2,5 milyon Türk ismini Mars'a göndermek istiyor

2,5 milyon Türk ismini Mars'a göndermek istiyor
TT

2,5 milyon Türk ismini Mars'a göndermek istiyor

2,5 milyon Türk ismini Mars'a göndermek istiyor

NASA'nın 2020'deki Mars görevi için başlattığı 'İsmini Mars'a Gönder' kampanyasına dünya genelinde yaklaşık 8 milyon kişi katıldı. Türkiye ise dünya genelinde ismini marsa göndermek isteyen ülkeler sıralamasında 2,5 milyon kişi ile birinciliğini sürdürüyor.
Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), 2020 yılında Güneş sistemindeki en yakın komşumuz olan Mars'a yeni bir Rover uzay aracı gönderecek. Uzay meraklılarını bu görevin içine isimleri ile dahil etmek isteyen NASA, Send Your Name to Mars (İsmini Mars'a Gönder) adlı bir kampanya başlattı. Bu kampanya sayesinde hazırlanan web sayfasını ziyaret edenler formu doldurduktan sonra isimleri gidecek uzay aracının içine yerleştirilecek olan çipe yazılacak.

Formun doldurulmasından sonra 2020'deki Mars görevi için temsili bir biniş kartı veriliyor. Dünya çapında 7 milyon 987 bin kişi 'İsmini Mars'a Gönder' kampanyasına katıldı. En yüksek katılımı sağlayan ülkeler arasında Türkiye ise birinciliğini koruyarak 2 milyon 495 bin kişi ile katılım gösterdi. Türkiye'nin yüksek katılım göstermesi ise sosyal medyada en çok konuşulan konular arasında yer aldı. ABD'nin Türkiye Büyükelçiliği resmi Twitter hesabından “2020 Mars yolculuğuna adını yazdıranlar arasında Türkiye 2,5 milyona yaklaşan isim kaydıyla dünya sıralamasında ilk sırada! Türkiye bu konuda rekora imza atsın istemez misin?” diye paylaşımda bulundu.

NASA, Mars 2020 isimli projesinde geliştirdiği insansız izci aracıyla, kızıl gezegende eski mikrobik yaşam formları arayacak. 2012 yılında Mars'a inen Curiosity uzay aracının devamı niteliğinde geliştirilen ve 2020'nin Temmuz veya Ağustos ayında uzaya gönderilmesi beklenen yeni araç, aynı zamanda Mars arazisinde yüzey altı ve üstünde taş ve toprak örnekleri toplayacak. İsimler, Mars 2020 uzay aracında bulunan çiplere işlenip Mars'a gönderilecek. Ayrıca ismini kaydedenlere NASA tarafından bir hatıra biniş kartı veriliyor. Kayıtlar 30 Eylül'e kadar sürecek.  



Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
TT

Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırmaya göre, çığır açan bir gen tedavisi tek bir enjeksiyonla insanlardaki işitme kaybını birkaç hafta içinde tersine çevirebiliyor.

İsveç'in Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar son teknoloji tedavinin, doğuştan sağırlığı veya ileri derecede işitme bozukluğu olan çocuk ve yetişkinlerin işitme yetisini iyileştirdiğini ve klinik bir deneyde 7 yaşındaki bir çocuğun duyma becerisini neredeyse tamamen geri kazandığını açıkladı.

Hakemli dergi Nature Medicine'da detaylandırılan klinik çalışma, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasının iç kulağa enjekte edilmesiyle 10 katılımcının tümünün işitmesinin gelişme gösterdiğini ortaya koydu.

Küçük ölçekli deney, OTOF adı verilen bir gendeki mutasyonlar sonucu genetik sağırlık veya ileri seviye işitme bozukluğundan muzdarip kişileri içeriyordu.

Bu mutasyonlar, ses sinyallerinin kulaktan beyne iletilmesinde kilit rol oynayan otoferlin proteininin eksikliğine neden oluyor.

Araştırmacılar tedavinin en çok çocuklarda işe yaradığını belirtse de yetişkinlere de fayda sağlayabileceğini söylüyor.

Deneyde adeno ilişkili virüsün sentetik ve zararsız bir versiyonu kullanılarak düzgün işleyen bir OTOF geni tek bir enjeksiyonla iç kulağa verildi.

Tedavinin etkileri hastaların çoğunda belirgin biçimde görülürken, işitme yetisi sadece bir ay sonra hızla iyileşti.

Araştırmacılar 6 ay sonra tüm katılımcılarda işitmede önemli ölçüde iyileşme kaydedildiğini ve algılanabilir ortalama ses seviyesinin 106 desibelden 52 desibele düştüğünü belirtiyor.

Çalışmada tedaviye en iyi yanıt verenlerin 5 ila 8 yaşındakiler olduğu tespit edildi.

7 yaşındaki bir kız çocuğu işitme yetisini neredeyse tamamen hızla geri kazandı ve 4 ay sonra annesiyle günlük konuşmalar yapabilmeye başladı.

Karolinska Enstitüsü'nden çalışmanın ortak yazarı Maoli Duan, "Bu yöntem ilk kez ergenler ve yetişkinlerde test edildi" diyor.

Katılımcıların çoğunda işitme duyusunun büyük ölçüde iyileşmesi, yaşam kaliteleri üzerinde derin bir etki yaratabilir. Şimdi bu etkinin ne kadar kalıcı olduğunu görmek için bu hastaları takip edeceğiz.

Araştırmacılar ayrıca tedavinin güvenli olduğunu ve iyi tolere edildiğini de saptadı. Katılımcılar 6-12 aylık takip süresinde herhangi bir ciddi yan etki bildirmedi.

En yaygın reaksiyon, bir tür akyuvar olan bağışıklık sistemi nötrofillerinin sayısındaki azalmaydı.

"OTOF sadece başlangıç" diyen Dr. Duan, araştırmacıların GJB2 ve TMC1 gibi diğer yaygın sağırlık genleri üzerinde de çalıştığını ekliyor.

Bunların tedavisi daha karmaşık ancak bugüne kadarki hayvan deneyleri umut verici sonuçlar ortaya koyuyor. Farklı genetik sağırlık türlerinden muzdarip hastaların bir gün tedavi görebileceğine güvenimiz tam.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news