Bitcoin’e ilgi, 18 ayın en yüksek seviyesinde

The Independent
The Independent
TT

Bitcoin’e ilgi, 18 ayın en yüksek seviyesinde

The Independent
The Independent

Bitcoin’e olan ilgi, kripto paranın değerinin rekor seviyeyi gördüğü 2017’nin sonlarındaki seviyeye ulaştı.
Google’dan elde edilen veriler, Bitcoin aramalarında yılın başından itibaren istikrarlı bir artış olduğunu gösteriyor. Buna göre geçen yıl boyunca azalan ilgi, şu anda Kasım 2017’deki seviyesine yükseldi.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre bunun yanında, Litecoin, Ethereum ve Ripple’ın da aralarında bulunduğu diğer markalarla ilgili aramalar da son aylarda arttı.
Bitcoin şu anda, 9 bin doların hemen altında işlem görüyor. Bu rakamın da yaklaşık 18 ay öncesiyle aynı olduğu belirtiliyor.
Aralık 2017’de 20 bin dolara yaklaşan bitcoin değeri, daha sonra şaşırtıcı bir şekilde neredeyse 3 bin dolara gerilemişti.
Kripto paralarla ilgili arama sonuçlarına dayanan Google Trends verilerine göre, mayıs ayında bitcoin’e duyulan ilgi 2 kat daha arttı. Bu da kripto para biriminin fiyatındaki artışı yansıtıyor.
Çinli arama motoru Baidu da bu ayın başından beri, en çok aranan anahtar kelimelerin başında bitcoin’in geldiğini açıkladı.
Öte yandan, piyasalara ve hisse senetlerine olan ilgi, tarihsel açıdan piyasalar çöktüğünde artıyor. Bir yatırımcı bu olguyu, hisse senetleri fiyatlarının korkuyla, kripto para fiyatlarınınsa hırsla yönlendirilmesiyle açıkladı.
Bitcoin analisti Clem Chambers, 2018’de konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:
“Bu ikilemin ardında yaşlıların hisse senetlerine gençlerin de kripto paraya yatırım yapmaları yatıyor. Yaşlılar korkarken, gençler korkusuz ve umut dolu. Bir tür hırsla özetlenebilecek bir durum.”
Kripto para endüstrisiyle geleneksel olarak ilişkisi olan ülkelerde, örneğin ABD ve İngiltere’de, kripto paraya ilginin arttığı görülüyor. Fakat sürpriz yapan bazı ülkeler de var. Güney Afrika, Nijerya, Gana ve Slovenya, bitcoin’e duyulan ilginin en fazla artış gösterdiği ülkeler.



İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre çalışanların neredeyse üçte ikisi iş kaynaklı stres veya baskılar nedeniyle daha fazla alkol tüketiyor.

Alcohol Change UK'in 2 bin çalışanla yaptığı ankete göre, Birleşik Krallık'ta çalışanların yüzde 64'ü işle ilgili nedenlerden dolayı alkol kullandığını bildirdi. Son 12 ayda artan tüketimin arkasında iş stresi, baskı ve kaygı var.

Her 10 kişiden 4'ü işle ilgili kaygılar nedeniyle alkol tüketimini artırdığını söylerken, katılımcıların yüzde 38'i iş stresiyle başa çıkmak için daha fazla içtiğini belirtti.

Üçte birinden fazlası işyerindeki baskı veya son teslim tarihleri nedeniyle daha fazla içki içerken, yüzde 29'u iş güvensizliği nedeniyle alkol tüketiminin arttığını söyledi.

Alcohol Change UK araştırma grubunun danışmanlık ve eğitim müdürü Jane Gardiner şunları söyledi:

Yaptığımız işler son derece çeşitli olsa da bu araştırma geçen yıl birçoğumuzun işle ilgili stres, kaygı, baskı ve iş güvensizliğini yönetmek amacıyla daha fazla alkol aldığını gösteriyor. Ancak alkol, yetersiz uykudan akşamdan kalmalığa, yüksek tansiyondan depresyona kadar birçok sağlık sorununa yol açarak genel sağlığımıza ve refahımıza ciddi zararlar verebilir. Bazıları için kısa süreli bir rahatlama sağlasa da zaman içinde stres, kaygı ve baskı duygularını daha da kötüleştirmesi ve istesek bile kurtulması zor bir kendi kendini tedavi etme döngüsüne yol açması daha olası.

Alkol Farkındalık Haftası'nın başlangıcı münasebetiyle yayımlanan araştırma, çalışanların işyerinde alkol konusunda önleyici eylem ve eğitim taleplerini ortaya koydu.

Bu yılın teması "Alkol ve iş", çalışma ortamlarının ve baskıların içki içme şeklimizi nasıl etkileyebileceğine ve nasıl daha sağlıklı, daha kapsayıcı işyeri kültürleri oluşturabileceğimize odaklanıyor.

Ankete katılan her 10 çalışandan 8'inden fazlası, işverenlerin işyerinde alkol konusunu ele almada bazı sorumlulukları olduğuna inanıyor. Ancak üçte birinden fazlası işyerinde alkol yerine ruh sağlığı hakkında konuşurken kendini daha rahat hissettiğini söyledi.

Gardiner sözlerini şöyle sürdürdü:

Son yıllarda işyerlerinde ruh sağlığı alanında görülen ilerlemenin bir yansıması olarak, konuşmaları teşvik etmek, şefkat ve desteği artırıp damgalanmayı azaltmak için, çalışanlardan alkol farkındalığı ve eğitimi konusunda bu kadar güçlü bir iştah görmek çok cesaret verici. Olumlu olan şu ki, çalışanlar alkolle ilgili sorunlarda reaktif müdahale yerine önleyici ve proaktif yaklaşımın daha etkili olduğunu kabul ediyor gibi görünüyor. İşte bu tür bir destek, alkolü tabu olmaktan çıkarmaya başlayacak, içki içme alışkanlıklarımızın genel sağlığımız ve refahımız üzerindeki etkisine dair farkındalık yaratacak ve önlenebilir alkol zararlarını daha meydana gelmeden önleyecek.

Independent Türkçe