FaceApp'ten yaşlandırma programı açıklaması: Kullanıcı verileri üçüncü şahıslarla paylaşılmıyor

FaceApp
FaceApp
TT

FaceApp'ten yaşlandırma programı açıklaması: Kullanıcı verileri üçüncü şahıslarla paylaşılmıyor

FaceApp
FaceApp

Son zamanların en popüler fotoğraf düzenleme uygulaması FaceApp, güvenilirlik tartışmalarına ilişkin, “Kullanıcı verileri üçüncü şahıslarla paylaşılmıyor” açıklamasını yaptı. 
ABD’li senatör Chuck Schumer’in FaceApp için FBI ve Federal Ticaret Komisyonuna (FTC) soruşturma çağrısı yapmasının ardından FaceApp’ten açıklama geldi. Uygulamayı geliştirilen şirket tarafından Rus basınına yapılan açıklamada, kullanıcı verilerinin üçüncü şahıslara satılmadığı ya da paylaşılmadığı belirtildi. Açıklamada, “Tüm FaceApp özellikleri üye girişi yapmadan kullanılabilir ve yalnızca ayarlar ekranından giriş yapabilirsiniz. Sonuç olarak kullanıcıların yüzde 99'u giriş yapmıyor. Bu nedenle bir kişinin kimliğini tespit edecek hiçbir veriye erişimimiz yok" ifadeleri yer aldı. 
Açıklamada, uygulamanın kullanıcı tarafından seçilen yalnızca bir fotoğraf üzerinde düzenlemelerin çoğunu gerçekleştirdiği ve söz konusu telefondan başka hiçbir görüntü aktarmadığı kaydedildi. FaceApp ayrıca, kullanıcıların tüm verilerini sunucularından kaldırma taleplerini her zaman kabul ettiğini vurguladı. Şirketin araştırma-geliştirme departmanının Rusya’da bulunduğu, ancak sunucularının ABD’de bulunduğu belirtildi. 
Merkezi Rusya'nın St. Petersburg şehrinde bulunan Wireless Lab adlı şirket tarafından geliştirilen uygulama, yaşlandırma filtresiyle son dönemlerde popüler hale gelmişti. ABD Senatosu'ndaki Demokratların lideri Chuck Schumer, FaceApp uygulamasındaki ABD vatandaşlarının kişisel bilgilerinin yabancı güçlerin eline geçebileceğini söylemiş, FBI ile FTC’ye uygulamayı soruşturma çağrısında bulunmuştu. Schumer’in çağrısının ardından uygulamanın gizlilik politikasına ilişkin endişeler artmıştı. 



Her ay 1200 euro verilen deneyde sürpriz sonuç

Özellikle kadınlar, temel gelir sayesinde hayatlarının daha özgürleştiğini bildirdi (Unsplash)
Özellikle kadınlar, temel gelir sayesinde hayatlarının daha özgürleştiğini bildirdi (Unsplash)
TT

Her ay 1200 euro verilen deneyde sürpriz sonuç

Özellikle kadınlar, temel gelir sayesinde hayatlarının daha özgürleştiğini bildirdi (Unsplash)
Özellikle kadınlar, temel gelir sayesinde hayatlarının daha özgürleştiğini bildirdi (Unsplash)

Almanya'da "evrensel temel gelir" uygulamasının etkilerini ölçebilmek için yapılan deneyin sonuçları açıklandı. 

Mein Grundeinkommen (Temel Gelirim) adlı kâr amacı gütmeyen örgütün yürüttüğü projede, Haziran 2021'den Mayıs 2024'e kadar 122 kişiye her ay 1200 euro verildi. 

Halihazırda ayda 1100-2600 euro kazanan ve 21-40 yaşlarındaki kişilerin dahil edildiği çalışmaya katılanlara, bu 1200 euroyu istedikleri gibi harcayabilecekleri söylendi. 

Tek istenen şey, her 6 ayda bir anket doldurmaları oldu. Bu anketle mali durumları, çalışma düzenleri, akıl sağlıkları ve sosyal etkileşimleri ölçüldü. 

Deneyin sonucunda bu kişilerin tam zamanlı çalışmayı sürdürme eğilimi gösterdiği bulundu. 

Katılımcılar, tıpkı kontrol grubundaki hiç para almayan 1580 kişi gibi, haftada ortalama 40 saat çalıştı.

Ancak iş değiştirme ve daha ileri düzeyde eğitim alma eğilimleri arttı. İş hayatından ve gelirlerinden daha memnun oldukları görüldü. 

Ayrıca hayatlarının daha değerli ve anlamlı olduğunu bildiren katılımcılar, akıl sağlıklarında düzelme hissettiklerini de vurguladı. 

Viyana Üniversitesi'nden Susann Fiedler, yürüttükleri araştırmayla ilgili olarak "İnsanların hiçbir şey yapmamayı çok sevdiklerine dair hiçbir kanıt yok" dedi. 

Diğer yandan araştırmayı eleştiren bilim insanları, deneyde yer alan kişi sayısının az olmasına ve kaç saat çalıştıklarının katılımcılara sorulmasına işaret ediyor. 

Evrensel temel gelir, devletin her bireye düzenli gelir sağlamasını öneriyor. Böylece herkesin bir nebze de olsa maddi özgürlük kazanarak daha rahat iş değiştirebileceği, başkalarına bakabileceği, yeni beceriler edinebileceği, girişimcilik yapabileceği ve diğer yaratıcı arayışlara girebileceği düşünülüyor.  

Bu fikri savunan çok sayıda kişi var. Örneğin Elon Musk, 2018'de yaptığı bir açıklamada yapay zekanın insanların işlerini ellerinden alması durumunda bu modelin gerekli olacağını savunmuştu. 

Benzer uygulamalar dünyanın başka yerlerinde de yapılıyor. Yalnızca ABD'de 160 civarında deney gerçekleştirildi.

2019'da Kaliforniya eyaletine bağlı Stockton'da başlatılan bir uygulamada katılımcılara ayda 500 dolar verilmişti. Araştırmacılar kamu sağlığına dair çok olumlu etkiler gözlemlediklerini bildirmişti. 

Bu fikir, Avrupa'da da özellikle Kovid-19 pandemisi sırasında yaygınlaştı. Oxford Üniversitesi'nin 2020'de yaptığı bir araştırma, Avrupalıların yüzde 71'inin evrensel temel geliri istediğini bulmuştu. 

Fikre karşı çıkanlar, pek çok kişinin az parayla geçinmeye razı olup tembelleşeceğini savunuyor. 

Independent Türkçe, CNN, The Times