​Tunuslu yönetmenin başrol tercihi Monica Bellucci

Monica Bellucci, eski kocası Vincent Cassel ile birlikte
Monica Bellucci, eski kocası Vincent Cassel ile birlikte
TT

​Tunuslu yönetmenin başrol tercihi Monica Bellucci

Monica Bellucci, eski kocası Vincent Cassel ile birlikte
Monica Bellucci, eski kocası Vincent Cassel ile birlikte
Işıkları, bazı gençlik çağını geçen sinema güzellerinden uzak tutsanız bile onlar parıltılarıyla etrafına ışık saçmaya ve büyülemeye devam eder. 70 yaşına gelmesine rağmen hala ödüller kazanan ve yönetmenler tarafından aranan ABD’li yıldız Meryl Streep bu alanda eşsiz bir isimdir. Onu heyecanla takip eden bir diğer yıldız ise 54 yaşında olan Monica Bellucci’dir. İtalyan sinemasının güzelliklerinden biri olan Bellucci, bu topraklarda yaşayan Anna Magnani, Sophia Loren, Gina Lollobrigida, Claudia Cardinale, Ornella Muti gibi aktrisler arasında yer alıyor.

Fransa'da yaşayan Monica, Claude Lelouch’ın yönettiği 'Bir Hayatın En Güzel Yılları' filmi dışında 7 yıldır Fransız filminde rol almadı. Fransız filmi dışında en son Avusturalya bilim kurgu filmi olan Nekromancer’da rol almıştı. Filmin önümüzdeki ay ABD’de gösterime sunulması planlanıyor. Monica en son sinema yazarı olarak tanınan Tunuslu yönetmen Kaouther Ben Hania’nın filminde başrol oynadı. Kaouther Ben Hania, festivallerin yönetmeni olarak tanınıyor. Filmleri çok sayıda büyük Avrupa film etkinliğinde ödüllere aday gösterildi.
30 yılda 55 filmde rol alan Monica adını yedinci sanatın (sinema) hatıralarına kazımaya çalıştı. Monica, Madame Figaro dergisine verdiği röportajda, sinema sektöründe çalışmayı kabul ettiğinde, oyunculuğun kariyerinde önemli bir yer kazanacağını düşünmediğini, iş aradığı için oyunculuk yaptığını söyledi. Durum böyle olunca güzel oyuncu, direnilmesi zor bir silah olarak kullandığı kadınsı duruşuna güvendi. Fransız aktör Vincent Cassel ile evlenen Monica 2 kız çocuğu sahibi oldu. Büyük kızı Deva Cassel şimdilerde defileye ilk adımlarını atan 14 yaşında bir genç kız. Çift 18 yıl süren evliliklerinin ve birlikte oynadıkları 8 filmin ardından ayrıldı. Cassel kısa bir süre sonra genç Fransız model Tina Kunakey ile evlendi.
Monica, ayrılık kararını kendi almasına rağmen hayatının en büyük aşkından ayrıldıktan sonra çok acı çektiğini inkâr etmiyor. Boşanmanın sevginin sona erdiği anlamına gelmediğini söyleyen Monica, tek çatı altında yaşamanın imkânsız hale dönüştüğünü itiraf etmişti. Cassel’i unutmak için Nicola Lefevre adlı genç bir sanatçıyla aşk yaşadı. Sanat gazeteleri bu ayın başında bu aşk hikâyesinin kısa sürdüğünü ve sona erdiğini açıkladı.
Monica Bellucci’yi oyunculuğunun ilk yıllarından beri takip edenler onun ne kadar zeki bir kadın olduğunu bilir. O, zekâsını güzelliğine hizmet için kullandı ve erkeğe bağımlı olmayan özgür bir kadın olmak için şöhret ve servet kazanacak cazip standartlarda planlar yaptı. Bu uzun bir kariyer planı olduğu anlamına gelmiyor. O, rollerinin hiçbirinde eleştirmenlerin alay konusu olmadı. İş arkadaşları ya da meslektaşları tarafından kötü muameleye maruz kalmadı. Zekâsıyla davranışlarını yönetti ve basına verdiği röportajlarla bu daha da öne çıktı. Fransa’daki Cannes Film Festivali'nin açılış töreninde 2 kere sunucu seçildi. Sırp yönetmen Emir Kusturica’nın 2017 yapımı On the Milky Road (Samanyolu Üzerinde) filminde Monica Bellucci, hikâye ne kadar karanlık olursa olsun masumiyetini gösterebileceğini izleyenlere kanıtladı.



Marvel'ın yeni filmine ilk tepkiler: Yıldız oyuncuya övgü yağıyor

Thunderbolts*'ta Valentina Allegra de Fontaine'in kurduğu ölümcül tuzağa düşen dışlanmış karakterler, geçmişlerinin en karanlık yönleriyle yüzleşmek zorunda kalacakları tehlikeli bir göreve çıkıyor (Walt Disney Studios Motion Pictures)
Thunderbolts*'ta Valentina Allegra de Fontaine'in kurduğu ölümcül tuzağa düşen dışlanmış karakterler, geçmişlerinin en karanlık yönleriyle yüzleşmek zorunda kalacakları tehlikeli bir göreve çıkıyor (Walt Disney Studios Motion Pictures)
TT

Marvel'ın yeni filmine ilk tepkiler: Yıldız oyuncuya övgü yağıyor

Thunderbolts*'ta Valentina Allegra de Fontaine'in kurduğu ölümcül tuzağa düşen dışlanmış karakterler, geçmişlerinin en karanlık yönleriyle yüzleşmek zorunda kalacakları tehlikeli bir göreve çıkıyor (Walt Disney Studios Motion Pictures)
Thunderbolts*'ta Valentina Allegra de Fontaine'in kurduğu ölümcül tuzağa düşen dışlanmış karakterler, geçmişlerinin en karanlık yönleriyle yüzleşmek zorunda kalacakları tehlikeli bir göreve çıkıyor (Walt Disney Studios Motion Pictures)

Marvel'ın merakla beklenen süper kahraman filmi Thunderbolts*, basın gösterimini gerçekleştirdi ve filme ilk tepkiler son derece olumlu. Eleştirmenler filmi "travma, iyileşme ve kefaret üzerine cesur bir dalış" diye nitelendirirken, Oscar adayı Florence Pugh'nun performansı övgülerin odağında yer aldı. 

Black Widow'daki Yelena karakteriyle Marvel Sinematik Evreni'ne (MCU) adım atan Pugh, Hawkeye dizisinin ardından bu kez ilk solo MCU filminde başrolü üstleniyor.

"Marvel'ın en karanlık işlerinden"

Next Best Picture genel yayın yönetmeni Matt Neglia, Thunderbolts* için "Marvel'ın bugüne kadarki en karanlık işlerinden biri" yorumunu yaparak, filmin büyük kısmının dramatik yükünü Florence Pugh'nun sırtladığını belirtti. Lewis Pullman'ın da kendisiyle savaşı halindeki karakterine güçlü ve katmanlı bir performans kattığını söyleyen Neglia ekledi: 

Belki en gösterişli, en komik ya da en güçlü Marvel filmi değil ama bu anti-kahramanlardan oluşan uyumsuzlar ekibinin sivri köşeleri ve kusurları filme çok yakışmış.

Sinema yazarı Emily Murray ise Thunderbolts* için "Son yıllarda yapılmış en iyi MCU filmlerinden biri" yorumunda bulundu ve "İçinde bolca kıvılcım, karizma ve gerçekten duygusal bağ kurabileceğiniz bir hikaye var. Gözyaşlarımı tutamadım. Florence Pugh özellikle mükemmel, resmen filmi alıp götürüyor" ifadelerini kullandı.

Eleştirmen Brandon Norwood ise karakter odaklı anlatım ve başarılı aksiyon sahnelerinin filme eski Marvel havasını getirdiğini belirtti. Norwood, "Keşke bunu daha önce izleyebilseydik. Üstelik bu uyumsuz ekibin aralarındaki kimya da çok iyi" dedi.

Big Gold Belt Media, Thunderbolts* için "Komik ve derinlemesine insani. Travma, iyileşme ve kefaret üzerine cesur bir keşif. Toplumun gözden çıkardığı sözde 'kaybedenlerin' bile kimsenin beklemediği kahramanlara dönüşebileceğinin kanıtı" yorumunu yaptı: 

Sert, duygusal ve Marvel'ın daha önce yaptığı hiçbir şeye benzemiyor.

Bir sinemasever ise filmi, "Thunderbolts*, MCU'yu bağımsız sinemanın dünyasına taşıyor. Florence Pugh, Oscar'lık bir performans sergiliyor. Sonuna kadar kalın, sizi büyüleyecek bir sürpriz var" sözleriyle övdü.

Alışılmış süper kahraman filmlerine benzemiyor

Film Florence Pugh, Lewis Pullman, Wyatt Russell, Sebastian Stan, David Harbour ve Olga Kurylenko gibi isimleri bir araya getiriyor. Yönetmen koltuğunda Jake Schreier otururken, senaryoyu Eric Pearson ve Joanna Calo kaleme aldı.

Marvel, Thunderbolts* öncesi, alışılmış süper kahraman filmlerinin dışında bir yapım vaat etmişti. Martta sinemalarda gösterilen fragmanında, A24 gibi bağımsız sinema yapımlarıyla ün kazanan isimlerin bu filmde yer aldığı vurgulanmıştı. Comic-Con 2024'te konuşan yönetmen Schreier, "Kevin Feige'in bize verdiği ilk görev, bu filmi bambaşka yapmaktı. Bağımsız sinema işi yapan insanların çektiği bir Marvel filmi hayal edin. İşte biz tam olarak o tonu yakalamaya çalıştık" demişti.

Thunderbolts*, 2 Mayıs'ta Disney ve Marvel Studios imzasıyla sinemalarda gösterime girecek.

Independent Türkçe, Variety, GamesRadar