Hindistan’da ineğin dışkısından sabun, idrarından kozmetik ürün yapılacak

Hindistan’da ineğin dışkısından sabun, idrarından kozmetik ürün yapılacak
TT

Hindistan’da ineğin dışkısından sabun, idrarından kozmetik ürün yapılacak

Hindistan’da ineğin dışkısından sabun, idrarından kozmetik ürün yapılacak

Hindistan’da sağcı ve tutucu yanlılığı ile tanınan Hindu Milliyetçi Organizasyonu’nu (RSS) destekleyen “Deen Doyal Dham” şirketi, ineğin dışkısı ve idrarından sabun, şampuan ve birçok kozmetik ürün üreteceklerini açıkladı.
Time of India gazetesinde yer alan habere göre, Hindistan’ın Uttar Pradeş eyaletinde yer alan Mathura şehrinde faaliyetlerini sürdüren “Deen Doyal Dham” adlı şirket, ineğin dışkısından sabun ve idrarından şampuan yapacak. Hindistan halkının büyük talebi üzerine bu ürünlerin üretileceği belirtildi. Edinilen bilgiye göre, RSS taraflı bu şirket, ineğin dışkısı ve idrarından yaklaşık 30 çeşit kozmetik ürünü üretip pazarlamayı planlıyor. Şirketin, bu ürünlerin internetten satılması için dünyanın en büyük online pazarı olan Amazon ile anlaşma imzalandığı da belirtildi.
Deen Dayal Dham şirketi yetkilisi Rajendra konu ile ilgili, "Hindistan halkının talebi üzerine bu ürünleri yapmayı planladık. Üretilen ürünlerin fiyatı düşük olacak ve halk bu ürünleri istediği gibi alabilecek. Biz bu ürünleri internet pazarında da satacağız. Bu nedenle Amazon şirketi ile bir anlaşma gerçekleştirdik” dedi.
Sekreter yardımcısı Manish Gupta ise "Biz çiftliklerden inek dışkısı ve idrarı topluyoruz. Sabun, insan vücudu ve cildinin bakımı için kullanılacak ürünler üreteceğiz. İneğin dışkısı ve idrarı bu ürünlerin ham maddesi olacak” dedi.
Öte yandan, RSS Sözcüsü Arun Kumar, ineğin dışkısı ve idrarından yapılacak olan bu ürünlerin halk tarafından büyük sevinçle karşılanacağını ve yerel halkın şirkette çalışma fırsatı olacağını da belirtti.
İneğin kutsal sayıldığı Hindistan, bir süre önce de başka bir Hint şirketinin ineğin idrarından içecek üretip satmasıyla gündeme gelmişti.

 


Washington Gazze'de diplomatik çözüm istiyor

ABD vatandaşlığına sahip İsrailli rehine Idan Alexander önceki gün Tel Aviv'de ailesiyle buluştu (AFP)
ABD vatandaşlığına sahip İsrailli rehine Idan Alexander önceki gün Tel Aviv'de ailesiyle buluştu (AFP)
TT

Washington Gazze'de diplomatik çözüm istiyor

ABD vatandaşlığına sahip İsrailli rehine Idan Alexander önceki gün Tel Aviv'de ailesiyle buluştu (AFP)
ABD vatandaşlığına sahip İsrailli rehine Idan Alexander önceki gün Tel Aviv'de ailesiyle buluştu (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, dün Hamas'ın elindeki İsrailli esirlerin ailelerine diplomatik çözümlerle sonuca ulaşmayı istediğine dair güvence verirken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu Gazze Şeridi'ne yönelik savaşı sürdürme ve Hamas’ı ortadan kaldırma kararlılığını ilan ederek süreci sekteye uğratmaya çalıştı.

İsrailli rehinelerin aileleri, Witkoff'un dün Tel Aviv'de ABD’nin Rehine İşleri Özel Temsilcisi Adam Boehler’in de katılımıyla kendileriyle yaptığı görüşmeyi aktararak “Hepimiz diplomatik bir çözüm görmek istiyoruz. Gerçek şu ki hayatta kalanların çoğu diplomatik çözümlerle (Gazze’den) ayrıldı” dediler. Witkoff, dün İsrailli temsilcilerin de katılımıyla yeni bir müzakere turunun başladığı Katar’ın başkenti Doha'ya hareket etmeden önce yaptığı açıklamada, “Adam (Boehler) ve ben müzakerelerde ilerleme şansı olduğunu düşünmeseydik Doha'ya gitmezdik” dedi.

Öte yandan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, “Tüm esirlerin serbest bırakılması ve Hamas'ın ortadan kaldırılması ortak iki hedeftir” dedi.

Netanyahu sözlerine şöyle devam etti:

Biz (yani İsrail ordusu) önümüzdeki günlerde görevi tamamlamak ve Hamas'ı yenilgiye uğratmak için tüm gücümüzle (Gazze Şeridi’ne karşı) harekete geçeceğiz. Hamas ‘Durun! 10 esiri daha serbest bırakmak istiyoruz’ diyebilir. Tamam, öyle olsun, onları alacağız ve sonra göreve devam edeceğiz, ancak savaşı durdurmayacağız. Geçici ve sınırlı bir ateşkes yapılabilir, ancak sonuna kadar gideceğiz.

Netanyahu'nun açıklamalarından önce Hamas, Idan Alexander’ın serbest bırakılmasının İsrail'in askeri baskısı sonucu değil, ABD yönetimiyle yapılan temaslar sonucu gerçekleştiğini belirten bir açıklama yayınlamıştı.