Merkez Bankası'nın yıl sonu dolar/TL beklentisi yükseldi

Merkez Bankası'nın yıl sonu dolar/TL beklentisi yükseldi
TT

Merkez Bankası'nın yıl sonu dolar/TL beklentisi yükseldi

Merkez Bankası'nın yıl sonu dolar/TL beklentisi yükseldi

Merkez Bankası beklenti anketinde 12 ay sonrası için TÜFE beklentisi yüzde 12,21'den yüzde 11.18'e geriledi. Yıl sonu dolar/TL beklentisi de 6,00'dan 6,05'e yükseldi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2019 Ekim dönemi beklenti anketini yayımladı. 2019 yılı Ekim ayı için tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 1,93 iken, bu anket döneminde yüzde 1,90 oldu. Kasım ayı TÜFE beklentisi aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 1,17 ve yüzde 1,13 oldu. Aralık ayı TÜFE beklentisi ise yüzde 0,93 olarak gerçekleşti.
2019 yılı Ekim ayı beklenti anketi, reel sektör ve finansal sektör temsilcileri ile profesyonellerden oluşan 67 katılımcı tarafından yanıtlandı ve sonuçlar katılımcıların yanıtları toplulaştırılarak değerlendirildi.
Yıllık enflasyon beklentileri
Cari yıl sonu TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 13,96 iken, bu anket döneminde yüzde 12,69'a geriledi. 12 ay sonrası TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 12,21 iken, bu anket döneminde yüzde 11,18 oldu. 24 ay sonrası TÜFE beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 10,17 ve yüzde 9,76 olarak gerçekleşti.
12 ay sonrası enflasyon beklentileri
2019 yılı Ekim ayı anket döneminde, katılımcıların 12 ay sonrasına ilişkin olasılık tahminleri değerlendirildiğinde, TÜFE'nin ortalama olarak yüzde 18,9 olasılıkla yüzde 9,00-9,99 aralığında, yüzde 25,7 olasılıkla yüzde 10,00-10,99 aralığında, yüzde 17,7 olasılıkla yüzde 11,00-11,99 aralığında, yüzde 16,1 olasılıkla ise 12,00-12,99 aralığında artış göstereceği öngörüldü. Aynı anket döneminde nokta tahminlere göre ise katılımcıların yüzde 15,8'inin beklentilerinin yüzde 9,00-9,99 aralığında, yüzde 26,3'ünün beklentilerinin yüzde 10,00-10,99 aralığında, yüzde 17,5'inin beklentilerinin yüzde 11,00-11,99 aralığında, yüzde 22,8'inin beklentilerinin ise yüzde 12,00-12,99 aralığında olduğu gözlendi.
24 ay sonrası enflasyon beklentileri
2019 yılı Ekim ayı anket döneminde, katılımcıların 24 ay sonrasına ilişkin olasılık tahminleri değerlendirildiğinde, TÜFE'nin ortalama olarak yüzde 15,4 olasılıkla yüzde 8,00-8,99 aralığında, yüzde 20,4 olasılıkla yüzde 9,00-9,99 aralığında, yüzde 26,6 olasılıkla yüzde 10,00-10,99 aralığında, yüzde 16,7 olasılıkla ise yüzde 11,00-11,99 aralığında artış göstereceği öngörüldü. Aynı anket döneminde nokta tahminlere göre 24 ay sonrası TÜFE enflasyonu beklentileri değerlendirildiğinde, katılımcıların yüzde 18,5'inin beklentilerinin yüzde 8,00-8,99 aralığında, yüzde 20,4'ünün beklentilerinin yüzde 9,00-9,99 aralığında, yüzde 25,9'unun beklentilerinin yüzde 10,00-10,99 aralığında, yüzde 18,5'inin beklentilerinin ise yüzde 11,00-11,99 aralığında olduğu gözlendi.
Faiz beklentileri
BİST Repo ve Ters-Repo Pazarı'nda oluşan cari ay sonu gecelik faiz oranı beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 16,89 iken, bu anket döneminde yüzde 15,88'e geriledi. TCMB Ağırlıklı Ortalama Fonlama Maliyeti cari ay beklentisi ise bir önceki anket döneminde yüzde 17,20 iken, bu anket döneminde yüzde 15,86 olarak gerçekleşti.
2019 yılı Ekim ayı anket döneminde, vadesine üç ay ya da üç aya yakın süre kalan Devlet İç Borçlanma Senetleri'nin (DİBS) yıllık bileşik faiz oranı beklentileri cari ay, 1, 3, 6, 12 ve 24 ay sonrası için sırasıyla yüzde 15,46, 15,29, 14,64, 14,05, 12,95 ve 11,70 olarak gerçekleşti. Vadesine beş yıl ya da beş yıla yakın süre kalan DİBS'lerin 12 ay sonrası ikincil piyasa yıllık bileşik faiz oranı beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 14,01 iken, bu anket döneminde yüzde 14,02 oldu. Vadesine on yıl ya da on yıla yakın süre kalan DİBS'lerin 12 ay sonrası ikincil piyasa yıllık bileşik faiz oranı beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 13,90 ve yüzde 13,78 olarak gerçekleşti.
TCMB bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı cari ay ve 3, 6, 12, 24 ay sonrası beklentileri sırasıyla yüzde 15,92, 15,04, 14,38, 13,17 ve 11,52 olarak gerçekleşti.
Döviz kuru beklentileri
2019 yıl sonu döviz kuru (dolar/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 6,00 TL iken, bu anket döneminde 6,05 TL'ye yükseldi. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla 6,35 TL ve 6,41 TL olarak gerçekleşti.
Cari işlemler dengesi beklentileri
2019 yılı cari işlemler açığı beklentisi, bir önceki anket döneminde 5,9 milyar doları iken, bu anket döneminde 0,9 milyar dolar oldu. 2020 yılı cari işlemler açığı beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla 16,3 milyar dolar ve 12,8 milyar dolar olarak gerçekleşti.
GSYH büyüme beklentileri
GSYH 2019 yılı büyüme beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 0,01 iken, bu anket döneminde yüzde 0,09 oldu. 2020 yılı büyüme beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 2,6 ve yüzde 3,0 olarak gerçekleşti.



Üç soruda ABD’nin Rusya yaptırımları

Ukrayna savaşı uzadıkçta Batılı ülkelerin Rus enerji sektörüne yaptırımları da artıyor (Reuters)
Ukrayna savaşı uzadıkçta Batılı ülkelerin Rus enerji sektörüne yaptırımları da artıyor (Reuters)
TT

Üç soruda ABD’nin Rusya yaptırımları

Ukrayna savaşı uzadıkçta Batılı ülkelerin Rus enerji sektörüne yaptırımları da artıyor (Reuters)
Ukrayna savaşı uzadıkçta Batılı ülkelerin Rus enerji sektörüne yaptırımları da artıyor (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, uzun süredir yaptırımla tehdit ettiği Rusya'nın enerji sektörüne yönelik somut adımı sonunda attı.

Trump, dün yaptığı açıklamada Ukrayna savaşında ateşkes anlaşmasına yanaşmadığı gerekçesiyle Rusya'nın iki büyük petrol şirketine yaptırım uygulanacağını duyurdu.

Yaptırım paketinde neler var?

ABD Hazine Bakanlığı, Rus petrol devleri Rosneft ve Lukoil'ı yaptırım listesine aldı. Bu kapsamda iki şirketin de ABD'deki tüm varlıkları dondurulacak.

Ayrıca ABD'li kişi ve kuruluşların, bu şirketlerle iş yapması da yasaklandı.

Guardian'ın aktardığına göre ABD, Rosneft ve Lukoil'la iş yapan yabancı finans kurumlarına ikincil yaptırımlar uygulamayı da değerlendiriyor.

Haberde, bu kurumlar arasında Çin, Hindistan ve Türkiye'de Rus petrolünün satışını kolaylaştıran bankaların yer alabileceğine dikkat çekiliyor.

Bloomberg'e göre, Rusya'nın en büyük iki petrol şirketi olan Rosneft ve Lukoil, ülkenin ham petrol ihracatının neredeyse yarısını gerçekleştiriyor. Her iki şirket de geçen hafta Birleşik Krallık tarafından yaptırım listesine alındı.

Avrupa Birliği de 19. yaptırım paketi kapsamında, üye ülkelerin Ocak 2027'ye kadar Rusya'dan sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) alımlarını aşamalı olarak sonlandıracağını duyurdu.

Trump bu adımı neden şimdi attı?

Geçen yılki seçim kampanyasında Ukrayna savaşını 24 saatte bitireceği iddiasıyla gündem olan Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ukrayna lideri Volodimir Zelenski'yle birçok kez görüşmesine rağmen çatışmaları durduramadı.

Diğer yandan ABD Başkanı, Macaristan'ın başkent Budapeşte'de Putin'le yapacağını duyurduğu zirveyi de askıya aldı. İki lider ağustosta Alaska'da buluşmuştu.

Guardian'ın analizinde, Trump'ın Kongre'deki müttefiklerinden gelen yaptırımları artırma baskısına direndiğini ancak Kremlin'in tutumunu değiştirmemesi nedeniyle böyle bir adım attığı yazılıyor. AB'nin yoğun lobicilik faaliyetlerinin de Trump'ın hesaplarını değiştirdiği aktarılıyor.

Yaptırımlar işe yarayacak mı?

Rosneft ve Lukoil'a yönelik yaptırımlar, şirketlerin iş yapma kapasitesini daha da kısıtlayarak Putin üzerindeki baskıyı artırabilir.

Trump'ın ilk döneminde Hazine Bakanlığı'nda görev yapan Marshall Billingslea, özellikle ikincil yaptırımlarla bankaları hedef alma tehdidinin Moskova'yı zor duruma sokabileceğini savunuyor:

Hindistan, Çin ve Türkiye'deki rafineriler Rusya'dan petrol satın almaya devam etmek istese bile bu ülkelerdeki bankalar taleplere olumsuz yanıt verebilir.

ABD merkezli düşünce kuruluşu Dış İlişkiler Konseyi'nden Thomas Graham ise Kremlin'in bugüne dek Batı'nın birçok yaptırımını atlattığına dikkat çekerek, şu ifadeleri kullanıyor:

Beyaz Saray bunun Kremlin'in tutumunda veya Putin'in politikasında radikal bir değişime yol açacağını düşünüyorsa, kendini kandırıyor.

Trump'ın Hindistan'a Rus petrolünü satın almama baskısının da Kremlin'i olumsuz etkileyebileceği belirtiliyor.

Türkiye ve ABD arasındaki LNG anlaşması

Öte yandan Türkiye, ABD'yle LNG ve nükleer enerji anlaşmasını geçen ay imzalamıştı. Trump, 25 Eylül'deki açıklamasında Türkiye'nin Rusya'dan doğalgaz satın almasını istemediğini belirtmişti. 

Reuters'ın analizinde, bu anlaşmanın Rusya ve İran'ın Avrupa enerji piyasasındaki payını olumsuz etkileyeceğine dikkat çekilmişti. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov ise Türkiye'yle enerji işbirliğinin süreceğini söylemişti.

Independent Türkçe, Guardian, Bloomberg, Reuters


Rusya'nın iki petrol devi Rosneft ve Lukoil hakkında en önemli bilgiler

Astrakhan Korabel Tersanesi’ndeki Lukoil platformunun yakınında bir petrol tankeri (AFP)
Astrakhan Korabel Tersanesi’ndeki Lukoil platformunun yakınında bir petrol tankeri (AFP)
TT

Rusya'nın iki petrol devi Rosneft ve Lukoil hakkında en önemli bilgiler

Astrakhan Korabel Tersanesi’ndeki Lukoil platformunun yakınında bir petrol tankeri (AFP)
Astrakhan Korabel Tersanesi’ndeki Lukoil platformunun yakınında bir petrol tankeri (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna ile savaş sırasında Washington'un Rus şirketlerine karşı aldığı en sert önlemler kapsamında, Rusya'nın en büyük iki petrol şirketi Rosneft ve Lukoil'e Ukrayna ile ilgili yaptırımlar uyguladı.

zxsdf
Rosneft logosu... (Reuters)

Rusya'nın toplam petrol üretiminin yaklaşık yarısını oluşturan iki şirket hakkında bazı önemli bilgiler:

Birincisi: Rosneft

* Şirketin başında, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in uzun süredir müttefiki olan Igor Sechin bulunuyor.

* Petrol ve gaz kondensatı üretimi 2024 yılında 184 milyon metrik ton veya günde 3,7 milyon varile ulaşarak küresel petrol üretiminin yaklaşık yüzde 3,3'ünü oluşturdu. Şirket geçen yıl 1,08 trilyon ruble (13,28 milyar dolar) gelir elde etti.

* Rosneft'in Rusya'daki rafinaj hacmi 2024 yılında 82,6 milyon tona ulaştı.

* Batı Hindistan'da dünyanın en büyük rafineri komplekslerinden birini işleten özel bir rafineri şirketi olan Reliance, geçen yıl Rosneft ile günde yaklaşık 500 bin varil ham petrol tedarik etmek üzere 10 yıllık dev bir anlaşma imzaladı.

xzsdf
Lukoil logosu

* Rosneft, Hindistan'ın bir diğer büyük rafineri şirketi Nayara'nın da yüzde 49 hissesine sahip. Nayara'nın Vadinar rafinerisi, günlük 400 bin varil kapasitesiyle tamamen Rus petrol ithalatına bağımlı. Rafineri, Avrupa Birliği (AB) ve Birleşik Krallık'ın yaptırımlarıyla karşı karşıya olduğundan, faaliyet oranlarını düşürmek zorunda kaldı, ancak Rus ham petrol ithalatını tamamen durdurması olası görünmüyor.

İkincisi: Lukoil

* Moskova merkezli Lukoil, Rusya'nın en büyük ikinci petrol üreticisidir ve küresel petrol üretiminin yaklaşık yüzde 2'sini karşılamaktadır.

* Rusya'da petrol ve gaz kondensatı üretimi 2024 yılında 80,4 milyon tona ulaşmıştır. Lukoil, 2024 yılında 848,5 milyar ruble kar elde etmiştir.

* Lukoil'in Rusya'daki rafinaj hacmi 2024 yılında 54,3 milyon tona ulaşmıştır.

* Lukoil, dünyanın en büyük petrol sahalarından biri olan Irak'ın Batı Kurna-2 petrol sahasında petrol çıkarmaktadır. Şirket, sahada yüzde 75 hisseye sahipken, devlete ait Irak Kuzey Petrol Şirketi (North Oil Company) yüzde 25 hisseye sahiptir.

* Interfax, geçtiğimiz nisan ayında sahadaki üretimin günlük 480 bin varili aştığını bildirdi.


Fortune Global Forum, Riyad'ı ticaret ve inovasyon için küresel bir merkez haline getiriyor

Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad (SPA)
Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad (SPA)
TT

Fortune Global Forum, Riyad'ı ticaret ve inovasyon için küresel bir merkez haline getiriyor

Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad (SPA)
Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad (SPA)

Uluslararası iş dünyasının gözleri, 26-27 Ekim tarihlerinde ilk kez Fortune Global Forum'a ev sahipliği yapacak Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da. Bu adım, Suudi Arabistan'ın küresel bir ekonomi merkezi ve gelecekteki karar alma sürecinin kuluçka merkezi olarak artan statüsünü yansıtıyor.

Fortune ve Suudi Arabistan Kongre ve Fuar Genel Müdürlüğü (SCEGA) yetkilileri, forumun Riyad'da düzenlenmesini Suudi ekonomik manzarasında yeni bir dönüşüm aşamasının doruk noktası ve Suudi Arabistan'ın küresel ekonominin geleceğini şekillendirme yeteneğine uluslararası güvenin teyidi olarak görüyor.

Yeni ufuklar

Fortune Media CEO'su Anastasia Nyrkovskaya, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, Fortune'un misyonunun iş sektörünün geliştiği ve yeni ufuklara doğru ilerlediği her yeri takip etmek olduğunu söyledi. Nyrkovskaya, Riyad'ın seçilmesinin nedeninin, küresel iş dünyasındaki değişiklikleri farketmek için Suudi Arabistan'da neler olup bittiğini anlamak gerektiği inancına dayandığını belirtti.

Nyrkovskaya, “Fortune Global Forum'u burada düzenleyerek, küresel iş sektöründeki değişikliklerin öncüsü olmak için Suudi Arabistan'da neler olup bittiğini anlamak gerektiği ve bunu yapmanın en iyi yolunun Riyad'da bizzat bulunup olan biteni yakından görmek olduğu mesajını veriyoruz” dedi.

Nyrkovskaya, forumun, Suudi Arabistan'da bir ilk olan ve geçtiğimiz mayıs ayında Riyad'da düzenlenen Fortune En Güçlü Kadınlar Zirvesi'nin ardından, bu yıl Suudi Arabistan'da başlayan bir dizi Fortune etkinliğinin devamı olduğunu açıkladı.

Küresel bir merkez

Fortune'un, dönüşüm sürecinden geçen Suudi Arabistan'da bulunmak için güçlü bir çekicilik ve ikna edici nedenler hissettiğini, bunun da Riyad'ın ticaret, inovasyon ve yatırım için küresel bir merkez olarak konumunu pekiştirdiğini söyledi.

r
Fortune Global Forum'un önceki bir edisyonundan (Fortune internet sitesi)

Forumun temalarıyla ilgili olarak Nyrkovskaya, yapay zekanın iş dünyasının geleceği için temel öneme sahip olduğunu ve forumun, yapay zekanın çeşitli sektörler üzerindeki etkisine ilişkin samimi tartışmalar için bir alan sağladığını vurguladı. Gündemin, spor ve medyadan ticaret ve finansa kadar çeşitli konuları kapsayacak şekilde kasıtlı olarak tasarlandığını ve gerçek kararlar alabilen liderler arasında zengin bir diyalog ortamı sağladığını belirtti.

Nyrkovskaya, forumun, CEO'lar, politika yapıcılar ve dünyanın dört bir yanındaki etkili kurumların liderleri arasında yüz yüze görüşmelerin yapılmasını kolaylaştırdığını belirterek, liderler arasında bu tür doğrudan etkileşimin büyük etkinliklerde kolayca sağlanamayacağını bildirdi.

Fuar ve konferans sektörü

Öte yandan SCEGA CEO'su Hatim el-Kahili, Fortune Global Forum'un Riyad'da düzenlenmesinin, Suudi Arabistan’ın iş etkinlikleri endüstrisinin küresel merkezi konumunu yansıttığını vurguladı.

El-Kahili, fuar ve konferans sektörünün son dört yılda benzeri görülmemiş bir büyüme kaydettiğini, konferanslar, sergiler ve küresel forumlar dahil olmak üzere yıllık 17 binden fazla etkinlikle bölgedeki en yüksek rakama ulaştığını belirtti.

El-Kahili, Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, bu büyümenin, etkinlik sektörünü ulusal ekonomiye katkı sağlayan ve yatırım, turizm, teknoloji ve enerji sektörleri için katalizör görevi gören Vizyon 2030 çerçevesinde gerçekleştiğini açıkladı. El-Kahili ayrıca, sergi düzenleme konusunda uzmanlaşmış 20'den fazla uluslararası şirketin, bölgesel ofisleri için Suudi Arabistan’ı tercih ettiğini ifade etti.

El-Kahili, Riyad'da Fortune Forum'a ev sahipliği yapmanın sadece küresel bir etkinlik değil, Suudi Arabistan'ın ekonomik dönüşümüne ve Krallığın diyalog ve gelecekteki karar alma merkezi olma yeteneğine uluslararası güvenin bir teyidi olduğunu söyledi.

İş birliği fırsatları

SCEGA CEO'su el-Kahili, Suudi Arabistan'ın gelecek vaat eden sektörlere büyük yatırımlar yaptığını ve bu tür forumlar aracılığıyla küresel endüstri liderlerini yerel meslektaşlarıyla bir araya getirerek iş birliği fırsatlarını keşfetmeye çalıştığını belirtti.

El-Kahili, forumun Riyad'da düzenlenmesinin, Suudi Arabistan'ın sadece etkinliklere ev sahipliği yapan bir ülkeden küresel ekonomik gündemi şekillendiren önemli bir aktöre dönüşümünü simgelediğini açıkladı. Sektörün altyapısının benzeri görülmemiş bir genişleme sürecinden geçtiğini ve 2030 yılına kadar Riyad, Cidde, Doğu Bölgesi ve Asir'i kapsayan 1 milyon metrekareden fazla yeni sergi ve konferans alanı ekleme planları olduğunu kaydetti.

asdfer
Fortune Global Forum'un önceki bir edisyonundan (Fortune internet sitesi)

El-Kahili, SCEGA ile Fortune arasındaki ortaklığın, hükümetin yönlendirmesi ile özel sektörün vizyonunu birleştiren yeni bir uluslararası iş birliği modelini yansıttığını ifade etti.

El-Kahili, Riyad'da düzenlenen bu küresel forumların etkinliklerin sona ermesiyle bitmediğini, aksine uluslararası ortaklıklar için yeni ufuklar açan ve Suudi Arabistan'ın iş, inovasyon ve sürdürülebilir yatırım için küresel bir merkez olarak konumunu güçlendiren sürekli iş birliğinin başlangıcı olduğunu söyleyerek konuşmasını sonlandırdı.

Fortune Global Forum, yapay zekâ alanındaki tarihi gelişmeler, jeopolitik gerilimler ve değişen ticaret politikalarının küresel pazarlar ve tedarik zincirleri üzerindeki etkisi dahil olmak üzere, küresel ekonomideki büyük değişikliklerin arkasındaki itici güçleri tartışıyor.

Ayrıca, ekonomilerin stratejilerini enerji bağımlılığından finansal liderliği güçlendirmeye doğru yeniden yönlendirdiği, kamu-özel sektör ortaklıkları için yeni fırsatlar yarattığı ve iş ve yatırım alanlarında küresel iş birliğinin haritasını yeniden çizdiği Körfez bölgesindeki dönüşümleri de vurguluyor.