Türkiye Doğu Akdeniz’deki doğalgaz arama faaliyetlerine devam ediyor

Türk sondaj gemisi Yavuz (Reuters)
Türk sondaj gemisi Yavuz (Reuters)
TT

Türkiye Doğu Akdeniz’deki doğalgaz arama faaliyetlerine devam ediyor

Türk sondaj gemisi Yavuz (Reuters)
Türk sondaj gemisi Yavuz (Reuters)

Atina, Avrupa Birliği ve Washington’dan yapılan çöağrılara rağmen Türkiye, Doğu Akdeniz’deki doğalgaz arama faaliyetlerine devam edeceğini duyurdu.
Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada Yunanistan ve Avrupalı yetkililerin eleştirilerine cevap verildi..
Türkiye'ye ait Fatih gemisinin mayıs ayı başında Kıbrıs adasının batısında, Türkiye'nin Birleşmiş Milletler’e deklare ettiği kıta sahanlığı dahilinde sondaj faaliyetlerine başladığı hatırlatılan açıklamada, ikinci sondaj gemisi Yavuz’un da Karpaz'ın güneyine doğru hareket ettiği bilgisi verildi. Ayrıca Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias’ın son açıklamalarına da değinilerek "Ülkemizin Doğu Akdeniz’de uluslararası hukuka uygun olarak yürüttüğü faaliyetlerle ilgili ifadeleri yadırgıyoruz" ifadesi kullanıldı.
ABD tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada ise şu ifadeler kullanıldı:
“ABD, Türkiye'nin Kıbrıs açıklarında sondaj faaliyetleri yapmak için devam eden girişimlerinden ve son olarak sondaj gemisi Yavuz'un Karpaz açıklarına sevk edilmesinden endişe duyuyor. Bu adım, bölgedeki gerginlikleri tetikliyor. Türk yetkilileri söz konusu operasyonları durdurmaya, tüm tarafları da sakin davranmaya ve bölgede gerilimi artıracak adımlardan kaçınmaya davet ediyoruz.”
Doğu Akdeniz’de büyük bir gaz rezervinin bulunması, son yıllarda Ankara ile Lefkoşa arasındaki gerginliği artırdı.
Türkiye’ni  Fatih'in ardından, 20 Haziran'da gönderdiği ikinci sondaj gemisi Yavuz, Karpaz açıklarına ulaştı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Yavuz sondaj gemisinin bir hafta içinde Doğu Akdeniz'de, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden alınan ruhsat bölgesinde, Karpaz'da ilk sondajına başlayacağını bildirmişti.
 



ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
TT

ABD, Gazze’de “ölüm tuzağı kuran” yardım kuruluşunu fonluyor

GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)
GHF'nin Gazze'deki yardım faaliyetleri başından beri tartışma yaratıyor (Reuters)

ABD, Gazze İnsani Yardım Vakfı'na (Gaza Humanitarian Foundation/GHF) 500 milyon dolar fon sağlamayı planlıyor. 

Kimliğinin paylaşılmaması şartıyla Reuters'a konuşan yetkililer, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın GHF'ye gönderilecek parayı ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID) fonundan alacağını söylüyor. 

ABD Başkanı Donald Trump, USAID'in faaliyetlerinin askıya alınacağını ve kuruluşun Dışişleri Bakanlığı bünyesine taşınacağını şubatta duyurmuştu.

Kaynaklar, yardımın İsrail tarafından talep edildiğini belirtiyor. Buna göre Tel Aviv yönetimi Washington'la iletişime geçerek GHF'nin 180 günlük faaliyet masraflarının karşılanmasını istedi. 

Gazze'de geçen ay yardım dağıtmaya başlayan ABD ve İsrail destekli kuruluş, çalışmalarını bağımsız şekilde yürüttüğünü savunuyor. Ancak İsrail'in kamu yayıncısı Kan'ın çarşamba günkü haberinde, Binyamin Netanyahu yönetiminin GHF'ye 700 milyon Yeni İsrail Şekeli (yaklaşık 8 milyar TL) fon sağladığı öne sürülmüştü. İsrail Başbakanlık Ofisi ve radikal sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ise iddiaları yalanlamıştı. 

GHF'nin Gazze'deki faaliyetleri, İsrail bombardımanı altındaki bölgede kaosu daha da artırdı. Reuters'ın aktardığına göre 1-3 Haziran'da GHF'nin yardım noktalarında yaşanan saldırılarda en az 80 Filistinli öldürüldü. AA'nın rakamlarına göre gıda yardımı almak isterken İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 27 Mayıs'tan bu yana 115’e yükselirken yaralı sayısı 580’i geçti.

Filistinli yetkililer, Netzarim ve Refah bölgelerindeki yardım noktalarının "insani yardım" kisvesi altındaki ölüm tuzaklarına dönüştüğünü ve İsrail'in sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığını savunuyor. 

İsrail ordusuysa sivillere doğrudan ateş edilmediğini ve düzenin sağlanması için uyarı atışı yapıldığını öne sürüyor.

Tartışmalı yardım kuruluşunun CEO'su Jake Wood, tarafsızlık ve bağımsızlık ilkeleriyle uyumlu bir şekilde işini yapmasının imkansız olduğunu vurgulayarak 25 Mayıs'ta istifasını açıklamıştı.

Independent Türkçe, Reuters, Times of Israel