Mukteda es-Sadr hükümeti düşürmek için Hadi el-Amiri ile işbirliği yapmaya hazırlanıyor

Şii lider Mukteda es-Sadr, Necef kentinde hükümet karşıtı gösterilerde kalabalığın ortasında arabasını kullanıyor (AFP)
Şii lider Mukteda es-Sadr, Necef kentinde hükümet karşıtı gösterilerde kalabalığın ortasında arabasını kullanıyor (AFP)
TT

Mukteda es-Sadr hükümeti düşürmek için Hadi el-Amiri ile işbirliği yapmaya hazırlanıyor

Şii lider Mukteda es-Sadr, Necef kentinde hükümet karşıtı gösterilerde kalabalığın ortasında arabasını kullanıyor (AFP)
Şii lider Mukteda es-Sadr, Necef kentinde hükümet karşıtı gösterilerde kalabalığın ortasında arabasını kullanıyor (AFP)

Şii lider Mukteda es-Sadr, salı akşamı, Fetih bloğu lideri Hadi el-Amiri'ye hükümet aleyhine güvensizlik oyu verilmesi amacıyla işbirliği yapma çağrısında bulundu.
Sadr, salı akşamı yaptığı açıklamada, "Fetih bloğu lideri Hadi el-Amiri'ye hükümet aleyhine güvensizlik oyu vermek, seçim komisyonunun değiştirilmesi için birlikte çalışmak, anayasa maddelerini değiştirip oylamaya sunmak gibi konularda işbirliği yapma çağrısında bulunuyorum. Parlamentonun onay vermemesi halinde halk sözünü söylemeli ve git demeli" ifadelerini kullandı.
Sadr daha önce erken seçim çağrısında bulunmuş ancak Irak hükümeti bunu reddetmişti.
Sadr’ın açıklamaları Bağdat’ta ve birçok şehirde tekrarlanan protesto gösterilerinin beşinci gününe girilmesi sırasında geldi. Protestocular hükümetin istifa etmesini, parlamentonun feshedilmesini ve erken seçimlere gidilmesini talep ediyorlar.
Sadr, bugün, Irak’ta hükümet karşıtı protesto gösterilerinde bulunan on binlerce Iraklının saflarına katılarak hükümetin üzerindeki baskıyı artırmak istedi. Hükümet karşıtı protesto gösterilerinde şu ana kadar 250 kişinin öldüğü kaydedildi.
Mukteda es-Sadr'ın Şiiler için kutsal bir yer olan güneydeki Necef kentindeki protesto gösterilerinde ön safta yer aldığı görüldü. AFP’ye göre, 1 Ekim'de Tahrir Meydanı'nda başlayan eşi görülmemiş protesto gösterileri sebebiyle Irak’ta tüm kartlar yeniden karılabilir.
Protesto gösterilerinin başlamasından bu yana göstericiler, gösterilere herhangi bir siyasi anlam yüklenmesine izin vermedi ve gösterilerin halk hareketi olma özelliğinin korunmasını sağladı. Göstericiler 2003’te eski rejimin çöküşünden bu yana anayasa ve tüm yönetim kadrolarının değişmesini amaçlıyor.
Sadr’ın Adil Abdulmehdi hükümetine yönelik uyguladığı baskının ilk adımları cumartesi günü geldi. Sadr’ın liderliğini yaptığı Sairun bloğunun milletvekilleri mecliste oturma eylemi yaparak Abdulmehdi’nin hesap vermesi için Temsilciler Meclisi’ne gelmesini talep ettiler. Abdulmehdi Sairun’un çağrısını dikkate almadı. Ancak Sadr’a cevaben uzun bir mektup yolladı.
Abdulmehdi mektubunda, “Eğer erken seçimler yoluyla hükümetin değiştirilmesini hedefliyorsanız daha kısa bir yol var. Yeni hükümeti kurmak için Hadi el-Amiri ile anlaşmalısınız” ifadelerine yer verdi. Bedir hareketinin lideri olan Hadi el-Amiri aynı zamanda Fetih bloğunun öncülüğünü yapmaktadır. Meclisteki en büyük ikinci blok olan Fetih bloğu Haşdi Şabi’yi temsil etmektedir.
Cuma gününden bu yana Haşdi Şabi’nin binası ülkenin güneyinde ateşlerin hedefi oldu. Birçok protestocu, bina önündeki güvenlik güçleri tarafından vurularak ya da binanın ateşe verilmesi sırasında boğularak veya yanarak can verdi.
Analistler yaşanan bu olaylar sebebiyle, Sadr haraketi mensupları ile Haşdi Şabi’nin hesaplarının suya düşebileceğini söylüyorlar.
Sadr ve Abdulmehdi arasında açıkça yaşanan bu gerginlik sokağı ikna edecek bir gelişme değil. Sokak rejimin devrilmesi konusunda ısrarcı.
Ülkenin güneyindeki öğrenci gösterileri ve oturma eylemleri ile birlikte Irak’taki protesto gösterilerinin çerçevesi genişledi. Bağdat’ta pazartesi günü ordunun ilan ettiği sokağa çıkma yasağı Iraklılar tarafından arabalar, kornalar ve marşlarla delindi.
Bağdat'ın yaklaşık 100 kilometre güneyinde bulunan ve Şiiler için kutsal kabul edilen Kerbala şehri şiddetli protesto gösterilerine sahne oldu. AFP muhabirleri il meclis binası yakınlarında silah sesi duyduklarının belirttiler. Öte yandan Irak İnsan Hakları Komisyonu bir protestocunun öldürüldüğünü açıkladı.
Ülkenin çeşitli yerlerinde, on binlerce gösterici 16 yıl önce Saddam Hüseyin rejiminin yıkılmasının ardından kurulan rejimin devrilmesini talep etti. Iraklılar bu rejimin son demlerini yaşadığını belirtiyor.
Analistler Abdulmehdi’nin bağımsız olduğunu ve ne bir parti tarafından ne de halk tarafından destek gördüğünü ifade ediyorlar. Abdulmehdi kendisini iktidara getiren partilerin liderlerine rehin kalmaya devam ederken protestocular da onu iş fırsatları ve hizmet sağlayamamak ve yetkililerin ceplerini kanun dışı yollarla doldurmakla suçluyor. Resmi rakamlara göre yolsuzluklar sebebiyle Irak’ta 16 yıl içinde 450 milyar doların üzerinde bir para buharlaştı.



Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavile

TT

Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavile

Sudan'da savaş mağdurları için yeni bir kamp: Tavile

Sudan'ın batısındaki Kuzey Darfur'da bulunan Tavile kasabası, Sudan ordusu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasındaki son çatışmaların ardından el-Faşir şehri, Zemzem ve Ebu Şuk kamplarından bombardımandan kaçan binlerce yerinden edilmiş insanın akın etmesiyle savaş mağdurları için yeni bir kampa dönüştü.

Yerinden edilmiş kişilerin işleriyle ilgilenen yerel bir gönüllü kuruluş olan Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi'ne göre Tavile bölgesi, yerinden edilmiş kişilerin açıkta, son derece kötü koşullarda, yiyecek, içme suyu ve hatta battaniye olmadan kalabalık bir şekilde bulunmaları nedeniyle ciddi bir baskı altında.

Şarku’l Avsat’a konuşan Komite Sözcüsü Âdem Rical şu ifadeleri kullandı: “Şu anda acil müdahalelere ihtiyaç duyulması nedeniyle bölgede olağanüstü hâl ilan etme sürecindeyiz. En büyük zorluk, temel hizmetlerin ve yaşam için gerekli malzemelerin eksikliği ve binlerce kişi şu anda açıkta olduğu için çadır gibi barınma malzemelerinin sağlanmasıdır. El-Faşir ile Zemzem ve Ebu Faruk kamplarını bu zor koşullarda terk edebilen siviller, sadece giydikleri kıyafetlerle, bazıları hayvanların çektiği ilkel arabalarla ve her şeye muhtaç bir şekilde, kendilerine yardım etmek için sınırlı bir yerel gönüllü müdahalenin ortasında kaldılar.”

Yerinden edilmeye giden yolda yaşanan trajediler

Rical, yerinden edilmiş kişilerin, yerlerinden edilmelerine giden yolda acı ve korkunç koşullar yaşadıklarını ve ‘HDK’ye bağlı bazı silahlı adamlar tarafından çeşitli ihlallere, cinayetlere ve hırsızlıklara maruz kaldıklarını’ bildirdiklerini söyledi. Rical, “İfadelerinde bize aşırı açlık ve susuzluk nedeniyle çok sayıda ölüm yaşandığını ve bazı çocukların yerinden edilme yolculuğu sırasında ebeveynlerini kaybettiğini anlattılar” dedi.

Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi’nin verilerine göre Tavile, nisan ayı başında el-Faşir ve çevresindeki kamplarda yeniden başlayan şiddetli çatışmalardan bu yana 281 binden fazla yerinden edilmiş kişiyi kabul etti. Bölgede yaşayanlarla birlikte toplam sayı bir milyondan fazla kişiye ulaştı.

Tavile, Kuzey Darfur eyaletinin başkenti el-Faşir'in yaklaşık 65 kilometre batısında yer alıyor. El-Faşir ülkenin batısında Sudan ordusu tarafından kontrol edilen son büyük şehir ve bir yıldan uzun bir süredir HDK tarafından kuşatılmıştı.

Komite Sözcüsü Âdem Rical, “Tavile’de güvenlik durumu istikrarlı, ancak insani ihtiyaçlar yerel halkın, ulusal insani yardım kuruluşlarının ve buradaki yetkililerin kapasitesinin ötesinde” dedi.

Rical, yerel toplum liderlerinin yerinden edilenlere yardım sağlamak için girişimler başlattığını, ancak sayılarının çok fazla olması ve giderek artması nedeniyle ihtiyaçları yeterince karşılayamadıklarını söyledi.

frgtyu
HDK'nin 15 Nisan'da Kuzey Darfur'daki yerinden edilmiş kişiler için kurulan Zemzem Kampı’na düzenlediği saldırının ardından binlerce kişi bölgeden ayrılmak zorunda kaldı. (Reuters)

Rical, Tavile'nin el-Faşir ve çevresindeki kamplardan yerinden edilmiş insanları kabul eden bir nokta haline geldiğini ve önemli bir kısmının Cebel Marra'daki Fanga, Golo ve Nertiti'deki diğer komşu bölgelere kaçmaya devam ettiğini söyledi. Yerel halk ve ulusal kuruluşların yanı sıra gönüllü acil servisler, yerinden edilenlere yardım etmek için mısır unu, bakliyat, içme suyu ve battaniye sağlıyor. Ancak bu yardım, el-Faşir ile Zemzem ve Ebu Şuk kamplarından çok sayıda kişinin ihtiyaçlarını karşılama konusunda sınırlı kalıyor.

El-Faşir acı çekiyor

Şarku’l Avsat'a konuşan çeşitli kaynaklara göre, Zemzem Kampı sakinlerinin yaklaşık yüzde 70'i, yüzlerce sivilin öldürülmesi ve yaralanmasıyla sonuçlanan HDK'nin son saldırısının ardından Tavile bölgesine ve eyaletteki diğer bölgelere göç etti. Kaynaklar, el-Faşir'de, Zemzem ve Ebu Şuk kamplarında kalanların gıda, içme suyu ve ilaç sıkıntısı nedeniyle çok kötü insani koşullarla karşı karşıya olduklarını söyledi. Aynı kaynaklar, Sudan ordusu ve müttefik silahlı mücadele hareketlerinin ortak gücünün, el-Faşir'den ayrılmalarını engellemek için ailelerin önüne engeller koymaya devam ettiğini, askeri operasyonların ve karşılıklı topçu atışlarının artmasına ve şehir üzerindeki uzun süreli kuşatma nedeniyle yiyecek ve içme suyu elde etmenin zorluğuna rağmen onları tehdit altında kalmaya zorladığını belirtti.

Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi bu hafta başında, Sudan ordusunun askeri istihbaratının Ebu Şuk Kampı’ndaki onlarca gönüllü lider ve aktivisti HDK ile iş birliği yaptıkları suçlamasıyla tutukladığını açıkladı.

Şarku’l Avsat tarafından elde edilen bilgilere göre Çad ile olan Adre Sınır Kapısı, Tavile'de yeni yerinden edilmiş insanlara insani yardım ulaştırılması için açıldı. Çeşitli kaynaklara göre, son birkaç gün içinde gıda maddeleri, ilaçlar ve barınma malzemeleri yüklü birçok tır bölgeye geldi, ancak çok sayıda yerinden edilmiş insan nedeniyle bu yardımlar yetersiz kalıyor.

Mülteciler ve Ülke İçinde Yerinden Edilmiş Kişiler Genel Koordinasyon Komitesi, Tavile bölgesinde acil durum ilan etmek üzere olduğunu bildirerek, uluslararası ve yerel kuruluşları Kuzey Darfur'dan gelen binlerce yerinden edilmiş kişinin hayatını kurtarmak için acilen harekete geçmeye çağırdı.