Emine Bulut'un kızı: O kişi benim babam değil

Emine Bulut'un kızı: O kişi benim babam değil
TT

Emine Bulut'un kızı: O kişi benim babam değil

Emine Bulut'un kızı: O kişi benim babam değil

Kırıkkale'de eski kocası Fedai Varan tarafından öldürülen Emine Bulut'un 10 yaşındaki kızı SEGBİS üzerinden hakime "O kişi benim babam değil" diyerek, "Dönerciye girdik ben kapının önündeydim. Onlar biraz uzakta sonra annemin boğazını kesti. Elimdeki poşet ve tableti o kişiye attım ama engelleyemedim. O kişi benim babam değil" ifadelerini kullandı.
Kırıkkale'de 10 yaşındaki kızının gözü önünde eski eşi Emine Bulut'u bıçaklayarak öldüren Fedai Varan'ın duruşması Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülüyor.
Sanık Fedai Varan, Bolu F Tipi Kapalı Cezaevinden, Kırıkkale Adliyesindeki duruşma salonuna 09.00'da getirildi. Duruşma salonunda bekleyen Emine Bulut'un anne ve babası, sanığı görünce fenalaştı. Annesi gözlerinin önünde öldürülen F.B.V., güvenlik gerekçesiyle duruşma salonuna getirilmedi. Küçük kız, adliyede farklı bir odadan Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı.
Susmak hakkını kullandı
Hakim karşısına çıkartılan sanık Fedai Varan, susmak hakkını kullandı. Emine Bulut’un başka bir suçtan cezaevinde tutuklu bulunan kardeşleri Mikail Bulut ve Bekir Bulut da SEGBİS ile duruşmaya katıldı.
Duruşmada başka bir odadan SEGBİS üzerinden psikolog eşliğinde bağlanan Emine Bulut'un 10 yaşındaki kızı F.B.V, Hakime, "O kişi benim babam değil" diyerek şunları söyledi:
"Annemle o gün çarşıya gittik, biraz gezdik. Daha sonra annem Kızılkanat'ta namaz kıldı. 'O kişi' geldi oraya. Annem hadi gidelim dedi. Annemin boğazını sıktı o kişi beni oradan götürdü. Emniyete gittik annem orada biriyle konuştu, sonra beni başka bir odaya aldılar. Sonra annem hadi gidelim diye beni dolmuşa bindirdi. Dedem alacaktı beni. O kişi dolmuş durağının orada bekliyordu. Annemin kolundan sıktı, anneme bıçağı gösterdi. Annem gitmemi istedi, ben gitmek istemedim. Sonra dönerciye girdik, ben kapının önündeydim. Onlar biraz uzakta sonra annemin boğazını kesti. Elimdeki poşet ve tableti o kişiye attım ama engelleyemedim. O kişi benim babam değil."
"Hakim bey asılmasını istiyorum"
Katil zanlısının asılmasını isteyen anne Fadime Bulut ise, "Başkanım çocuk benim yanımda doğdu. Fedai kızın oldu dedim, telefonu yüzüme kapattı. Daha sonra bana telefon açıyordu çocuk konuşmak istemiyordu. 9 sene sonra babalık duygusu yaşadı. Nasıl kızım diyecek, annesini öldürdü. Hep telefonlarda kızımı ağlatıyordu. Biz çocuğu görmesine karşı çıkmadık. Hakim bey asılmasını istiyorum, acımız dinsin" şeklinde konuştu.
Baba Ahmet Bulut ise "Çocuğu hiç arayıp sormadı. Evinin elektrik ve diğer masraflarını biz karşıladık. Kızımın 2017'de ikinci evliliği oldu, damadımı bile rahat bırakmadı" diyerek şikayetçi olduğunu beyan etti.
Olay anına ilişkin görüntülerin izlettirilmesi sırasında Emine Bulut'un kardeşlerinin sanık Fedai Varan'a saldırması üzerine maktulün yakınları salondan çıkarıldı.

 


Nadir mineral yarışı Tacikistan ekonomisine yaradı

Dünyadaki antimon üretiminin yüzde 25'i Tacikistan'da yapılıyor (AFP)
Dünyadaki antimon üretiminin yüzde 25'i Tacikistan'da yapılıyor (AFP)
TT

Nadir mineral yarışı Tacikistan ekonomisine yaradı

Dünyadaki antimon üretiminin yüzde 25'i Tacikistan'da yapılıyor (AFP)
Dünyadaki antimon üretiminin yüzde 25'i Tacikistan'da yapılıyor (AFP)

Nadir mineral yarışı Tacikistan'daki madencilik sektöründe patlama yarattı.

Askeri teçhizattan temiz enerji, kozmetik ve bataryaya kadar birçok önemli sektörde kullanılan antimon rezervleri, nadir mineral yarışında önemli yere sahip.

ABD Jeoloji Araştırmaları Kurumu'na (USGS) göre, dünyadaki antimon üretiminin neredeyse yarısı Çin'de gerçekleştiriliyor.

Çin'i takip eden ülkeyse Tacikistan. Orta Asya ülkesi, 2023'te yaklaşık 21 bin ton antimon üretti, bu da dünyadaki toplam üretiminin dörtte birine yakın.

Avrupa Komisyonu'nun verilerine göre Avrupa Birliği'nin (AB) antimon ithalatının yüzde 54'ü de Tacikistan'la yapılıyor.  

AFP'nin haberinde, Tacikistan'ın sanayileşme sürecini finanse etmek için antimon rezervlerini değerlendirdiği yazılıyor.

1990'larda iç savaşlarla sarsılan Tacikistan, eski Sovyet ülkeleri arasında en zayıf ekonomilerinden birine sahip. Ancak son dönemde yaşanan "maden patlamasının" ekonomiyi canlandırmaya başladığı yazılıyor.

Tacik hükümetinin de ortak olduğu Talco Gold firması, ülkenin batısındaki Saritag bölgesinden antimon çıkarıyor. Haberde, yaklaşık 1500 işçinin çalıştığı madenin Çinli firmalarla ortak işletildiğine dikkat çekiliyor. Pekin yönetimi şirkete 2022'de yatırım yapmıştı.

Madenden çıkarılan ham kaynakların işlendiği ve tesiste yüzde 30 saflıkta antimon üretildiği belirtiliyor.

Saritag'daki madenin Sovyet döneminden kalma olduğuna dikkat çekilirken, Pekin yönetiminin zamanla Moskova'ya kıyasla bölgede daha fazla nüfuz kazandığı ifade ediliyor.

Independent Türkçe, AFP, Eurasianet


Gazze’de sağlık sistemi iflasın eşiğinde: Bu bir toplu katliam

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP
TT

Gazze’de sağlık sistemi iflasın eşiğinde: Bu bir toplu katliam

Fotoğraf: AP
Fotoğraf: AP

İsrail ordusunun Gazze şehrine düzenlediği harekat sağlık sistemini iflasın eşiğine getirdi.

Gazze'nin orta ve güney kesimlerinde faaliyet gösteren az sayıdaki hastane de İsrail saldırıları nedeniyle zor durumda.

Guardian'ın haberinde, Han Yunus'taki Nasır Hastanesi'yle İsrail'in "insani yardım bölgesi" diye nitelediği Mavasi'deki sahra hastanelerinde kriz yaşandığı belirtiliyor.

Gazze'de gönüllü çalışan Britanyalı cerrah Martin Griffiths, "Herkes aç, evlerini ve sevdiklerini kaybetmişler. Herkes korkuyor. Elimizdeki tıbbi malzemeler yeterli değil" diyor.

Griffiths, Mavasi'deki 90 yataklı sahra hastanesinin acil servisinin tek gecede 160 yaralıyı tedavi etmek zorunda kaldığını söylüyor. 600 kişinin de hastaneye bağlı kliniklerde tedavi gördüğünü belirtiyor.

Haberde, İsrail ordusunun Gazze'nin kuzeyindeki saldırılarını artırması nedeniyle bölgedeki hastanelerin çoğunun kapatıldığı, Filistinlilerin güneye sürüldüğü aktarılıyor. Araç bulmanın zorluğu ve yolların saldırılar nedeniyle kullanılamaması durumu daha da zorlaştırıyor. Bazı kişilerin haftalardır muayene edilemeyen açık yaralarla hastanelere kabul edildiği yazılıyor.

Gazze'de faaliyet gösteren tek tam teşekküllü hastane olan Nasır'da, yaralıların yatak kalmadığı için koridorlarda yattığı belirtiliyor. Hastane yetkililerinden Muhammed Sakır şunları söylüyor:

Gerçekten zorlukla ayakta duruyoruz. Durum çok kötü. Sınıra vardık. Tüm personel yorgun ve temel ihtiyaç malzemeleri azalıyor.

Gazze'de gönüllü çalışan acil yardım uzmanı Neda Ebu Elrub da anestezi malzemelerinin neredeyse tükendiğini belirtiyor:

Bu bir toplu katliam, cinayet, işkence ve kabus. Ağrıkesiciler de tükenmek üzere. Bazı yaralıların beyinleri kafataslarının dışına çıkmış, iç organları dışarı sarkmış halde. Korkunç görüntüler var.

Gazze'ye yardım filosuna saldırı

İsrail ordusu Gazze'deki katliamı sürdürürken, bölgeye insani yardım ulaştırmak üzere yola çıkan Küresel Sumud Filosu'na da Yunanistan açıklarında saldırı düzenlendi.

Küresel Sumud Filosu grubundan yapılan açıklamada, gece saatlerinde drone'larla teknelere ses bombası ve tanımlanamayan kimyasallar atıldığı belirtiliyor.

Filodaki Alman aktivistlerden Yasemin Acar, Instagram'dan paylaştığı videoda en az 5 teknenin hedef alındığını söyleyerek, "Biz sadece insani yardım taşıyoruz. Üzerimizde silah yok, kimseye tehdit oluşturmuyoruz" dedi. Aktivist, yaklaşık 15 drone'un filonun etrafını çevirdiğini ifade etti.

Times of Israel'in aktardığına göre saldırı Girit açıklarında gerçekleşti. Filoda en az 51 teknenin olduğu belirtiliyor.

İsrail'in ablukasını kırmak için 50 kadar ülkenin desteğiyle oluşturulan sivil yardım filosuna bağlı tekneler, 31 Ağustos'ta İspanya'nın Barselona kentinden yola çıkmıştı. Tekneler, 7 Eylül'de Tunus'a ulaştıktan sonra rotalarına devam etmişti.

Independent Türkçe, Times of Israel, Guardian, BBC


Kremlin'den Trump'a yanıt: Rusya bir ayıdır, kâğıttan kaplan değil

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov (DPA)
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov (DPA)
TT

Kremlin'den Trump'a yanıt: Rusya bir ayıdır, kâğıttan kaplan değil

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov (DPA)
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov (DPA)

Kremlin bugün, ABD Başkanı Donald Trump'ın Rusya'yı ‘kâğıttan kaplan’ olarak nitelendirdiği açıklamasını reddetti ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna krizini çözme çabalarını takdir ettiğini vurguladı.

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya'nın kaplan değil ayı olduğunu ve ‘kâğıt ayı diye bir şeyin olmadığını’ söyledi. Peskov, bir radyo röportajında Trump'ın açıklamalarına yanıt vererek, Rus ordusunun Ukrayna'da ilerlediğini ve cephedeki dinamiklerin açık olduğunu ifade etti. Şarku’l Avsat’ın Reuters'tan aktardığına göre Peskov, Rus ekonomisinin istikrarının garanti altında olduğunu bildirdi.

Kremlin dün, Ukrayna'daki saldırıya devam etmekten başka bir seçenek olmadığını belirterek, Washington ile Moskova arasındaki yakınlaşmanın sonuçlarını ‘neredeyse yok’ olarak değerlendirdi.

Peskov bugün, Rusya ile ABD arasındaki ilişkilerin normale dönmesinin ‘istenen hızdan çok daha yavaş’ ilerlediğini söyledi.

Kremlin'in ikili ilişkilerde ‘endişe verici faktörleri’ ortadan kaldırmak için hızlı bir şekilde çalışmak istediğini belirten Peskov, iş birliğinin her iki ülkenin çıkarlarına hizmet edebileceği birçok alana işaret etti.

Trump dün yaptığı açıklamada, Ukrayna'nın Rusya'nın ele geçirdiği tüm toprakları geri alabileceğine inandığını ve Moskova'nın ‘önemli’ ekonomik sorunlarla karşı karşıya olduğu göz önüne alındığında Kiev'in şimdi harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Trump’ın bu açıklamaları, Ukrayna lehine şaşırtıcı ve dikkat çekici bir söylem değişikliğini temsil ediyor.