Nesli tükenen kuş türünün yeniden evrimleştiği keşfedildi

(The Independent)
(The Independent)
TT

Nesli tükenen kuş türünün yeniden evrimleştiği keşfedildi

(The Independent)
(The Independent)

Bilim insanları, Hint Okyanusu’nda görülen ancak nesli tükenen bir kuş türünün yeniden hayata döndüğünü keşfetti.
Araştırmaya göre, uçamayan su tavuğu türü “tekrarlayan evrim” (iterative evolution) diye adlandırılan süreç sonucu 2. kez ortaya çıktı.
Bu durum, su tavuğu türünün Aldabra adlı mercan adasında, binlerce yıl önce 2 kez koloni kurduğu anlamına geliyor. Her 2 süreçte de uçamayacak şekilde evrim geçiren bu kuşlara adada halen rastlanabiliyor.
Independent Türkçe'nin haberine göre, tekarlayan evrim, aynı ortak soydan aynı veya benzer yapılar farklı zamanlarda evrimleştiğinde meydana geliyor. Diğer bir deyişle, canlı aslında ayrı zamanlarda 2 kez ortaya çıkıyor.
Tekrarlayan evrim su tavuklarında ilk kez görülüyor. Bu vaka ayrıca, tekrarlayan evrimin herhangi bir kuş türünde görüldüğü en önemli örneklerden biri olma özelliğini taşıyor.
Köken açısından Madagaskar’dan gelen su tavukları, diğer adalarda da koloni kuruyor, çoğalıyor ve sonrasında bu adalardan ayrılıyordu.
Ayrılanların birçoğu güney ya da kuzeye giderken ya yem oluyor ya da başka nedenlerle ölüyordu. Ancak doğuya yönelenlerin bazıları, aralarında Aldabra Adası’nın da bulunduğu bölgedeki diğer okyanus adalarında yaşamaya başlıyordu.
Aldabra’da yırtıcılar olmadığından su tavukları zamanla uçma kabiliyetini kaybetti. Ancak ada sonradan tamamen suyla kaplandığından su tavukları da yok oldu.
Bu olaydan sonra, yani yaklaşık 100 bin yıl önce, deniz seviyeleri yeniden düşünce su tavukları adayı tekrar ele geçirdi. Araştırmacılar, bu olayın öncesinde ve sonrasında yaşamış su tavuklarının kemiklerini karşılaştırarak, evrimin 2 kez gerçekleştiğini buldu.
Londra Doğa Tarihi Müzesi’nden paleontolog ve baş araştırmacı Dr. Julian Hume, "Bu eşsiz fosiller, büyük olasılıkla Madagaskar'dan gelen su tavuğu ailesinin bir üyesinin adada koloni kurduğunu ve birbirinden bağımsız 2 süreçte de uçamayacak biçimde evrimleştiğine dair kesin kanıtlar sunuyor” diye konuştu.
İngiltere’deki Portsmouth Üniversitesi’nden araştırmanın ortak yazarı Prof. David Martill, Aldabra Adası’nda avcıların, yırtıcı hayvanların ve birbiriyle rekabet eden memelilerin bulunmamasının su tavuklarının her 2 evrim sürecinde uçamayacak şekilde evrimleşmesine neden olduğunu vurguladı.



Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
TT

Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırmaya göre, çığır açan bir gen tedavisi tek bir enjeksiyonla insanlardaki işitme kaybını birkaç hafta içinde tersine çevirebiliyor.

İsveç'in Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar son teknoloji tedavinin, doğuştan sağırlığı veya ileri derecede işitme bozukluğu olan çocuk ve yetişkinlerin işitme yetisini iyileştirdiğini ve klinik bir deneyde 7 yaşındaki bir çocuğun duyma becerisini neredeyse tamamen geri kazandığını açıkladı.

Hakemli dergi Nature Medicine'da detaylandırılan klinik çalışma, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasının iç kulağa enjekte edilmesiyle 10 katılımcının tümünün işitmesinin gelişme gösterdiğini ortaya koydu.

Küçük ölçekli deney, OTOF adı verilen bir gendeki mutasyonlar sonucu genetik sağırlık veya ileri seviye işitme bozukluğundan muzdarip kişileri içeriyordu.

Bu mutasyonlar, ses sinyallerinin kulaktan beyne iletilmesinde kilit rol oynayan otoferlin proteininin eksikliğine neden oluyor.

Araştırmacılar tedavinin en çok çocuklarda işe yaradığını belirtse de yetişkinlere de fayda sağlayabileceğini söylüyor.

Deneyde adeno ilişkili virüsün sentetik ve zararsız bir versiyonu kullanılarak düzgün işleyen bir OTOF geni tek bir enjeksiyonla iç kulağa verildi.

Tedavinin etkileri hastaların çoğunda belirgin biçimde görülürken, işitme yetisi sadece bir ay sonra hızla iyileşti.

Araştırmacılar 6 ay sonra tüm katılımcılarda işitmede önemli ölçüde iyileşme kaydedildiğini ve algılanabilir ortalama ses seviyesinin 106 desibelden 52 desibele düştüğünü belirtiyor.

Çalışmada tedaviye en iyi yanıt verenlerin 5 ila 8 yaşındakiler olduğu tespit edildi.

7 yaşındaki bir kız çocuğu işitme yetisini neredeyse tamamen hızla geri kazandı ve 4 ay sonra annesiyle günlük konuşmalar yapabilmeye başladı.

Karolinska Enstitüsü'nden çalışmanın ortak yazarı Maoli Duan, "Bu yöntem ilk kez ergenler ve yetişkinlerde test edildi" diyor.

Katılımcıların çoğunda işitme duyusunun büyük ölçüde iyileşmesi, yaşam kaliteleri üzerinde derin bir etki yaratabilir. Şimdi bu etkinin ne kadar kalıcı olduğunu görmek için bu hastaları takip edeceğiz.

Araştırmacılar ayrıca tedavinin güvenli olduğunu ve iyi tolere edildiğini de saptadı. Katılımcılar 6-12 aylık takip süresinde herhangi bir ciddi yan etki bildirmedi.

En yaygın reaksiyon, bir tür akyuvar olan bağışıklık sistemi nötrofillerinin sayısındaki azalmaydı.

"OTOF sadece başlangıç" diyen Dr. Duan, araştırmacıların GJB2 ve TMC1 gibi diğer yaygın sağırlık genleri üzerinde de çalıştığını ekliyor.

Bunların tedavisi daha karmaşık ancak bugüne kadarki hayvan deneyleri umut verici sonuçlar ortaya koyuyor. Farklı genetik sağırlık türlerinden muzdarip hastaların bir gün tedavi görebileceğine güvenimiz tam.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news