Ürdün Kralı’ndan Filistin davasına bağlılık mesajı

Ürdün Kralı II. Abdullah basın mensupları ve siyasilerle yaptığı toplantıda
Ürdün Kralı II. Abdullah basın mensupları ve siyasilerle yaptığı toplantıda
TT

Ürdün Kralı’ndan Filistin davasına bağlılık mesajı

Ürdün Kralı II. Abdullah basın mensupları ve siyasilerle yaptığı toplantıda
Ürdün Kralı II. Abdullah basın mensupları ve siyasilerle yaptığı toplantıda

Ürdün Kralı II. Abdullah, dün, medya ve siyasi şahsiyetlerle yeni açılım politikaları çerçevesinde yapılan toplantının açılış konuşmasında, ülkesinin, Filistin meselesi, özellikle de mukaddes yerlerin himayesi görevi hakkında ortaya atılan şüpheleri reddetti.
Kral Abdullah, toplantıda, ülkesinin politikaları hakkında tekrar eden şüpheden duyduğu memnuniyetsizliğini ve öfkesini gizlemedi.
Ürdün Kralı, Filistin davasındaki çabalarını küçümseyerek ülkesinin politikaları hakkında şüphe üreten kişilerle mücadele etmeye çağırdı.
Kaynakların aktardığı bilgilere göre Ürdün Kralı, İsrail’deki seçimlerin yenilenecek olmasını Ürdün ve Filistin’deki mukaddesatın korunması ile Filistin davasının sabiteleri açısından değerlendirmeye çağırdı. Ürdün Kralı’nın bu açıklamaları, birkaç gün önce Ürdün Dışişleri Bakanlığı’nca açıkça eleştirilen Mescid-i Aksa’ya düzenlenen baskın olayından sonra geldi.
Kral, ayrıca Ürdün’ün son zamanlarda yapılan Mekke’deki toplantılara katılarak ülkesinin en başta Filistin olmak üzere Arap sorunları karşısındaki kararlı tutumunun yanı sıra Kudüs’teki Müslüman ve Hristiyanlara ait mukaddes yerlerin korunmasına yönelik dini ve tarihi tutumunu sürdürdüğüne dikkat çekti.
Ülkedeki iç sorunlara da değinen Kral Abdullah, ülkesinin karşılaştığı zorlukların üstesinden geldiğini belirterek, “Ülke olarak ne kadar birleşirsek o kadar karşılaştığımız sorunların üstesinden gelebiliriz. Ekonomik koşulları ve vatandaşların geçim şartlarını iyileştirebilir, işsizliği azaltabilir, yatırımların ülkeye çekilmesini sağlayabiliriz. Ürdünlülerin ekonomik durumunu iyileştirmek benim için en önemli şeydir” dedi.



Bedeviler ve Dürziler... Tarih ve Coğrafyanın "Haksızlıkları"

Bedevi savaşçıları dün Süveyda şehrinin eteklerindeki el-Mezra köyünde yakılmış bir dükkanın önünde toplandılar (AP)
Bedevi savaşçıları dün Süveyda şehrinin eteklerindeki el-Mezra köyünde yakılmış bir dükkanın önünde toplandılar (AP)
TT

Bedeviler ve Dürziler... Tarih ve Coğrafyanın "Haksızlıkları"

Bedevi savaşçıları dün Süveyda şehrinin eteklerindeki el-Mezra köyünde yakılmış bir dükkanın önünde toplandılar (AP)
Bedevi savaşçıları dün Süveyda şehrinin eteklerindeki el-Mezra köyünde yakılmış bir dükkanın önünde toplandılar (AP)

Suriye'nin Süveyda vilayetindeki kanlı olaylar, Bedevi aşiretleri ile Dürzi toplumu arasındaki eski gergin ilişkilerin iç içe geçtiği yönündeki tartışmaları yeniden canlandırdı. Bu tartışmalar, kötüleşen ekonomik durum ve temel hizmetlerin yetersizliği gibi günümüz zorluklarıyla daha da derinleşti.

Yerel gruplar ve güvenlik güçleri arasında son dönemde yaşanan çatışmalar, bu topluluklar arasındaki derin ayrışmayı ve güven eksikliğini yansıtan çelişkili anlatıları ve "şikayetleri" ortaya çıkardı.

Uzmanlar ve Suriye sahnesindeki aktörler “Bedevi kabilelerin kendilerini tarihsel ve süregelen ötekileştirmeden muzdarip bir bileşen olarak sunduklarını”, Dürzi toplumunun ise her azınlık gibi “sürekli bir tehlike ve tehdit hissiyle yaşadığını, bunun da onları kümelenmeye ve izole olmaya ittiği” değerlendirmesinde bulundu.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre hükümetin olaylara yaklaşımı “devletin egemenliği, silah sahibi olma hakkı ve güvenliği sağlama görevi” üzerine kurulu olsa da Suriye'nin farklı kesimlerinden analistler “bölünmenin kökenine inen sosyo-politik bir çözüm” çağrısında bulunuyor.