İsrail'in 'Çelik Duvarı' Gazze'den operasyonları engelleyebilecek mi?

İsrail'in 'Çelik Duvarı' Gazze'den operasyonları engelleyebilecek mi?
TT

İsrail'in 'Çelik Duvarı' Gazze'den operasyonları engelleyebilecek mi?

İsrail'in 'Çelik Duvarı' Gazze'den operasyonları engelleyebilecek mi?

İsrail, Gazze sınırına, güvenlik kurumlarının tünellerden gelecek tehlikelere karşı koymak için istediği güvenlik duvarını 2016 yılında örmeye başladı. Zira 2014 yılında İsrail’in Gazze’ye saldırısı sırasında silahlı grupların İsrail’de operasyonlar gerçekleştirdikleri tünellerin etkinliği ortaya çıkmıştı.
Kapsamlı bir çalışmanın ardından, İsrail Güvenlik Bakanlığı, Gazze ile sınır boyunca çelikten duvar inşa etmeye karar verdi ve hücum tünellerini bulmanın ve imha etmenin etkili bir yolu olarak bu duvarı inşa etmeye başladı.
'Çelik Duvar'ın hikayesi
İsrail, 2016 yılının ortalarında Hamas’ın duvarı geçme teşebbüslerini görebilen yeni teknolojik imkanlarla donatılmış, gözetleme kuleleri bulunan çelikten bir duvar inşa etmeye başladı.
Çelik duvar 60 km’ye kadar uzanırken Binyamin Netanyahu hükümeti bu duvar için bütçeden 840 milyon dolar ayırdı. Binanın her bir bölümünün yapımı özel şirketlere verildi. Duvarın 2019’un ortalarında tamamlanması öngörülüyordu.
Ancak, Mart 2018'de Gazze ile İsrail arasındaki sınırda geri dönüş yürüyüşlerinin başlaması inşaat sürecini uzun süre durdurdu, Hamas ile İsrail arasındaki anlaşmalar Şubat ayında yürürlüğe girdiğinden bu yana, duvar inşaatı sürdürülmeye başlandı. 2020'nin sonunda duvarın tamamen bitirilmiş olacağı tahmin ediliyor.
Independent Arabia Gazze Muhabiri İzzeddin Ebu Ayşe, çelik duvarla ilgili ayrıntılara ulaştı. Habere göre duvar yerin altından üstüne doğru uzanıyor. Yeraltında 30 metreye kadar inen duvar, tünelleri tespit edebilme özelliğine sahip. Ayrıca duvarda 40 metre ötedeki herhangi bir hareketi izleyen hassas sensörler bulunuyor.
Edinilen bilgilere göre, İsrail yeraltı inşaatını tamamlamak üzere ve 65 km'den 45 km'ye ulaşmış durumda. Güvenlik Bakanlığı, saldırı tünellerinin yaygınlığını ve sınırlarını ortaya koyduğundan, yeraltı binalarına büyük önem veriyor. Aslında İsrail, son iki yılda 18 tünelin 16’sını çok karmaşık askeri operasyonlarla imha edildiğini açıkladı.
İsrailli uzman Ahed Farvana, Netanyahu'nun duvarın yerleşimcileri tünellerden koruyacağı ve silahlı savaşçılarının sızmasını durduracağına dair güvence verdi.  Tabii ki, başbakan bu tasarıyı kabul etti ve bu projeyi seçim kampanyalarında çokça kullandı.
Duvarın üst kısmının yaklaşık 12 kilometresi tamamladı. Alınan bilgiye göre, Tel Aviv kendi bölgesinde duvarın yapımında Gazze bölgelere ayrılıyor;  bir kısmı 15 metreye kadar kum tepeleri şeklinde başka bir alanda 3,5 metrelik kısa devre içeren bir metal tel şeklinde yapılandırılacak. Diğer bölgelerde ise  çelik bir duvar inşa edilecek. Bir başka alanda Gazze’deki keskin nişancıların görüşlerini engelleyecek yoğun ağaç dikimi yapılacak.
Farvana duvarın üst kısmının yapımının birçok amacı olduğunu söyledi. Bunlardan birisinin İsrail’in askerlerini Gazze’den gelecek tehlikelere karşı korumak, bir başkası ise Gazze sınırlarını belirlemek ayrıca Gazze’ye yapılan kuşatmayı tam anlamıyla sağlamak olduğunu belirtti.
Bu duvar “yeşil alan”ın ötesine geçiyor. Burası da ziraat alanlarını da içeriyor ki bu duvarla birlikte sahiplerinin tarlalarına girmeleri engellenmiş olacak. Farvana bu şekilde  Gazze’den 360 km’lik bir alanın azalacağını belirtiyor.
ABD finansmanı
Farvana'ya göre, İsrail duvarın finansmanı için ABD'den güvencesi altına almak istiyor. Yaratıcı fikirle yapılmış olan duvar, Gazze’de başarılı olursa, Meksika’daki sınır tünellerinden mustarip olan ABD'de kesinlikle başarılı olacağı ifade ediliyor.
İsrail medyası çelik duvarın yerin altındaki kısmının tamamlandığını yerin üstündeki bölümlerinde de önemli bir ilerleme kaydedildiğini yazdı bu da İsrail’in çok sayıdaki tünelden kurtulduğu anlamına geliyor.
Filistinli örgütler ne diyor?
Filistinli örgütler 2. İntifada’da tünelleri etkin bir saldırı yöntemi olarak kullanmaya başladılar. Tünel kullanılarak yapılan ilk operasyon 2001 yılında gerçekleştirildi. Hamas, 2001- 2014 yılları arasında tünelleri 13 kez saldırı amaçlı kullandı.
İslami Cihad liderliği Hamas ile birlikte kullandığı bir tünel ağı olduğunu ve İsrail çatışmalarında bu tünellerin pek çok kez kullanıldığını belirtti.
İsrail ordusu, tünelleri yıkmasının ardından Hamas’ın yeni savaş yöntemleri geliştirmesini bekliyor. İslami Cihad hareketinden Musab el-Berim, İsrail’in inşa ettiği duvarın direnişi engelleyemeyeceğini vurguluyor ve “direniş İsrail’le çatışmayı sürdürecek imkanlara sahip” diyor.
“Büyük Geriye Dönüş” Yürüyüşleri heyeti üyesi avukat Muntasır Ebu Sultan, “BM kararlarına göre Gazze işgal altında. İsrail’in bu duvarı inşa etmesi toplu katliam şekillerinden biridir ve uluslararası hukuka göre savaş suçu sayılır” dedi.



Trump: Hamas doğru olanı yapmazsa, bu iş çabuk ve acımasızca bitecek

ABD Başkanı Donald Trump (DPA)
ABD Başkanı Donald Trump (DPA)
TT

Trump: Hamas doğru olanı yapmazsa, bu iş çabuk ve acımasızca bitecek

ABD Başkanı Donald Trump (DPA)
ABD Başkanı Donald Trump (DPA)

ABD Başkanı Donald Trump bugün (Salı, birçok ABD müttefikinin Gazze'ye girip Hamas'ı büyük bir güçle yok etme fırsatını memnuniyetle karşıladığını doğruladı, ancak bunun için henüz bir gerekçe olmadığını belirtti.

Truth Social'da şöyle yazdı: “Bu ülkelere ve İsrail'e, henüz değil dedim! Hamas'ın doğru olanı yapacağına dair hala umut var. Eğer yapmazlarsa, Hamas için hızlı ve acımasız bir son olacak! Yardım teklifinde bulunan tüm ülkelere teşekkür etmek istiyorum.”


Sudani: ABD Başkanı'nın Irak'a elçi ataması önemli bir adım

ABD Başkanı Donald Trump ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Şarm el-Şeyh zirvesi sırasında (Hükümet medyası)
ABD Başkanı Donald Trump ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Şarm el-Şeyh zirvesi sırasında (Hükümet medyası)
TT

Sudani: ABD Başkanı'nın Irak'a elçi ataması önemli bir adım

ABD Başkanı Donald Trump ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Şarm el-Şeyh zirvesi sırasında (Hükümet medyası)
ABD Başkanı Donald Trump ve Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, Şarm el-Şeyh zirvesi sırasında (Hükümet medyası)

Irak Başbakanı Muhammed Şia Es-Sudani dün, ABD Başkanı Donald Trump'ın Irak'a gönderdiği elçinin atanmasını, özellikle Irak kökenli olması nedeniyle önemli bir adım olarak nitelendirdi ve görevinde başarılar diledi.

Bir dizi Arap ve yabancı medya kuruluşuyla yaptığı toplantıda es-Sudani, “Irak'ın mali ve ekonomik durumu en iyi seviyededir ve bütçe açığı, hükümetin önceki dönemden miras aldığı yanlış politikalar nedeniyle oluşmuştur. Bütçe açığı 34 trilyon dinara indirilmiş ve mali istikrar korunmuştur” ifadelerini kullandı.

Sudani, “Ekonomik reformlar, güçlü ve uyumlu bir parlamento koalisyonu gerektirir ve bu, bir sonraki hükümetin kurulmasında dayanılacak en önemli sütunlardan biridir. Vatandaşlar, Irak'taki siyasi sürecin geleceğini şekillendirmede önemli bir ortaktır ve seçimlere geniş katılım, herhangi bir hükümetin önemli kararlar almasını sağlayacaktır” şeklinde konuştu.

zxscdfrgt
Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani yabancı gazetecilerle bir araya geldi (Şarku'l Avsat)

Sudani “Sadr Hareketi'nin seçimlere katılmasını umuyorduk ve boykot kararını geri almaları için onları ikna etmeye çalıştık” dedi.

Irak başbakanı, “silah taşıyanların güvenlik kurumlarına katılma veya siyasi çalışmalara geçme seçenekleri olduğunu, bu konu üzerinde anlaşmaya varıldığını ve uygulamaya devam ettiklerini” vurguladı.

Irak başbakanı, “dış borç konusunun teknik bir bağlamda değil, seçim bağlamında gündeme geldiğini ve bu borcun 13 milyar doları geçmediğini, bunun da bölgedeki ve dünyadaki diğer ülkelere kıyasla çok daha az olduğunu” belirtti. Irak'ın Paris Kulübü'ne olan 41 milyar dolarlık borcu, önceki rejimin mirasıdır ve hükümetimiz o dönemin borçlarından sorumlu değildir" ifadesini kullandı.

Sudani şöyle devam etti: “2009 yılından beri bekleyen Irak'ın Kürdistan Bölgesi ile petrol sorununu çözdük ve şu anda maaşların ödenmesine etkisi olmayan petrol dışı gelirleri görüşüyoruz. Ayrıca, Türk şirketlerinin Irak'ta su yönetimi projeleri uygulaması için Türkiye ile bir anlaşma imzaladık ve stratejik çözümlerimizin parçası olarak deniz suyu arıtma projelerini onayladık.”

Sudani, “Filistin meselesinin çözülememesi, bölgede huzursuzluk ve çatışmaların devamı anlamına gelir ve Kudüs'ü başkent olarak bağımsız devletlerini kurma konusunda kaderlerini belirleyecek olan Filistin halkıdır” uyarısında bulundu.


Hamas’ın baş müzakerecisi Hayye: Arazinin yapısındaki değişiklikler nedeniyle rehinelerin cesetlerini bulmakta zorluk çekiyoruz

İsrail'in dün Gazze Şeridi'nin orta kesiminde bulunan el-Bureyc Mülteci Kampı’ndaki bir binayı hedef alan hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in dün Gazze Şeridi'nin orta kesiminde bulunan el-Bureyc Mülteci Kampı’ndaki bir binayı hedef alan hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
TT

Hamas’ın baş müzakerecisi Hayye: Arazinin yapısındaki değişiklikler nedeniyle rehinelerin cesetlerini bulmakta zorluk çekiyoruz

İsrail'in dün Gazze Şeridi'nin orta kesiminde bulunan el-Bureyc Mülteci Kampı’ndaki bir binayı hedef alan hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)
İsrail'in dün Gazze Şeridi'nin orta kesiminde bulunan el-Bureyc Mülteci Kampı’ndaki bir binayı hedef alan hava saldırısının ardından yükselen dumanlar (AFP)

Hamas’ın baş müzakerecisi Halil el-Hayye, hareketin ateşkes anlaşmasını tamamlamaya kararlı olduğunu yineledi ve İsrailli rehinelerin cesetlerini bulmanın son derece zor olduğunu bildirdi.

El-Hayye bu sabah erken saatlerde Kahire el-İhbariyye televizyonuna verdiği röportajda şunları söyledi: “Anlaşmayı sonuna kadar uygulamaya kararlıyız ve cesetler konusunda, anlaşmada belirtildiği gibi tüm cesetleri bulup teslim etme konusunda ciddiyiz… Cesetleri kurtarmak son derece zor. Zira bölgedeki yoğun yıkım nedeniyle arazinin yapısı değiştiğinden cesetleri kurtarmak zaman alıyor ve ağır ekipman gerektiriyor. Ancak kararlılık ve iradeyle, Allah'ın izniyle, bu konuyu çözüme kavuşturacağız.”

Bu açıklama, ABD Başkanı Donald Trump'ın Hamas'ın İsrail ile yapılan anlaşmaya uymaması halinde hareketi ‘ortadan kaldırmakla’ tehdit etmesinin ardından geldi. Bu arada Trump'ın yardımcısı J.D. Vance, şiddetli saldırıların ateşkesin bozulmasına yol açması tehlikesi üzerine, Gazze Şeridi'ndeki ateşkesi desteklemek için bugün İsrail'e geldi.

Trump, Beyaz Saray'da gazetecilere şunları söyledi: “Hamas ile çok iyi davranacaklarını garanti eden bir anlaşmaya vardık. Eğer anlaşmaya uymazlarsa onları yok edeceğiz. Gerekirse yok edilecekler.”

Trump ayrıca, arabuluculuğunu yaptığı ateşkes anlaşmasına ‘küçük bir şans’ vermek istediğini de bildirdi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise X platformundaki hesabında şunları yazdı: “Bu konuda hiçbir taviz vermeyeceğiz. Tüm ölü rehineler istisnasız olarak kurtarılana kadar hiçbir çabadan kaçınmayacağız.”

Dün ABD'li temsilciler Steve Witkoff ve Jared Kushner ile görüşmeler yapan Netanyahu, şimdi de ABD Başkan Yardımcısı ile bir araya gelecek.

Netanyahu, J.D. Vance ile görüşeceğini doğrulayarak, ‘karşı karşıya olunan güvenlik sorunları ve İsrail’in elindeki diplomatik fırsatlar’ hakkında görüşeceklerini belirtti. “Bu sorunları aşıp fırsatları değerlendireceğiz” diyen Netanyahu, görüşmenin tarihini belirtmedi.

13 ceset

Trump yönetimi, yıkıma uğrayan Filistin topraklarına düzenlenen saldırıların ardından diplomatik çabalarını yoğunlaştırıyor. Bu saldırılar, 10 Ekim'de yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasından bu yana en şiddetli saldırılar oldu. Ateşkes anlaşması, Aksa Tufanı Operasyonu’ndan bu yana tutsak olan 20 rehinenin serbest bırakılmasını sağladı.

Hamas'ın 13 Ekim'e kadar 28 ölü rehinenin cesetlerini iade etmesi gerekiyordu, ancak hareket bu hususta başarılı olamadı. Cesetlere ulaşmak için ağır ekipmana ihtiyaç duyduğunu belirten Hamas, dün bir rehinenin cesedini Uluslararası Kızılhaç Komitesi'ne (ICRC) teslim etti ve iade edilen ceset sayısı 13'e yükseldi. İsrail yetkilileri bugün cesedin asker Tal Haimi'ye ait olduğunu açıkladı.

Donald Trump'ın arabuluculuğunda varılan anlaşma, felaket boyutunda bir insani kriz yaşayan Gazze Şeridi'ne yardım gönderilmesini öngörüyor. Birleşmiş Milletler (BM) daha önce bölgenin bazı kısımlarında kıtlık ilan etmişti.

Gazze Şeridi'ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü dün, Gazze şehrinin doğusunda İsrail'in bombardımanında dört kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. İsrail ordusu, ateşkes anlaşmasında belirtilen bölgede yeniden konuşlanma hattına yaklaşan saldırganları hedef aldığını bildirdi.

Nuseyrat Mülteci Kampı’nda yaşayan İmad Nahid İsa, pazar günkü saldırılarda hayatını kaybeden kurbanların yakınlarının ağlamaları arasında, “Gazze'deki ateşkes ışığında savaşın neden yeniden başladığını bilmiyorum” dedi.

‘153 ton bomba’

İsrail ordusu pazar günü, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah'ta çıkan çatışmalarda iki askerin öldüğünü duyurdu. İsrail ordusu tarafından yapılan açıklamada, İsrail saldırılarının, Hamas'ın gerçekleştirdiği saldırılara yanıt olarak yapıldığı belirtildi, ancak Hamas bu iddiayı yalanladı.

Netanyahu, İsrail'in Hamas'a, üst düzey liderler de dahil olmak üzere onlarca hedefe 153 ton bombayla yanıt verdiğini doğruladı. Gazze Şeridi'ndeki Sivil Savunma Müdürlüğü’ne göre pazar günü gerçekleşen İsrail saldırılarında 45 Filistinli yaşamını yitirdi.

Hamas heyeti dün Kahire'de Mısırlı ve Katarlı arabulucularla ateşkes ve gelecekteki Filistin diyaloğu konusunda görüşmelerde bulundu.

Trump'ın planı, savaş sonrası Gazze Şeridi'ni yönetmek için bir mekanizma öngörüyor. Bu mekanizma, Trump'ın başkanlık ettiği bir ‘barış konseyinin’ denetimi altında Gazze Şeridi'nin günlük işlerini yürütmek üzere bir teknokratik komite kurulmasını ve Hamas'ın Gazze Şeridi'nin yönetiminde hiçbir rol oynamadığı uluslararası bir istikrar gücü konuşlandırılmasını içeriyor.

Gazze Şeridi'ndeki Sağlık Bakanlığı'na göre, İsrail'in Gazze Şeridi'ne karşı iki yıldır sürdürdüğü savaşta en az 68 bin 216 Filistinli hayatını kaybetti.