İsrail, FHKC liderini tutukladı

Halide Carar
Halide Carar
TT

İsrail, FHKC liderini tutukladı

Halide Carar
Halide Carar

İsrail, yaklaşık 4 ay önce Dolev yerleşim biriminde 1 yerleşimcinin öldüğü saldırıyla ilgili olarak Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) liderlerine ve aktivistlerine uzanan bir tutuklama kampanyası başlattı.
Bu çerçevede İsrail, geçtiğimiz Şubat ayında serbest bırakılan FHKC’nin önde gelen bir lideri ve eski Filistin Yasama Meclisi üyesi Halide Carar’ı tutukladı. İsrail ayrıca, Ramallah, Nablus ve Beytüllahim’de de FHKC’ye mensup bazı yetkilileri gözaltına aldı. Tutuklama kampanyaları sırasında İsrail ordu güçleri, Dolev yerleşim birimine yönelik saldırıyla ilgili olarak, FHKC’ye mensup bazı üyelerin evlerini yıkmak amacıyla çevrede inceleme yaptı.
Filistin Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyeti, 31 Ekim’de 56 yaşındaki Carar’ın yeniden tutuklanmasını kınadı. Hamas Hareketi de tutuklama olayının ardından bir bildiri yayınlayarak, “Carar’ın tutuklanması, halkımızı işgale karşı direnmekten, topraklarını, haklarını ve kutsallarını savunmaktan caydırmayacak” açıklamasında bulundu. Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ise İsrail’e FHKC yetkilisi Halide Carar’ı serbest bırakma çağrısında bulundu. FKÖ Genel Sekreteri Saib Ureykat, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, “Filistin’in siyasi, toplumsal ve kadın aktivistlerinden biri olan Halide Carar’ın derhal serbest bırakılması çağrısı yapıyoruz. Uluslararası toplumu, Carar’ı derhal serbest bırakması için İsrail hükümetine baskı yapmaya çağırıyoruz” dedi. Açıklamada ayrıca, “Halide Carar’ın tutuklanması, işgal makamı (İsrail) tarafından uygulanan yeni bir kaçırma eylemidir” denildi.
FKÖ Yürütme Komitesi üyesi Hanan Aşravi, Filistin şehirlerindeki yıkım kampanyaları, siyasi lider ve eski milletvekili Halide Carar’a ve yazar Ali Ceradat’a kadar uzanan tutuklama faaliyetleri de dâhil olmak üzere tüm İsrail ihlallerini kınadı.
Aşravi, 31 Ekim’de yaptığı yazılı açıklamada, “Filistin halkının liderlerine ve Carar da dâhil siyasi aktivistlere yönelik devam eden tutuklama faaliyeti, siyasi tutuklama ve işgal devletinin Filistin’in iç durumunu sarsma amaçlı planı çerçevesinde gerçekleşiyor. Bu faaliyetler, tüm uluslararası yasaların da açık ve kasıtlı olarak ihlalidir” ifadelerine yer verdi.
Aşravi ayrıca, Cenevre Anlaşması’nın tarafları, Birleşmiş Milletler (BM), BM İnsan Hakları Konseyi ve Uluslararası Kızılhaç Komitesi de dahil uluslararası topluma ve insan hakları kuruluşlarına hukuki ve siyasi sorumluluklarını yerine getirme, İsrail’e baskı uygulama, esirleri serbest bırakmaya zorlama, devam eden kasıtlı ihlalleriyle ilgili hesap vermeleri için acil olarak müdahale çağrısında bulundu.



Rubio, ABD'nin Batı Şeria ve Gazze Şeridi güvenlik koordinatörlüğü rolünü ortadan kaldırmaya çalışıyor

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, 25 Nisan 2025 tarihinde Washington'daki Dışişleri Bakanlığı'nda yaptığı konuşma sırasında (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, 25 Nisan 2025 tarihinde Washington'daki Dışişleri Bakanlığı'nda yaptığı konuşma sırasında (AFP)
TT

Rubio, ABD'nin Batı Şeria ve Gazze Şeridi güvenlik koordinatörlüğü rolünü ortadan kaldırmaya çalışıyor

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, 25 Nisan 2025 tarihinde Washington'daki Dışişleri Bakanlığı'nda yaptığı konuşma sırasında (AFP)
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, 25 Nisan 2025 tarihinde Washington'daki Dışişleri Bakanlığı'nda yaptığı konuşma sırasında (AFP)

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, daha geniş kapsamlı bir personel yeniden yapılandırması kapsamında ABD'nin Batı Şeria ve Gazze Şeridi güvenlik koordinatörlüğü birimini ortadan kaldırmayı düşünüyor.

ABD'nin Batı Şeria ve Gazze Şeridi güvenlik koordinatörlüğü görevi üç yıldızlı bir general tarafından yürütülüyor ve güvenlik krizlerini önlemek ve kontrol altına almak için İsrail ve Filistin Yönetimi'ndeki siyasi ve askeri yetkililer arasında irtibat kurmayı içeriyor. İşgal altındaki Batı Şeria'da güvenlik durumu kötüleşmeye devam ettikçe bu rol özellikle önemli hale geldi.

Axios'a konuşan kaynaklar, Gazze Şeridi'ndeki savaşın devam ettiği bir dönemde söz konusu birimin kaldırılmasının Batı Şeria'da daha fazla istikrarsızlığa yol açabileceği endişesini dile getirdi.

İki kaynağa göre, 2021 yılında göreve başlayan Korgeneral Michael Fenzel, Kongre üyelerini ve ABD hükümeti içindeki ve dışındaki diğer paydaşları, görevinin kaldırılmasına yönelik bir plandan haberdar olduğu konusunda bilgilendirdi. Söz konusu pozisyon, geçen hafta Dışişleri Bakanlığı içinde dağıtılan ayrıntılı organizasyon şemasında ya da Rubio tarafından kamuoyuna açıklanan daha az kapsamlı versiyonda yer almıyordu. Rubio'nun planı onlarca büro ve pozisyonun ortadan kaldırılmasını içeriyor.

Şarku’l Avsat’ın Axios'tan aktardığına göre ABD'li bir yetkili, ABD güvenlik koordinatörlüğü pozisyonu konusunda henüz nihai bir karar verilmediğini söyledi. Dışişleri Bakanlığı ise konu hakkında yorum yapmayı reddetti.

Güvenlik Koordinatörü, Dışişleri Bakanı ve Genelkurmay Başkanı'na bağlı olarak çalışır.

ABD ordusundaki en hassas general pozisyonlarından biri olan diplomatik bir pozisyondur ve yüksek rütbesi, ABD, İsrail ve Filistin Yönetimi'ndeki en yüksek askeri ve siyasi seviyelere doğrudan erişim sağlar.

Güvenlik Koordinatörü'nün ekibinde sekiz farklı Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) ülkesinden askeri uzmanlar da yer alır.

Güvenlik Koordinatörü aynı zamanda şu anda Batı Şeria'daki duruma odaklanan en üst düzey ABD yetkilisi olup, Washington'daki üst düzey liderlere konuyla ilgili brifing veriyor.

Eski ABD Başkanı Joe Biden döneminde Savunma Bakanlığı (Pentagon), koordinatörü üç yıldızlı bir generalden albaya indirmeyi düşünmüş, ancak Demokrat ve Cumhuriyetçi senatörlerin güçlü muhalefeti üzerine bu planlar iptal edilmişti.