Amazon kabileleri hükümete karşı birleşti

Bir Amazon yerlisi, yağmur ormanı sakinlerinin Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro’nun planlarına karşı koymasını temsilen savaş kıyafeti giydi.  (Fransız haber ajansı)
Bir Amazon yerlisi, yağmur ormanı sakinlerinin Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro’nun planlarına karşı koymasını temsilen savaş kıyafeti giydi. (Fransız haber ajansı)
TT

Amazon kabileleri hükümete karşı birleşti

Bir Amazon yerlisi, yağmur ormanı sakinlerinin Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro’nun planlarına karşı koymasını temsilen savaş kıyafeti giydi.  (Fransız haber ajansı)
Bir Amazon yerlisi, yağmur ormanı sakinlerinin Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro’nun planlarına karşı koymasını temsilen savaş kıyafeti giydi. (Fransız haber ajansı)

Zemira Rahim
Amazon’un Şingo nehri havzasında yaşayan yerel toplulukların uzun bir süredir süren etnik çekişmeleri bir kenara bırakarak Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro’nun hükümetine karşı birleştiği duyuruldu.
14 yerli topluluk ile Amazon havzasındaki nehir kıyısında yer alan koruma altındaki dört bölgenin temsilcileri geçen Kubenkokre köyünde bir araya geldi. 
Kasti olarak çıkarıldığı düşünülen orman yangınları şu an Amazon’u yok ediyor. Yapılan eleştiriler, halkı tarım, ağaç kesimi ve madencilik uğruna ormanları yok etmeye cesaretlendirdiği için suçun Bolsonaro hükümetinde olduğu yönünde.  
BBC Brezilya kanalına göre Şingo nehri havzasındaki en büyük topluluklardan biri olan Kayapos, yerel halk tarihinde bir dönüm noktası oluşturan toplantıya ev sahipliği yaptı.
Bu bağlamda toplantıya katılan liderlerden Mudjire Kayapo, BBC’ye yaptığı açıklamada “Bugün tek düşmanımız Brezilya hükümeti, Brezilya Devlet Başkanı ve yerli olmayanların saldırılarıdır. Evet, kendi aramızda çekişmeler yaşadığımız doğrudur ancak hükümete karşı savaşmak uğruna birleştik” dedi.
Katılımcı topluluklar, kitlesel siyasi sesi güçlendirmek üzere bir temsilci meclis kurma kararı aldı. Bunun için Kayapos halkı, Panara halkının temsilcilerini toplantıya çağırdı. Söz konusu iki topluluk geçmişte birbirleri ile şiddetli bir şekilde savaşlar yaşadı. Kayapos, 1968 yılındaki savaşta silah olarak sadece oklara sahip olan Panara’ya karşı ateşli silahlar kullanarak korkunç bir kıyım gerçekleştirdi.
Banara yöneticilerinden biri olan Sinko Panara, konuya dair şunları söyledi:
“Biz Kayapos halkını öldürdük, onlar da bizi. Ama neler olduğunu anlayamadık. Bu beyaz tehlikenin henüz farkında değildik. Daha sonra sular duruldu, yatıştık. Uzlaşmaya vardıktan sonra birbirimizle konuştuk ve o vakitten sonra da birbirimizle savaşmadık. Birlikte savaşa girmek için ortak bir amacımız var: Yerli olmayanların hepimizi ortadan kaldırmasını engellemek.”  
Datavolia Araştırma Enstitüsü’ne göre Amazon yangınlarından sonra Bolsonaro’nun arkasındaki halk desteği hızlı bir şekilde azaldı. Aşırı sağ liderin yönetiminin ‘kötü veya ürkütücü’ olduğunu düşünenlerin sayısı geçen temmuz ayında yüzde 33 iken şu an yüzde 38’e yükselmiş durumda. Bu artış, Bolsonaro hükümetinin yangınlara karşı tutumunun ülkeyi ikiye bölmesinin ardından gerçekleşti.
Brezilya Devlet Başkanı, seçim kampanyasını kültürel savaşa ilişkin pek çok meseleye dayandırmıştı. Öyle ki yağmur ormanlarına yatırım çekme de bu meseleler arasında yer alıyordu.
Brezilya uzun süredir ekonomik durgunlukla mücadele ediyor. Böylesine zor bir süreçte Amazon’un cazibe endeksi de yükseldi. O kadar ki bilim adamları bu bölgeye yatırım yapmanın ormanların ciddi bir şekilde ortadan kalkması tehlikesini artıracağı konusunda uyarıyor.
Bolsonaro, iktidarı devralmasının ertesi gününde Brezilya topraklarının yüzde 15’inin yerli kabilelere ait olmasını eleştirmiş ve Twitter üzerinden, “Gelin bu vatandaşları toplumla bütünleştirelim ve tüm Brezilyalılara fayda sağlayalım” mesajını yayınlamıştı.
Yapılan değerlendirmeler Amazon ormanlarında sadece geçen ağustos ayında irili ufaklı 50 yangının gerçekleştiğine işaret ediyor. Bu, Bu, 2018’in aynı ayındaki yangınlara kıyasla yüzde 89’luk bir artışa denk geliyor. Bu oran, Amazon’un 2010 yılından bu yana şahit olmadığı bir rakam.
Tahrip edici yangınlar, dünyanın oksijen arzının yüzde 20’sini sağlayan Amazon bölgesi konusunda dünya çapında endişeye sebep oldu. Dünyanın en büyük yağmur ormanı, aynı zamanda küresel ısınma sürecini yavaşlatmak için de gerekli bir unsur.
Bununla birlikte Bolsonaro, yangınlara dair küresel endişelere karşı çıkarak yangınların kontrol altında olduğu konusunda ısrarcı.
64 yaşındaki Brezilya Devlet Başkanı geçen pazartesi günü, yangınların etkisini tartışmak için düzenlenen bölgesel bir zirveye katılımını iptal etti. Bolsonaro, cuma günü Kolombiya’da düzenlenecek olan toplantıya karın fıtığı tedavisi için ameliyat olması gerektiğinden dolayı katılamayacağını duyurdu. Bolsonaro, başkanlık kampanyası sırasında suikasta uğramış ve karın bölgesinden bıçakla darbe almıştı.
Eylül ayında gerçekleşecek BM Genel Kurulu’nda yangınları tartışmaya hazır olduğunu söyleyen Bolsonaro “BM’deki görüşmelere bile tekerlekli sandalye ya da bir sedye ile katılmak zorunda kalacağım. Amazon meselesini konuşmak istediğim için orada olacağım” ifadelerini kullandı.



Çin tartışmalı resife bayrak dikerek Filipinler'le gerilimi artırdı

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP
TT

Çin tartışmalı resife bayrak dikerek Filipinler'le gerilimi artırdı

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP

Devlet medyasında yer alan haberlere göre Çin Sahil Güvenliği, Güney Çin Denizi'nde Filipinler'e ait önemli bir askeri üssün yakınındaki tartışmalı resifin kontrolünü ele geçirdi. Bu hamle, Pekin'le Manila arasında tırmanan gerilimi artırdı.

Çin medyasının yayımladığı fotoğraflarda Sahil Güvenlik mensupları Çin'de Tiexian Resifi diye bilinen Sandy Cay'e milli bayrağı dikerken görülüyor.

Küçük kumsal, Filipin kuvvetlerinin uzun süredir karakol bulundurduğu Pag-asa Adası diye de bilinen Thitu Adası'nın yakınında.

Çin Komünist Partisi'nin İngilizce yayın yapan gazetesi Global Times, fotoğraflarını yayımladığı operasyonun nisan ortasında gerçekleştiğini yazdı.

Açıklamada Sahil Güvenlik'in "egemenlik yetkisini kullandığı", Çin milli bayrağını sergilediği ve "plastik şişeleri, tahta çubukları ve diğer atıkları temizlediği" belirtildi.

CCG'ye göre Çin Sahil Güvenlik (CCG) kolluk kuvvetleri Güney Çin Denizi'ndeki Tiexian Jiao'da nisanda devriye gezdi ve Filipinlerin yasadışı faaliyetlerine dair kanıtları videoya aldı.

Haberde ayrıca Filipin güçleri tarafından "yasadışı faaliyetlerin video kaydının" da yapıldığı belirtildi.

Bu gelişme, Güney Çin Denizi'ndeki tartışmalı bölgelerde çevreye verilen zarar nedeniyle birbirlerini suçlayan Pekin ve Manila arasındaki gerilimin arttığı bir dönemde yaşandı.

Filipinli yetkililer Financial Times'a yaptıkları açıklamada Çinli personelin bayrağı diktikten sonra resiften ayrıldığını söyledi. Çin'in resif üzerinde kalıcı bir varlık oluşturduğuna ya da tesisler inşa ettiğine dair herhangi bir belirti yoktu.

Sandy Cay'in Filipinler'e ait askeri tesise ve yeni açılan Sahil Güvenlik üssüne ev sahipliği yapan Thitu Adası'na yakınlığı, olayı özellikle hassas hale getiriyor.

Filipinler, Çin'i deniz saldırganlığını tırmandırmakla suçlarken Pekin, iddiaları reddetmeyi ve geniş kapsamlı toprak iddialarını reddeden uluslararası karara rağmen Güney Çin Denizi'nin büyük bölümünde hak iddia etmeyi sürdürüyor.

scdfgtr
21 Mart 2024 tarihli arşiv fotoğrafı Filipinli bilim insanlarının Güney Çin Denizi'nin tartışmalı sularındaki Spratly Adaları'nda Filipinlerin elinde bulunan Thitu Adası yakınlarındaki Sandy Cay resifini incelediğini gösteriyor. Devlet medyasına göre Çin Sahil Güvenliği, Güney Çin Denizi'ndeki önemli bir Filipin askeri karakolunun yakınındaki tartışmalı resifin kontrolünü ele geçirdi (Filipinler Sahil Güvenlik/AFP)

Trump yönetimi Çin'in Sandy Cay'e el koyduğuna dair haberlerin "eğer doğruysa son derece endişe verici" olduğunu söyledi. Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü James Hewitt, Financial Times'a şöyle konuştu:

Bu gibi eylemler bölgesel istikrarı tehdit ediyor ve uluslararası hukuku çiğniyor. Kendi ortaklarımızla yakın istişare halindeyiz ve özgür ve açık bir Hint-Pasifik'e olan bağlılığımızı sürdürüyoruz.

Olay aynı zamanda Filipinler ve ABD arasında süregelen ve Pekin'in istikrarı bozucu hareket diyerek eleştirdiği "Balikatan" ortak askeri tatbikatıyla aynı zamana denk geldi. Tatbikatlar 21 Nisan'dan 9 Mayıs'a kadar sürecek ve 14 binden fazla Filipinli ve Amerikalı asker katılacak.

Çin Dışişleri Bakanlığı bu hafta yaptığı açıklamada ortak tatbikatların "bölgesel stratejik istikrarı baltaladığını" söyledi ve Filipinler'i "bölge dışındaki ülkelerle gizli anlaşma yapmakla" suçladı.

Independent Türkçe