Uçan araba 'Cezeri' görücüye çıktı

Uçan araba 'Cezeri' görücüye çıktı
TT

Uçan araba 'Cezeri' görücüye çıktı

Uçan araba 'Cezeri' görücüye çıktı

Türkiye'nin ilk uçan arabası Cezeri, Atatürk Havalimanı’nda düzenlenen TEKNOFEST'te görücüye çıktı. Katılımcılar yerli araca yoğun ilgi gösterdi.
Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı öncülüğünde birçok kurum ve üniversitenin destekleriyle Atatürk Havalimanı'nda düzenlenen TEKNOFEST İstanbul Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali (TEKNOFEST İstanbul) başladı. Festivalin açılışı Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı ve TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar'ın da katılımıyla yapıldı. Binlerce vatandaşın ziyaret ettiği festivalde Türkiye'nin yerli ve milli silahlı İHA'sı Akıncı ve Cezeri uçan araba ilk kez görüntülendi. Festivalde uçan arabanın prototipinin sergilendiği standın etrafı dolarken, çocuklar Cezeri'ye yoğun ilgi gösterdi.

Araç hakkında bilgi veren Cezeri'nin proje yöneticisi Ozan Yağcı, aracın ilerleyen süreçte iki kişilik taşıma yapabileceğini, Cezeri'yi tamamen şehir içi taşımacılıkta kullanılacak bir araç haline getirmeyi hedeflediklerini söyledi.
“50 dakika ile bir saat arasında havada kalmasını öngörüyoruz”
Festivalde Cezeri'ye gösterilen ilginin kendilerini çok memnun ettiğini ifade eden Yağcı, “Cezeri uçan araba kentsel hava taşımacılığı için tasarlanmış bir araç, hem kargo versiyonu hem de yolcu taşıma versiyonu olacak. Buradaki yolcu taşıma versiyonu, en önemli özelliği tamamen milli olması, içinde bütün uçuş kontrol sistemi ve dışındaki bütün yapısalını biz burada inşa ettik. 50 dakika ile bir saat arasında havada kalmasını öngörüyoruz. Kullanımı oldukça kolay. Nihai konsept şöyle olacak; kullanıcı içine binecek örnek veriyorum havalimanına gitmem gerekiyor.
Yenikapı'da gideceğim uçan arabaya bineceğim, gideceğim yeri İstanbul Havalimanı diye seçeceğim. Kalkış tuşuna basacağım ve işim bitecek. Şu çalıştığımız teknoloji önümüzdeki 10-15 yılın teknolojisi, batarya teknolojisinde bir sıçrama olduğu an biz hazırız. Gerçekten şaşırdık, bu kadar ilgi beklemiyorduk. Şansımıza alanın girişine yakınız, giren herkes ilk önce buraya geliyor. Gençlerin özellikle ilgisi çok fazla, bundan da çok memnunuz” dedi.

“Geleceğin teknolojisi diyebiliriz”
Yağcı, "Güzel bir teknoloji, geleceğin teknolojisi diyebiliriz. Bazı ülkelerde şuan kullanıldığını duyduk. Umarım Türkiye'de de böyle bir şeyi ileride görürüz. İlerleyen zamanlarda ülkemiz teknoloji konusunda çok daha ileri yerlere gelecektir” diye konuştu.



İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
TT

İlk insanların beslenme sırları, 300 bin yıllık ahşap aletlerle birlikte gün yüzüne çıktı

(Liu ve ekip arkadaşları/Science)
(Liu ve ekip arkadaşları/Science)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Çin'in güneybatısında keşfedilen 300 bin yıllık nadir ahşap aletler, bölgedeki ilk insanların büyük ölçüde kök ve yumrular gibi yeraltı bitkileriyle beslendiğini gösteriyor.

Hakemli dergi Science'da perşembe günü yayımlanan bulgular, Doğu Asya'daki erken insan atalarının gelişmiş bilişsel becerilerine, yaşantılarına, beslenme biçimlerine ve çevrelerine ışık tutuyor.

Yunnan eyaletinin Jiangchuan bölgesinde yer alan göl kıyısındaki Gantangqing arkeolojik kazı alanında, oksijenden yoksun kil tortularda ahşap aletlerin korunması sayesinde bu nadir buluntu elde edildi.

Araştırmacılar tortularda yaklaşık bin organik kalıntı da buldu.

Ortaya çıkarılan kalıntıları gelişmiş teknikler kullanarak tarihlendiren bilim insanları, aletlerin 250 bin ila 350 bin yıllık olduğunu tespit etti.

Bilim insanları, çeşitli biçim ve işlevlere sahip "son derece nadir" ahşap aletlerin yaklaşık 300 bin yıllık katmanlardan çıkarıldığını söylüyor.

Bugüne kadar bu döneme ait, biri Avrupa'da diğeri Afrika'da olmak üzere ahşap alet içeren sadece iki keşif yapılmıştı.
 

Görsel kaldırıldı.

Gantangqing'deki ahşap aletler (Liu ve ekip arkadaşları/Science)


Yeni keşfedilen çubuklardan ikisi, İtalya'nın Poggetti Vecchi bölgesinde bulunan 171 bin yıllık aletlere benzerlik gösteriyor.

Kanca biçimli benzersiz 4 aletin daha ortaya çıkarıldığını belirten bilim insanları, bunların muhtemelen kökleri kesmek için kullanıldığını söylüyor.

Ayrıca araştırmacıların ahşap aletlerin üzerinde kasıtlı cilalama ve kazıma izleri, kenarlarındaysa toprak kalıntıları saptaması, bunların kök ve yumrular gibi yeraltı bitkilerini kazmak için kullanıldığına işaret ediyor.

Bilim insanları, "Ahşap aletler arasında kazma çubukları ve küçük, eksiksiz, elle tutulan sivri uçlu aletler var" diye yazıyor.

Bilim insanları bu bulgulara dayanarak insanların Doğu Asya'daki atalarının muhtemelen bitki temelli bir beslenme biçimi izlediğinden şüphelenirken, bölgede çam fıstığı, fındık, kivi meyvesi ve su yumrularına dair kanıtlar tespit edildi.

Buna karşılık Avrupa ve Afrika'da saptanan ahşap aletler av aletleri, mızraklar ve mızrak uçlarıydı.

Çalışmanın ortak yazarı arkeolog Bo Li şöyle diyor:

Bu keşif, erken insan adaptasyonuna ilişkin önceki varsayımlara meydan okuyor. Çağdaş Avrupa yerleşimleri (Almanya'daki Schöningen gibi) büyük memelileri avlamaya odaklanırken, Gantangqing subtropik bölgelerde bitki temelli, eşsiz bir hayatta kalma stratejisini ortaya koyuyor.

Dr. Li, "Ahşap aletlerin çeşitliliği ve karmaşıklığı da arkeolojik kayıtlardaki önemli bir boşluğu dolduruyor, çünkü 100 bin yıldan daha eski ahşap aletler Afrika ve Batı Avrasya dışında son derece nadir görülüyor" ifadelerini kullanıyor.

Keşif, ahşap aletleri kullanan erken insanların dünya genelinde çok daha geniş bir alana yayıldığını gösteriyor.

Ayrıca farklı ortamlarda yaşayan tarih öncesi kültürlerin yerel olarak işlerine yarayacak aletler geliştirdiğine de işaret ediyor.


Independent Türkçe, independent.co.uk/news