin 546 bize verilen oy. 4 milyon 142 bin 791 rakibimize verilen oy" dedi. 
CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, düzenlediği basın toplantısıyla seçim sonuçlarını değerlendirdi. 
"Rakibimizle aramızdaki fark 25 bin 158" 
AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım ile aralarındaki oy farkının elde ettikleri sonuçlara göre 25 bin 158 olduğunu söyleyen İmamoğlu, "Bizim için en değerli durum bugün itibariyle YSK’nı bir ara açıklamayla bizim de açıklamış olduğumuz sonuçları toplumla paylaşmış olması, demokrasimiz adına çok değerliydi. O bakımdan YSK’ya teşekkür ediyorum. YSK’nın son girişi ile beraber 16 sandık kalmıştır. Sonuçların yüzde 99.95’i girilmiştir. 4 Milyon 168 bin 546 bize verilen oy. 4 milyon 142 bin 791 rakibimize verilen oy. Aradaki Fark 25 bin 755. Bizim elde ettiğimiz veriye çok yakın bir veri gözükmekte. Belli ki de bu aradaki fark kalan 16 sandıkla beraber örtüşecektir" diye konuştu. 
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın balkon konuşmasında bahsettiği 4.5 yıllı icraat sürecine atıfta bulunan İmamoğlu, "Türkiye’nin bu gündeme odaklanması ve süreci bu şekilde yönetmesi Türkiye lehine olacaktır. Bu açıklamayı kendileri yapmıştır. Biz de açıklamanın bu kısmını özenle dinledik, şahsım adına takdirle karşıladım. İstanbul’a bir an önce hizmete başlamak istiyoruz. İstanbul’un ihtiyaçlarını hızlıca karşılamak adına Türkiye’nin her kurumu ve kuruluşu ile iş birliği istiyoruz. Türkiye bir an önce normalleşsin, bir an önce insana hizmet etme odaklı bir süreç başlasın. Sayın Cumhurbaşkanı ile bu tanımlamalarında aynı fikirde olduğumuzu, bir an önce bu sürecin başlamasını diliyorum" şeklinde konuştu. 
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin açıklamalarını da takdirle karşıladığını söyleyen İmamoğlu, "Sayın Bahçeli ’1 oyla bile seçim kazanılır’ tanımlaması bu günün gündeminin bir parçasıdır. Sayın Bahçeli’nin tanımına göre tam 26 bin katıyla sürece hazır olduğumuz gözüküyor. Sayın Bahçeli’nin demokrasi sürecini destekleyen bu açıklamasını da takdirle karşılıyorum" ifadelerini kullandı. 
"İnanıyorum bana AK Partili seçmen de, HDP’li seçmen de, Saadet Partili seçmen de, MHP’li seçmen de oy vermiştir" 
İstanbul’da seçmenin her kesiminden oy aldığını söyleyen İmamoğlu, "İnanıyorum bana AK Partili seçmen de oy vermiştir, HDP’li seçmen de oy vermiştir, Saadet Partili seçmen de oy vermiştir, MHP’li seçmen de oy vermiştir. Bütün partiler oy vermiştir. Bütün partilerin seçmeninin oy verdiği bir insan olarak kimseyi birbirinden ayırt etmeyeceğim sözünü vererek, o sandığı atılan tüm oyları kendine atılmış kabul ederek bütün İstanbullulara teşekkürü borç biliyorum" dedi. 
"Şu an itibariyle Anadolu Ajansı verisinde de nihayet İstanbul kırmızı renge boyanmıştır" 
Anadolu Ajansı verilerinin de sisteme girildiğini vurgulayan İmamoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: 
"Şu an itibariyle Anadolu Ajansı verisinde de nihayet İstanbul kırmızı renge boyanmıştır. Doğrular er ya da geç ortaya çıkar. Şu ana kadar çok büyük telafisi olmayan hatalar yapılmamıştır. Hatalardan geri dönmek de önemlidir. Konuşur, uzlaşır dertleşiriz. Ben bu ülkenin her kurumu ile dertleşmeye hazır bin insanım. Bu ülkenin aydınlık bir geleceğe akılla, bilimle, ilimle, irfanla yürümesini çok önemsiyorum. İyi yetişmiş bir Türkiye’nin dünyada büyük izler bırakacağını biliyorum. Bu ülke kolay kurulmamıştır. Hala birçok sıkıntı yaşamaktayız. Önümüzde aydınlık bir geleceğe birlikte koşmalıyız. Bütün bu sürecin olgunlaşmasıyla beraber toplumumuzun tüm değerlerine, maneviyatına, inançlarına, etnik kökenlerine, kültürüne saygı duyan, İstanbul’da bunu her yönüyle yaşatan bir kişi olacağımın sözünü veriyorum. Biz büyük bir milletiz ama hep birlikte büyük bir milletiz, ayrışarak büyük millet olamayız" 
Ekrem İmamoğlu açıklamalarının ardından gazeteciler sorularını yanıtladı. İmamoğlu "CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştünüz mü" sorusuna, "Sayın Genel Başkanımla çok sık görüşen birisiyim. Her anımızı paylaşırız, sohbet ederiz. Belli olmaz nerede buluşacağımız" diyerek yanıt verdi. 
"Kürt vatandaşlarımla samimi bir bağım var" 
İmamoğlu İstanbul’da Kürt kökenli vatandaşlardan aldığı oyların sorulması üzerine ise şunları söyledi: 
"Benim Kürt vatandaşlarımla samimi içten bir bağım var. Bu bugüne dair değildir. Sadece Kürt vatandaşlarıma dönük de değildir. İstanbul’da yaşayan herkese karşı aynı oranda ve yakınlıktadır tavırlarım. Bu süreçte gerçekten daha samimi ve daha içten bağımız oldu. Süreçte bazı dillerin konuşulmasından dolayı ben de başkaları da yaralandı. Bu seçmen ile olan bağımızı içselleştirdi. Sadece Kürt vatandaşlarıma dair değil, hangi yaralar varsa açılmış bunların tedavisi için her kitle ile, etnik köken ile inanç gurubu ile ayrı ayrı görüşeceğiz. Bu konularda çok demokratik bir süreci İstanbul’a yaşatacağım" 
İstanbul’u kazanmayı, şehirde yaşayan 16 milyon insanın gönlünü kazanmak olarak gördüğünü söyleyen İmamoğlu, tek hedefinin 16 milyon insana güzel bir hizmet sunmak olduğunu, başka bir dil ve başka bir siyasi süreci İstanbul’a yaşatacağını kaydetti. 
"Hatadan geri dönmek de bir erdemdir" 
İmamoğlu "Anadolu Ajansı ile ilgili suç duyurusu olacak mı" sorusuna "Sözlü suç duyurusuna bulunduk. Şu an karşılık bulmak beni mutlu etti. Hatadan geri dönmek de bir erdemdir. Kucaklaşırız, hasbihal ederiz. Türkiye’nin kuruluşu ile var olan Anandolu Ajansı’nın iyi olmasını istiyorum. Bundan daha güzel bir temenni olamaz. Tüm ajanslar için, tüm kuruluşlar için. Benim sözüm istiyorum ki ne söyleniyorsa çıksın. Sadece benim değil herkesin sözü çıksın. Bu bağlamda çok köklü kurumlar var, herkesin sorumluluğu var" şeklinde yanıt verdi. 
"Binali Bey’den tebrik telefonu almadım ama alacağımı düşünüyorum" 
Bir gazetecinin sorusu üzerine AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım’dan henüz bir tebrik telefonu almadığını söyleyen İmamoğlu, "Şimdilik almadım ama alacağım diye düşünüyorum. Rakibim nazik bir insan, devlet nezaketini bilen bir insan. Daha önce hem aile duygularımızı paylaştığımız, hem birbirimizi tebrik ettiğimiz görüşmelerimiz oldu. Ben nezaketli bir şekilde kendisinin planlayacağı biçimde böyle bir talebi olacağını düşünüyorum. Yakın zamanda ararlar diye düşünüyorum. Binali Bey’den öyle bir tavır bekliyorum" açıklamalarında bulundu. 



İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir bin kişi ile Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi

Ben-Gvir yerleşimcilerle birlikte Mescid-i Aksa çevresinde (WAFA)
Ben-Gvir yerleşimcilerle birlikte Mescid-i Aksa çevresinde (WAFA)
TT

İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir bin kişi ile Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi

Ben-Gvir yerleşimcilerle birlikte Mescid-i Aksa çevresinde (WAFA)
Ben-Gvir yerleşimcilerle birlikte Mescid-i Aksa çevresinde (WAFA)

Kudüs'teki İslami Vakıflar Dairesi, İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir liderliğindeki bin 251 yerleşimcinin bu sabah (Pazar) Mescid-i Aksa'ya baskın düzenlediğini bildirdi.

Vakıflar Dairesi'ne göre: bu sabah Ben-Gvir, İsrail Likud partisinden bir Knesset üyesi olan Amit Halevi birlikte bin 251 yerleşimci ile bir provokatif bir yürüyüşe öncülük etti.

İsrail basınında yer alan video görüntülere göre, Ben Gvir, baskını Filistin topraklarını gasbeden bir grup İsrailliyle birlikte gerçekleştirdi.

Baskında Yahudilik inancına göre Tapınak'ın yıkılış dönümünü (Tişa BeAv) anma gerekçesiyle Mescid-i Aksa'nın avlusunda Talmud ayinleri gerçekleştirildi..

frtgbftr
İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir geçtiğimiz Mayıs ayında Kudüs'ün Eski Şehrindeki Şam Kapısını ziyaret etmek üzere yürürken (Reuters)

Ben-Gvir, Ortadoğu'daki en hassas bölgenin kurallarına karşı gelerek Tapınak Tepesi'nde dua ettiğini söyledi. Müslüman yetkililerle on yıllardır süren hassas “statüko” düzenlemeleri uyarınca Tapınak Tepesi Ürdünlü bir dini kurum tarafından yönetiliyor ve Yahudiler burayı ziyaret edebiliyor ancak dua edemiyor.

Tapınak Tepesi İdaresi (TMA) adlı küçük bir Yahudi kuruluşu tarafından yayınlanan videolarda Ben-Gvir'in Tapınak Tepesi'nde ibadet eden bir gruba liderlik ettiği görülüyor. İnternette dolaşan diğer videolarda ise dua ederken görülüyor.

Ben-Gvir daha önce bölgeyi ziyaret etmiş ve burada Yahudilerin ibadet etmesine izin verilmesi çağrısında bulunmuş, Başbakan Binyamin Netanyahu da bunun İsrail'in politikası olmadığı yönünde açıklamalar yapmıştı. Ben-Gvir yaptığı açıklamada İsrail'in Gazze savaşında Hamas'a karşı zafer kazanması ve orada silahlı gruplar tarafından tutulan İsrailli rehinelerin geri dönmesi için dua ettiğini söyledi. İsrail'in Gazze Şeridi'nin tamamının kontrolünü ele geçirmesi çağrısını yineledi.

İsrail'in Tapınak Tepesi'ndeki kuralları değiştirdiği yönündeki iddialar Müslüman dünyasında öfke yaratacak ve geçmişte şiddet olayları patlak vermişti. Bugün herhangi bir şiddet olayı yaşanmamıştır.

fghyu
Bir İsrailli sertlik yanlısı 23 Haziran 2025 tarihinde Kudüs'teki Mescid-i Aksa'nın Batı Duvarı önünde yürürken (AFP)

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın sözcüsü Nebil Ebu Rudeyne, Ben-Gvir'in Tapınak Tepesi'ne yaptığı ziyareti kınayarak bunun “tüm kırmızı çizgileri aştığını” söyledi.

Sözcü Rudeyne yaptığı açıklamada, uluslararası toplumun, özellikle de ABD yönetiminin, yerleşimcilerin suçlarına ve aşırı sağcı hükümetin Mescid-i Aksa'daki provokasyonlarına son vermek, Gazze Şeridi'ndeki savaşı durdurmak ve insani yardım getirmek için derhal müdahale etmesi gerektiğini söyledi.

Ürdün Dışişleri Bakanlığı da yaptığı açıklamada İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı'nın Mescid-i Aksa'ya saldırısını kınayarak kabul edilemez bir provokasyon  olarak nitelendirdi.

Filistin Haber ve Bilgi Ajansı'na WAFA göre aşırılık yanlısı sömürgeci Tapınak Tepesi örgütleri, İncil'de ‘Tapınağın yıkılışının yıldönümü’ olarak bilinen güne denk gelen bugün Mescid-i Aksa'ya geniş çaplı bir baskın düzenlenmesi çağrısında bulundu.

Kudüs Valiliğine göre bu yılki yıldönümü Mescid-i Aksa için en tehlikeli günlerden biri olarak görülüyor çünkü Tapınak Tepesi grupları, hükümetin aşırılık yanlısı gündemlerinin arkasında tam bir uyum içinde olmasından yararlanarak dini ve yasal kırmızı çizgileri aşmak için niteliksel bir girişimle üç Ağustos'u en büyük saldırı günü haline getirmeyi planlıyor.

fghyju
Kudüs (DPA)

WAFA, Ben-Gvir'in polis memurlarına İsrailli yerleşimcilerin Mescid-i Aksa'da dans etmelerine ve şarkı söylemelerine izin vermeleri yönünde talimat vermesinden sadece birkaç hafta sonra, özellikle de geçtiğimiz Mayıs ayında camiye düzenlediği baskın sırasında Tapınak Tepesi'nde dua ve secdenin mümkün hale geldiğini ve mevcut statükonun açık ve tehlikeli bir şekilde ihlal edildiğini açıklamasının ardından, yeni gerçeklikleri zorla dayatmanın önünü açan bir adım olarak bu tırmanışa eşi benzeri görülmemiş bir kışkırtma ortamının eşlik ettiğine dikkat çekti.