Rus kuvvetleri Suriye'nin kuzeyine doğru ilerliyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya lideri Putin (Reuters)
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya lideri Putin (Reuters)
TT

Rus kuvvetleri Suriye'nin kuzeyine doğru ilerliyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya lideri Putin (Reuters)
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya lideri Putin (Reuters)

Barış Pınarı Harekatı'nın başlamasından bu yana Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında gerçekleştirilen ilk telefon görüşmesine ilişkin yapılan açıklamada Erdoğan'ın Suriye ile ilgili dosyaları ele almak üzere ay sonundan önce Moskova’ya ziyarette bulunacağı belirtildi. Kremlin’den yapılan açıklamada, iki liderin görüşmede Suriye’nin toprak bütünlüğüne vurgu yaptığı kaydedildi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Alexander Lavrentiev’in geçen salı günü yaptığı sert açıklamada Moskova’nın Suriye’deki askeri operasyonu kesinlikle onaylamadığını vurgulanmıştı. Ancak Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, Türkiye’nin güvenliğini koruma hakkı olduğunu vurgulayarak harekâtın ülkedeki siyasi yerleşime engel olmaması ve zarar vermemesini umduğunu dile getirdi. Peskov’un açıklamaları, daha önce Ankara’nın çatışma alanını genişletmemeyi taahhüt etmesi halinde Moskova’nın Türk askeri operasyonuna karşı çıkmayacağını aktaran Rus kaynakların iddialarını doğrular nitelikte. Bunun geniş çaplı bir savaşa dönüşmesinin Moskova destekli siyasi sürece zarar verebileceği belirtiliyor. Moskova ayrıca bir çöküş yaşanmaması için sürecin hızlandırılmasını destekliyor.
Aşağıdaki infografikte Kürtlerin kontrolü altında yer alan bölgelerin Suriye rejimi ve aralarında Rusya’nın da bulunduğu müttefikleri ile komşu olduğu görülüyor;

Ankara, Kürt grupların Suriye’nin kuzeydoğusundaki gücünü sınırlamayı hedeflerken Moskova siyasi sürecin Türkiye’nin harekatı nedeniyle aksamamasını istiyor. Daha da önemlisinin iki ülkenin orduları arasında güvenlikle ilgili anlaşmalar bulunduğu göz önüne alınarak Suriye toprakları üzerinde çatışmak zorunda kalmamaları için çalışılıyor.


İran Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşmasına bağlıdır

PlantLabs uydusu tarafından çekilen, İran'ın Kum kenti yakınlarındaki yeraltı Fordo nükleer tesisinin 2 Haziran ve 22 Haziran 2025'teki ABD saldırısından önce ve sonraki kompozit görüntüsü.
PlantLabs uydusu tarafından çekilen, İran'ın Kum kenti yakınlarındaki yeraltı Fordo nükleer tesisinin 2 Haziran ve 22 Haziran 2025'teki ABD saldırısından önce ve sonraki kompozit görüntüsü.
TT

İran Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşmasına bağlıdır

PlantLabs uydusu tarafından çekilen, İran'ın Kum kenti yakınlarındaki yeraltı Fordo nükleer tesisinin 2 Haziran ve 22 Haziran 2025'teki ABD saldırısından önce ve sonraki kompozit görüntüsü.
PlantLabs uydusu tarafından çekilen, İran'ın Kum kenti yakınlarındaki yeraltı Fordo nükleer tesisinin 2 Haziran ve 22 Haziran 2025'teki ABD saldırısından önce ve sonraki kompozit görüntüsü.

İran, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile iş birliğini askıya alma kararını onaylamasına rağmen dün, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması (NPT) ve Güvenlik Tedbirleri Anlaşmasına bağlılığını ifade etti.

Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, güvenlik nedeniyle iş birliğinin Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi aracılığıyla devam edeceğini söylerken, sertlik yanlısı Milletvekili Emir Hüseyin Sabeti Tahran'ın yakında UAEK denetçilerini sınır dışı edeceğini ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, UAEA ile iş birliğini askıya alan ve Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi'nin herhangi bir nükleer denetimi onaylamasını gerektiren bir yasayı onaylayarak Washington'un “kabul edilemez” olarak nitelendirdiği bir adım attı.

Fransa, İran'ın üç yılı aşkın bir süredir rehin tuttuğu iki vatandaşına yönelik “Mossad adına casusluk” suçlamalarını düşürmemesi halinde, Snapback mekanizmasını devreye sokmakla tehdit etti. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İranlı mevkidaşına ulaşacağını söyledi ve karşı önlemler almakla tehdit ederek bu hareketi “kabul edilemez bir provokasyon ve saldırganlık” olarak niteledi.