Medine'de Hz.Peygamber’in hayatı ve İslam medeniyeti konulu ilk uluslararası sergi açıldı

Medine Vali Yardımcısı Prens Suud bin Halid el-Faysal Medine'deki Hz.Peygamber’in hayatı ve İslam medeniyeti konulu ilk uluslararası serginin açılışındayken (Şarku'l Avsat)
Medine Vali Yardımcısı Prens Suud bin Halid el-Faysal Medine'deki Hz.Peygamber’in hayatı ve İslam medeniyeti konulu ilk uluslararası serginin açılışındayken (Şarku'l Avsat)
TT

Medine'de Hz.Peygamber’in hayatı ve İslam medeniyeti konulu ilk uluslararası sergi açıldı

Medine Vali Yardımcısı Prens Suud bin Halid el-Faysal Medine'deki Hz.Peygamber’in hayatı ve İslam medeniyeti konulu ilk uluslararası serginin açılışındayken (Şarku'l Avsat)
Medine Vali Yardımcısı Prens Suud bin Halid el-Faysal Medine'deki Hz.Peygamber’in hayatı ve İslam medeniyeti konulu ilk uluslararası serginin açılışındayken (Şarku'l Avsat)

Medine Vali Yardımcısı Prens Suud bin Halid el-Faysal, Dünya İslam Birliği (Rabıta) tarafından düzenlenen, Medine'deki Hz.Peygamber’in hayatı ve İslam medeniyeti konulu ilk uluslararası serginin açılışını gerçekleştirdi. Sergi, ayrıca nebevi sünneti ve İslam medeniyeti tarihi ile ilgilenen birçok tarafın işbirliği ile düzenlendi. Açılışa çok sayıda Müslüman isim ve diplomat katıldı.
Rabıta Genel Sekreteri Dr. Muhammed el- İsa, açılış töreninde bir konuşma gerçekleştirdi. İsa, konuşmasında, Hz. Peygamber’in hayatı ve İslam medeniyetinin güzelliğinin tarihi bir kanıtı olması açısından serginin önemine vurgu yaptı.
Öte yandan Mescid-i Haram’ın İmam-Hatibi Şeyh Salih bin Abdullah bin Hamid, yaptığı konuşmada, Hz. Peygamber’in hayatı ve İslam medeniyeti tarihi üzerinde çalışmanın önemine dikkat çekti. Serginin taşıdığı ilmi zenginliğe işarette bulunarak, korunup, gözetilmesi gerektiğini ifade etti. Hamid, ayrıca sergi fikrini takdir etti.
Dünya Müslüman Topluluklar Konseyi Genel Sekreteri Dr. Muhammed el- Beşşari ise yaptığı açıklamada, bunun, Hz. Peygamber’in hayatı hakkında en geniş kültürel kapsama sahip sergi olduğuna dikkat çekti. Dünyaya birçok mesaj verdiğini ifade etti.



Uzmanlar uyardı: Yaşlanmaya ilgili yaygın bir varsayım yanlış olabilir

Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)
Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)
TT

Uzmanlar uyardı: Yaşlanmaya ilgili yaygın bir varsayım yanlış olabilir

Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)
Yeni bir çalışma yaşlanmanın, iltihaplanmanın nedeni olmayabileceğini öne sürdü (Unsplash)

Yeni bir çalışma, vücudun yaşlanmaya verdiği doğal tepkiye dair uzun süredir kabul gören bir inanışın yanlış olabileceğini öne sürüyor.

Yaşa bağlı iltihaplanma (inflammaging), ilerleyen yaşla birlikte gelişen kronik, düşük dereceli bir iltihaplanma şeklidir. İltihaplanma vücudu yaralanma veya enfeksiyona karşı korur.

Kronik iltihaplanmanın yaşlanma sürecini hızlandırdığı ve Alzheimer hastalığı, artrit, kanser, kalp hastalığı ve Tip 2 diyabet gibi çeşitli sağlık sorunlarına katkıda bulunduğu düşünülüyor.

Araştırmacılar çoğu yaşlı kişinin yaşlandıkça iltihaplanmadan muzdarip olacağına uzun zamandır inanıyor.

Ancak bu hafta Nature Aging'de yayımlanan çalışma, sanayileşmemiş bölgelerdeki insanların kentsel bölgelerdekilerden farklı şekilde iltihaplanma deneyimlediğini ve bunun arkasında başka bir neden olabileceğini tespit etti.

Araştırmacılar, Bolivya Amazonları'ndan Tsimane ve Malezya Yarımadası'ndan Orang Asli olmak üzere sanayileşmemiş iki yerli nüfusun yaşantısını İtalya ve Singapur'dan iki grupla karşılaştırdı. 4 gruptan 18 ila 95 yaşındaki yaklaşık 2 bin 800 yetişkinden alınan kan örneklerini karşılaştırdılar.

Kronik enflamasyonun net bir şekilde yaşlanmayla bağlantılı olmayabileceğini, bunun yerine beslenme biçimi, yaşam tarzı ve çevresel faktörlerin önceden  sanılandan daha büyük rol oynadığını buldular.

Çalışma ayrıca sanayileşmemiş gruplardaki iltihaplanmanın, katılımcılar yaşlandıkça artmadığını da gösterdi.

Columbia Üniversitesi'nde çevre sağlığı bilimleri doçenti ve çalışmanın ortak yazarı Alan Cohen bulguların, iltihaplanmanın "şu anda anladığımızdan daha karmaşık" olduğuna işaret ettiğini söylüyor.

The Independent'a konuşan Cohen, "Tsimane ve Orang Asli tüm bu yönlerden bizden farklı" diyor. 

Çalışmamızın anlamı, daha aktif olmamız gerektiğini söylemekten ziyade biyolojiyi iyi anladığımız ve onu hher yönüyle kontrol edebileceğimiz düşüncesine meydan okumak. Yani bu bir uyarıdır: Özellikle iltihaplanmayı azaltmak için belirli gıdaları tüketmekten ve haftalık popüler sağlık trendlerini takip etmekten kaçının.

Öte yandan diğer uzmanlar bu çalışmadan yola çıkarak kesin yargılara varmadan önce bir uyarıda bulunuyor.

Yale Yaşlanma Araştırmaları Merkezi Direktörü Vishwa Deep Dixit, New York Times'a yaptığı açıklamada kirliliğe daha az maruz kalan kişilerde kronik hastalık oranlarının daha düşük çıkmasının şaşırtıcı olmadığını belirtiyor. Virginia Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden farmakoloji alanında öğretim üyesi olan Bimal Desai ise bulguların değerli tartışmalara yol açması gerektiğini ancak "yaşa bağlı iltihaplanma anlatısını baştan yazmadan önce" daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulduğunu ekliyor.

Independent Türkçe